Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.023
Tesekkür: 3.573
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000
|
Mü'min
Selamun Aleykum! Değerli Kardeşlerim!
Îmân, güvenlik anlamındaki emn kökündendir. Kelimenin asıl manası; korku karşısında emniyet ve güven duymaktır. Bir diğer manası da "Bir şeye veya birisine inanıp güvenmektir.Emin, gönül huzuru, korkunun gitmesi, güvencede olmak ve güvence ver¬mek anlamlarına gelir. Emân, bazen insanın içinde bulunduğu güvenlik haline, bazen de insana emânet edilen şeye denilir. Emânet de güven üzerine insanın yanına bırakılan şeydir.
Izutsu'nun şu görüşü, iman kavramına daha net bir açıklık getirmektedir. Ona göre iman; Arapça'da tasdik demektir. Fakat Allah, vahyinde onu öyle kullanmıştır ki, tüm itaat fiilleriyle, itaatten kaçış eylemlerinin adı olmuştur. Bu eylemler ister olumlu, ister olumsuz olsun, kişi onlarla Allah'ın cemalini arar. Yani iman; Allah'a hizmet amacıyla itaat fiillerini yerine getirmek ve itaatsizlik eylemlerinden kaçış demektir.
îmân kökünden ism-i fâ'il (sıfat) olan mü'min inanan insan demektir. İnanan erkeğe mü'min, çoğulu mü'minûn, kadına mü'mine, çoğulu mü'minât denilir. Fakat dilde tağlîb kuralına göre eril kipiyle âmenû (inandılar) mü'minûn (inananlar) kipi, kadınları da içerir.
Mü'minlerin Nitelikleri:
Furkan;63-77
63- Rahmân'ın kulları öyle kimselerdir ki, yeryüzünde mütevazı olarak yürürler, câhiller kendilerine laf atarsa "Selâm" derler.
64- Gecelerini Rab'lerine secde ederek, Onun dîvânında durarak geçirirler:
65-"Rabbimiz, cehennemin azabım bizden uzaklaştır, doğrusu onun azabı sargındır" derler.
66- "Orası ne kötü bir karargâh ve ne kötü bir makamdır!"
67- Ve harcadıktan zaman, ne israf ederler ne di cimrilik ederler; harcamaları, bu ikisinin arasında dengeli olur.
68- Ve onlar Allah ile beraber başka tanrıya yalvarmazlar. Allah'ın haram ettiği canı haksız yere öldür¬mezler ve zina etmezler. Kim bunları yaparsa cezasını bulur,
69- Kıyamet günü onun için azâb kat kat yapılır ve o azabhn içinde hor ve hakir olarak kalır.
70- Ancak tevbe edip inanan ve faydalı bir iş yapanlar, işte Allah onların kötülüklerini iyiliklere değiştirecektir, Allah çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.
71- Kim tevbe eder ve faydalı iş yaparsa o, makbul bir kimse olarak Allah'a döner.
72- Onlar yalan ve boş sözün yanında bulunmazlar, boş söze rastladıklarında vekar ile geçip giderler.
73- Ve kendilerine Rab'lerinin âyetleri hatırlatıldığı zaman onlara karşı sağır ve kör davranmazlar.
74- Ve: "Rabbimiz, bize gözler sevinci (gönüller açan) eşler ve çocuklar lütfeyle ve bizi korunanlara önder yap!" derler.
75 İşte onlar, sabretmelerine karşılık saraylarda ödüllendirelecekler ve orada bir sağlık dileği ve selâm ile karşılanacaklardır.
76- Orada ebedî kalacaklardır. Ne güzel karargâh ve ne güzel makamdır orası!
77- De ki: "Duânız (ibâdetiniz) olmadıktan sonra Rabbim sizi ne yapsın? (Size haber verdiklerimi) yalanladınız.
Mü'minûn;1 -1 I
1-Felaha ulaştı o mü'minler.
2- Ki onlar, salatlarında saygılıdırlar.
3- Onlar boş peylerden yüz çevirirler.
4- Onlar zekâtı verirler.
5- Ve onlar ırzlarım korurlar.
6- Ancak eşleri, yahut ellerinin sâhibolduğu hariç. Onlar kınanmazlar.
7- Ama bunun ötesine gitmek isteyen olursa, işte onlar haddi aşanlardır.
8- Ve o(mü'min)ler emânetlerine ve ahidlerine özen gösterirler.
9- Onlar salatlarını (vakitlerinde kılarak) korurlar.
10- İşte vâris olacaklar onlardır.
11- Onlar (en yüksek cennet olan) Firdevs'e vâris olacaklar, orada ebedî kalacaklardır.
Ra'd;19-25
19-Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kimse, (bunu kabul etmeyen) kör gibi olur mu? Ancak sağduyu sâkibleri öğüt alır.
20- Onlar, Allah'ın ahdini yerine getirirler ve antlaşmayı bozmazlar.
21- Ve onlar Allah'ın bitiştirilmesini İstediği şeyi bitiştirirler, Rablerine karşı saygılı olur ve en kötü hesaptan korkarlar.
22- Ve onlar Rab'lerinin yüzünü (rızâsını) arzu ederek (nefsin gücüne giden şeylere) sabrederler salatı ikame ederler, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık olarak (hayır yoluna) harcarlar ve kötülüğü iyilikle savarlar. İşte şu yurdun sonucu onlarındır:
23- (Onlar) Adn cennetlerine girerler. Babalarından, eşlerinden ve çocuklarından iyi olanlar da kendileriyle beraber olur. Melekler de her kapıdan yanlarına varırlar:
24- "Sabretmenize karşılık selâm size, yurdun sonu ne güzel" (derler).
25- Ama Allah'a verdikleri sözü iyice pekiştirdikten sonra bozanlar ve Allah'ın bitiştirilmesini istediği şeyi kesenler ve yeryüzünde bozgunculuk yapanlar... İşte la'net onlara, yurdun kötü sonucu da onlaradır.!.
Zümer;10-20
10-De ki: "Ey inanan kullarım, Rabbinizden korkun. Bu dünyâ hayâtında güzel davrananlara güzellik vardır. Allah'ın yeri geniştir. Ancak sabredenlere, ödülleri hesapsız ödenecektir.
11- De ki: "Bana dîni yalnız Allah'a hâlis kılarak, O'na kulluk etmem emredildi.
12- Ve bana müslümanların ilki olmam emredildi,"
13- De ki: "Ben, Rabbime isyan edersem, büyük bir günün azabından korkarım."
14- De ki: "Ben, dînimi yalnız Allah'a hâlis kılarak ona kulluk ediyorum.
15- Siz de O'ndan başka dilediğinize kulluk edin." De ki: "Ziyana uğrayanlar Kıyamet günü hem kendilerini, hem de ailelerini ziyan edenlerdir. Dikkat edin, işte bu, apaçık bir ziyandır!"
16- Onların üstlerinden ateşten gölgeler, altından da (ateşten) gölgeler var. İşte Allah kullarını bu durumdan korkutur. Ey kullarım, benden korkun!
17- Tâğût'a kulluk etmekten kaçınan ve Allah'a yönelenlere müjde var. Müjdele kullarımı:
18- Onlar ki, sözü dinlerler ve onun en güzeline uyarlar. İşte onlar Allah'ın kendilerini doğru yola ilettiği kimselerdir ve onlar sağduyu sahihleridir.
19- Üzerine azâb kararı kak olanı mı, sen ateşte bulunanı mı kurtaracaksın?
20- Fakat Rab'lerinden korkanlar için üstüste yapılmış odalar var. Odaların altından da ırmaklar akmaktadır. Bu, Allah'ın va'didir. Allah va'dinden caymaz.
Şûra;36-39
36- Size verilen şeyler, dünyâ hayâtının geçimidir. İnanıp Rab'lerine dayananlar için Allah'ın yanında bulunan ödül ise daha hayırlı ve daha kalıcıdır.
37- Onlar büyük günâhlardan ve çirkin işlerden kaçınırlar; kızdıktan zaman da onlar, affederler.
38- Rab'lerinİn çağrısına gelirler, namazı kılarlar. İşleri, aralarında danışma iledir, Kendilerine verdiğimiz rızıktan hayır için harcarlar.
39- Bir zulüm ve saldırıya uğradıkları zaman kendilerini savunurlar.
Secde;15-20
15- Bizim âyetlerimize o kimseler inanırlar ki onlar, kendilerine öğüt verildiği zaman derhal secdeye kapanırlar; Rab'lerini överek tesbih ederler, büyüklük taslamazlar.
16- Yanları yataklardan uzaklaşır, korkarak ve umarak Rab'lerine dua ederler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan hayır için harcarlar.
17- Yaptıklarına karşılık olarak onlar için ne gözler aydınlatıcı(ni' metleri)in saklandığım hiç kimse bilemez!
18- Hiç inanan kimse, (yoldan çıkan) fasık gibi olur mu? Elbette bunlar bir olmazlar.
19-inanan ve iyi işler yapanlara gelince, onlar, yaptıklarına karşılık, durulmağa değer cennetlerde ağırlanırlar.
20- Yoldan çıkanların barınacakları yer de ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler, yine oraya geri çevrilirler ve onlara: "Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın" denilir.
Zümer;23
Allah, sözün en güzelini, (Kur'ân'ın âyetlerini güzellikte) birbirine benzer, ikişerli bir Kitâb halinde indirdi. Railerinden korkanların, ondan derileri ürperir, sonra derileri ve kalbleri Allah'ın Zikrine yumuşar. İşte bu (Kitâb) Allah'ın rehberidir. Dilediğini bununla doğru yola iletir. Ama Allah kimi sapıklığında bırakırsa artık ona yol gösteren olmaz.
Enfâl;2-4
2- Mü'minler o kimselerdir ki, Allah anıldığı zaman yürekleri ürperir, O'nun âyetleri kendilerine okunduğu zaman imanlarını artırır ve Rablerine tevekkül ederler.
3- Salatı ikame ederler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allah için) harcarlar.
4- İşte gerçek mü'minler onlardır. Onlara Rablerinin katında dereceler, bağışlanma ve tükenmez rızık var.
Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.
|