31. May 2013, 03:07 PM
|
#2
|
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
|
Alıntı:
bartsimpson Nickli Üyeden Alıntı
Bu diyalog bana bir hikaye hatırlattı...
Bir gün, çelimsiz, küçük bir kız çocuğu sokağın köşesine oturmuş yiyecek, para ya da alabileceği herhangi bir şey için dileniyordu. Üzerinde yırtık pırtık giysiler vardı, yüzü gözü kir içinde perişan bir durumdaydı.
Küçük kız dilenirken, sokaktan genç, canlı ve iyi görünümlü bir adam geçti. Kızı fark etmişti ama belli etmemek için dönüp ikinci kez bakmadı. Büyük ve lüks evine, mutlu ve rahat ailesinin yanına geldiğinde, çok güzel hazırlanmış akşam sofrası onu bekliyordu. Fakat az sonra düşünceleri tekrar o yoksul kıza takılıverdi. Duyguları bir şeylere itiraz ediyordu. Sonra kolay yolu yeğledi ve itirazlarını Tanrı’ya yöneltti;
‘Böyle bir şeyin olmasına nasıl izin veriyorsun? Neden o küçük kıza yardım için bir şeyler yapmıyorsun, Tanrım?’
diye yakındı içinden.
Sonra ruhunun derinliklerinden gelen bir yanıt duydu;
‘Yaptım. Seni yarattım!’
|
Ben de bunu anlatmak istiyorum, neden Allah'im, Sen onlara da ver, Sen onlari koru, Sen onlara yardimci ol.... gibilerinden sorgular, dualar bostur.
Her zaman da derim; Öksüzleri koruma konusunda bilhassa "Allah isteseydi.... "diye söze baslayan insan disi varliklar kime nasil yardim etmeleri geldigini sözüm ona bilemezler, ama köpekleri öldügünde yeni bir köpegi nereden temin edeceklerini avuclarinin ici gibi bilirler!
Bakara /44 :
Siz insanlara birr'i buyuracaksınız da kendinizi umursamayacak mısınız? Oysaki Kitab'ı okuyup duruyorsunuz. Hâlâ akletmeyecek misiniz?
177: "Yüzlerinizi doğu ve batı yönüne çevirmeniz “birr/iyi adamlık” değildir. Ama “birr/iyi adamlar”, Allah'a, Âhiret Günü'ne/Son Gün'e, meleklere, Kitab'a, peygamberlere inanan; malını akrabalara, yetimlere, miskinlere, yolcuya ve dilenenlere ve özgürlüğü olmayanlara, Allah'a/mala/vermeye sevgisi olmasına rağmen veren ve salâtı ikame eden [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluşturan-ayakta tutan], zekâtı/vergiyi veren kimselerdir. Ve de sözleştiklerinde, sözlerini tastamam yerine getiren, sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreden kimselerdir. İşte onlar, özü-sözü doğru olanlardır. Ve işte onlar, Allah'ın koruması altına girmiş kişilerin ta kendileridir."
Âl-i Imran / 92: Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça asla birre/“iyi adamlık” mertebesine eremezsiniz. Ve siz, her neyi bağışlarsanız kesinlikle Allah, onu en iyi bilendir.
“Takva” sözcüğünün anlamdaşı durumunda olan “ برّ Birr” sözcüğü geniş anlamıyla; “her türlü hayır ve iyilik işlerinde genişlik, ihsan, itaat, doğruluk, bol bol iyilik” demektir. Yani bu sözcük, her türlü iyiliği, ihsanı ve hayırlı davranışı kapsamaktadır.
|
|
|