Selam ebu Maruf kardeşim
Yukarıda yazdıklarınız Yaşar Nuri Öztürk'ü bağlar. Ha tamam,belki onada tabi olanlar,onu alim kabul edenler,onu zamanın müctehidi,müceddidi olarak gören büyük bir kitle olabilir.
Herkesin görüşü kendisini bağlar. Bir kişiye isterse milyonlar alim desin. Bunun gerçekliğini yalnızca cenabı Allah bilir. Çoğunluğun kabul etmesiyle bir insan ne alim olur,ne müceddid, ne de müctehid olur.
Başörtüsü konusu bile muammadır. Ben "humur" kelimesinden yola çıkan Yaşar Nuri'nin görüşlerine katılmadım hiç bir zaman. Humurun önüne re's gelse ne olur,gelmese ne olur? Bence hiç önemi yoktur. Hedef saptırmaktan başka birşey değildir. Bırakın hadisleri,icma,kıyası bir tarafa; küçücük bir çocuk bile Nur Suresi 31.Ayeti okuduğunda kafasında neyin şekillendiğini Allah'u alem herkes bilir.
Hedef saptırma deyince,herkes "Dinde başörtüsü var mı,yok mu?" diye tartışarak,konuyu başka mecralara çekiyorlar.
Önemli olan,başörtüsünün varlığı,yokluğu değil;rabbimin bu konuda emri ne minvalde. Düşünüp,akledene cevap Kur'anın içinde hazır bekliyor. Okuyup,anlamasını bilene.
Selametle inşaAllah
|