Tekil Mesaj gösterimi
Alt 4. June 2010, 09:51 PM   #6
myro
Katılımcı Üye
 
Üyelik tarihi: May 2010
Mesajlar: 34
Tesekkür: 1
14 Mesajina 15 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 0
myro has much to be proud ofmyro has much to be proud ofmyro has much to be proud ofmyro has much to be proud ofmyro has much to be proud ofmyro has much to be proud ofmyro has much to be proud ofmyro has much to be proud of
Standart Şefaat Haktır

Allah Resulü dünyada şefaat ettiği gibi Allah'ın izniyle Ahirette de ümmetine şefaat edecektir.

Şefaat doğla olarak Allah'ın izniyle olacaktır. Hiçbir müslüman şefaat olacaktır derken haşa kula bir güç yakıştırmasında bulunmaz. Nasıl bulunsun ki;

Bakara 255. ayette "İzni olmadan O'nun katında kim şefaat edebilir?" tehditi varken.

Bu ayet şefaatin varlığının delilidir aynı zamanda. Mefhumun muhalifinden "izni olmadan şefaat olmadığına göre, izni olarak şefaat vardır denebilir."

Şefaat ifadesi bir güç ve bir emir ifadesi değildir. Daha çok bir rica ve yalvarma ifadesidir.

Şefaate bir başka delil de;

Meryem Suresi 87. Ayet :
"Rahmân’ın katında söz almış olanlardan başkaları şefaat hakkına sahip olmayacaklardır."

ayetidir. Demek ki ahd almış olanlar şefaat edecektir.

Devam edelim ;

Tâ-Hâ Suresi 109. Ayet : "O gün, Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşlandığından başkasının şefaati fayda vermez."

Demek ki şefaat var ki böyle deniyor.


Enbiya 28. Ayetde, peygamberlerden bahisle " Allah rızasına ulaşmış olanlardan başkasına şefaat etmezler. Onlar, Allah korkusundan titrerler!" denmektedir.

Demek ki Peygamberlerin şefaati hakmış.

Kuran da şefaat fayda etmeyecek insanlar sayılmıştır. Bu noktada maksat anlaşılmış olacağı için tekrar etmiyorum. Enbiya 28 den açıkça anlaşılacağı gibi şefaat sadece müminleredir.

Allah tüm müminleri kutlu nebinin şefaatine nail eylesin.

En iyisini Allah bilir.
myro isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla