görülen düsün ve alinan vahyin o on delikanlidan saklanmasi,
Yakub babanin ogullari arasinda ayrim yapmasi,
Yûsuf’un kuyuya atilmasi,
"Yûsuf’u kurt yedi!" diye yalan söylenmesi ve
o on delikanlinin Yûsuf'un Allah'in elcisi oldugunu ögrendiklerinde gösterdikleri tepki...
-Allah tarafindan secilecek, ögretilecek...tamamlanacakti..... Ayet: 6'da Yusuf Peygamber daha kesin olarak Resul ilan edilmemistir. Bu yüzden babasi o rüyanin diger ogullarina anlatilmasini uygun bulmuyor.
-"Yusuf'u kurt yedi " diye yalan söylüyorlar, ama bu kardesler tam anlamiyla kötülerden olus olsa idiler Yusuf peygamberi on an icinde öldürürlerdi, öldürmeyip kuyuya atiyorlar Yusuf'u. Bir baskasi tarafindan kurtulunma imkanini sagliyorlar böylelikle.
-On kardes bastan bilmis olsalardi Yusuf'un peygamber oldugunu, kücük bir cocugun peygamberligi ne dereceye kadar degerlendirilebilinir? On kardes de zamanla olgunlasiyor zaten.
Hirsizlik meselesinden dogan kücük kardeslerinin Yusuf peygamber tarafindan "alikonma" sinda gösterdikleri tepki sirf kardes sevgisinden dogmuyor, ikinci bir kez ayni sekilde uzak tutulan bir oglunun hesabini babalarina nasil ulastirabileceklerinden dogan huzursuzluktur bu daha ziyade. Cünkü arada verilmis bir söz "yemin" var kücük kardeslerini sag saglam geriye getireceklerine dahil. Her ne kadar da cahiliyye olmus olsa, verilen sözde durmanin serefinden haberdar kisilerdir.
Yakub peygamber bir baba olarak elbette kücük cocuklarina daha bir itina göstermek zorundadir, kücüklerin korunmaya ihtiyaclari vardir, kendilerini büyük insanlar gibi koruyamaz, karsi duramazlar.
Hayat bir gül bahcesi degildir her zaman, acilarin yaninda sevincler, kayiplarin yaninda yeni buluslar, yapilan kötülüklerden pismanlik duyarak af dilemeler, afetmesini bilmek. Tüm hepsinin yeri vardir hayatimizda, bunlari bilincle karsilamak ve isyan etmeden uygulamaktir.
|