Haluk kardeşim,
Sürekli "Rabbim,beni bu kitaptan (Kuran) hesaba çekeceğim diyor" diyorsunuz.
Zuhruf 43: Festemsik billezî ûhıye ileyk(ileyke), inneke alâ sırâtın mustekîm(mustekîmin)
Öyle ise sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen doğru bir yol üzeresin.
Zuhruf 44: Ve innehu le zikrun leke ve li kavmik(kavmike), ve sevfe tus’elûn(tus’elûne).
Ve şüphesiz o, senin ve kavmin için gerçekten bir zikirdir. Siz sorulacaksınız.
Yani, Kuran'dan sorguya çekileceğimiz değil, sorumlu olacağımız, sorgulanacağımız söyleniyor.
Kaldı ki Kuran, sadece elimizde tuttuğumuz kitap da değildir. Okunmak için gözümüzün önüne büyük bir sofra indirilmiştir, aklımızı işletelim diye.
Sorumlu tutulacağımız yerleri çalışalım, ama sorumlu olmayacağımız kısımları merak bile etmeyelim, bu kısımları "Allah yaptı" deyip geçelim diye değil.
Allah bir eliyle kurduğunu diğer eliyle bozmaz. Hiçbir resul, doğaüstü olaylar gerçekleştirmemiştir. Bunu, Kuran'ın ilahi vahy olduğuna inanmayıp, Hz. Muhammed'den mucize bekleyenlerden görebiliriz. Oysa bir mucize gelmeyecektir. Resullerin mucizeleri için "mucize" kelimesinin anlamına bakınız.
Her ayetin evrensel mesajı vardır. Yeter ki anlamaya çalışalım.
|