Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30. December 2010, 06:57 AM   #30
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

sizde benim size yazdıklarımı beğenmediniz, onlara uydurma dediniz??
ne olacak şimdi?

Alın bunları tekrar yazıyorum;

***

Allah’ın elçisinden sözlerini yazmak için izin istedik, bize izin vermedi.
Tirmizi, Es Sunan, K. İlm 11

Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve “Yazdığınız şey nedir?” dedi. “Senden işittiğimiz hadisler” dedik. Hz. Peygamber: “Allah’ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz? Sizden evvelki milletler Allah’ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları için yoldan çıktılar.”
El Hatib, Takyid 33

Ey insanlar ateş tutuşturuldu ve karanlık gecenin parçaları gibi fitneler yakınlaştı. Allah’a yemin ederim ki aleyhimde tutunacak bir şeyiniz yoktur; Kuran’ın helal kıldıkları dışında bir şeyi helal kılmadım. Kuran’ın haram kıldıkları dışındakileri de haram kılmadım.
İbni Hişam Siret 4 sayfa 332

Allah bazı farizalar vazetmiştir, onları aşmayın. Bazı hadler koymuştur, onlara yaklaşmayın. Bazı şeyleri haram kılmıştır, onları yapmayın. Bazı şeyleri de unutmaksızın size rahmet olması için hatırlatmamıştır, onları da araştırmayın.
Mahmud Ebu Reyye,
Muhammedi Sünnetin Aydınlatılması, sayfa 403

Allah’ın kitabında helal kıldığı helal, haram kıldığı haramdır. Hakkında sustuğu ise serbesttir. Allah’ın serbest bıraktıklarını kabul edin ve bilin ki Allah hiçbir şeyi unutucu değildir.
Ebu Davud K. Etime 39/Tırmizi K. Libas 6
İbni Mace K. Etime 60/El-Müracaat sayfa 20

Peygamber’imiz Medine’ye geldiğinde Medineliler hurmayı aşılıyorlardı. Peygamber’imiz “Ne yapıyorsunuz?” diye sordu. Onlar “Biz bunu yapardık.” dediler. Peygamber’imiz “Belki yapmazsanız daha iyi olur.” dedi. Onun sözüne uyarak bu işlemi terk ettiler de hurma ürün vermez oldu. Bu durumu Peygamberimiz’e hatırlattıklarında kendilerine şöyle buyurdu: “Ben ancak bir insanım. Size dininizle ilgili bir şeyi emrettiğimde onu alın. Kendi görüşümden bir şeyi emrettiğimde ise ben ancak bir insanım.”
Müslim, K. Fazail 140 / İbni Hanbel 3/152

Peygamber’imiz Bedir’de suyun yakın olduğu bir yeri ordugah olarak seçmişti. Sahabeden el Habbab b. el Munzir O’na şöyle dedi: “Ey Allah’ın elçisi, burası bize laf düşmeyecek şekilde Rabbinin senin için seçip yerleştirdiği bir yer midir? Yoksa o bir görüş, öneri ve harp hilesi midir?” Allah’ın elçisi cevaben “ Aksine o bir görüş ve harp hilesidir.” dedi. Bunun üzerine el Habbab: “Burası hiç de iyi bir konak yeri değildir. Kalkıp karşımızdaki topluluğa en yakın suyun başına karargah kuralım. Sonra orada bir kuyu kazıp suyu depolayalım da biz içelim, onlar içmesinler.” dedi. Peygamber’imiz: “Doğru söyledin.” dedi ve onun söylediğini yaptı.
İbni Hişam, es Sireh c.1 sf.620/ Taberi-et Tarih c.2 sf.144

Ben ancak bir insanım. Sizler aranızdaki davaları bana getiriyorsunuz, umulur ki bazılarınız delillerini diğerlerinden daha iyi dile getirirler de ben duyduğum üzere onlar lehinde bir hükme varırım. Kime (haksız yere) kardeşinin hakkından hüküm verirsem, o kardeşinin hakkı olan bu şeyi kesinlikle almasın. Haksız yere alan için ancak ateşten bir parça ayırırım.
El Kadı Iyaz, Eş Şifa, c.2 sf.179

“Bilin ki; Kuran’dan başka bir şey eken, ektiğini biçerken belalara uğrar. Artık siz de O’nu ekin, O’na uyun. Rabbinize O’nu delil edin, nefislerinize O’nu öğütçü yapın. Kendi reyleriniz O’na uymazsa reylerinizi (yorumlarınızı, seçiminizi) töhmetleyin, dilekleriniz O’na aykırıysa dileklerinize hıyanette bulunun.”
Nehcül Belağa sayfa 55
HALİFELER

Ebubekir, Peygamberimiz’in vefatından sonra halkı toplamış ve onlara şöyle demiştir: “Sizler Allah’ın elçisinden farklı hadisler naklediyorsunuz. Bu durumda sizden sonrakiler daha büyük anlaşmazlıklara düşecektir. Allah’ın elçisinden hiçbir hadis nakletmeyin. Sizden hadis nakletmenizi isteyenlere deyiniz ki: İşte Allah’ın Kitabı, aranızda onun helalini helal kılın, haramını haram görün.”
Zehebi, Tezkiratul Huffaz 1/3, Buhari 1.cilt

Hz. Osman çok hadis nakletmelerinden dolayı Ebu Hureyre’yi Devş dağlarına göndermekle, Kab’ı Kırede dağlarına sürgün etmekle tehdit etmiştir.
Tahzırul Havas 10b.

Şeddad, İbni Abbas’a “Hz. Peygamber bir şey bıraktı mı?” diye sordu. O da “Sadece Kuran’ın iki kapağı arasında olanları bıraktı.” cevabını verdi.
Buhari K. Fezailul Kuran 16; Müslim K. Fezailus Sahabe 30,31
Ebu Davud K. Fiten 1, Tırmizi K. Fiten 43

İbni Abbas hadis yazmayı yasaklar ve şöyle derdi: “Sizden önceki ümmetlerin sapmaları bu şekilde kitaplar vücuda getirmek yüzünden olmuştur.”
İbn Abdül Berr, Camiul Beyanil ilm 1/63-68

Abdullah bin Mesud elinde bir hadis sayfasıyla geldi. Sonra su isteyerek yazıları sildi, sayfanın yakılmasını emretti ve şunu söyledi: “Allah kime bir hadis sayfasının yerini bildirirse ve o da beni bundan haberdar ederse Allah’a yemin ederim ki, Hindistan’da dahi olsa o hadisi arar bulur ve yok ederdim.
Ebu Reyye, Muhammedi Sünnetinin Aydınlatılması s. 27

Hz. Ali minberden şu hutbeyi veriyordu: “Yanında hadis sayfaları bulunanlar gidip onları yoketsinler. Zira halkı helak eden olay, alimlerin naklettikleri hadislere uyarak Kuran’ı terk etmeleridir.”
bn Abdülberr, Camiul Beyanil İlm

Birgün Hz. Ali’ye gelirler ve “Halk hadislere dalmış.” derler. Hz. Ali sorar: “Gerçekten öyle mi?” “Evet” derler. Peygamber’den işittim ki gelecekte vuku bulabilecek bir fitneden söz ediyordu. “O fitneden kurtuluş nedir, nasıldır?” diye sordum. Resullullah dedi ki: “Kurtuluş Kuran’dadır. Çünkü sizden öncekilerin haberleri de, sizden sonrakilerin haberleri de, aranızdakilerin hükmü de ondadır. O gerçek ile yalanı birbirinden ayıran kesin bir hükümdür, şaka ve boş söz değildir. O’nu terkeden her zorbanın Allah boynunu kırar. Hidayeti, doğru yolu O’ndan başkasında arayanı Allah sapkınlığa düşürür.

O, Allah’ın en sağlam urganıdır. O, hikmetle dolu Kuran’dır. O en doğru yoldur. O, boş arzuların haktan saptıramayacağı, dillerin, karıştırıp belirsiz edemeyeceği, ilim adamlarının doyamayacağı, çok tekrarlanılmasından bıkılmayan, ilginç özellikleri bitip tükenmeyen bir kitaptır.”
Sünen-i Tırmizi/Darimi
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
Derin Düşünce (23. February 2011), Miralay (30. December 2010)