Fidye ile ilgili olarak
"
http://www.hanifler.com/showthread.php?t=2603"te
sunlar söyleniyor:
Esirlerden her ne nam altında olursa olsun salıverilmeleri için hiç bir şey alınamaz.
Evet. Zaten 47:4'deki "esirleri ya karsiliksiz (mennen) ya da fidye karsiligi (fidâen) saliverin!" buyrugundan anlasilan da bu. Yani esirler fidye ödemese de saliverilecek.
Esir ben olsam ödemem.
Çünkü beni esir olarak tutanlar içten mümin iseler
nasil olsa saliverecekler, fidyesiz de saliverecekler.
Allah'in buyrugu bu.
Yok, içten mümin degilseler fidyeyi alinca da salivermezler.
Bos yere
niçin
fidye vereyim!
Buna göre Allah'in 47:4'teki buyrugunu "Esirleri karsiliksiz ya da fidye karsiligi
demeksizin saliverin!" diye okumak gerekiyor.
Ancak savaşa sebep olan devletten, devleti ve vatandaşlarını itidal seviyesine indirmek, itidal seviyesi üzerinde sahip oldukları fidyeyi geri almak için savaş tazminatı alınır.
Evet, dogru kavram:
tazminat. Çünkü, savasi baslatip maddî manevî kayiplara neden olan devlete o kayiplari tazmin ettirmek haktir.