Sayın Kuman.
Dikkatini bir noktaya çekmeye çalışayım.
Bak arkadaşım, bu verdiğim ayet Nisa 3. ayet:
" Ve in hıftum ellâ tuksitû fîl yetâmâ fenkihû mâ tâbe lekum minen nisâi mesnâ ve sulâse ve rubâa, fe in hıftum ellâ ta’dilû fe vâhideten evmâ meleket eymanukum. Zâlike ednâ ellâ teûlû."
......... yahut yeminlerinizin/sağ ellerinizin sahip olduklarıyla .........
Bu da Mu'minun 6. ayet:
"llâ alâ ezvâcihim ev mâ meleket eymanuhum fe innehum gayru melûmîn(melûmîne).
Sayın Hasan Akçay diyor ki:
"Açik ve net. Burada geçen yemin "nikah akti"dir.
Inanan bir KADIN ve inanan bir erkek
apisarasini
1.esine açabilir çünkü esiyle arasinda nikah akti vardir
ya da
2.yemininin sahip olduguna açabilir çünkü onunla arasinda nikah akti vardir.
Ama yemin
bizdeki resmî nikah ve imam nikahi gibi
aktedilis açisindan farkli olabiliyor."
Halbuki:
Nisa suresindeki açıklamalara bakılırsa, orada geçen ifade yetimi anlatır ve bakımını üstlenen onunla evlenemez ancak" verdim gitti" der; apış arasını da açamaz, Sayın Akçay'a göre.
Ama Mu'minun suresi 6. ayette bunlar "Karı"dır.
Acaba bu ifadeyi kafamıza göre "karı", canımızın isteğine göre "yetim-besleme/hizmetçi" olarak mı çevireceğiz. Başka bir yerde başka bir mânâ daha yükleyebilir miyiz acaba?
"Yemin" mademki burada "nikah akdi";
Nisa 3. ayetteki ne?
Ne dersin?
Saygılarımla.
Galip Yetkin.
Konu galipyetkin tarafından (26. October 2016 Saat 08:15 PM ) değiştirilmiştir.
|