Tekil Mesaj gösterimi
Alt 16. August 2012, 10:32 AM   #5
aorskaya
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 16
aorskaya will become famous soon enoughaorskaya will become famous soon enough
Standart

Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Yukarıdakı yazıya göre biraz düşünelim.
Selamun aleyküm,

Sevgili g.yetkin kardeşim, yazdığınız düşüncelerinizde katıldığım ve katılmadığım kısımları alıntıların altına yazmaya çalışayım.

Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
7:26 - Ey Âdemoğulları, size çirkin yerlerinizi örtecek giysi, süslenecek elbise indirdik. Hayırlı olan, takva elbisesidir. İşte bu(nlar), Allah'ın âyetlerindendir, belki düşünüp öğüt alırlar.

a)Çirkin yerlerinizi örtecek giysi.
Çirkin yerler nereleridir? Niye ve neye nispeten ve hangi estetik görüşe göre çirkin? Her kişinin güzel ve çirkin algılaması aynı mıdır?
Yukarıdaki ayet üzerinde biraz daha dikkatle ayeti anlamaya çalışırsak, “çirkin yerler” ifadesinin rabbimize ait olduğunu, yani başkasının çirkin yer belirlemesi görüşüne gerek bırakılmadığını görürüz.

Sizin iddia ettiğiniz gibi; “Niye ve neye nispeten ve hangi estetik görüşe göre çirkin? Her kişinin güzel ve çirkin algılaması aynı mıdır?” diyebilmek için; ayette; “…size çirkin yerlerinizi örtecek giysi, …” denmesi yerine; “…sizin çirkin bulacağınız yerlerinizi örtecek giysi, …” denilmesi gerekirdi. Ama, bu yok. Rabbimiz, bizim bazı yerlerimiz çirkin kabul etmemizi istiyor, seçimlik bir şey yok…

Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
b)Süslenecek elbise.
Biraz evvel giysi, burada niye elbise olmuş? İkisi ayrı ayrı şeyleri mi ifade ediyor?
Giysi ve elbise aynı şeydir. Ayette de “libas” olarak geçer zaten.

Ama, Türkçe düzgün cümle kurarken “bir cümlede, aynı kelimelin kullanılmasından mümkün olduğu kadar uzak durulması, aynı anlamda başka kelime kullanmaya çalışılması” nın bir gereği olarak “giysi ve elbise” aynı anlamda yer almaktadır.

Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
c)İndirdik.
Nasıl? Asansörle mi? Uzay aracıyla mı?
Burada geçen ifade İNZAL.
Elbisenin inzali nasıl oluyor?
Sevgili yetkin, kendi anlayışımızın yetersiz kaldığı yerler olabileceğini, bu nedenle rabbimizin kelimeleri üzerinde görüş belirtirken belli nitelemelere dikkat etmemiz gerektiğini atlamayalım.

Siz, elbise geçen bir ayetteki indirme deyiminden, herhalde; herkese uyacak şablon halinde yada hazır elbise indirildiğini söylediğini düşünenler olabilir diye “asansör, uzay aracı” deyimlerini kullanarak, bu görüş sahiplerini tenkit etmeye çalışmışsınız.

Ancak, burada böyle düşünenler yoktur. Buna göre karşı düşünceniz geçersiz oluyor.

Rabbimizin, “elbise indirdik” deyiminden, ” elbise yapabileceğiniz malzemeleri indirdik; bitkiler, hayvanlar (deri, tüy, kıl, yün) vb. indirdik” (aklınızı kullanın, elbise yapın, örtünün) anlamını çıkarmak güç değildir. Yoksa; eşlerin birbirinin elbisesi olduğu deyimini de yanlış anlarız değilmi...

Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Çirkin yerler olarak çevrilen ifade bedensellik, yani ihtiyaç fazlasına cesedin duyduğu ihtiraslar olamaz mı?
İndirilen elbiseler diye çevrilen de itidale çeken ayetler olamaz mı?
Sevgili kardeşim,
Konuları kuran bütünlüğünde düşündüğümüzde, abdest ayetlerinden, ayak yolundan, defi hacetten bahsedilen kısımlar nedeniyle, çirkin yerlerimizin somut olduğunu anlayabiliriz.

Kurandaki, “herkesin anlayabileceği kolaylık ve detayda indirildiği” iddiasını göz ardı ederek, semboller, mecazlar kitabı haline dönüştürme hatasına düşmemeye dikkat edelim.


Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
7:27 - Ey Âdemoğulları. Şeytan, ana babanızı, çirkin yerlerini onlara göstermek için elbiselerini soyarak cennetten çıkardığı gibi, sizi de (şaşırtıp) bir belaya düşürmesin! Çünkü o ve kabilesi, sizin onları göremeyeceğiniz yerden sizi görürler. Biz, şeytanları, inanmayanların dostu yaptık.

Cennette anne-baba olduklarına göre uzun zamandır orada cinsel ilişkileri var. İlk defa mı elbiselerini çıkartıyorlar ki çirkin diye nitelendirilen birbirlerinin bu yerlerini görüyorlar ve bu eylemleri cennetten kovulmalarına sebep oluyor? Karı-koca olduklarından cinsel ilişki serbest te birbirlerinin ''çirkin yerlerini'' görmek, bakmak mı yasak?
Kuranda, belli konularda ayetlerle, önce çekirdek hükmün oluşturulduğunu, sonra bunu destekleyen başka ayetler olduğunu atlayarak, ayeti sanki tek başına bağımsız bir ayetmiş gibi ele alma ve bundan bağımsız bir hüküm çıkarma hatasına düşmüşsünüz.

Buradaki tenkitinizi ise hem cennette cinsel ilişki yaşamaları, hem de yaşamamaları durumlarına göre ve takva elbisesi ile de ilgilendirerek, iki aşamada cevaplamaya çalışayım:


1- Dediğiniz gibi, cinsel birliktelik yaşadıkları için; birbirlerinin ayıp yerlerini görmek ilk etapta utanılacak bir durum gibi olmasa da, yanlarında şeytanın da olduğu durumu düşünürsek, o zaman utanılacak bir durum olması gerektiğini görürüz.
2- Adem-havva olarak değilde, ” ana babanızın” diyerek bize anlatılması, onların cennette cinsel ilişki yaşadıklarının delili neden olsunki?

Anne-baba olduğu durumla ilgili bir zaman anlatımı yokken, sadece anne-babanız denmesinden, kovulmadan önce cinsel birliktelik yaşadıklarını, bununda ötesinde, ayıp yerlerini gördüklerinde utanmayacakları kadar, daha önceden birbirlerinin buralarını görmüş olmaları gerektiğini kabul etmek zorlama olmaktadır. Halen evli olduğu halde, birbirlerinin oralarını görmekten utananlar olabilir.


“- Ey Âdemoğulları. Şeytan, ana babanızı, çirkin yerlerini onlara göstermek için elbiselerini soyarak cennetten çıkardığı gibi…” (7:27 den alıntı)
Ayette vurgu yapılan şeye dikkat edelim; ayette şeytana ve hilelerine dikkat çekildiğini görelim. Bu ayetin ana fikri budur.

Yoksa, “herhalde şeytanın, adem-havva’nın somut elbiselerini soyması ve onları kollarından tutup yada başka şekilde cennetten çıkarması, başka yere koymasını anlamamalıyız.”

Yada, sizin anlatmaya çalıştığınız gibi, adem-havvanın takva elbisesini çıkarıp, onların gizledikleri nefsi arzularını kendilerine göstermesinin cennetten kovulma sebebi olması da mantıksız olur. Çünkü, o zaman şeytanın bu davranışı, tenkit edilecek değil, takdir edilesi bir davranış olur. Çünkü, kişilerin yanlış düşüncelerini kendilerine göstermek onların düzelmelerine imkan vermek olur.

Halbuki, kovulma ile ilgili diğer ayetlerden, şeytanın vesvese dışında hiçbir eylemde bulunmadığını biliyoruz. İşte, bu bilgimizi unutmadan, burada ele alınan ayeti anlamaya çalışırsak, ayette ana fikir olarak, şeytanın sebep olduğu bir durum, şeytanın hilesi anlatılıyor.

Yani bu ayet bütünüyle, sadece fiziki olarak örtünme yada kafadaki olumsuz fikirlerin açığa çıkarılması gibi soyut şeyleri ele almıyor. Bizde zaten, ayetin ana fikrine dokunmadan, sadece konumuza delil olacak kısımlarından faydalanmak üzere yazıya dahil ettik.

Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
İman eden erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Bu davranış onlar için daha nezihtir. Şüphe yok ki, Allah onların yaptıklarından hakkıyla haberdardır.” (nur 24/30)

“İman eden kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar, iffetlerini korusunlar…” (nur 24/31)

Yani bütün kadınlar ve bütün erkekler ''haram'' diye ifade edilmiş yerleri açıkta öylece serbest dolaşıyorlar da millete ''baaak...baaak'' diyorlar da onun için mi gözlerini sakınacaklar? Yoksa röntgencilikten mi muzdaripler.
Bu erkekler mi ''ırzlarını'' koruyacaklar? Bu kadınlar mı ''iffetlerini'' koruyacaklar?
Burada, nasıl ilgilendirdiğinizi anlamakta zorlandığım bir ifadenizle karşılaşıyoruz.

Sevgili kardeşim, bütün kadın yada erkeklerin açıkta dolaşmalarına gerek varmıdır? Kadınları (zamanımızda erkekleri diye değişebilir) etkilemek için, yada kendi şehvet duygularını tırmandırmak için gözleri oralarda dolaşanlar yokmudur?

Bir pastanede bile kadın erkek herkes gerçekten cinselliği ile ilgilenmeden oturabiliyorlarmı? Buralarda, bırakın masum bakmaları, rahatsız etmeden duranların azınlıkta olduğunu görebiliriz.

İşte bu kısımdaki anlatımdan da, “zinaya yaklaşmama”nın hafifletilmiş uyarıları olarak bunları görelim. Çünkü, bunların devamında, zinaya yaklaşmak doğabilir, zinaya yaklaşınca da zinaya girmek doğabilir.

Ancak, zinaya girmek bir tarafa, zinaya yaklaşmamak emrediliyorsa, yukardaki ayetleri bunlara dikkat ederek anlamaya çalışmak gerekir.


Alıntı:
galipyetkin Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Niye erkekler ırzlarını da kadınlar iffetlerini?
İffet ekonomik bir kavram, itidal ve kavam miktarında kalmayı ifade eder. Bu durumda kadınlar gözlerini sakınarak o mikdarı korusunlar mı denmek isteniyor?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.
Burada, iffet ve namus ayrımları bakımından görüşünüze bir nokta hariç katılıyorum.

Aslında, ayetleri burada yazarken, erkek ve kadında da korunması gereken şeylerin ve yerlerin aynı olması nedeniyle, ayetin Türkçe çevirisindeki, ırz ve iffet ayrımını giderebilirdim. Ama, çeviriye sadık kalmak için bunu yapmadım.

Bu ayetlerde, kadın ve erkeğin koruması gerekenlerinin iffetleri olduğunu ve iffetinde ırzdan (namustan, cinsel yerlerin korunmasından) farklı olduğunu düşünüyor, kabul ediyorum.

Ama, iffetin sizin dediğiniz gibi ekonomik bir kavram olduğu görüşüne de katılmıyorum.

İffet; bir çok sözlükte namus, ırz olarakta açıklanmasına rağmen, namussuzluk yapmadığı yada yapacak olmadığı halde, hal ve hareketleriyle, yada sözleriyle bunların olduğu yada olabileceği izlenimi vermemektir.

Son söz olarak; “İffetin bu tanımına iyi dikkat edilmesini, yoksa kuranda evlilik dışı ilişkiye delil olarak gösterilebilecek şekilde ( yaygın fakat yanlış olarak kullanılan cariye deyimiyle nitelenen), koruma altındaki kadınlarla, bunların hamileri erkeklerle ilgili durumları açıklayan ayetlerin yorumlanmasında yanlışa düşüldüğünü hatırlatmak isterim.

Saygılarımla…
aorskaya
aorskaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla