Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30. November 2014, 07:39 AM   #3
galipyetkin
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
galipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud of
Standart

Bölüm-3

Fakirlere müjdenin tekrar ilanı, İncil'in kavramsal anlamının ilanı ve İsa ruhunun nüzulüdür. Zaten “Ruh” mana anlamına gelir. Bedenle değil, kavramsal ve anlamsal İsa demektir.
Selam ona İsa bedenen yeryüzüne gelmez. Çünkü insanlar onu ilk gelişinden beter yaparlar. Âlim olan Allah bunu bildiği için de, Onun “Nasraniyetini” -ki, misyonunun esası budur- İslam Âlimleri eli ile tebliğ ettirir. Yani incil’in bütün milletlere ilanının anlamı, İncil kavramının doğru tanımının ilanıdır. Onun özü ise, çoğu verip azı (Sadece geçimliği elde tutmak) kendisine ayırmak olarak özetlenebilir. Yani şimdiki, yüzde iki buçuk ve yüzde on olan oranların yürürlükten kaldırılarak, itidal ve kavam üzere bulunan servet ve sermayenin itidal seviyesine çekilerek küçültülmesidir. Bu ise, firmalara kâr ve kazançtan iyalin geçimini sağlayacak düzeyde tutup, her fazlalığın buna denk vergilerle alınıp Beyt el Mal'e irat kaydedilmesiyle uygulanır. İşte İncilin Kıyamete yakın bütün milletlere tebliğinin anlamı budur; İsa nüzulü de budur ki adalet, itidal, kıst ve mutlak eşitlik ruhunun tekrar gündeme getirilmesidir.

Genelde Salavat bizdeki telaffuzu ile Salat diye ifadesini bulan 'Namaz' kavramının sosyo ekonomi politiği yeniden vazolunur. Hem de bunu Meleküt kendilerinden alınan sözde Nasranîler, sözde Yahudiler değil, her üç kitabı tasdik ve tashih eden gerçek Kur'an ehli olanlar yapar. Kur'an’dan mahrum olan bir uygarlık bunu başaramaz da ondan.
İşte incilin bütün dünyaya ilanı, Melekût’un Yahudi ve Hıristiyanlardan alınması yolundaki Ahd-i cedit(incil) haberinin aslı budur. Ahdi Yakin in(Kur'an'ın) gerekçeli ayetleri devrede olmadan müjde, aslâ evrensel çapta vaaz edilemez.
Bu, Meryem oğlu İsa’nın hak dinlerin apaçık gerçeği yolundaki Meleküt siteminin ciddiye alınıp, Adaletsizlik ve Merhametsizliğin önüne geçmek için müminlerin kafalarına dank dediği yerdeki bilinçlenmeleridir. Müminler salatlarının sosyo ekonomik anlamının bilincine varırlar. Kasas süresi 5. Ayetteki Allah projesinin gönüllü yardımcıları olurlar. Bilirler ki, salat salavattır; salavat havradır/manastırdır, tümü de muttakiler kollektivizmidir; yani iştirak halindeki mülkiyet statüsünde karşılıklı yartdımlaşarak yaşamak. O toplumun ne işsizi ve ne de aşsızı vardır.
Ama ilk amaç aş vermek değil, mükemmel bir "aş sahibi" olacak şekilde "iş sahibi" yapmaktır. "Ben çalışacağım" diyecek kimse işsiz bırakılmaz. Çalışamayacak derecede özürlü olanlar ancak aş verilerek insan gibi yaşaması sağlanır. İşte "melekûtun incilinin vaz'ı" denilen ve beklen olay budur. Sıdk ve sadakat yöntem ve sistemine geçip devam etmek.
İncil'in dünyaya vaz'ının da anlamı budur. Tüm müminler artık anlarlar ki, liberal kapitalizmin tökezleri (fitneleri) Allah’a sığınmaktan başka çare bırakmamıştır. İtibari ve izafi değerlere(dünya malına) rağbetle dinlerinden çıktıklarının farkına varıp, insanın hak ettiği ve hak etmesi gerekli olan kazanımının sadece onun kas gücünden üretilendir. Bir başka anlatımla, kas gücünün kazandığı kendisinindir/kollektif yaşayan toplumunundur.
Sermayenin ve teknolojinin ona kattığı şeyler herkesin arasında paylaştırılması (zekat) gerektiğinin dinin asıl sosyo ekonomi politiği olduğunun farkına varmasıdır. Zuhruf süresi 61. Ayette “sırat el müstakim “ olan şeyin azimet (vera ve takvada sebat) ile, İş ve meslek hususunda selam ona İsa Manastır’larının, Selam ona Muhammed Medine’sinin toplumun bütününe uygulanması anlamına gelen dini kollektivizm, dünyada zalimin devleşen gücüne karşı koyma kolaylığı sağlar.
Aynı zamanda, erdemli kalmanın tek formül olduğunu ve iyi kullanılan dünya tarlasının da, Ahirette de azaptan kurtulmanın yine en garanti yolu olduğunu anlarlar.
Selam ona İsa'nın takvasal kolektivizmi Dünya çapında, hem temizlenme ve temiz kalmanın, hem gerçek sulh ve barışın tek ve en emin yoludur. Onun için bu yolun hiçbir şey gizlenmeden açıklanması önemli bir şeyi de devreye sokar. O da şudur: “Uyanlar kendisini kurtarır” ki, bunlar son temizlenme fırsatıdır. Anlayışı kıt olanlar, yani katı kalpliler yine anlamazlar ve işte kıyamet gibi çok büyük olayın arifesinde, bu anlayışsızlar cehennemdeki azapları ayrık kalmak üzere, dünyada büyük azaba maruz kalırlar. İyiler kurtarılır(rahat bir ölümle ruhları alınır) kötülerin üzerine kıyamet kopar.
İşte İsa’nın gerçek misyonu, dinin sosyo ekonomi politiğine ilişkin örnek yaşam biçiminin apaçık yaşanması olup, diğer çarpıtmalardan arındırılması lazım geldiğinin şu iletişim çağında tüm dünyaya duyurulması, tabi ki, "incil"in bütün dünyaya yeniden vaz'ı da ”İsa’yı Rabb bil”, "ismine sığın", vesaire gibi bid’atların reddi ile bütün insanlara gerçeğin anlatılmasından başka bir şey değildir.

Önce kavram analizleriyle Kuran’daki incil bilinecek ki, onun özeti ve gerekçesi olan ehli kitap mevzuatına istinat ettirilebilsin. Bunu da ancak Kur'an talebesi olan ve idealist azimkârların başaracağı işlerden olduğu bilinmelidir. Buna değinmemizin nedeni ise Yeni ahitde bulunan bir cümledir. Sonun başlangıcı ve kıyamet safhasına giriş süreci “Melekûtun incilinin bütün dünyaya ilanı” olarak bildirilmiştir. Bu sıradan bir kitabın değil “Melekûtun”(Allah’a tam teslim olmak ve adalet ve merhametin özünün yürürlüğünün özlemi) uygun vasıta ile bütün dünya insanlarına ilanıdır.
İsa Peygamber'in kendisi de, sahte Mesihlerin geleceğini açıklar. Bu doğrudur. İnsan kılığında bir kimsenin "her iş bitmeden son devreye girip yıkım mekanizması başlamadan ortaya çıkmasının beklenmemes gerekir" demektir bunun aslı. Yani Mesih yeryüzüne ayak basmaz. Buna değinmemizin sebebi ise selam ona İsa’yı bedenen indirmeye çok meraklı zanlarına uyan bazı “Müslüman evanjelistler” türedi son zamanlarda. Onlar için açıyoruz.
Gerçek şudur. Selam ona İsa, zincirleme reaksiyon(kıyamet) başlamadan gelecek demek, gerçeğin inkârıdır. O kısa dönemde gelecek olan İsa ideali ile Dini Amellerin en güzeli olan Vera ve takva içinde yaşamanın, ama Kollektif üretimle Antichrist( Uluslar arası sermaye) karşısında, ondan da güçlü bir kollektif dayanışmalı ekonomi kurarak, dimdik ayakta kalmanın yöntemi ilan olunur. İşte ezilenlere müjde bu uygulanabilir kollektivizmin ibadet amacı ve ibadet aşkıyla yaşama tavsiyesidir. Bunu en iyi yaşayıp gösteren İsa’ya atıf yapılmaktadır haberde(Bkz. Zuhruf–57)
İşte Kıyamet öncesi gelecek olan budur.
Yani gerçek müjdenin, çarpıtılan anlamlarından arındırılarak, safi şeklinin Kuran’dan da istinbat edilerek dünyaya ilanıdır.
Bundan fazlasını vaad etmez.
Yeryüzüne gelecek rahmet "İsa takva ve verası üzere dini borcu samimiyetle ve azimetle ödeme" ciddiyetidir.
Gerçekten de Zuhruf–57 ayette anlatılan amaçtır dünyayı aydınlatacak olan. İsa ve incil bir bütündür. Hak dinin azimete dayalı pozitif zühd(ürettiğinin ihtiyaç fazlasından geri duran) anlamına gelir. Budur melekûtun incili. Diğer ismi ise muttakiler kollektivizmi veya pozitif zühd.
Yani zayıf bırakılanların gününün gereği olan, sosyo ekonomik düzen daveti yapılmış, bir çokları buna uyarak yeni sistemin kurulması için teşebbüs etmişler ve dünya çapında kısmi bir yürürlüğü olmuştur. Diğerleri sömürüde inatlarını sürdürüp, Uluslararası sermayenin(yani finans kapital, yani Antichrist, yani deccaliyet) üstünlüğünden ve madde bağımlılığından geçemedikleri için eski düzendedirler. Zaten “Melekûtun incili” bu sistemin karşıtı, karşıt ideolojisidir. O güne kadar net bir şekilde dünyaya ilan edilmemişti. Böylece Allah’ın sünneti yerine gelecektir.
O da şudur: Doğru yaşam biçimine davet olmuş birilerinin, buna rağmen direnmiş olmaları tarih boyu hep, Allah azabının davet edilme aşamasıdır. Çünkü Allah kendi hukuku hakkında bilgilendirmediği kimseye, zalim de olsalar dünya azabı vermemiştir. Bunun için İsa verasının mufassal izah ve ilanı, mazlumların müjdelendikleri Âdil sistemin başlaması için müjde olurken, zalimlere daha sonra yapılacak azap için de, şartın yerine getirilmesi için bir nevi İnzar’dır. Bu süreci başlatacak olanlar da salih insanların yer aldığı melekûtun müdafileridir.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

Konu galipyetkin tarafından (30. November 2014 Saat 09:59 PM ) değiştirilmiştir.
galipyetkin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla