Tekil Mesaj gösterimi
Alt 31. December 2010, 09:47 AM   #25
ebu Maruf
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 111
Tesekkür: 18
39 Mesajina 55 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25
ebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud ofebu Maruf has much to be proud of
Standart

Hadîslerin yazılmasına ruhsat veren, yazıldığını gösteren rivâyetlere gelince, bunlar da çoktur Bunlardan biri, yazdığı hadîsler, kitap halinde sonraki nesillere intikal eden Abdullah İbnu Amr (radıyallahu anh)´a aittir Der ki:
Hadîslerin Yazılmasına İzin Veren Rivayetler
"Ben Hz Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)´den işittiğim şeyleri ezberlemek arzusuyla yazıyordum Kureyş beni menederek: "Sen Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´tan her duyduğunu yazıyorsun, halbuki Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir insandır, öfke ve rıza, her iki hâlde de konuşur" dediler Bunun üzerine yazmaktan vazgeçtim Ancak durumu da Hz Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)´e arzettim Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) parmağıyla mübârek ağızlarına işâret buyurarak:

"Yaz, dedi Nefsimi elinde tutan Allah´a kasem ederim, buradan haktan başka bir şey çıkmaz"

Abdullah İbnu Amr, (radıyallahu anh)´ın sistemli şekilde hadîs yazdığını te´yid eden bir rivâyet Ebu Hüreyre (radıyallahu anh)´ye aittir ve üstelik Buhâri´de kaydedilmiş bulunmaktadır Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) şöyle buyurur: "Hz Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)´den çok hadîs (bilmede) Abdullah İbnu Amr hâriç, bana yetişen yoktur O, beni geçer, zira o yazardı, ben ise yazmazdım"

Hadîslerin yazılması hususunda ruhsat ifade eden rivâyetler bundan ibâret değildir Hâfızasından şikâyet edenlere Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ın: "Sağ elinizi yardıma çağırın", "İlmi yazı ile bağlayın" gibi tavsiyeleri, bazı konuşmaların yazılı metnini isteyenlere yazılı verilmesi, hepsi de hadîsten ibâret olan -uzunluğu birkaç satırdan bir kaç sayfaya ulaşan- ve sayısı 300´ü bulan pek çok "mektup (yani yazılı vesika)" ların varlığı Hz Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)´in, hadîslerin yazılması hususundaki ruhsatına yeterli delillerdir[30] Sadece mektuplar değerlendirilse bile Hz Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)´in Kur´ân´dan başka bir şeyin yazılmasına sistematik, ısrarlı bir muhalefette bulunmadığı, tam tersine, medenî hayatta yazının geniş çapta kullanılmasına büyük ehemmiyet verdiği anlaşılır [31]


[30] Hadîslerin yazılmasıyla ilgili hadîsler için bkz 7734-7740 numaralı hadîsler (İbrahim Canan)

[31] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 1/27-28



Bu durumda yazılmamasını rivayet eden şahıs hem hadislerin naklinin yasak olduğunu belirtip hemde naklederek yalancılık yapıyor yada bu olay Kuranın muhafazası için önceden yasaklanmış sonradan serbest bırakılmıştır.
NAkleden kişiyi şahsen tanımadığımıza göre onun yalancı olduğunu belirtmemiz doğru olmaz zira ulema mümin olarak kabul edip şahitliğine mutmain olmuş.
O halde ikinci ihtimal söz konusu.
Eğer yalancı birisi ise zaten sözüne güvenilmez buda rivayetin şüpheli olduğunu gösterir.
ebu Maruf isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla