Tekil Mesaj gösterimi
Alt 2. May 2011, 06:44 PM   #3
Derin Düşünce
Uzman Üye
 
Derin Düşünce - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Feb 2011
Bulunduğu yer: Bursa
Mesajlar: 120
Tesekkür: 413
79 Mesajina 268 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
Derin Düşünce has much to be proud ofDerin Düşünce has much to be proud ofDerin Düşünce has much to be proud ofDerin Düşünce has much to be proud ofDerin Düşünce has much to be proud ofDerin Düşünce has much to be proud ofDerin Düşünce has much to be proud ofDerin Düşünce has much to be proud of
Standart

İman noktasında dinin pratikleri, yani anladıgımız manada Amel; imanın varlıgını belirleyici olması bakımından, bir gereklilik olarak devreye girmedigini dusunuyorum. Bir cok İslam dusunuru ve eski İslam bilginlerinin bu konudaki yorumları Amel imandan bir cüz degildir noktasında birlesmekte.

Eger kritik edersek, hepimizin idrak edecegi uzere İman; kalbin kabuludür, hatta dil ile ikrarda buna eklenebilir. Ancak bedensel pratikleri icermez. Yani bir insanı imanlı eden, mumin eden bu sıfat, onun ameldeki noksanlıgı yuzunden ortadan kalkmayacaktır. Kuranın bizden mumin olmak icin istedigi, kendisinin belirledigi iman sartlarına gonulden baglanmak ve benimsemektir. Neler oldugunu biliyorsunuz bunların. Allaha, peygamberlerine, meleklere, kitaplarına ve ahiret gunune imandır.

Bakara 285. Elçi, kendi Rabbi'nden kendisine indirilene iman etti, mü’minler de. Hepsi Allah'a, meleklerine, kitaplarına ve elçilerine iman ettiler: “Biz Allah'ın elçileri arasında ayırım yapmayız.” Ve “Biz duyduk ve itaat ettik. Rabbimiz! Bağışlamanı dileriz, dönüş ancak Sanadır” dediler.

Yani bunları yapan kişi yeterince ameli ibadet yapmasa bile yinede mumindir. Herhangi bir inkara sapmadıkcada mümin olarak kalır. Ve dahi öylece ölür ise mumin olarak ölmüş olur. Bildiginiz gibi İslam dunyasının her bir kosesinde mezhep tartısmaları yuzunden insanlar birbirini imansızlık ve İslam dısılık ile suclayıp sirk ile itham etmektedirler. Herbir grup birbirini Kurana ve resule ters dustukleri ile suclamakta ve birbirlerine zulmetmekteler.

Evet;
iman edip salihatı işleyenler...
işitip itaat edenler...
inandık demeyle cennete girebileceğinizi mi sandık...


Ayetleri var.
Bu ayetler bizlere, cennete girmek ve kurtulmak icin, iman etmenin yeterli olmadıgını soyluyor, ancak dikkat ederseniz yukarıda soru bunlarla alakalı degil. Soru soyle olsaydı; “Sadece iman ederek kurtulusa erebilirmiyiz?” evet ozaman verdiginiz cevap tam yerine otururdu. Fakat soru bu degil. Tabi yorumlar degişik sekillerde olabilir. Bu tip sasırtmalı soruları pekde sevmem aslında. Kim neden sormustur bilmiyorum. Nereye cevirseniz paradox olusuyor. Her iki yaklasımda dogru olabilir. ^_^

Maide 41 "Ey Peygamber, kalpleri iman etmediği halde, ağızlarıyla inandık diyenlerden ve yahudilerden küfür içinde koşuşanlar seni üzmesin..."

Amel imandan bir cuzmudur cok onemli degil bana gore. Bence asıl onemli olan inandık deyip amellerde bulundukları halde gercekten inanmayanlarda.

Muhabbetle
__________________
Rabbim! ilmimizi, anlayışımızı, imanımızi ve sıdk üzere yakinimizi çoğalt! Rabbim! gerçeğe erdirdikten sonra kalplerimizi o gerçekten saptırma; bize indinden rahmet bağışla; kesinlikle sen sonsuz bağışlarda bulunansın. Rabbim! Dünyada ve ahirette sen bizim velimizsin. Bizim canımızi müslüman olarak al ve bizi iyilere kat. Rabbim! Ayrılığa düştükleri şeyler konusunda kulların arasında en iyi sen hükmedersin. Rabbimiz bizi, suan üzerinde bulundugumuzdan daha doğru olana ulaştır.

Konu Derin Düşünce tarafından (2. May 2011 Saat 06:53 PM ) değiştirilmiştir.
Derin Düşünce isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Derin Düşünce Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
gerçek hanif (3. May 2011), Miralay (5. June 2011)