hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > CİHAD > Cihad > Allahın yardımı

 
 
Seçenekler Stil
Alt 26. October 2025, 05:26 PM   #1
pramid
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2010
Mesajlar: 924
Tesekkür: 191
556 Mesajina 1.179 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
pramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud ofpramid has much to be proud of
Standart SAĞLAM KALELER ve KESİLEN AĞAÇLAR

SAĞLAM KALELER, KESİLEN AĞAÇLAR VE EKONOMİNİN İLAHİ SINAVI​

Kur’an’da Güven, Direniş ve Boykotun Anlamı​

Sağlam Kalelere Sığınanlar: Güvenin Kaynağı Kimdir?

​Kur’an, insanın temel güvenlik arayışını anlatırken "kaleler" ve "sığınaklar" metaforunu sıkça kullanır. Yahudilerin (Benî Nadîr) Medine’deki durumu bu konuda çarpıcı bir örnektir:

​“Allah’ın onları sürgüne göndereceğini sanmıyorlardı. Onlar kalelerinin kendilerini Allah’tan koruyacağını zannediyorlardı. Fakat Allah’ın emri onlara hiç ummadıkları yerden geldi.” (Haşr, 59/2)

​Bu ayet, güvenin maddi yapılara, servete, askeri veya siyasî güce bağlanmasının bir tür ilah edinme, yani*şirk*olduğunu bildirir. Buradaki*“Sağlam kale”, sadece taş ve sur değildir; modern kapitalin, ekonomik üstünlüğün, stratejik ittifakların ve teknolojinin sembolüdür.

​Kur’an’ın eleştirisi, bu yapıların varlığına değil, mutlak güvenin Allah’tan başka bir şeye yöneltilmesine yöneliktir. Bugün de aynı*“kale mantığı”*sürmektedir: askeri teknoloji, ekonomik tekeller, medya hâkimiyeti... Kur’an’a göre bütün bu*"kaleler"*geçicidir.

​“Allah dilediği yere hükmünü indirir. O her şeye kâdirdir.” (Haşr, 59/6)


​II. Ağaçlar ve İktisadi Direniş: Ekolojik Değil, Ahlaki Bir Yasak

​Benî Nadîr olayında geçen ağaç kesimi meselesi, basit bir çevre konusu olmanın ötesindedir. Kur’an bu olayı şöyle aktarır:

​“Hurmalıklarından bir kısmını kestiniz, bir kısmını kökleri üzerinde bıraktınız — bu Allah’ın izniyle idi. O, fasıkları böyle rezil eder.” (Haşr, 59/5)

​Burada hurma ağacı, hem*ekonomik üretimin*hem de*toplumsal düzenin*sembolüdür. Ağaç kesimi, zulüm sistemine karşı uygulanan bir tür*iktisadi yaptırım*olarak değerlendirilmiş, fakat bu bile Allah’ın izniyle ve bir ölçü dâhilinde yapılmıştır.

​Kur’an, tahrip ve israf için değil,*zulme karşı adil bir savunma*ve caydırıcılık için buna izin vermiştir. Bu durum, Kur’an’ın*ekonomik direniş*kavramına işaret eder:

​Bir zorbaya boyun eğmek, onun ekonomik sistemine bağımlı olmak, güç dengesini bozmak demektir.​Ancak zulme karşılık verirken doğayı, emeği ve üretimi ölçüsüzce yok etmek de Allah’ın sınırını aşmaktır.

​Dolayısıyla*“ağaç kesilmesin”*ilkesi, hem ekolojik dengeye saygının hem de ekonomik adaletin bir tezahürüdür. Kur’an’ın ekonomiye bakışı, sadece üretim miktarı değil,*ahlaki denge*üzerinedir.

​III. Ekonomik Güç ve Ahlaki Çöküş: “Altın ve Gümüşü Biriktirenler”

​Kur’an, özellikle bir gelenekte malın kutsallaştırılmasına ve tekelciliğe dikkat çeker:

​“Altın ve gümüşü yığıp da Allah yolunda harcamayanları acı bir azapla müjdele.” (Tevbe, 9/34)

​Ekonomik güç, bir*“korunak”*haline geldiğinde, insanı toplumsal adaletten ve tevhid bilincinden uzaklaştırır. Kur’an, parayı, malı ve serveti, Allah yolunda cihattan alıkoyan bir*“kale”*olarak görür ve uyarır:

​“Onlar mallarıyla canlarıyla Allah yolunda savaşmazlar.” (Tevbe, 9/81)

​Bu durum, ekonomik tekelin ve fâizin kurduğu*“küresel kaleler”*biçiminde modern dünyada da benzer biçimde sürmektedir. Kur’an, bu tarihsel örneğiyle ekonomik üstünlüğe güvenmenin getirdiği ahlaki çöküşü yeniden görünür kılar.

​IV. Boykotun Kur’anî Çekirdeği: Zulme Ortak Olmamak

​Kur’an’da açıkça, zulüm düzenleriyle iş birliği yapmanın ve onlara meyletmenin reddedilmesi istenir:

​“Zulmedenlere meyletmeyin; yoksa size ateş dokunur.” (Hûd, 11/113)

​Bu,*boykotun Kur’anî çekirdeğidir.*Boykot, kin temelli bir eylem değil, adalet temelli bir mesafe koymadır. Bir toplum zulümle, haksız kazançla, işgal ve sömürüyle ayakta duruyorsa, ona ekonomik destek olmak da*zulme ortaklıktır.

​Kur’an, bu nedenle*rızık kapılarını yalnız Allah’tan bilme*bilincini öğretir:

​“Göklerde ve yerde rızık yalnız Allah katındadır.” (Zâriyât, 51/22)

​Boykot, Allah’ın bu hükmüne güvenmektir:*“Rızık onlardadır”*zannını yıkmak,*“rızık Allah’tandır”*hakikatine dönmektir. Bu, bireysel ve kolektif bir imtihan ve teslimiyettir.

​V. Sonuç: Kaleler Yıkılır, Adil Düzen Yeniden Kurulur

​Kur’an’ın Haşr Suresi’nde anlatılan bu sahne, sadece tarihsel bir sürgün değil; güven, servet, doğa ve ahlak arasındaki bağın nasıl kurulması gerektiğine dair evrensel bir uyarıdır.

​Maddi*kalelere sığınanlar, kendi içlerinde yıkıldılar.​Ağaçlar kesildi, ama hak için yapılan bu iktisadi direniş, yeniden doğuşa ve adil bir düzene zemin hazırladı.​Ekonomi*bir silaha dönüştü, fakat Allah’ın ölçüsünü unutanlar o silahla kendini vurdu.​Boykot, zulme karşı bir dua, adaletle mesafe koymanın en somut eylem biçimidir.

​Kur’an’ın mesajı nettir:

​“Güç ve üstünlük bütünüyle Allah’a, Resûlüne ve müminlere aittir.”*(Münâfikûn, 63/8)

​Hiçbir kale, hiçbir sermaye ve hiçbir iktisadi sistem bu gerçeği sonsuza dek örtemez.

https://dersvekuran.blogspot.com/202...n-agaclar.html
pramid isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
 

Bookmarks

Etiketler
ağaçlar, kaleler, kesİlen, sağlam


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 01:14 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam