Tekil Mesaj gösterimi
Alt 14. February 2011, 01:00 PM   #103
FEDAKARADAM
Uzman Üye
 
FEDAKARADAM - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 418
Tesekkür: 51
95 Mesajina 146 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
FEDAKARADAM has much to be proud ofFEDAKARADAM has much to be proud ofFEDAKARADAM has much to be proud ofFEDAKARADAM has much to be proud ofFEDAKARADAM has much to be proud ofFEDAKARADAM has much to be proud ofFEDAKARADAM has much to be proud ofFEDAKARADAM has much to be proud of
Standart

Alıntı:
TEBYİN Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Fedakar
GUSÜL nedir sizce?
Bu abdesti almanın mahiyeti ve hükmü nereden geliyor?
Tamamen kurallara boğduğunuz şu GUSÜL ne menem bir şeydir onu açıklığa kavuştur, gerisinde kolay anlaşacağımız ortada
Buyrun sizi dinliyoruz
Gusûl "iğtisal"den alınma bir isimdir. Bedenin tamamını yıkamak manasınadır. Kullanılan suya da gusül denilir. Bir hadis'te Hz. Meymune'nin "Peygamber (sav)'e gusül koydum" demesi, yıkanılacak su koydum manasınadır. Lakin Nevevi: "Bu manaya lugatta bu kelimenin "gasl" şeklinde okunması daha fasih ve daha meşhurdur. Gusül şekli fukahanın kullandıklarıdır" diyor.(136) İslâmi ıstılâhta gusül bedeni yıkamaktır. Beden ismi hem dışa, hem içe şamildir. Suyu uluştırmak imkânsız veya pek güç olan yerler müstesna bedenin tamamını yıkamaya gusül denir...

Gusül abdesti; kitap, sünnet ve icma ile sabittir.

Gusül'ün farzları:

1) Mazmaza (Ağıza su vermek),

2) İştinşak (Buruna su vermek),

3) Bütün bedeni yıkamaktır.

Allah'ın emri olarak, Maide Suresi'nin 6. ayetinde farz olmuştur...

Ayet-i kerime'de geçen "Fetahharû" (Tertemiz edin) emri, mübalağa sigası ile bedenin zahirinde olan şeyin yıkanmasının farz olmasını gerektirir. Resûl-i Ekrem (sav)'in: "Ağıza ve buruna su vermek cünüb olan insana farzdır" Hadis-i Şerifi, ağız ve burun'un da dış uzuv hükmünde olduğunun delilidir. Bu sebeble; burunda bulunan kuru kir (suyu altına geçirmediği için) gusüle manidir.Ayrıca bir kimsenin bedenine balık pulu veya çiğnenmiş ekmek yapışmış olursa ve (bunlar da beden üzerinde kurumuş bulunursa) yıkandıkları zaman altına su geçirmezlerse o kimsenin gusülü caiz olmaz. Sonuç olarak; gusül'de bütün bedenin tertemiz yıkanması, bütün mezheplerde kat'i farzdır. Mazmaza ve iştinşak; hanefi mezhebinin müctehid imamları indinde "Amel-i Farz"dır. Şafii fûkahası; "On şey vardır ki, bunlar fıtrattandır" Hadis-i Şerifinde "mazmaza ve iştinşak'ın" bunlar arasında zikredilmesini esas alarak; gusül'de sünnet olduğuna kail olmuşlardır. Dolayısıyla kaplama diş yaptıran kimselerin (ki bu bir zarûrete mebni ise) gusül abdestinde Şafii mezhebini taklid etmesi gerekir. Zira kaplama diş; altına su geçirmeyeceği için ağızın tamamen yıkanmasına mani olur. Çıkarılıp takılabilecek şekilde olan diş ve protezlerin; gusül abdesti alırken çıkarılması ve ağızın tamamının iyice yıkanması da şarttır.

Burada ,ayrıca gusülün sünnetleri vardır ama bunu size anlatmayacağım...
Maksadım konuyu uzatmamaya çalışmaktır.


“Neden gusül abdesti alıyoruz? Guslü abdesti alırken önce neden namaz abdesti alıyoruz? Doğrudan yıkanılsa olmaz mı? Cenabetlikten gusül abdesti ile çıkmanın tıbbî bir izahı var mıdır?”

Gusül abdesti almanın farziyeti âyet ve hadisle sâbittir. Cenâb-ı Hak Kur’ân’da; “Eğer cünüpseniz iyice yıkanıp temizlenin”1 buyurur. Yine Kur’ân, “Aybaşı halinde iken kadınlardan el çekin. Yıkanıp temizlenmelerine kadar onlara yaklaşmayın. Yıkanıp temizlendikleri zaman, Allah’ın size buyurduğu yoldan yaklaşın. Şüphesiz Allah çok tevbe edenleri ve temizlenenleri sever”2 buyurur.

Guslün maddî-mânevî bir çok fayda ve hikmetleri vardır. Her şeyden önce belli durumlarda gusül abdesti almak Allah’ın emridir ve farzdır. Bazı durumlarda ise Peygamber Efendimiz’in (asm) şefaatine esas olmak üzere sünnet-i seniyye sevabı kazandırmaktadır. Bu sevaplara denk olarak gusül, rûhumuzun günah kirlerinden arınmasına vesîle olmakta; günahlarımız bağışlanma istidâdına kavuşmaktadır. Netîce olarak gusül bizim için husûsî bir feyiz kaynağı teşkil etmektedir.

Belli aralıklarla vücudumuzun temizliğini sağlamak için gusül yapmak bir zorunluluktur. Gusül ile bedenin tüm kirleri yok olur, bedenimiz temizlenir. Böylece vücut, sağlık ve sıhhati tehdit eden mikroplardan tıbben arınmış olur.

Günübirlik temizlik için gusül yapıldığında bile, guslün âdâp ve erkânına riâyet ettiğimizde hem hades veya büyük hades hallerinden kurtulmuş oluruz; hem de âdetimizi ibâdete çevirmiş oluruz. Bu durumda gusül bir yandan vücudumuzu maddî kirlerden temizlerken, diğer yandan bizi hem ibâdete hazırlamakta, hem de kendisi ibâdet sevabı kazandırmaktadır. Gusül, abdesti de kapsadığından, ibâdet için ayrıca abdest almaya gerek duymayız.

Cünüplük veya aybaşı gibi belirli süreçlerden sonra gusletmenin bir diğer hikmeti de, insana yeniden yaşama enerjisi sağlamasıdır. Hayız veya lohusa durumu ile bitkin ve yorgun düşen; cinsî boşalma ile de gevşeklik ve yorgunluk haline giren insan vücudu, guslettiği anda kaybettiği enerjisini yeniden toplar, yorgunluk ve bitkinlikten kurtulur. Yeni temizlik süreci insan hayatında âdetâ yepyeni bir temiz sayfa açar.

Gusletmenin bir diğer hikmeti de, vücudu dinç, dinamik ve canlı tutmasıdır. Varlığının dörtte üçü su olan insan vücudu temiz su ile buluştuğunda, eski yorgunluğunu atar, dinlenme sürecine geçer, yeni bir canlılık ve dinamizm toplar. Gusül ile berâber âdetâ hayat yeniden başlar. İnsan ruhu ve duyguları yeniden kendine gelir. İnsan ruhu yeni başarılar için gusül ile berâber kendinde yeniden güç bulur.


Gusülden önce namaz abdesti gibi abdest almak sünnettir. Abdest alınmaksızın doğrudan yıkanılırsa, sünnet terk edilmiş olacağından sünnet sevabından mahrûm olunur. Fakat, ağza ve burna su vererek, kuru yer bırakmadan yıkanılırsa gusül tamamdır.

DİPNOTLAR:
1-Bakara Sûresi, 2/222
2-Mâide Sûresi, 5/6;
__________________
Ya İslam'la yükselir, Ya inkarla çürürsün.. Bu yol mezarda bitmiyor, gittiğinde görürsün!...(NECİP FAZIL KISAKÜREK)
FEDAKARADAM isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla