[hiiic]

Tekvîr 19
Şüphe yok ki Kur'an, büyük bir elçinin sözüdür.

Yani peygamberin ki o büyük bir elçidir onun sözü... onun vahiyle gelmiş olan sözü. Yani peygamberin sözüne ki peygamberin sözü hadistir ki bu manada hadis=Kuran oluyor, peygamberin sözüne, hadisine uymak isteyen kurana uymak zorundadır çünkü o büyük bir elçinin sözüdür.
Kuran ayetiyle bu şekilde kuranın peygamberin sözü olduğunu islam temeline dayalı delillendirebiliriz ancak ne yazıkki sahih buharinin yada diğer hadis kitaplarında yazanların, peygamberin sözü olduğuna dair hiçbir dayanakları yoktur. benim zanni konuşmalarımla beraber sahih buhari adlı kitapta yazanlar arasında hiç bir fark yoktur.
Ancak Kuran Allah katındandır ve o peygamberin (büyük bir elçinin) sözü yani hadisleridir.
Hadislere uymak isteyen kurana uysun yanında başka bir takım kitaplara uyarak daha önceki insanların dinden çıktığı gibi islamdan çıkmasın, yalan dolan kaynaklara girmesin.

Bu yazıyı sırf samimi nickli arkadaşımda bu konuya ilgi gösterdiği için yazıyorum çünkü onunda kafasında soru işaretleri var. Eğer siteyi o kadar gezdi hala soru işareti açılmadıysa bu sefer açılır umarım. Sahih buharinin kişiliği bizim için önemli değil, o kendi hesabını verecek Allah katında ve eğer soracak olursanız ben kendimi kurtarabilirsem eğer ve böyle bir hak tanınırsa o şahıstan şikayetçi olacağım artık o kitabı yazan kimse.

İnanıyorum ki o büyük elçide şikayetçi olacaktır. Çünkü Kuran onun hadisi sözüdür. kendisine yalan söz istinad eden hadisçilerin yaptıkları iş ne fena... bu Allah katındandır diye kitap yazanların hali ne fena.. Kuranı dinin temeli olmaktan çıkarıp ucuz kelamların peşinden koşuanların ve onu anlaşılamaz diye istinad edenlerin, Kuran eksiktir onun eksiklerini sahih buhari tamamlar diyenlerin halleri ne fenadır ki zaten bunlar ayet yalanlamaktadırlar. Çünkü Kuran büsbütündür tamamdır, üstüne ilavelerin hepsi ne yazıkki cehenneme açılan kapılardan en cafcaflısı en çekicisidir.

buyrun madem bana inanmadınız, Üstelik madem Allahın ayetinede inanmadınız, Hadi üstüne aklınızıda kullanmadığınızı farz edelim ki çoğu kişi sadece aklını kullarak gerçeği görebilirdi; bari o peygamberin sözlerine inanınız... Dikkatli okuyun...

Samimi özel olarak senin sözünü merak ediyorum, amacım seni üzmek yada hatalı olduğunu ileri sürmek değil, genel olarak herkezin düştüğü bir hatadan ve sadece yetenekli ve akıl sahibi kimselerin kurtulabildiği bir hatadan çıkarmak. Umarım bu sefer teşekkürü hak edenlere verirsin. daha önceki kabalığından dolayı özür bekleyen yok sen sadece doğruyu gör yeter...

---------------------------------------------------------------------------------
HADİS YAZMANIN YASAKLANMASI

Allah’ın elçisinden sözlerini yazmak için izin istedik, bize izin vermedi.
Tirmizi, Es Sunan, K. İlm 11

Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve “Yazdığınız şey nedir?” dedi. “Senden işittiğimiz hadisler” dedik. Hz. Peygamber: “Allah’ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz? Sizden evvelki milletler Allah’ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları için yoldan çıktılar.”
El Hatib, Takyid 33

Ey insanlar ateş tutuşturuldu ve karanlık gecenin parçaları gibi fitneler yakınlaştı. Allah’a yemin ederim ki aleyhimde tutunacak bir şeyiniz yoktur; Kuran’ın helal kıldıkları dışında bir şeyi helal kılmadım. Kuran’ın haram kıldıkları dışındakileri de haram kılmadım.
İbni Hişam Siret 4 sayfa 332

Allah bazı farizalar vazetmiştir, onları aşmayın. Bazı hadler koymuştur, onlara yaklaşmayın. Bazı şeyleri haram kılmıştır, onları yapmayın. Bazı şeyleri de unutmaksızın size rahmet olması için hatırlatmamıştır, onları da araştırmayın.
Mahmud Ebu Reyye,
Muhammedi Sünnetin Aydınlatılması, sayfa 403

Allah’ın kitabında helal kıldığı helal, haram kıldığı haramdır. Hakkında sustuğu ise serbesttir. Allah’ın serbest bıraktıklarını kabul edin ve bilin ki Allah hiçbir şeyi unutucu değildir.
Ebu Davud K. Etime 39/Tırmizi K. Libas 6
İbni Mace K. Etime 60/El-Müracaat sayfa 20

Peygamber’imiz Medine’ye geldiğinde Medineliler hurmayı aşılıyorlardı. Peygamber’imiz “Ne yapıyorsunuz?” diye sordu. Onlar “Biz bunu yapardık.” dediler. Peygamber’imiz “Belki yapmazsanız daha iyi olur.” dedi. Onun sözüne uyarak bu işlemi terk ettiler de hurma ürün vermez oldu. Bu durumu Peygamberimiz’e hatırlattıklarında kendilerine şöyle buyurdu: “Ben ancak bir insanım. Size dininizle ilgili bir şeyi emrettiğimde onu alın. Kendi görüşümden bir şeyi emrettiğimde ise ben ancak bir insanım.”
Müslim, K. Fazail 140 / İbni Hanbel 3/152

Peygamber’imiz Bedir’de suyun yakın olduğu bir yeri ordugah olarak seçmişti. Sahabeden el Habbab b. el Munzir O’na şöyle dedi: “Ey Allah’ın elçisi, burası bize laf düşmeyecek şekilde Rabbinin senin için seçip yerleştirdiği bir yer midir? Yoksa o bir görüş, öneri ve harp hilesi midir?” Allah’ın elçisi cevaben “ Aksine o bir görüş ve harp hilesidir.” dedi. Bunun üzerine el Habbab: “Burası hiç de iyi bir konak yeri değildir. Kalkıp karşımızdaki topluluğa en yakın suyun başına karargah kuralım. Sonra orada bir kuyu kazıp suyu depolayalım da biz içelim, onlar içmesinler.” dedi. Peygamber’imiz: “Doğru söyledin.” dedi ve onun söylediğini yaptı.
İbni Hişam, es Sireh c.1 sf.620/ Taberi-et Tarih c.2 sf.144

Ben ancak bir insanım. Sizler aranızdaki davaları bana getiriyorsunuz, umulur ki bazılarınız delillerini diğerlerinden daha iyi dile getirirler de ben duyduğum üzere onlar lehinde bir hükme varırım. Kime (haksız yere) kardeşinin hakkından hüküm verirsem, o kardeşinin hakkı olan bu şeyi kesinlikle almasın. Haksız yere alan için ancak ateşten bir parça ayırırım.
El Kadı Iyaz, Eş Şifa, c.2 sf.179

“Bilin ki; Kuran’dan başka bir şey eken, ektiğini biçerken belalara uğrar. Artık siz de O’nu ekin, O’na uyun. Rabbinize O’nu delil edin, nefislerinize O’nu öğütçü yapın. Kendi reyleriniz O’na uymazsa reylerinizi (yorumlarınızı, seçiminizi) töhmetleyin, dilekleriniz O’na aykırıysa dileklerinize hıyanette bulunun.”
Nehcül Belağa sayfa 55


HALİFELER

Ebubekir, Peygamberimiz’in vefatından sonra halkı toplamış ve onlara şöyle demiştir: “Sizler Allah’ın elçisinden farklı hadisler naklediyorsunuz. Bu durumda sizden sonrakiler daha büyük anlaşmazlıklara düşecektir. Allah’ın elçisinden hiçbir hadis nakletmeyin. Sizden hadis nakletmenizi isteyenlere deyiniz ki: İşte Allah’ın Kitabı, aranızda onun helalini helal kılın, haramını haram görün.”
Zehebi, Tezkiratul Huffaz 1/3, Buhari 1.cilt

Hz. Osman çok hadis nakletmelerinden dolayı Ebu Hureyre’yi Devş dağlarına göndermekle, Kab’ı Kırede dağlarına sürgün etmekle tehdit etmiştir.
Tahzırul Havas 10b.

Şeddad, İbni Abbas’a “Hz. Peygamber bir şey bıraktı mı?” diye sordu. O da “Sadece Kuran’ın iki kapağı arasında olanları bıraktı.” cevabını verdi.
Buhari K. Fezailul Kuran 16; Müslim K. Fezailus Sahabe 30,31
Ebu Davud K. Fiten 1, Tırmizi K. Fiten 43

İbni Abbas hadis yazmayı yasaklar ve şöyle derdi: “Sizden önceki ümmetlerin sapmaları bu şekilde kitaplar vücuda getirmek yüzünden olmuştur.”
İbn Abdül Berr, Camiul Beyanil ilm 1/63-68

Abdullah bin Mesud elinde bir hadis sayfasıyla geldi. Sonra su isteyerek yazıları sildi, sayfanın yakılmasını emretti ve şunu söyledi: “Allah kime bir hadis sayfasının yerini bildirirse ve o da beni bundan haberdar ederse Allah’a yemin ederim ki, Hindistan’da dahi olsa o hadisi arar bulur ve yok ederdim.
Ebu Reyye, Muhammedi Sünnetinin Aydınlatılması s. 27

Hz. Ali minberden şu hutbeyi veriyordu: “Yanında hadis sayfaları bulunanlar gidip onları yoketsinler. Zira halkı helak eden olay, alimlerin naklettikleri hadislere uyarak Kuran’ı terk etmeleridir.”
bn Abdülberr, Camiul Beyanil İlm

Birgün Hz. Ali’ye gelirler ve “Halk hadislere dalmış.” derler. Hz. Ali sorar: “Gerçekten öyle mi?” “Evet” derler. Peygamber’den işittim ki gelecekte vuku bulabilecek bir fitneden söz ediyordu. “O fitneden kurtuluş nedir, nasıldır?” diye sordum. Resullullah dedi ki: “Kurtuluş Kuran’dadır. Çünkü sizden öncekilerin haberleri de, sizden sonrakilerin haberleri de, aranızdakilerin hükmü de ondadır. O gerçek ile yalanı birbirinden ayıran kesin bir hükümdür, şaka ve boş söz değildir. O’nu terkeden her zorbanın Allah boynunu kırar. Hidayeti, doğru yolu O’ndan başkasında arayanı Allah sapkınlığa düşürür.

O, Allah’ın en sağlam urganıdır. O, hikmetle dolu Kuran’dır. O en doğru yoldur. O, boş arzuların haktan saptıramayacağı, dillerin, karıştırıp belirsiz edemeyeceği, ilim adamlarının doyamayacağı, çok tekrarlanılmasından bıkılmayan, ilginç özellikleri bitip tükenmeyen bir kitaptır.”
Sünen-i Tırmizi/Darimi
------------------------------------------------------------------------------
Bunlar hadis nakilleri, artık içerideki mantık tutumunu size bırakıyorum, bunlar doğruysa hadislere değil Kurana sığının, hayır bunlar hatalı ve yanlışsa demekki hadislerden yanlış nakiller vardır bu yüzden kendinizi tehlikeye atmadan nakillerden vazgeçin ve yine kurana sığının.
Ancak bu yazdıklarımda size dininizi açıklamaya yetmez, lütfen sitenin ilgili bölümlerini ziyaret ederek önceden beri doğru sandığınız hatalarınızı öğrenin. Çünkü eğer uyarılarımızı ve tebliğlerimizi dikkate almazsanız aşağıdaki ayetlerin muhatabı durumuna düşmeniz hiç hoş bir durum değildir. Bu sadece tebliğdir. Sonra Kuran dışı kaynaklardan bir takım hareketler öğrendik ve onları yaptık bunun sonucunda neden ceza alalım ki demeyin; aşağıdaki ayetleri dikkatlice okuyun, muhatabı olmayın.
-----------------------------------------------------------
Ayetlere açıklama yapmayacaktım ama yazılarınız gereği belki alaka kuramayacağınızı düşündüğüm için kısa kısa açıklamalar yapmak zorunda hissettim.


Hûd 16
İşte onlar, ahirette kendileri için ateşten başka hiçbir şeyleri olmayan kimselerdir; (dünyada) yaptıkları da boşa gitmiştir; yapmakta oldukları şeyler (zaten) batıldır.
Kuran dışı kaynaktan alınan batıl amellet boşa gitmiştir. Kuranda eksik yoktur, vardır diyen ayet reddiyor çünkü eksik olmadığını Allah ayetle söylüyor, dolayısıyla amellerini Kuran dışı buharivari kaynaklardan alanların amelleri boşa gitmiştir.


Mü’min 43
Gerçek şu ki, sizin beni davet ettiğiniz şeyin dünyada da ahirette de davete değer bir tarafı yoktur. Dönüşümüz Allah'adır, aşırı gidenler de ateş ehlinin kendileridir.


Mücâdele 18
O gün Allah onların hepsini yeniden diriltecek, onlar da dünyada size yemin ettikleri gibi, O'na yemin edeceklerdir. Kendilerinin bir şey (hakikat) üzerinde olduklarını sanırlar. İyi bilin ki onlar gerçekten yalancıdırlar.
Hakikat sandığınız rivayet hadisler bu ayetteki yalan kaynaklar ve yalancılardır. Gerçek hadis arayan kurana baksın.

Fâtır 37
Onlar orada: Rabbimiz! Bizi çıkar, (önce) yaptığımızın yerine iyi işler yapalım! diye feryad ederler. Size düşünecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Size uyarıcı da gelmedi mi? Şimdi tadın (azabı)! Zalimlerin yardımcısı yoktur.
Kuranı düşünecek kadar zamanınız var, o nedenle bir an önce sapık batıl düşüncelerden ve saçmalıklardan kurtulup Kurana dayanın. Yoksa bu ayetin muhatabı olabilirsiniz.

Mü’minûn 68
Onlar bu sözü (Kur'an'ı) hiç düşünmediler mi? Yoksa kendilerine, daha önce geçmişteki atalarına gelmeyen bir şey mi geldi?
Evet görüyorum ki bazı arkadaşlara daha önceki ataların gelmediği bir şey gelmiş, hadis kitapları, nerde geldiği dahi belli değil, ama tek bildiğim içindekilerin peygamberimizle bir alakasının olmadığı.


Sâffât 155
Hiç düşünmüyor musunuz?

Mülk 22
Şimdi (düşünün bakalım), yüz üstü kapanarak yürüyen mi (varılacak) yere daha iyi erişir, yoksa doğru yolda düzgün yürüyen mi?
Allah bu ayette Kuranla beraber kurandan başka kulakdan dolma rivayetler arasındaki farkı anlatıyor. Anlayamıyor musunuz? yoksa kalpleriniz mi kilitli.

Âl-i İmrân 19
Allah nezdinde hak din İslam'dır. Kitap verilenler, kendilerine ilim geldikten sonradır ki, aralarındaki kıskançlık yüzünden ayrılığa düştüler. Allah'ın ayetlerini inkar edenler bilmelidirler ki Allah'ın hesabı çok çabuktur.
demekki bilmemişler ki bizim müslümanlarda ayrılığa düşüp kendilerine hadis uydurmuşlar, Allahın ayetlerinden uzaklaşmışlar.. Hatta birde üstüne üstelik onları savunup sizi doğru yola çağıranları haksız yere azarlamaya çalışıyorsunuz.. çok yazık amelleriniz boşa gitmesin.

Bakara 79
Elleriyle (bir) Kitap yazıp sonra onu az bir bedel karşılığında satmak için "Bu Allah katındandır" diyenlere yazıklar olsun! Elleriyle yazdıklarından ötürü vay haline onların! Ve kazandıklarından ötürü vay haline onların!
Buharide bu ayetin muhatabu Muhiddin arabi de bu ayetin muhatabı. her ikiside giya Allah katından kitao getirdi hepsi kaçık.


Kalem 37
Yoksa size ait bir kitap var da, (bu batıl inanışları) onda mı okuyorsunuz?
Evet dediğinizi duyar gibiyim. Hani savunduğunuz hadis rivayetleri nerede?



Cum’a 5
Tevrat'la yükümlü tutulup da onunla amel etmeyenlerin durumu, ciltlerce kitap taşıyan merkebin durumu gibidir. Allah'ın ayetlerini yalanlamış olan kavmin durumu ne kötüdür! Allah, zalimler topluluğunu doğru yola iletmez.
Sizde Kuranla yükümlü tutuldunuz... öyleyse onu bırakıp başka kulakdan dolma sahte yalan kitapların peşine düşerseniz ne olduğunuzu halinizin neye benzediğini siz düşünün, ben sadece Allahın ayetini paylaşıyorum.

Ahkâf 4
De ki: Söylesenize! Allah'ı bırakıp taptığınız şeyler yeryüzünde ne yaratmışlar; göstersenize bana! Yoksa onların göklere ortaklıkları mı vardır? Eğer doğru söyleyenlerden iseniz, bundan evvel (size indirilmiş) bir kitap yahut bir bilgi kalıntısı varsa onu bana getirin.
rivayet hadis yazarları kitabı herhangi bir yaratıcıdan mı almışlarda yazmışlar? Bu kitaplar hakikat delilini kime dayandırarak almışlar? Allah tarafından delillendirilmemiş, hatta hakkında hiç bir delil indirilmemiş bir kitap? yukarıdaki ayetlere ne kadar uyuyorlar.. yüzüstü dönmeyin.


Zuhruf 21
Yoksa bundan önce onlara bir kitap verdik de ona mı tutunuyorlar?
rivayet hadislere uyuyorlar rabbim... hepsinin yalan uydurma olduğundan habersiz cahiller bunlar.

Kasas 49
(Resulüm!) De ki: Eğer doğru sözlüler iseniz, Allah katından bu ikisinden (bana ve Musa'ya inen kitaplardan) daha doğru bir kitap getirin de ben ona uyayım!
Sahih buhari getirmiş, hatta SAMİMİ nickli bir üye utanıp sıkılmadan bu adamı bana savunmak için kendisine doğruyu göstermeme rağmen saldırdı.. Ben başka kitaplara inanmanıza karışmıyorum ama lütfen başka kitapları Kurana ortak koyacaksanız ben müslümanım demeyin, başka bir isim kullanın ben emeviyim felan diyebilirsiniz mesela.


Bakara 111
(Ehl-i kitap Yahudiler yahut hıristiyanlar hariç hiç kimse cennete giremeyecek, dediler. Bu onların kuruntusudur. Sen de onlara: Eğer sahiden doğru söylüyorsanız delilinizi getirin, de.
Sizde kendi kuruntunuzu anlayabiliyor musunuz? İmanın şartlarını islamın şartlarını koydunuz kafanıza göre. Oysaki iman bile insan kurtarmıyor, Kurana göre orada sadece yaptıklarımızın karşılığını göreceğiz. Uydurduklarınızdan dolayı yazıklar olsun size. Kitaptan haberiniz yok anca kulakdan dolma yalanlar



En’âm 114
(De ki): Allah'dan başka bir hakem mi arayacağım? Halbuki size Kitab'ı açık olarak indiren O'dur. Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, Kur'an'ın gerçekten Rabbin tarafından indirilmiş olduğunu bilirler. Sakın şüpheye düşenlerden olma!
Allahtan başka hakemlerinizi çağırın, Buhari, imamı azam, imamı şafi, başka? Allahtan başka kaç tane hakeminiz var haberiniz var mı? maturidi eşairi onları hiç saymıyorum. bütün bu saçmalıkları bırakıp kurana dönün.

Nisâ 105
Allah'ın sana gösterdiği şekilde insanlar arasında hükmedesin diye sana Kitab'ı hak ile indirdik; hainlerden taraf olma!
Yoksa bu ayetide mi Allah unutmuş? yoksa şöyle mi demeliydi Allahın indirdiğinin dışında birde rivayet hadisler ve buharin kitabına sığın onunla hükmek mi demeliydi? ne bcim hüküm veriyorsunuz? aklınızı hala kullanmıyacak mısınız?


Nisâ 123
Ne sizin kuruntularınız ne de ehl-i kitabın kuruntuları (gerçektir); kim bir kötülük, yaparsa onun cezasını görür ve kendisi için Allah'tan başka dost da, yardımcı da bulamaz.
Rivateler kuruntudan ibarettir.

Mâide 14
"Biz hıristiyanlarız" diyenlerden de kesin sözlerini almıştık ama onlar da kendilerine zikredilen (verilen öğütlerin veya Kitab'ın) önemli bir bölümünü unuttular. Bu sebeple kıyamete kadar aralarına düşmanlık ve kin saldık. Yakında Allah onlara yaptıklarını haber verecektir.
Aynı şey bu gün Kuranın bir kısmını terkedip rivayetlerden işine gelenleri alanlarında başına geldi. allah adalet sahibidir, diğer ehli kitaplar bizim için örnek ve öğüttür, ama bundaki özelliği anlayamıyacağınızı sanıyorum, ne kadar da anlatsam boşa gidecek diğer ayete geçelim.


Sâffât 157
Doğru sözlülerden iseniz, kitabınızı getirin!
Sahihi Buhari (seni seçtim pikaçuuu)

Bakara 78
İçlerinde bir takım ümmiler vardır ki, Kitab'ı (Tevrat'ı) bilmezler. Bütün bildikleri kulaktan dolma şeylerdir. Onlar sadece zan ve tahminde bulunuyorlar.

işte sizin haliniz bu son ayet... bundan öte değilsiniz.
evet o kadar uğraştım normalde sizin gibi uydurukçu ve rivayet yanlıları için bu kadar uğraşma gereği duymazdım ama sayınız 3-4- gibi rakamlara çıktığı için alın size bol bol delil... Sizde ne var? hiç bişey fıssssss.. anca laf ebeliği...

Bizim konuştuğumuz herşeyin delili vardır, herşeyinde arkasında dururuz... ama her delili gözünüzün önüne koymak zorunda da değiliz birazda siz araştırın.

[b]müslümanlardan nickli üyeden alıntı
ilme dayanmayan her söz zanna atmasyona dayanır.sizin yazdıklarınız ne ya dayanıyor yoksa bunlarda SİZİN SAÇMALIKLARINIZ MI...

ve geçmişi fıkhederk günümüze kadar gelen tevatür haberlere değilde ve bu geçmiş tarihten günümüze kadar hiç kimse peygamber dahil kuranı anlamadıda BİR SEN ANLADIN HERHALDE....

müslümanlardan Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: samimi (11. July 2010)

sanırım iknizide üst üste koydum pişti oldunuz, şimdi kuru zanna göre konuşanımız hangimizmiş? Atmasyon kimmiş? söylediğimiz lafdaki ayetleri göremeyecek kadar bilgisizsiniz, bari ulu orta laf konuşupta açığa vurmayın. öğrenmek için soruyorsanız canım feda ama öğrenmek için sormuş olsaydınız sitede gerekli daha çok bilgi var çokdan doğruyu bulmuş olacaktınız. Bulamadığınızı samimi nickli vatandaşın teşekküründen anladım, egosu tatmin oldu, ben onu gerçekten samimi sandığım için vermedim cevap, bilsem amacı fitne çıkarmak anında alırdınız delilinizi.

Daha fazla yazmaya gerek yok, mesele çok uzun önce bunları öğrenin, önce bunları hazmedin diğerleri zamanla... şimdilik bu yeter size.