Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı
myro kardeşim, aşağıdakilerin tanımını yaparmısınız?
-şeyhe Rabıta
-şeyhin Himmeti
-şeyhin tasarrufu
-2 kaşın arasında akan feyz
-fenafi şeyh
-fenafi resul
Mürşid ileTevbe
Mürşide İntisab
Mürşide Bağlanmak
Mürşide Teslimiyet
--------------------------
Yukarıdakilerin hiçbiri ne kuranda nede sünnette yok, hepsi, dini yalnızca Allaha has kılmanın önünü kesen şeytan işi yaldızlı süslü laflardan ibaret. hepsi doğruya 1 yalan sokma hesabı dine kaynatılmış din bozucu fitne ve bidatlerdir.
-------------------------
“Ey iman edenler! Allah yolunda sabredin, düşmanlarınız karşısında sebat gösterin, rabıta yapın / Allah’ın korumanızı istediği sınırları bekleyin, Allah’tan korkun ki kurtuluşa eresiniz.” (Âl-i İmran, 200)
Ayetti gösterirler  ayetten anlaşılacağı gibi heleki ayetn gelişine göre burdaki rabıta bağlı atlar demektir. Hadi o olmasa bile ayetin mantıken şeyhi hayel etmeyle bi alakası bile yok.
"Şeyhe rabıta yapın Allahın sınırlarınızı korumasını bekleyin 
sınırları bekleyin diyor nöbet tutun diyor, tankıınız tüfenginiz olsun diyor...
Bu sadece belli başlı tarikatlar için değil, dünya üzerindeki tüm tarikatlar ve dinler,, kuranın gösterdiği yolun dışındaki her türlü yol sapkınlıktır ve cehalettir.
Orda yazmayan hiçbirşeyi peygamber kafasından uydurmamıştır... Kuranı peygamber getirdi o halde kurana uyalım.. dine sonradan sokulanları şirin görmek, sahabe din alimi yolu demek çok sakıncalıdır bu gün tüm dünya henüz müslüman olmadıysa ve dünyada hala acılar, cehaletler, sıkıntılar varsa bunun sebebi bu günkü yaşadığımız yanlış isşam anlayışıdır..
Ben çok konuştum ama bu sitede benden daha çoğunu bilenler var, hepsini onlardan öğrendim, kimse cevap vermediği için yazdım yoksa bildiğimden değil. aklıma hep ayetler geliyor ama numaralarını bilmediğim için yazamıyorum... hatalı olabiliyot, ama yinede dediğim gibi bir durum var ortada.
Lütfen kafanıza takılanları sorun...
|
Şeyhe Rabıta : Basit olara sürekli şeyhini düşünme demektir. Müslüman görüldüğü zaman Allah'ı hatırlatan kimsedir. Şeyh de öyle bir insandır. Dolayısı ile bir insanın aklında şeyhi olursa günah işleyemez demektir. Bu şekilde nefsin terbiyesinde bir merhale olarak düşünülür.
Şeyhin Himmeti : Himmet TDK da "Yardım, kayırma" olarak geçer. Şeyhin mürde himmeti dua yoluyla olur. Ona tavsiyeleri ile onu terbiye etmesi ile olur. Her müridin yapısı farklıdır. Hepisne yapsına göre eğitim vererek olur.
Şeyhin Tasarrufu : Bu çok derin ve msitik bir konu. Burada konuşmak makul olmaz. Kaçamak cevap verdiğimi düşünmeyin ama gerçekten olmaz.
2 kaşın arasında akan feyz : Her müslümanda olabilir. Günahlardan sakınan tüm kullar belli şekillerde lütfa mazhar olurlar. Ben oldum demez kimse diyemez. Bazı insanlar karşılarındakine huzur verir. Bilmem hiç gerçek bir hocaefendinin sohbetinde bulundunuz mu? Gerçekten huzur vericidir. Bunu feyz akar manasına söylemiyorum. Ama bundan öte bir manası da yoktur.
Fenafi Şeyh : Şeyh de yok olma manasına gelen bir söz. Rabıtayı şeyh ile meşgul olan mürid her yerde şeyhini görmeye başlar. Buna fenafih şeyh denir.
Amaçlanan bu şekilde günah işlemez duruma gelmektir.
fenafi resul : Fenafi şeyhden sonraki mertebe. Allah resulünde yok olma manasına gelir. Rabıtayı resül ile meşgul olan mürid her yerde resulüllahı görmeye başlar. Buna fenafi resül denir. Her an resulüllahın yanında olduğunu düşünen insan edep timsali olur. Amaçlanan da budur.
Mürşid ile tevbe : Bunu terim haliyle ilk defa duydum. Genelde bir mürşide intisab eden mürid mürşidin direktifi ile sağlam tevbe eder. Bir adamda şeriat sağlam olmadı mı ona tarikat fayda etmez. O yüzden tarikata giren kimse tüm vecibelerini sağlam yapıyor olmalıdır. Namazı olmayanın tarikatı olur mu? Ne demiş Yunus (Şeriat, tarikat yoldur varana; hakikat marifet ondan içeri). Şeriatı anlamayn dan tarikatı anlaması zaten beklenmez.
Mürşide İntisab : Mürşide bağlanmak demektir. Yani o yola girmek demektir. Nasıl falanca okulun öğrencisi diyorsak o şekilde de şu tarikatın müntesibi deriz.
Mürşide bağlanmak : İntisabla aynı şey. Amaç mrüşide senin metotlarını uygulayacağım demektir. Bu metotlar islam dışı olamaz. Unutmayın "Allah'a isyanda kula itaat yoktur".
Mürşide teslimiyet : İntisab ettiysen teslim olacaksın. Ne ders vermişse yapacaksın. Niye bu kdara az niye bu kadar çok demeyeceksin. Günahlardan uzak duracaksın. Teslimiyet budur.
Bunların hiçbiri Kuran'da yok demek de ne demek. Kuran'a aykırı mı değil mi o konuşulabilir. Unutmayın Allah'a giden yollar nefeser adedincedir. Kimin nasıl bir yol seçeceğine Allah'a ulaşmak için ne metodlar izleyeceğine siz mi karar veriyorsunuz? ( Bakara 148 Herkesin yöneldiği bir kıblesi vardır. (Ey müminler!) Siz hayır işlerinde yarışın. Nerede olursanız olun sonunda Allah hepinizi bir araya getirir. Şüphesiz Allah her şeye kadirdir.). Müminler hayır işlerinde yarışırlar. Farklı metodlar denerler. Tek metod yoktur. Kuranın ve Allah resulünün yasaklamadığı her şey mübahdır. Mesele yukarıdaki konularda dine aykırı bir şey var mı yok mu? Teorik olarak soruyorum. Pratikten kötü örnek vermeyin.
Dininizi sitedeki abilerinizden öğrendiğinizde o abileriniz sizin mürşidiniz olmuş olmuyor mu? Niye onlardan öğreniyorsunuz? Kendiniz Kuranı anlayamıyor musunuz? Bu bir tezat değil mi? Hem sadece Kuran herşeyi anlatıyor diyorsunuz hem de birilerine soruyorsunuz, çok ilginç.
Bu konular geçiştirilecek konular değil. Sloganla falan anlatılacak konular hiç değil. Ağır meseleler bunlar. Kimseyi hami veya veli edinmeyin. Öğrendiklerinize ve öğrendiğiniz kişilere dikkat edin. Ve tutarlı olun lütfen. Milletin mürşidine laf edip kendiniz mürşid edinmeyin. Ve aman ha müslümanları tekfir etmeyin. Yarın huzurda kul hakkıyla uğraşmamış olursunuz.
Müzakerenin amacı birşeyler öğrenmektir. Şahsen sizin sorularınızla pek çok şeyi tekrar sorgulayıp gözden geçirdim. Bu konuda size müteşekkirim. Kalın sağlıcakla.
Ve tabii son söz. Herşeyin en iyisini Allah bilir. (Bir arkadaşım Kuran da öğretilen şu duayı her dini konuşmadan sonra okurdu, çok hoşuma giderdi. "subhâneke lâ ‘ilme lenâ illâ mâ ‘allemtenâ(s) inneke ente-l’alîmu-lhakîm" Bakara suresi 32. ayet. - Sen yücesin, bize öğrettiğinden başka bizim hiçbir bilgimiz yok. Gerçekten sen, her şeyi bilen, hüküm ve hikmet sahibi olansın)