Tekil Mesaj gösterimi
Alt 27. October 2010, 10:22 AM   #2
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

aşağı yukarı tüm güdü teoricileri aynı şeyi söylemiş.

tatmin edilmesi gereken ihtiyaçlar;
-fizyolojik yaşamsal ihtiyaçlar (hava,su, gıda, barınma, v.s.)
ardından bu ihtiyaçların sürekliliği olan güvenlik (düzenli gelir, güvenli iş, emeklilik v.s.)
-Sosyal ihtiyaçlar (sevilme, ait olma, saygı görme, kabul edilme v.s.)
-ve sonrası kendini gerçekleştirme diye bilinen, tüm bunlar karşılandıktan sonraki kişinin performansının üst sefiyeye ulaşmasını sağlayan güdü (kırallar ve padişahlar örnek gösterilebilir)

ilk ihtiyaçlar karşılanana kadar kişi aranmayı sürdürür, ekmek bulana kadar herşeyi yapar, bir kere ekmeği bulup garanti altına aldı mı artık o güdü onu tatmin etmez. bu sefer daha yüksek arayışlara gerçer.

(ayeti hatırlayınız, hani israil oğlu biz değişik yiyecekler istiyoruz, bize çeşit getirtirin çünkü bıldırcınla kudret helvası artık yetmiyor (miktar olarak yetiyor ama güdüleyici olarak yetmiyor demişti))

yani her arayış diğer arayışı getiriyor, arzular ve istekler giderilerek tatmin edilmiyorlar, her tatmin farklı bir arayışın kapılarını açıyor, Yani insanoğlu her an bir ihtiyaç içerisindedir ve bu ihtiyaç onu arayışa iter...

İşte sürekli mal biriktirenlerin farkında olmadıkları haberler bunlardır. Sürekli üst makamı gözleyen ihtiraslının, daha fazla gelir için güçsüzlerin haklarına el koyan zorbanın, faizi yedikçe doymayan ateş midelinin farkıında olmadığı gerçeklerin habereri bunlardır.

İnsan oğlu asla ama asla doymaz,
(ayeti hatırlayınız, ey razı olmuş nefs, sen rabbinden rabbin senden razı olmuş gir cennetime)

Artık bu gerçeği biliyoruz, istek ve arzularımız, gelecekten beklediğimiz beklentiler aslında birer yanılsama ve bu arzular yüzünden bazen pek çok kötü emele hizmet edebiliyor insan. Bu yanılsamalar gerçek değil, arzular ve istekler hatta korkular tamamen boş, istekler bitmez ve tatmin edildikçe yenileri çıkar asla durmaz.
Şöyle bir kendimize bakalım, başka insanların belki servet diyeceği şeylere sahibiz,,, hatta başka insanların ulaşmaya çalıştığı şeyleri bir çırpıda harcayabiliyoruz (annemize öffff diyebiliyoruz, dostlarımızı kırabiliyoruz), aslında biz nelere sahip olduğumuzu bilmiyoruz.
belki de iyiyi bırakıp kötünün ardına düşüyoruz. asla doymayacak bir canavarı daha da azması için besliyoruz ve en kötüsü bu canavarın kendi içimizde olduğunu bilmiyoruz..

İşte insanoğlunun midesine doldurduğu cehennem bu,,, yüksek hedeflerine ulaşmak için yaptığı hile ve haksızlıklar kötülükler asla bitmeyecek. bu durdurulması imkansız makineyi durdurup ayette bahsi geçen o razı kimselerden olmak dileğimle.
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
Miralay (27. October 2010)