ALLAH İLE ALDATMANIN İSTANBUL’U
BİZANSLAŞTIRMA OPERASYONU
“Dünya tek bir devlet olsa, başkenti İstanbul olurdu” -Napolyon-
Müslüman İstanbul’u ‘Yeni Roma’ya veya ‘Hıristiyan Konstantinopolis’e dönüştürme gayretlerinin sürüp giden kısa ama ibretlerle dolu serüvenine bir göz atalım:
Sevr günlerinde ABD Başkanı Wilson, Osmanlı padişahının İstanbul’dan çıkarılmasını ve sâdece İstanbul’un değil, bütün Trakya’nın Türklerden boşaltılmasını istemiştir. Bu öneri üzerine İstanbul’a yeni bir ad konmuştu: ‘Uluslararası İstanbul Devleti’
İngiliz Başbakanı Lloyd George, aynı konuyu gündeme getirirken Türkleri ‘bir veba ve bela’ olarak niteliyor, Avrupa topraklarından mutlaka çıkarılmaları gerektiğini söylüyordu. Bunu fırsatı ganimet bilen o günkü Patrik Vekili Dorotheos, 14 Şubat 1920 günlü mektubuyla Lloyd George’u destekliyor ve gerekenin yapılması için ricalarını iletiyordu. (bk. Somuncuoğlu, İstanbul’da Yeni Roma İmparatorluğu, 152)
Koca Osmanlı İmparatorluğu’nu paylaşmakta zorluk çekmeyenler söz İstanbul’a geldiğinde birbirine girmekteydi. Bunun için, İstanbul’u ‘ortak bir Hıristiyan kenti’ yapmayı yeğlediler. Bunun en kestirme ve kolay yolu ise Patrikhane’yi ekümenikleştirerek Suriçi İstanbul’da bir Hıristiyan din devleti kurmak olarak belirlendi.
|