11. October 2008, 12:22 PM | #1 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2008
Bulunduğu yer: BURSA
Mesajlar: 228
Tesekkür: 17
40 Mesajina 62 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Hz. LÛT (a.s)
Hz. LÛT (a.s)
Kur'ân-ı Kerim'de geçen peygamberlerden biri Lût (a.s) ile birlikte Hz. İbrahim'in kardeşi Hârân'ın oğludur. Lût (a.s), İbrahim (a.s) ile birlikte Harran'dan Filistin'e göç etti. Burada kıtlık baş gösterince Lût ve İbrahim (a.s.) beraberce Mısır'a gittiler. Bir süre sonra Mısır kralının verdiği mal ve sürüleri yanlarına alarak birlikte tekrar Filistin'e döndüler. Zamanla yerleştikleri bölge, sürülerini almaz oldu. Hz. Lût bunun üzerine, amcası İbrahim (a.s.)'ın bölgesinden ayrılıp Sedom şehrine yerleşti. Daha sonra bu şehre peygamber olarak gönderildi. Sedomlular bozuk ahlâklı, kötü niyet insanlar idi. Yol keserler, yolcuların elinde avucunda ne varsa alırlardı. Sedom halkı dünyada daha önce kimsenin yapmadığı sapık işleri, ahlaksızlıkları yapıyor, eşcinsel davranışlarda bulunuyor, azgınlıkta birbirleriyle yarış ediyorlardı. Hz. Lût, kavmini doğru yola davet ettiyse de aldırmadılar. Yaptıkları kötü işleri devam ettirdiler. Karısı da ona inanmayanlardandı. Hz. Lût, "âlemlerden hiç kimsenin sizden önce yapmadığı hayasızlığı mı yapıyorsunuz? Siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz, doğrusu çok aşırı giden bir milletsiniz" (el-A'raf, 7/80-81); "evet, siz cahil bir milletsiniz" (en-Neml, 27/55); "yol kesiyor ve toplantılarınızda fena şeyler yapmıyor musunuz?" (el-Ankebût, 29/29) diyerek onları doğru yola davet etti, içinde bulundukları delâlet ve cehaletten kurtarmağa çalıştı. Hz. Lût'un yaptığı ikazlara aldırmayan Lût kavmi de peygamberi yalanladı. Kardeşleri Lût onlara; "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak âlemlerin rabbine aittir. Rabbinizin sizin için yarattığı eşleri bırakıp da, insanlar arasında, erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz azmış bir milletsiniz"dedi (eş-Şuara, 26/160-166). Bunun üzerine kavmi de ona cevaben. "Ey Lût! Bu sözlerinden vazgeçmezsen, mutlaka kovulacaksın" (eş-Şuara, 26/167). Doğru sözlü isen bize Allah'ın azabını getir" (el-Ankebût, 29/29) diyerek Hz. Lût ve kendisine inananlarla alay ettiler ve şehirden çıkarmak istediler (el-A'raf, 7/82), Lût Peygamber, kavminin azgınlıklarına karşı Allah'tan yardım istedi. "Rabb'im şu bozguncu kavme karşı bana yardım et" (el-Ankebut, 29/30); "Rabb'im, beni ve ailemi bunların yaptıklarından kurtar" (eş-Şuara, 25/169) diye dua etti. Bunun üzerine Allahü Teâlâ, Hz. Lût'un öğütlerine ve davetine uymayan kavmini yok etmek üzere "elçiler" (melekler) görevlendirdi. Melekler, önce Hz. İbrahim (a.s)'a uğradılar ve orada Hz. Lût'un kavmini cezalandırmak üzere geldiklerini söylediler. "Biz şüphesiz suçlu bir millete gönderildik. Lût'un ailesi (Hz. Lût'a inananlar) bunun dışındadır. Karısı hariç hepsini kurtaracağız. Karısının geride kalanlardan olmasını gerekli bulduk" (el-Hicr,15/58-60). "Biz bu kasaba halkını yok edeceğiz, çünkü oranın halkı zalim kimselerdir. İbrahim: "Ama Lût oradadır" dedi. Elçiler (melekler): "Biz orada olanları daha iyi biliriz, onu ve geride kalanlardan olacak karısı dışında ailesini kurtaracağız" dediler" (el-Ankebût, 29/31-32). Melekler, Hz. İbrahim'den ayrıldıktan sonra Hz. Lût'un bulunduğu Sedom şehrine geldiler. Melekler gelince, Hazreti Lût onları tanıyamadı. Melekler ona. "Biz sadece şüphe edip durdukları azabı getirdik, sana gerçekle geldik. Şüphesiz biz doğru söyleyenleriz" (el-Hicr, 15/63-64) diyerek kendilerini tanıttılar. Melekler geldiğinde Hazreti Lût çok sıkıldı. "Bu çetin bir gündür" (Hûd 11/77) dedi. Sıkılma sebebi, melekleri insan zannetmesi idi. Çünkü melekler genç ve yakışıklı erkekler suretinde gelmişlerdi. Hz. Lût, kavminin yaptığı ahlâksız hareketleri ve kötü huylarını biliyordu. Korkusu bundandı. Misafirlerin geldiğini duyan "şehir halkı sevinerek geldiler" (el-Hicr, 15/67). "Lût'un konukları olan melekleri elde etmeye (onlara tecavüz etmeye) kalkıştılar" (el-Kamer, 54/37). "Hz. Lût onlara: "Bunlar benim konuklarımdır; onlara karşı beni rüsvay etmeyin. Allah'tan korkun, beni utandırmayın" dedi" (el-Hicr, 15/68-69). Misafirlere dokunulmaması için. Ey milletim işte bunlar benim kızlarım, onlar sizin için daha temizdir (size nikahlayabilirim). Konuklarımın önünde beni rezil etmeyin. İçinizde aklı başında kimse yok mudur? dedi" (Hûd, 11/78). Sedom halkı sapıklıktan başka bir şey düşünmüyordu. "Andolsun ki senin kızlarınla bir işimiz olmadığını biliyorsun: Doğrusu ne istediğimizin farkındasın" (Hûd, 11/79) diyerek bunu reddettiler. Hz. Lût, bu defa: "Keşki size yetecek bir kuvvetim olsa ve ya sağlam bir yere sığınsam" dedi (Hud, 11/80). Hz. Lût iyice sıkılmıştı. Bunun üzerine melekler; "Ey Lût! Biz rabbinin elçileriyiz, onlar sana ilişemeyecekler" (Hûd, 11/81) diyerek kimliklerini açıkladılar ve onu teselli ettiler. Artık Allah Teâlâ'nın Lût kavmine takdir ettiği azabın vakti gelmişti. Melekler, Hazreti Lûta: "Geceleyin bir ara, ailenle beraber yola çık. Karının dışında kimse geri kalmasın. Doğrusu onların başına gelenler onun baçına da gelecektir. Vadeleri gün doğana kadardır. Gün doğması yakın değil mi?" (Hîd, 11/81). "Bu kasaba halkının yaptıkları yolsuzluklardan ötürü gökten elbette bir azap indireceğiz" (el-Ankebût, 29/34). Sabahleyin Sedom müthiş bir zelzele ile sarsıldı. Halkın üzerine kime isabet edeceği yazılı taşlar yağdırıldı. Böylece ahlâksızlıklarının cezasını görmüş oldular (Abdulfettah Tabbara, Ma'al Enbiya' Fil-Kur'an, s, 142-146; Muhammed Ahmed Cad, Kısasu'l-Kur'ân, 68-76). Bundan sonrası da Kur'an-ı Kerim'de şöyle anlatılır: "Buyurduğumuz gelince oraların altını üstüne getirdik; üzerine de Rabbinin katından işaretli olarak yığın yığın sert taş yağdırdık. Bunlar zalimlerden hiç bir zaman uzak olmayacaktır" (Hûd, 11/82-83). "Tanyeri ağarırken çığlık onları yakalayıverdi. Memleketlerini alt üst ettik; üzerlerine sert taş yağdırdık. Bunda, görebilen insanlar için ibretler vardır. O şehrin kalıntıları işlek yollar üzerinde hâlâ durmaktadır. Bunda inananlar için ibret vardır" (el-Hicr, 15/73-77). "Bunun üzerine onu (Lût'u) ve ailesini kurtardık. Yalnız karısının geride kalanlardan olmasını gerekli bulduk. Geride kalanların üzerine bir yağmur yağdırdık. Uyarılan, fakat yola gelmeyenlerin yağmuru ne kötü idi" (en-Neml, 27/57-59). "Andolsun ki, sabah erken, önü alınmaz bir azab başlarına geldi. Âzabımı ve uyarılarımı dinlememenin sonucunu tadın" dedik (el-Kamer, 54/38-39). Görüldüğü gibi, Lût'un kıssasındaki en büyük özellik onun eşcinsellikle yaptığı mücadeledir. Eşcinsellik İslâm'da en büyük günahlar arasındadır. Eşcinselliğe livata * yada lûtilik * denmesi, bu çirkin fiili ilk olarak bu kavmin işlemesinden dolayıdır. Yine görüldüğü gibi Kur'an-ı Kerim, bu iğrenç fiili yapanları kınamakta ve faillerinin dünya ve ahirette büyük azap göreceklerini ifade etmektedir.
__________________
aydemir. |
11. October 2008, 12:26 PM | #2 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2008
Bulunduğu yer: BURSA
Mesajlar: 228
Tesekkür: 17
40 Mesajina 62 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Hz. Lût, "âlemlerden hiç kimsenin sizden önce yapmadığı hayasızlığı mı yapıyorsunuz? Siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz, doğrusu çok aşırı giden bir milletsiniz" (el-A'raf, 7/80-81); "evet, siz cahil bir milletsiniz" (en-Neml, 27/55); "yol kesiyor ve toplantılarınızda fena şeyler yapmıyor musunuz?" (el-Ankebût, 29/29) diyerek onları doğru yola davet etti, içinde bulundukları delâlet ve cehaletten kurtarmağa çalıştı.
selamlar, HZ. LUT un bu sözlerine göre; eşcinseller tövbe ettiği zaman günahlarından arınabilirmi?
__________________
aydemir. |
30. October 2008, 02:02 PM | #3 |
Yeni Üye
Üyelik tarihi: Oct 2008
Mesajlar: 4
Tesekkür: 0
0 Mesajina 0 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 0 |
pilot kardeşim bir kul allaha şirt (ortak) koşmadıgı sürece ve kul hakkı yemedigi zaman şanı yüce allahu teala o kulunu affeder ama kul samimi bir şekilde tevbe etmelidir?
|
22. April 2013, 10:41 PM | #4 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Escinsellik. Yüce Allah'in cirkin gördügü ve lanetledigi büyük bir ahlaksizlik.
Insanlarin yaratilisinda planlanmamistir, öyle olmus olsaydi, bu da Rabbimiz katindandir diyebilirdik. Allah kuluna zulm etmez, haksizlik etmez. Escinsellik bir hastalik degildir. Insanin bozuk karakterinden olusur. Nefsine hakim olamamaktan dogusur. Hastalik degil, özgür bir secim meselesidir. Allah cirkinligi ve kötülügü tavsiye etmez. Söyle bir cevremize bakalim, cevremizde escinseller yok mudur, elbette var. Karistirdiklari halt sanki bir marifetmis gibi bir de kendilerine özel haklar taninmasini istiyorlar. Is yerlerinde ayrimcilik yapilmamasini, devlet kanunlarinda aileye taninan özelliklerin kendilerine de taninmalari (evlilik, vergi ve evlatlik edinme). Allah askina dostlar, kim güvenipte bir escinsele cocuk emanet eder? Hirsiza altin emanet edilirmi? Bir de toplumun görüsüne bakin hele, haddini bilmemezlik toplumun kendinden doguyor, escinselligin hosgörü ile karsilanmasi ahlaksizligin yayilmasina neden oluyor. Cogu kimselerden duyarsiniz: ay inanirmisin x kisi escinsel ama sohbetlerine doyum olmuyor, ona o kadar güvenebilirim ki onunla her yere gidebilirim, onunla her konuda konusabilirim, o kadar anlayisli ki.... hoppla, be edepsiz oldu olacak bir melek deseydin, aha iste ahlaksizligi destekleyen, escinsellige olumlu bir gözle bakan, onlari öven ayni sekilde ahlaksizin kendisidir. Yüce Yaradan'in hos görmedigini hos gören birisi de ayni escinsel gibi sapik birisi olabilir. Berlini bas belediye reisi apacik escinsel oldugunu söylüyor, dis isleri bakani ayni sekilde. Bu ne pisliktir. Bunlar Allah'i apacik inlar mi ediyorlar? Bu nasil bir devlet adamidir, Almanya escinselligiyle mi kendini teshir ediyor. Hangi bir dis ülke görüsmelerinde bu sapiklarla oturulup el verilir ve ciddi konular konusulabilinir. Böyle kisiler verdikleri kararlarda olumlu kararlar verebilirlermi? Bir kac ülkede escinsellerin birbirleriyle evlenmeleri kanunen onaylaniyor? Ey dünya, helak olunan Lut kavmine kucak acanlar, onlari tasdikleyenler, bile bile sapikliklarinda israr edenler ahiret gününden bihaber olan gafil kullar. Belki de müslümanlardan günümüzde dahi escinselligin bir sapiklik oldugunu bilmeyenler vardir. Kur'an acip okumazlar ise nereden haberleri olacak. Ancak hadis tingirtilarini okur dururlar, peygamber demis ki: Allah kadina benzeyen erkeklere, erkege benzeyen kadinlara lanet eder. Eder de neden eder bir düsünsene ahmak. Herhalde bir kadin pantalon giyiyor, bir erkek etek giyiyor diye degildir laneti. Kilik kiyafet Allah'in sünnetullahindan degildir. Elbise etek pantalon perüke eldiven vb. insanoglunun icadidir, Allah tarafindan düzenlenmis bir kilik kiyafet modasi degildir. Isteyen istedigini giyer, sayet o ortamin örf ve adetlerine uygun düserse, gelenklerine uygunsa. Kalkip ta camiilerde, vakiflarda yalan yanlis fetvalar vermesinler. Kadinin erkege, erkegin kadina benzemesi hangi durumlarda olur aciklasinlar. Kadinin bir makine basinda calismasi o kadini erkek yapmaz, erkegin berber ve terzi olarak calismasi o erkegi kadin yapmaz. Escinsel iseler zaten escinseldirler, meslekleri yapmamistir onlari escinsel. Rabbimizin seslenmelerine kulak tikamayalim, haberimiz olmadan ahiretimizi karartmayalim. Allah'in hos görmedigini hos görmeyelim. Cevremizdeki escinselleri normal bir tabiat kanunu olarak kabullenmeyelim. Normal tabiat kanunu bir kadin ve bir erkegin beraberligidir, insanoglunu cogalmasi bu beraberlikten dogar. Yoksa onun tohumunu al baska bir tarlaya ek, dünyanin düzenimidir bu? Herkes kendi tarlasindan sorumlu degilmidir? Tarlasi ekine uygun olmayan baskasinin tarlasina gözmü dikmelidir? Bir slogan tutturmuslar "Olmaz diye bir sey olmaz" yahu dünyada bizler bir misafiriz, biz dünyanin sahipleri degiliz. Bir misafir müddeti doldugunda o yeri terketmek zorundadir. Misafirligi süresince edebe uygun davranmalidir, ki EV SAHIBI de memnun olsun. Ölüm gelene kadar veya tevbe edene kadar escinsellere saygi, sevgi ve anlayis göstermeyin. Tabiatlarini düzeltmedikleri müddetce onlarla iliskilerde bulunmayin. Toplumda sapikliklarini sürdürdükleri müddetce onlardan uzak durun. Street of Philledelphia gibi romantik degildir escinsellik. Sagda solda yapilan propagandalardan uzak durun. Bir escinselin sonu bir sigara tiryakisinin sonundan daha azaplidir. Aids in görülmemis resimlerini, manzaralarini hastahanelerde calisan personal bilir. Kim ne ekerse onu bicer. Allah hic bir kuluna haksiz yere zulmetmez. Sapikliklarinda israr edenlere, tevbeye yönelmeyenlere yüce Allah Rahmet kapilarini kapatir. Allah'tan merhametli oldugunuzu zannetmeyin, ki escinsellere aciyacaginiz tutmasin. Escinsel birisinin akraba olmasi bir özellik kazandirmaz. Lut peygamberin (selam olsun ona) hanimi da helak olunanlarin arasindaydi. Demek ki o kadin o ahlaksiz kavmin yaptiklarina ses cikarmiyor ve kocasinin uyarmalarina kulak asmiyordu. Haktan yana olmamisti. Selam ve dua ile. |
merdem Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | dost1 (22. April 2013) |
Bookmarks |
Etiketler |
çığlık, eşcinsellik, hz.lut, lut, sedom |
|
|