Hayata Müdahil Olan Allah💥

[pramid]

Kur’an’da Hayata Müdahil Olan Allah: Temsilî İfadeler ve Anlamları


Giriş

Kur’an, Allah’ı soyut bir varlık olarak değil, insanın hayatına doğrudan müdahil olan, yönlendiren ve koruyan bir Rab olarak tanımlar. Bu müdahillik çoğu zaman temsilî ve sembolik ifadelerle somutlaştırılır: kudretin hayvanlar üzerinden tasvir edilmesi, ilahî güçlerin “melek” diye aktarılması, Rasule itaatin Allah’a itaatle özdeş kılınması gibi. Böylece vahiy, soyut bir metafizikten ziyade, hayatın içine nüfuz eden bir ilah tasavvuru inşa eder.


1. Allah’ın Kayyûmiyetinin Hayattaki Tezahürleri


Kur’an, Allah’ı “hayy ve kayyûm” olarak tanımlar (Bakara 255; Âl-i İmrân 2). “Hayy” hayatın kaynağı, “Kayyûm” ise bütün varlığın ayakta durma sebebidir. Bu ilahî güç, insana farklı metaforlarla hatırlatılır:


Melekler: İlahi emirleri uygulayan güçlerdir. Gökleri taşıyan, vahyi ileten, insanı koruyan veya doğadaki düzeni sürdüren güçler olarak sunulurlar (Fâtır 1; Mü’min 7; Fussilet 30).


Doğadaki kuvvetler: Yağmuru indiren, toprağı dirilten, gece-gündüzü döndüren Allah’tır (Rum 48; Yasin 33-40). Bunlar Allah’ın kayyûmiyetinin doğrudan hayatımıza dokunan işaretleridir.


2. Kudretin Sembolü Olarak Taşıyıcı Güçler


Musa ve Harun döneminde “sandığı taşıyan”ların meleklerle ilişkilendirilmesi (Bakara 248) ya da Arş’ı taşıyan güçlerin anlatılması (Hakka 17) aslında Allah’ın kudretinin temsilleridir. Burada mesele, sandığı gerçekten kimin taşıdığı değil; Allah’ın kudretini hatırlatmak için kullanılan temsilî dildir. Bu anlatılar, gücün asıl kaynağının Allah olduğunu vurgular.


3. Rasule İtaatin Allah’a İtaat Sayılması


Kur’an’da “Rasule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur” denir (Nisa 80). Bu, Rasule kutsiyet atfetmek için değil, vahyin kaynağının Allah olduğunu göstermek içindir. Peygamber yalnızca mesajın ileticisidir; ona itaat, mesajın sahibine bağlılık anlamına gelir. Böylece Allah, hayatın içindeki otorite olarak görünür hale gelir.


4. Benzer Temsilî İfadeler


Kur’an’da Allah’ın müdahilliğini anlatan benzer örnekler şunlardır:

“Allah’ın eli onların ellerinin üzerindedir” (Fetih 10):*

Biat eden müminlere, Allah’ın doğrudan işin içinde olduğu hissettirilir.


“Onları siz öldürmediniz, Allah öldürdü” (Enfal 17):*

Savaşta kazanılan zaferin, insan gücünün ötesinde Allah’ın kudretiyle gerçekleştiği hatırlatılır.


“Ben size şah damarınızdan daha yakınım” (Kaf 16):*

Allah’ın denetimi ve müdahalesi en mahrem düzeyde bile devam eder.


“Allah dilediğini yükseltir, dilediğini alçaltır” (Al-i İmran 26): Tarihin ve siyasetin belirleyeni olarak Allah tasvir edilir.


Sonuç

Kur’an, Allah’ı yalnızca aşkın bir varlık olarak değil, hayatın içine müdahil olan, otoritesini doğrudan hissettiren bir Rab olarak anlatır. Melekler, doğa güçleri, peygamber ve sembolik tasvirler hep bu gerçeğin farklı yansımalarıdır. Bütün bu temsilî ifadeler, insana tek bir hakikati hatırlatır: Gücün ve kudretin asıl sahibi yalnızca Allah’tır.

https://dersvekuran.blogspot.com/202...lan-allah.html