Tekil Mesaj gösterimi
Alt 1. June 2010, 01:28 PM   #5
Ali Rıza Borazan
Uzman Üye
 
Ali Rıza Borazan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Feb 2009
Mesajlar: 399
Tesekkür: 59
244 Mesajina 485 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17
Ali Rıza Borazan will become famous soon enoughAli Rıza Borazan will become famous soon enough
Standart

Değerli Ali Rıza üstadım;

Yukarıdaki alıntıdan yola çıkarak, size kafama takılan soruları sormak istiyorum.

Eğer Zekeriya aleyhisselam İsa aleyhisselam'ın babasıysa (...ki, o da bir peygamberdir) Hz.meryem neden ondan çekinmiş ve 19/20- O: "Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken" dedi.
Doğumu yapınca neden hüzünlendi de Cenab-ı Allah onu teselli etti.
Zekeriya aleyhisselam'ın Hz.meryem'le zina ederek utanılacak bir iş yapabileceklerini aklıma bile getirmek istemiyorum.

Çevresindekiler neden Hz.Meryeme; 19/28- "Ey Harun'un kız kardeşi, senin baban kötü bir kişi değildi ve annen de azgın, utanmaz (bir kadın) değildi."

deme ihtiyacını hissettiler? Hz.Meryem utanılacak birşey mi yapmıştı?

Eğer bu doğum olayı, normal bir kadın erkek ilişkisi (Sünnetullah, ya da tabiat olayı) ise neden Cenab-ı Allah (ya da ruhul kudüs) ile aralarında; 19/20- O: "Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken" dedi.
19/21- "İşte böyle" dedi. "Rabbin, dedi ki: -Bu Benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve Bizden bir rahmet kılmak için (bu çocuk olacaktır)." Ve iş de olup bitmişti. diyalogu geçti. Bu çok mu şaşırtıcı bir durum muydu ki? Sonuçta tüm erkek ve kadınlar arasında geçen gayet doğal bir olaydı. O zamanlar çocuk başka bir şekilde mi meydana geliyordu?

Açıklayıp, acizane beni de bilgilendirirseniz sevinirim.
________________________________________
Konu Miralay tarafından (Bugün Saat 01:46 PM ) değiştirilmiştir.


Selam ün Aleyküm miralay kardeşim.
16- Kitap'ta Meryem'i de zikret. Hani o, ailesinden kopup doğu tarafında bir yere çekilmişti.
17- Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti. Böylece ona ruhumuz (Cibril'i) göndermiştik, o da, düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.
18- Demişti ki: "Gerçekten ben, senden Rahman (olan Allah)a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma)."
19- Demişti ki: "Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elçiyim; sana tertemiz bir erkek çocuk armağan etmek için (buradayım)."
20- O: "Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken" dedi.
21- "İşte böyle" dedi. "Rabbin, dedi ki: -Bu Benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve Bizden bir rahmet kılmak için (bu çocuk olacaktır)." Ve iş de olup bitmişti.
22- Böylelikle ona gebe kaldı, sonra onunla ıssız bir yere çekildi.
Devamlı üzerine basa basa söylüyorum. Kuranda geçen müteşabih olan bir ayeti anlamak için, önce kuranda bilinmesi gereken ön bilgiler vardır. Nasıl ilkokula giden bir çocuk problem çözmek için önce rakamları, sonra okumak için harfleri ve kelimeleri öğreniyorsa. Kurandaki bazı ayetlerin açıklanmasını kavrayabilmesi için Kuranda kullanılan kelime ve ayetlerin ne anlama geldiğini kuran içerisinde çözmesi ve anlaması lazımdır.
Buna Kuranda geçen kıssaları da ekleyecek olursak epey kuranı anlama konusunda ekmek tüketmesi lazımdır.
Mesela Kuranda “2/245- Allah'a karşılığını çok artırma ile kat kat artıracağı güzel bir borcu verecek olan kimdir? Allah, daraltır ve genişletir ve siz O'na döndürüleceksiniz.
“ Allah'a karşılığını çok artırma ile kat kat artıracağı güzel bir borcu verecek olan kimdir”
Allahın hiçbir şeye ihtiyacı olmadığını bilmeyen bir kişi bu ayetten sanki Allah ihtiyaç sahibi bir varlıkmış gibi. İnsanlardan borç para dileniyormuş anlaşılır. Bir başka örnek daha vermeye çalışalım.
48/10- Şüphesiz sana biat edenler, ancak Allah'a biat etmişlerdir. Allah'ın eli, onların ellerinin üzerindedir. Şu halde, kim ahdini bozarsa, artık o, ancak kendi aleyhine ahdini bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahdine vefa gösterirse, artık O da, ona büyük bir ecir verecektir.
Şimdi Allah hakkında ön bilgisi olmayanlar bu ayette kastedilen manayı yakalayabilir mi? Ayeti anlarken Allaha el isnat ederse Allaha şekil isnat etmiş olmaz mı?
Şimdi sormuş olduğun soruların cevabını kurandan anladığım kadar anlatmaya çalışayım.
1-19/20- O: "Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken" dedi”
“? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken" dedi” Kuranı kerimde erkek kelimesi yaratılırken Rabbim Allah’tır sözüne sadık olan ve olacak olan bir kişiden söz etmektedir. Bir taraftan da hazreti Meryem’in her türlü Allah’ın dışında olan bağlılıktan uzak olduğunu kuran okuyanların kavradığı gibi anlatmaktadır.
İsa, Meryem, Zekeriya Yahya kelimeler bu konunun figürlerini oluşturmaktadır. Kuranda geçen bu kelimeleri kuranda incelediğimiz zaman şunların bilinmesi gerekir.
1-Zekeriya bir peygamberdir. Peygamberlerin temel özellikleri vahye muhatap olan kullardır. Kendilerinden öncekileri doğrulayan ve kendilerinden sonra gelecek olanları müjdeleme gibi bir kayıp bilgisine sahiptirler.
2-Meryem kuranda Allah tarafından övülmüş bir kadındır. Onun Fahişe olması imkânsızdır. Çünkü Kuran onun temiz bitki gibi yetiştirildiğinden söz etmektedir.
3-Kuran evlilik hukukundan bahseder. Meryem de bu evlilik hukukuna bağlı olarak evlenerek çocuk sahibi olmuştur.
4-Evet Meryeme gelen Tövbe haşa Allah değil, Allah mekandan münezzehedir. Cebrail de değil Cebrail eğer İslam toplumlarının anladığı gibi vahiy getiren melekse, Cebrail elçi olarak peygamberlere vahiy getirirler. Meryem peygamber olmadığına göre gelen elçinin Cebrail olmadığı kesindir.
5-19/19- Demişti ki: "Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elçiyim; sana tertemiz bir erkek çocuk armağan etmek için (buradayım).
19/17- Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti. Böylece ona ruhumuz (Cibril'i) göndermiştik, o da, düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.
İşte bu iki ayeti beraber düşündüğümüz zaman On dokuzuncu ayette geçen “Ruh” Kelimesi peygamber anlamında kullanılan ruhtur. Ruh kuranda bildiğiniz gibi Allahın kendisinden varlıklara üflemesi ile onları bulunmuş olduğu konumlardaki tecellisidir. Onlara ruh şekil verir.
Peygamberler Allahın gözetimine girmeleriyle düzeltilmiş birer beşerdirler yanıldıkları zaman düzeltilirler. İşte düzeltilmiş bir beşer olan bir elçi bir peygamber Meryem’e geliyor.” sana tertemiz bir erkek çocuk armağan etmek için (buradayım). “ kuranı kerim çocuğun nasıl olacağını diğer yerlerde anlatmıştı.
22/ 5- Ey insanlar, eğer dirilişten yana bir kuşku içindeyseniz, gerçek şu ki, Biz sizi topraktan yarattık, sonra bir damla sudan, sonra bir alak'tan (embriyo), sonra yaratılış biçimi belli belirsiz bir çiğnem et parçasından; size (kudretimizi) açıkça göstermek için. Dilediğimizi, adı konulmuş bir süreye kadar rahimlerde tutuyoruz. Sonra sizi bebek olarak çıkarıyoruz, sonra da erginlik çağına erişmeniz için (sizi büyütüyoruz). Sizden kiminizin hayatına son verilmekte, kiminiz de, bildikten sonra hiçbir şey bilmeme durumuna gelmesi için ömrün en aşağı ucuna (yaşlılığa) geri çevrilmektedir. Yeryüzünü kupkuru ölü gibi görürsün, fakat Biz onun üzerine suyu indirdiğimiz zaman titreşir, kabarır ve her güzel çiftten (ürünler) bitirir.
İşte bu ayette bir çocuğun nasıl olacağını anlatıyor orada tekrar anlatmasına gerek yoktu herhalde. Bunlar aklını kullanan kuran okuyucuları tarafından rahatlıkla anlaşılması gerekirdi. Bunu tasdikleyen bir ayet daha zikredelim.
30/ 30- Öyleyse sen yüzünü Allah'ı birleyen (bir hanif) olarak dine, Allah'ın o fıtratına çevir; ki insanları bunun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratışı için hiçbir değiştirme yoktur. İşte dimdik ayakta duran din (budur). Ancak insanların çoğu bilmezler.
İnsanları ilk yaratıyor. Onu ilimler daha açıklayamadı. Ve daha sonra bir yaratış biçimi düzenliyor. Bir erkek ve dişiden yaratma. Bu Allahın sünnetidir. Bu sünnet ilk insanların üreme şekli nasıl oluşmaya başlıyorsa bu üreme hazreti İsa peygambere gelinceye kadarda öyle ve kıyametin sonuna kadar insanlar ürerken bu yaratılış üzerine devam edecektir. Hazreti İsa’nın yaratılışında bu sünnetini Allah bozmaz.
Soru-2 Çevresindekiler neden Hz.Meryeme; 19/28- "Ey Harun'un kız kardeşi, senin baban kötü bir kişi değildi ve annen de azgın, utanmaz (bir kadın) değildi."

Burada” Ey Harun'un kız kardeşi,”
Derken Harun Musa peygamberin kardeşidir arada bin iki yüz yıllık bir fark var. Kuran aynı aileden aynı din kardeşliğinden söz etmektedir. Burada kavmi ile Meryem’in arasındaki yaşam din biçimindeki ayrılmanın vurgusunu yapmaktadır. Kuran Meryem fahişe değil diyor kavmi Meryem’e fahişe diyor. İşte bütün peygamberlerde böyle değişik adlar takmışlardı cinlenmiş delirmiş v.s bunlarda fahişe diyorlar.
Cevap-3-1920- O: "Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken" dedi.
Peygamberlerin temel özelliklerinden birisi de kendilerinden sonra gelecek. Kendi dinini devam ettirecek birisinin endişesi içindedirler.
3/38- Orada Zekeriya Rabbine dua etti: "Rabbim, bana Katından tertemiz bir soy armağan et. Doğrusu Sen, duaları işitensin" dedi.
3/35- Hani İmran'ın karısı: "Rabbim, karnımda olanı, 'her türlü bağımlılıktan özgürlüğe kavuşturulmuş olarak' Sana adadım, benden kabul et. Şüphesiz işiten bilen Sensin Sen" demişti.
36- Fakat onu doğurduğunda -Allah onun ne doğurduğunu daha iyi bilirken- dedi ki: "Rabbim, doğrusu bir kız (çocuğu) doğurdum. Erkek ise, kız gibi değildir. Ona Meryem adını koydum. Ben onu ve soyunu o taşa tutulmuş (kovulmuş) şeytandan Sana sığındırırım."
37- Bunun üzerine Rabbi onu güzel bir kabulle kabul etti ve onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi. Zekeriya'yı ondan sorumlu kıldı. Zekeriya her ne zaman mihraba girdiyse, yanında bir yiyecek buldu: "Meryem, bu sana nereden geldi?" deyince, "Bu, Allah Katındandır. Şüphesiz Allah, dilediğine hesapsız rızık verendir" dedi.
38- Orada Zekeriya Rabbine dua etti: "Rabbim, bana Katından tertemiz bir soy armağan et. Doğrusu Sen, duaları işitensin" dedi.
39- O mihrapta namaz kılarken, melekler ona seslendi: "Allah, sana Yahya'yı müjdeler. O, Allah'tan olan bir kelimeyi (İsa'yı) doğrulayan, efendi, iffetli ve salihlerden bir peygamberdir."
40- Dedi ki: "Rabbim, bana gerçekten ihtiyarlık ulaşmışken ve karım da kısırken nasıl bir oğlum olabilir?" "Böyledir" dedi, "Allah dilediğini yapar."
41- (Zekeriya) "Rabbim, bana bir alamet (ayet) ver." dedi. "Sana alamet, işaretleşme dışında, insanlarla üç gün konuşmamandır. Rabbini çokça zikret ve akşam sabah O’nu tesbih et." dedi.
42- Hani melekler: "Meryem, şüphesiz Allah seni seçti, seni arındırdı ve alemlerin kadınlarına üstün kıldı," demişti.
43- "Meryem, Rabbine gönülden itaatte bulun, secde et ve rüku edenlerle birlikte rüku et."
44- Bunlar, gayb haberlerindendir; bunları sana vahyediyoruz. Onlardan hangisi Meryem'i sorumluluğuna alacak diye kalemleriyle kur'a atarlarken sen yanlarında değildin; çekişirlerken de yanlarında değildin.
45- Hani melekler, dediler ki: "Meryem, doğrusu Allah Kendinden bir kelimeyi sana müjdelemektedir. Onun adı Meryem oğlu İsa Mesih'tir. O, dünyada ve ahirette 'seçkin, onurlu, saygındır' ve (Allah'a) yakın kılınanlardandır."
46- "Beşikte de, yetişkinliğinde de insanlarla konuşacaktır. Ve O salihlerdendir."
47- "Rabbim, bana bir beşer dokunmamışken, nasıl bir çocuğum olabilir?" dedi. (Fakat) Allah neyi dilerse yaratır. Bir işin olmasına karar verirse, yalnızca ona "ol" der, o da hemen oluverir."
48- "Ona Kitab’ı, hikmeti, Tevrat’ı ve İncil’i öğretecek."
Sen vermiş olduğuım ayetler içerisinde kurana ilme akla ve pratik hayatta olanlara ters düşmeden anlamaya çalış.
Asıl itirazlarının başında şu ayet gelmektedir.
3/59- Şüphesiz, Allah Katında İsa'nın durumu, Adem'in durumu gibidir. Onu topraktan yarattı, sonra ona "ol" demesiyle o da hemen oluverdi.
Demin durumu gibi derken insanların yaratılış biçimini anlatmaktadır. Yoksa annesi ve babası yok olan ademden bahsetseydi İsa’nın da anasız ve babasız olması gerekirdi onların anlayışlarında İsa’nın anası var babası yok bu nasıl İsa’nın yaratılışı anasız ve babasız ademin durumu gibi olur.? Bu düşünce kuranın anlatışına tamamen terstir.
Ali Rıza Borazan isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Ali Rıza Borazan Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
Miralay (1. June 2010)