Tekil Mesaj gösterimi
Alt 5. September 2015, 05:41 AM   #3
galipyetkin
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
galipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud of
Standart

Kitap, gerek kamuya çalışan gerek kendi nam ve hesabına iş tutan/serbest meslek erbabı olan kişilerin geçim standartlarını mizanda vezin kuralına göre belirlemiş olup bu standart ihtiyaç ekonomisi diye adlandırılabilir ki
a)-Kamuda çalışanlara kendisinin ve iyalinin (bakmakla mükellef/zorunlu olduğu kişileri) muhtaç olmayacak şekilde geçimini sağlayacak bir ücret verilir ve bu ücretten fazla ürettiği değerleri -kamu/hazine/beyt ül mal-a gelir olarak kaydedilir, bütçeye aktarılır;
b)Serbest meslek erbabı da kendisinin ve iyalinin ihtiyaçları dışında kalanları da zekât/vergi olarak devlete aktarır.

Böylece paranın kişiler arasında dolaşıp da devlet olması, put olması (dolayısı ile puta/paraya tapılması/kapitalizm) önlenir ve insanlar arasında ekonomik ve sosyal eşitlik sağlanır.

Şimdilik soru şu:
1)- İslam bu şekilde bir ekonomik sistem getirdiğine göre bir Müslüman erkek, bir kadına verebilecek Mehir denilen başlık parasına sahip olabilir mi? Diyelim ki herhangi birisinden kadın böyle bir parayı aldı. Kendisi mal, aldığı da, zekâta vermeyeceğinden, kenz olmaz mı? Müslümanlığını kaybetmez mi?

2)- Kadına iki veya daha fazla kişi talip olursa açık artırma mı yapılmalı?

3)- Verilmiş mehir tanımları, hem yanlış hem de dini bozmak değil mi? Mealler yolu ile kişilerin yanıltılmaları mı?

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

Konu galipyetkin tarafından (15. January 2020 Saat 11:25 AM ) değiştirilmiştir.
galipyetkin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla