Tekil Mesaj gösterimi
Alt 5. January 2011, 02:10 PM   #16
Miralay
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: May 2010
Mesajlar: 568
Tesekkür: 4.080
276 Mesajina 635 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
Miralay has much to be proud ofMiralay has much to be proud ofMiralay has much to be proud ofMiralay has much to be proud ofMiralay has much to be proud ofMiralay has much to be proud ofMiralay has much to be proud ofMiralay has much to be proud of
Standart

Bir de hazır konu başlığı burada tartışılıyorken çok önemli bir konudan bahsetme gereği duydum. Müslüman kardeşlerimiz arasında sanki hadislere düşmanmışız gibi bir izlenim oluşmuştur.

Kesinlikle Allah'a ve Resulune itaatsizlik gibi amaç taşımamaktayız.

Şahsım adına hadislere şu minvalde bakıyorum.

Hadis;Allah'ın Resulunün (Salat ve selam üzerine olsun) ağzından çıktığına inanılan,veya öyle olduğu iddia edilen rivayetler zincirinden oluşmuş sözlerdir. Kesin olarak bu sözlerin Resulullah'ın ağzından çıktığına hiç kimse emin olamaz ve tarih boyunca ve günümüzde bir takım kurum ve kişilerce istismara açık bir konudur. Herkes başına "sahih" diyerek istediği bağlamda menfaatine uygun hadis üretebilir.

Ben hadis rivayetlerini kulaktan kulağa oyununa benzetirim. Hani çocukken çok oynardık ya

Baştaki kişi,"sabun" der. Daha sonra; sabun,sabun,sabun,...., kavun, kavun, kavun, ..., koyun,koyun. En sondaki kişiye ilk baştaki kişinin ne dediğini sorduğumuzda "koyun" dedi der. Güncel hayatta hep başımıza gelmiştir bu olay. Bu örneği kötü niyetli olmasa da, iyi niyetli insanların bile hataya müsait olduğunu göstermek için belirttim.

Bir hadisin büyük bir topluluk önünde söylenmesi de sıhhatini etkilemez. Zira en meşhur hadis olan (hani hemen hemen hepimizin evinde,dükkanında asılı bulunan) "Veda Hutbesi" nin bile birkaç değişik versiyonu mevcuttur.

Bu yüzden hadislerin sıhhatine güvenemediğimizden,hadisleri dinde nass (delil) olarak göremiyoruz.

Şimdi sıhhatine bu kadar güvenilemeyecek olan hadislere dayanarak,bu temel üzerine nasıl dinimizi bina edebiliriz?

Tamam tümden de reddedelim mi?

Elimizde tarih kaydı bulunması açısından Kur'anla çelişmeyen,tezat oluşturmayan hadislere veya değerli insanların söylediği güzel sözlere sahip çıkmanın bir sakıncası olamaz.

Özellikle Allah Resulünün yaşadığı sıkıntılı günlerin ve vahyin indirildiği an'ın heyecanını yaşamak açısından çok değerli verilerdir bunlar.

Bunların zayi olmasına kimsenin gönlü razı gelmez. Ama gerçekten Resulullah'ın ağzından çıkması muhtemel olan gerçek hadisleri nerden bulacağız da baştacı edeceğiz. O da muamma gerçekten. Rivayet edenler arasında bir tane bile ard niyetli,ya da unutkan birisi olsa koskoca dayanak bile güme gidecek.

Mutlu Özbay adında bir dostumuza, "neden hadisleri delil olarak kabul etmiyorsunuz?" sorusuna kendisi ;"Allah'ın kelamı olan Kur'an yetmiyormu da, hadisleri delil alacağım" demişti.

Değişmeyecek,sağlam ve sağlıklı olan tek kelam,söz,hadis Kur'andır. O'da zaten Rabbulalemin'in bizatihi kelamıdır. Ondan büyük dayanak mı var ki,başka kaynaklara yönelelim.

Saygılarımla
Miralay isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Miralay Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 4 Kisi:
Anonymous (6. January 2011), Barış (7. January 2011), ebu Maruf (5. January 2011), kamer (5. January 2011)