Kitap Varken Nebiyi Hakem Kılmak ?

[pramid]

📜“Kitap Yanlarındayken Peygamberi Hakem Kılmak”: Vahyin Hakemliği Üzerine


1. Giriş


Kur’an’ın en çarpıcı uyarılarından biri, Peygamber’i hakemliğe çağıran ama vahyi ölçü edinmeyen zihinlere yöneliktir. Rabbimiz, kişilerin değil, Kitap’ın hakem olması gerektiğini bildirir.

---


2. İman İddiası: Nisâ 60


*أَلَمْ تَرَ إِلَى ٱلَّذِينَ يَزْعُمُونَ أَنَّهُمْ ءَامَنُوا۟ بِمَآ أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَآ أُنزِلَ مِن قَبْلِكَ يُرِيدُونَ أَن يَتَحَاكَمُوٓا۟ إِلَى ٱلطَّـٰغُوتِ…

“Sana indirilene (بِمَآ أُنزِلَ إِلَيْكَ) ve senden önce indirilene iman ettiklerini iddia edenleri görmüyor musun? Tâğut’a hüküm için gitmek istiyorlar…” (Nisâ 4/60)

Burada dikkat çeken nokta şudur: Bu kişiler tam da bizim bugün söylediğimiz sözü söylüyorlar – “Biz sana indirilene ve senden önce indirilene iman ettik.”

Ama Allah onların bu iddiasını onaylamıyor; çünkü iman iddiaları teslimiyetle desteklenmiyor.

---


3. Kitap Ellerindeyken…


Kur’an, onların çelişkisini açığa çıkarır:

Kitap yanlarındadır → Ölçü hazırdır.

İman ettik derler → Hem son Nebi’ye indirilen hem de önceki vahiylere.

Ama yetmez görürler → Nebi’yi şahsi hakem yapmak isterler.


Allah’ın uyarısı → “Kitap yanlarındayken seni nasıl hakem kılarlar?”

Demek ki mesele, şahıs değil; vahyin kendisidir.

---


4. Hakemlik Nerede?


Kur’an açıkça bildirir:


*إِنَّآ أَنزَلْنَآ إِلَيْكَ ٱلْكِتَـٰبَ بِٱلْحَقِّ لِتَحْكُمَ بَيْنَ ٱلنَّاسِ بِمَآ أَرَىٰكَ ٱللَّهُ

“Biz sana Kitap’ı hak ile indirdik ki, Allah’ın sana gösterdiği şekilde insanlar arasında hükmedesin…” (Nisâ 4/105).

Yani hakemlik, nebînin şahsına değil, Allah’ın indirdiği Kitap’a verilmiştir. Nebi de ancak bu Kitap’la hükmeder.

---


5. Gerçek Teslimiyet: Bakara 285


Nisâ 60’ta iman iddiası vardır ama teslimiyet yoktur.

Buna karşılık Bakara 285’te hakiki müminlerin tavrı şöyle anlatılır:

آمَنَ ٱلرَّسُولُ بِمَآ أُنزِلَ إِلَيْهِ مِن رَّبِّهِ وَٱلْمُؤْمِنُونَ ۚ… وَقَالُوا۟ سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا

“Peygamber, Rabbinden kendisine indirilene iman etti, müminler de (iman ettiler)… ‘İşittik ve itaat ettik’ dediler.” (Bakara 2/285)


🔑 Fark çok net:


Sahte iman (Nisâ 60): İman iddiası + teslimiyetsizlik.


Gerçek iman (Bakara 285): İman + “işittik ve itaat ettik.”

---


6. Günümüze Ayna


Bugün de aynı çelişkiyi görüyoruz:


“Biz sana indirilene ve senden önce indirilene iman ettik” deriz.


Ama hakemliği çoğu zaman Kur’an’a değil, şahıslara, mezheplere, rivayetlere, şeyhlere veririz.



İşte Kur’an bu zihniyeti “تَحَاكُمُ إِلَى ٱلطَّاغُوتِ” (tâğuta hakemlik arayışı) olarak niteliyor. Çünkü Allah’ın hükmünü bırakıp başka otoriteye yönelmek, iman iddiasını boşa çıkarır.

---


7. Sonuç: Hakemlik Sadece Kitap’tır


Nebi’yi hakemliğe çağıranların ellerinde Kitap vardı; ama görmezden geldiler.


Bizim de elimizde Kitap var; eğer ona teslim olmazsak aynı hatayı tekrar ederiz.


Hakiki mümin tavrı, “işittik ve itaat ettik” diyerek Kitap’ı tek hakem kabul etmektir.


وَالسَّلَامُ عَلَىٰ مَنِ ٱتَّبَعَ ٱلْهُدَىٰ

“Hidayete uyanlara selam olsun.” (Tâhâ 20/47)


https://dersvekuran.blogspot.com/202...kem-klmak.html