El-beyt
= o ev
= Allah'in evi
= Ibrahim'in mescidi
= Kabe
Allah'in
örnegin 2:125'te evim anlaminda beytiye deyip
2:127'de "Hani Ibrahim'e o evin yerini göstermistik...
diye andigi bina.
Yani o ev
kimilerinin beserî hükmüne göre Allah'in "sistem"idir filan
ama Allah'in hükmüne göre Allah'in "ev"idir. Bkz 72:18.
Sistem diyenler yorum yapiyor, kendi beserî görüslerini ortaya koyuyorlar.
Yorum yapmak analarinin ak sütü gibi helal onlara.
Özgürdürler.
Yeter ki o yorumun Allah'in hükmü degil kendi beserî görüsleri oldugunu hep akillarinda tutsunlar.
Bilsinler ki
o "ev"i baska seylere
yoranlar da olabilir.
Nitekim var.
Örnegin... Ihsan Eliaçik'in aktardigi bi yoruma göre
Kabe insanin Allah ile kozmolojik bulusmasinin sembolik olarak gerçeklestigi "yer"dir.
Yine örnegin... Galip Yetkin'e göre
"mescid" ya da "beyt" diye anilan yerleri bina olarak degil "kollektif bir yasam sürdüren topluluk" olarak anlamak gerekir.
Benim naçizane tavrima gelince
ne o, ne bu, ne de bi baskasinin iddiasi;
Allah ne diyorsa o.
Allah evim diyor,
"ev"idir.
Ayrica bkz 3:121, 33:13.
2:127'de geçen "el-kavâide min el-beyt"teki "kavâid"e gelince
benim anladigim,
kavâid Hac 26'daki "mekan"dir yani zemin, yer.
Ibrahim, oglu Ismail ile birlikte,
"ev"i o zeminden yükseltti.
Bu da benim anladigim. Elbet tartismaya açiktir, çürütülebilir.
Bana düsen, "Buyursunlar, çürütsünler" demek.
Konu Hasan Akçay tarafından (31. October 2015 Saat 01:46 AM ) değiştirilmiştir.
|