Tekil Mesaj gösterimi
Alt 4. July 2010, 12:06 PM   #2
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

Hani ahirette o rtapıp şefaat beklediklerimiz toplandığı zaman o Allahın yerine koyduğumuz yada araya aracı olarak dini Allaha has kılmadan önce bir ön obje olarak koyduğumuz varlıklar bize ne diyecekler di; Siz gerçekte bize hiç tapmadınız, siz aslında kendinize taptınız. Siz bize de ibadet edenler değildiniz.

Bakınız mani ne diyor;İnsanlar içlerindeki gerçeği benim ağzımdan duydular ve benimsediler, İnsanlar sadece kendi sesini dinlediler. MANİ

Kimsenin islamı ve imanı kabul ettiği yok, insanlar içlerindeki düşüncelerini dışarıdan duyduklarında kabul ederler, bu nedenle peygamber bile iman veremez, o düşünceyi içeride kabul ettirecek olan Allahtır yani bazı tecrübeler yaşatarak bunu insana anlatır tabiki dilerse bunu yapar ve sadece amellerimiz gereği yapar. Hiçbir şeyhin yüzü suyu hürmetine bu yapılmaz çünkü peygamberler yerine göre eşlerini ve çocuklarını kurtaramamışlardır. Peygamberlerin beceremediğini şeyh nasıl yapacak mış?

Asıl anlatmak istediğim ondan bundan şefaat bekleyenler ahirette alacakları cevap karşısında çok pis mors olacaktır. Çünkü bilimsel araştırma sonuçlarıda aynısını söylüyor, kişiye inancının tersini ispat etsende kişi mevcut inancına sarılıyor ve terketmek istemiyor v.s. Bu konu etraflıca düşünüldüğünde hgerkes tarafından anlaşılabilecek bir konu, tek taraftan bakmamak gerekir.
------------------------
Eğer kuran bizim iç sesimize hitap etmeseydi ona inanmazdık. Peygamber yüzümüze gülmeseydi yada kuranda "işte bu doğru" diyeceğimiz içsel beklentilerimiz olmasaydı yine iman etmezdik. Bu nedenle Allah bir ayetinde; eğer elinizdekinin tamamını infak etmenizi emretseydim içinizdeki kötülük açığa çıkardı diyor. Yani bu ayetler tam sizin içsel sesinize cevap verecek şekilde doğrulardan oluşuyor, yaratan yarattığından gafil değildir.

Aslında kimse kimseye inanmıyor, kimse ne peygambere nede kurana inanıyor, herkes aslında kendi içsel sesine kendisine inanıyor. Bu nedenle şefaatçilere inananlarında şefaatçilere inandığı felan yok... İnanç boş bir iştir sadece kesin bildiğimiz bilgilerin içi doludur. hakkında kesin bilgi bilmediğimiz bir şeye nasıl inanabiliriz ki? cennete iman diye bir şart var mıdır? yoktur.
Bu nedenle işin ciddiyetini birkez daha anlamak ve inandığımızı sandığımız şeyleri artık bilmemiz gerekiyor. Eğer bu söylediklerim pek çok kişinin içinden geçenlerle uyuşuyorsa inanacaklar eğer uymuyorsa inanmayacaklardır. Sadece akıl sahipleri aradaki farkı anlayıp kendi düşüncesini gerçek fikirlerle uyumlaştırabilir. Zaten o pek azı haricinde...v.s.

Konu hiiic tarafından (4. July 2010 Saat 12:16 PM ) değiştirilmiştir.
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
EVVAB_İNSAN (2. September 2010), Miralay (5. July 2010)