Tekil Mesaj gösterimi
Alt 6. October 2008, 08:28 AM   #9
EVVAB_İNSAN
Uzman Üye
 
EVVAB_İNSAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 220
Tesekkür: 35
42 Mesajina 53 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
EVVAB_İNSAN is on a distinguished road
Standart

b) Her şey YÜCE ALLAH’IN iradesine uygun olarak gerçekleşir, ancak ilâhî irade sebepsiz ve hikmetsiz değil aksine yaratıkların tutum ve davranışlarıyla imtihana tâbi tutulmalarına ilişkin sebep ve hikmetlerle irtibatlıdır. YÜCE ALLAH’IN izin vermediği ve dilemediği bir olayın meydana gelmesi imkânsızdır. Bu bağlamda YÜCE ALLAH her insanın mümin olmasını dilememiştir, dileseydi herkes mümin olurdu. Herkesin kendi iradesiyle mümin olmayı dilemediğini bildiğinden İMAN ve İTAAT etmek isteyenin MÜMİN, İNKÂR ve İSYAN etmek isteyenin KÂFİR ve FASIK olmasını dileyip böyle bir düzenleme yapmıştır. Zira insanları dünyada imtihana tâbi tutmak bunu gerektirir.

Şu halde YÜCE ALLAH her şeyi bir hikmetin gereği olarak diler ve takdir eder. Ancak insanların sınırlı bilgileriyle bütün ilâhî hikmetleri kavramaları imkânsızdır. Ayrıca YÜCE ALLAH, insanların inkâr ve isyan etmelerini dinî teşriî iradesiyle değil tekvini iradesiyle diler, yani bunların gerçekleşmesine izin verir. Kullarının iman ve itaatini ise dinî teşriî iradesiyle diler ve bunlardan razı olup müminleri sever, kâfir ve fâsıkları ise sevmez. Selefiyye’nin müteahhirîn devri âlimleriyle Mâtürîdî kelâmcıları ve Râgıb el-İsfahânî bu görüştedir (el-İ’tikadât, s. 265; Takıyyüddin İbn Teymiyye, s. 147, 170–172; İbn Kayyim el-Cevziyye, s. 43–48; Beyâzîzâde, s. 71, 268–269; Reşîd Rızâ, II, 477; VIII, 286; IX, 483–484).

c) YÜCE ALLAH sadece iman ve hayır türünden fiillerin vuku bulmasını diler, inkâr ve isyan türünden olan şer fiilleri çirkin görüp dilemez. Zira YÜCE ALLAH İMAN ve HAYRI emredip buna uyanları cennetle mükâfatlandıracağını, inkârı ve isyanı yasaklayıp bu yasağı ihlâl edenleri cehennemle cezalandıracağını haber vermiştir. Aklî deliller emrettiklerinin vukuunu dilemesini, yasakladıklarının da gerçekleşmesini dilememesini gerektirir. Yasakladığı bir şeyin vukuunu dileyip bunun gerçekleşmesine aracılık yapanları cezalandırması makul değildir.
Naslar YÜCE ALLAH’IN kullarına zulmetmeyi dilemediğini ve kötülükleri çirkin gördüğünü, insana isabet eden kötülüğün kendi irade ve fiillerinden kaynaklandığını açıkça beyan etmiştir.

YÜCE ALLAH’IN mâsiyetleri önce çirkin görüp sonra vuku bulmasını dilemesi bir çelişkidir ve YÜCE ALLAH hakkında muhaldir. Naslarda müşriklerin, YÜCE ALLAH’IN dilemesinin bir sonucu olarak şirk koştuklarına dair iddiaları reddedilmiş ve bunun gerçek bilgiye dayanmayan bir zandan ibaret olduğu belirtilmiş, YÜCE ALLAH’IN dilemesi halinde insanları zorla iman ettirebileceği, fakat bunu dilemeyip iradeleriyle inanmalarını istediği vurgulanmıştır.

Dünya hayatındaki uygulamalar da bunu teyit edici mahiyettedir. Nitekim dinî konularda ilâhî iradeyi mazeret gösterenler dünyevî konularda işlerini ilâhî iradeye havale etmezler, aksine kendi iradeleriyle karar verip gerçekleştirmek için âzami gayret sarfederler. Her şeyin YÜCE ALLAH’TAN olduğunu belirten naslar kadercilerce yanlış yorumlanmıştır. İlgili âyette kastedilen, insanların dinen sorumlu oldukları fiiller değil rızık, mal, hastalık gibi maddî anlamdaki iyilik veya kötülüklerdir (Kadî Abdülcebbâr, Şerhu’l-Usûli’l-hamse, s. 459-476; a.mlf., Fazlü’l-i’tizâl, s. 217-223). Mu‘tezile ve Zeydiyye âlimleriyle bazı çağdaş araştırmacılar bu görüşü benimser.

4. YÜCE ALLAH’IN Nesne ve Olayları Yaratması. Bu hususta da farklı görüşler ileri sürülmüştür.

a) Bütün varlık ve olaylar doğrudan doğruya YÜCE ALLAH tarafından yaratılır, buna iman, inkâr, itaat, isyan, hidayet-dalâlet gibi fiiller de dâhildir. Çünkü naslar YÜCE ALLAH’IN her şeyin yaratıcısı olduğunu açıklamaktadır. Bu yaratıcılık beşerî fiilleri kapsamazsa insanın da yaratıcı olduğunu kabul etmek gerekir, bu ise YÜCE ALLAH’A ortak tanımaktır. İnsanın kendi fiillerinin oluşumuna dair ayrıntıları bilmeyişi ve dilediği her fiili gerçekleştiremeyişi bunların doğrudan doğruya YÜCE ALLAH tarafından yaratıldığını gösterir (Eş‘arî, s. 101–109; Mâtürîdî, s. 225–235; İbn Kayyim el-Cevziyye, s. 269–270). Cebriyye’nin yanı sıra Eş‘ariyye, Mâtürîdiyye ve Selefiyye âlimlerinin çoğunluğu bu görüşü benimsemiştir.

Ancak bu âlimlerin hepsi insanın fiillerindeki rolü konusunda aynı fikirde değildir. Cebri benimseyen âlimlere göre YÜCE ALLAH insanı kâfir veya mümin olarak dünyaya getirir, dolayısıyla fiillerinin meydana gelişinde kulun hiçbir etkisi yoktur, bununla birlikte fiillere konu olduğundan sorumludur (Âcurrî, s. 150–151; Şa‘rânî, I, 140–141).
__________________
Gerçekler Bizi Özgür Kılar...

Konu EVVAB_İNSAN tarafından (29. October 2008 Saat 10:21 AM ) değiştirilmiştir.
EVVAB_İNSAN isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla