Selam, belki tam anlayamadım sorunuzu, açıkçası sembolizm konusunda bilgi sahibi de değilim.
İnsanın zaafları aynı. Düştüğü hataları genelde aynı.Bir toplumdaki yoldan sapmış veya mülk şehveti edinmiş veya şirke batmış bozgunculuk yapan kişiler, başka bir zamandaki başka bir toplumda da aynı. Zaman geçti,zaman değişti deriz, aslında değişen bir şey yoktur.Teknoloji değişmiştir,şimdi daha elektroniğiz mesela.
Ama bu tip vasıtalardaki değişme değil önemli olan. Adaletli bir toplum muyuz, salat-salihat durumumuz ne, ölçüde-tartıda hilede miyiz, altın bir buzağı edinmiş miyiz, dokunma denilen ağaca dokunuyor ve istifleme hastalığına tutuluyor muyuz? vs..vs..
Bunlar galiba şu güneş tepemizde olduğundan beridir değişmeyen toplumsal ve nefsani hastalıklar. Kim bu hastalığa tutuluyorsa ateşler içinde yanıyor. Kim de sağlıklı olmak istiyorsa, şifa belli, eskimez/değişmez dinin kuralları belli.
İnşallah sorduğunuzla ilgilidir yanıtım.
Adem kıssasını tekrar okumak gerek bence. Oradaki ağaca dokunmamak ve çirkinlikler açığa çıkınca istifleme yapmak var ya, işte bu duruma kapılan topluluklar hep uyarılmışlar.Bize de bunlar anlatılmış Kuranda diye düşünüyorum. çeşitli şekillerle anlatılmış hep bize, ve ne yapmamız ne yapmamamız gerektiği de her açıdan anlatılmış. Bir bütünlük var.