Orada hangi melekeleri seslendirdiğini bilmiyoruz ama benim bu konuda zannım var.
O ayetten kesin çıkaracağımız sonuç:, bize hizmet eden bazı melekeler zamanında bize hzimet etme bize hayat verme yanlısı değildi (zaten kendi iradeleri de yoktur, madde yada organizmadırlar, bize fayda verme gibi bir tercihde bulunamazlar. Ağaçlar bize kendi istekleriyle mi meyve verirler? ), yani bize secde etmiyor bize hizmet etmiyorlardı. taaa ki Allahın buyruğuna kadar. Melekler ancak Allahın dilemesiyle insanın hizmetine girerler.
Allah maddeyi yaratan ona emir veririm OL derim diyor, bu da bir konuşturma sanatıdır.
Oradaki meleğin, doğa şartları olduğunu düşünüyorum.
Allah emredene kadar doğa şartları insana hizmet edecek seviyede değildi, taa ki Allah gerekli işi yapana kadar. ve insan (homo saphiens) adem devreye girince, doğa şartları bize hizmet eder hale geldi.
Bu bir sanattır. Önemli olan mesajın içeriği.
Bize gelen bütün hizmetler Allahın dilemesiyle gelmektedir. Ne yeryüzünde ne de ahirette hicbir meleke, Allah dilemedikçe bize hizmet etmez, bizi tanımaz. Sadece ALlah onları bize faydalı hale getirir.
Güneş bizim için faydalı ama tek başına değil, eğer koruyucu ozon tabaksı olmasa güneş insan tanımaz, yakar geçer, radyayonu canlılığı bitirir. ayrıca bir de dünyanın eğikliğinden dolayı koruyucu bir kuşak oluşuyor.
|