Tekil Mesaj gösterimi
Alt 3. August 2011, 06:42 AM   #15
nerdogan
Katılımcı Üye
 
Üyelik tarihi: May 2011
Mesajlar: 47
Tesekkür: 112
27 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 0
nerdogan has much to be proud ofnerdogan has much to be proud ofnerdogan has much to be proud ofnerdogan has much to be proud ofnerdogan has much to be proud ofnerdogan has much to be proud ofnerdogan has much to be proud ofnerdogan has much to be proud of
Standart

Alıntı:
hiiic Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Allahı tenzih ederim bu alıntıyı yaptım ama çok rahatsız oldum. Demek istediğim Allahın zaten bir açıklamsı var ve bunu Kuranda söylüyor.
Bütün bu karmaşanın, kaderin, yazgının bildiğimiz ve bilemediğimiz evrenin, paralel evrenlerin, bütün alemin ötesindeki mevcut ve mutlak singuleritenin (bilimsel adı bu, teklik, ALlah en baştaki mutlak tek yaratıcıdır, blime göre herşeyin oluşumunu başlatan tek şey, singularity) sebebi belli.

sebebi; Allah böyle diledi. İnsan sadece belli davranışlarla aradaki boşlukları doldurur. Cüzzi irade sadece başa gelen kadere tepki verir ancak tek başına hiçbirşey savamaz, pekçok bileşenin hesaba katılıp irdelenmesi gerekki insanın başına gelen herhangi bir musibete vereceği tepki, bir civcivin ciyaklıyarak üzerine gelen treni durdurması gibidir. Yada sizi bir yere iten yüzlerce kişiye karşı koymak gibidir, o kişiler isteyerek yada istemeyerek farklı açlılara dönmezlerse asla başaramazsınız.

hayatımız konusunda aslında kaderin oyuncağıyız. bize verilen nimetler tamamen Allahın dilemesi, alınanlar da öyle, sadece aradaki boşlukları doldurabiliriz.zaten o boşluklardan sorumluyuz.

Dileyen olursa bu yazdıklarımı ispat edecek pekçok ayeti paylaşabilirim.
ama ayeti yanlış anlamış yada toplumdan etkilenmişsem bilemem.
Çok teşekkürler cevabınız için.Çok çok güzel açıklıyorsunuz.Elbette Allahın yazdıklarının dışına kimse çıkamıyor..Bunun bilincinde olmak zorundayız. Dediğiniz gibi sadece insani irademizle yapabileceklerimizi yapabiliyoruz o kadar.Aslında diğer yazılanlarda dikkatimi çekenler gelişmiş ülkelerin yaptıkları sayesinde refaha kavuşmuş olmalarının yanında akıllarını kullanmaktan çekinen birçok ülkenin de bildiğimiz şartlarda yaşamalarına yapılan vurgu.Yani bu ülkeler belliki bizlerden daha çok verilen aklı çalıştırmış ama acaba sadece iyi niyetlerle mi? sadece dünyayı daha güzel hale getirmek için mi?Yoksa sadece kendi ırkları için mi bilemiyorum. Diğer toplulukların tembelliğini fırsat bilip köleleştirmek için mi-tabiki o "diğer" toplumlar da suçlu- .Bu aklıma takılanlardan biri..

Bunun yanında Allah ın bizi hem nimetle hem de yoklukla sınadığını biliyorum.Bu hem bireyler hemde bireylerin oluşturduğu toplumlar için geçerliyse varlık içine doğan bir insan ile yokluğa doğan bir insanın sınavları ayrı ayrı.Yani hiçbirimiz hakettiğimiz için bu toprakta veya İsviçrede değiliz..Yine kimse hakettiği için başbakanın oğlu kimse de somalideki aç ananın oğlu olarak dünyaya gelmedi. Yine kaderimizde ana hatları ile Yüce Rabbimiz tarafından bize çizilerek veriliyor.Yani aç bir toplulukta dünyaya gelen bir insan ne yaparsa yapsın belki de hiçbirzaman bizim yediğimiz nimetleri göremeyecek ya da bindiğimiz araçlara binemeyecek olabilir vs vs. Ancak başbakanın oğlundan da diğerinden de istenen aynı.Sınav yerleri ve şartları farklı olsa da sorular birebir aynı.. Sorumu sorarken bahsettiğim evladına bakmayan ancak kendisi için çok çalışan ve başarılı olup evler katlar alan bir baba-bunun ülke versiyonu da olabilir- gerçekten hakettiği için mi oradadır?

Rabbimiz isteyen kullarına vereceğini söylüyor.Yani bu adam hep mal mülk için elini açıp gece gündüz çalışır, refah seviyesini yükseltirse, mala mülke kavuşabilir.Geldiği konuma bakarak muhtemelen böbürlenir ama geride bıraktıkları ile ilgilenmez.Bu insan belki hayatının sonuna kadar hem kendi için hem de soy sopu için çok yüksek standartlı bir hayat inşa etmiş de olabilir.
Soyundan gelenler ise bu zenginliğin üstüne geleceklerinden çok çalışmadan zenginliği devam ettirebilir. Belki bu insanların başına ciddi bir kaza bela bile gelmeyebilir.Bu insanlar kendilerini Allahın sevgili kulu bilip yaşayabilirler.
Bu konudaki fikirlerinizi okumak isterim.
Mal mülkün sınav olduğu kitabımızda belirtiliyor.Yani kişi çalışarak da kazansa, üstüne de konsa her türlü sınava dahil değil mi?

Yine kişi kendine iş güçten fakirlikten dolayı bakamaz ağır hastalıklar yaşar tedavi olamaz acılar çekerse yada durduk yere bir kaza geçirirse her ikisi de Allahtan gelen bir bir sınav değil mi?

O ülkelerin refah seviyelerine rağmen halen açgözlülükle tüketmeye ve dünyamızı tükettirmeye devam etmeleri de onların sınavında ne noktada oldukları hakkında bir fikir vermiyor mu?

Konu nerdogan tarafından (3. August 2011 Saat 06:45 AM ) değiştirilmiştir.
nerdogan isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
nerdogan Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
dost1 (3. August 2011)