14. February 2013, 07:26 AM | #1 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
El-kerım
http://www.tefekkur-dergisi.com/el-_kerim.html den alintidir.
EL- KERİM İyilik yapan, keremi bol, cömert olan demektir. Bağış ve hayrı hiç tükenmeyen demektir. İnsan, ana rahmine düşmesinden itibaren Yüce Allah’ın keremiyle tanışır. Anne karnındaki gelişimine hiç kimse müdahale edemezken, keremi bol Allah, onun için ne gerekli ise verir. Dünyaya geldiğinde ihtiyacı olan her şey onun için hazırdır. Hâlbuki insan yavrusu bunları elde etmek için hiçbir şey yapmamıştır. “Allah sizi önce topraktan sonra nutfeden yarattı. Sonra sizi çift çift yaptı. Bir dişinin gebe kalması ve doğurması hep O’nun bilgisiyledir. Bir canlıya ömür verilmesi de, onun ömründen azaltılması da mutlaka bir kitapta (yazılı)dır. Şüphesiz bu, Allah’a göre kolaydır.” Fatır suresi- 11. bu Yüce Allah’ın o yavrudan karşılık gözetmeden verdiği ikramdır. İnsan yetişir. Bu sırada kendisine ihsan edilen sadece rızık değildir. Akıldır, ilimdir, görmektir, uykudur, sevgidir, güvendir, sabırdır, gülmektir, sosyal hayattır, kendisi gibi olanların olmasıdır. Yüce Allah kereminden bizlere ilim vermeseydi, bugünden teknolojiden yararlanabilir miydik? İlim vermeseydi, tıp bu kadar ilerleyebilir miydi? Allah’u Teala ilim öğrenmemize izin vermeseydi, hukukumuzu bilir miydik? Yazmayı ve okumayı öğreten Allah’tır. Her şey O’nun izni ve kararıyla olur. O ilimde ihsanı bol olandır. “ Yaratan Rabbinin adıyla oku. O, insanı alâktan yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir. O (insana) kalemle (yazmayı) öğretti. İnsana bilmediğini öğretti.” Alâk suresi–1–5. İnsan ilmi nereden öğrenir? Elbette Rabbinin kereminden ona ulaşır. Vasıtalar dikkatimizi dağıtmamalıdır. Karar Rabbimizin kararıdır. Yüce Allah kullarına her yönden cömerttir. Bunlardan biri de hükümleridir. Hikmetle hükmederek kerem kapılarını yüzümüze açar. Bütün hükümleri kerim sonuçludur. Sizce Cennet nimetleri neyi ifade eder? Helal hükümlerin ve yasakladığı hükümlerin arkasında da yüzlerce hikmetler vardır. Hiçbir hüküm hikmetsizi hayırsız ve kulların aleyhine değildir. Örn; zinayı ele alalım. Erkek ve kadınlar arasında bazı sınırların getirilmesi ile zina engelleniyor. Zinanın yasaklanmasının arkasında, bireysel ve toplumsal birçok hikmetler vardır. Yüce Allah’ın her tavsiyesi O’nun cömertliğini yansıtır. Ayrıca Allah Teala hüküm koyarken sadece tek boyutlu koymuyor. Hayatımızın her alanını kapsayan ayetler veriyor. Bu demektir ki, hayatımızın her alanı, her anı, her boyutu hükmüyle birlikte keremiyle kuşanıyor. Yani hayatının her alanında Allah’a dayanırsan ve O’na göre hükmedersen, O’nun keremiyle karşılaşırsın. Bugün insanlar gerek maddi yönden, gerek manevi yönden, ister bireysel, ister sosyal olsun, açlık, fakirlik ve zillet çekiyorlarsa, bunun nedeni Yüce Allah’a dayanmadıklarındandır. Dolayısıyla O’nun keremine kavuşamıyorlar. “ …Üzerlerine alçaklık ve yoksulluk damgası vuruldu. Allah’ın gazabına uğradılar. Öyle oldu, çünkü onlar, Allah’ın ayetlerini inkâr ediyorlar ve haksız yere Peygamberleri öldürüyorlardı. İsyana daldıkları, sınırı aştıkları için bunu hak ettiler.”Bakara suresi–61. bu ayeti Kerime bize gösteriyor ki; Yüce Allah, kendisinin ve elçisinin tavsiyelerini ciddiye almayanlara cömertliğini kesiyor. Allah Teala, insanoğlu, tarih boyunca Allah’ın kitaplarının ve peygamberlerinin kıymetini bilmemelerine rağmen, yeni bir fırsat vererek kerim kapılarını kapatmamıştır. Kerim olmasını yanında Tevvab’tır. İnsanların tahrifine, nankörlüğüne ve sorumsuz davranmalarına rağmen, onlar arasında duyarlı olabilecekler için yine kitap ve elçiler göndermiştir. Çünkü Yüce Allah lütfunda kerim olduğu gibi, insanların bir kısmının sorumsuzluğunu diğer bir kısmına yüklemeden, adaletinde de kerim olduğunu göstermiştir. O kadar lütuf ve rahmeti geniş ki, insanoğlu birçok hatalarına rağmen af dilese, değişse ve durumunu düzeltse Rabbimiz yine onu kabul ediyor ve keremiyle kuşatıyor. Çünkü O, affetmede de Kerimdir. “Kim yaptığı haksızlıktan sonra tevbe eder, halini düzeltirse, şüphesiz Allah, onun tevbesini kabul eder. Çünkü Allah bağışlayan, merhamet edendir.” Maide suresi–39. Yüce Allah kullarına sadece maddi boyuttan değil, her açıdan insanoğluna karşı cömerttir. Mesela insanda bir çeşit sevgi yoktur. Allah sevgisi, peygamber sevgisi, kitap sevgisi, eş sevgisi, ana- baba sevgisi, kardeş sevgisi, arkadaş sevgisi, yemek sevgisi, çiçek sevgisi, hayvan sevgisi… Bu Yüce Allah’ın sevgisinde de cömert olduğunu göstermez mi? Bu şekilde cömertliği her yönden bizleri kuşatan Allah’a hamd etmekten başka ne düşer? “Hamd âlemlerin Efendisi Allah içindir.” Fatiha–1. Allah Teala tüm nimet ve lütuflarına karşılık bizden hamd etmemizi istiyor. Aslında bizim tüm bu nimetlerin karşılığını verebilme gücümüz yoktur. O halde hiç olmazsa bu gerçeği örtmeyelim ve hakikati haykıralım. “…dedi. “Bu, Rabbimin lütfundandır. (kendisine) şükür mü edeceğim yoksa nankörlük mü edeceğim diye beni sınamak istiyor. Şükreden kendisi için şükretmiş olur. Nankörlük edene gelince Rabbim müstağnidir.(onun şükrüne muhtaç değildir) çok kerem sahibidir.”Neml suresi- 40. İnsan, Allah’ın hakkını ödeyemediği halde bir de kalkıp inkâr ederse veya Yüce Allah’ın ihsanını başkalarına isnat ederse, onlara teşekkür ederse, bu insan tam bir küfre düşmüş olur. Allah’ın bizden istediği potansiyelimiz kadar hamd etmektir. Hangi boyuttan Allah’a şükredersen ve sığınırsan oradan sana rahmet ve hikmet pınarları fışkırır. Yeter ki Allah rızasını kazanmak için alternatif yollar bul. Allah hiçbir teşekkürünü karşılıksız bırakmaz. O hem Eş-Şekur’dur, hem de El-Kerim’dir. O halde insan da Allah’a sadece mal olarak değil, her yoldan hamd etmelidir. Her yönden kendisi de Rabbi gibi cömert olmalıdır. Sağlıklı bir Müslüman, hasta olanlara yardım ediyorsa sağlığından infak etmiş olur. Bir Müslüman problemli bir insanı dinliyorsa ona çözüm yolunda hayırla destek oluyorsa, o yönüyle cömert olarak Allah’a teşekkür etmiş olur. Bir Müslüman bir Müslümana selam veriyorsa bu sevgisini infak ederek cömert olmuş olur. Bir müslüman ilmini başkalarına ulaştırıyorsa, o ilminde cömerttir. Emekte, zamanda, sağlıkta, malda vs. Her yönden cömertlik yapabilir. Yeter ki, “Allah’ın rızayı ilahisi” için yapsın. Böylece her hal, bir şükranlık hali olur. Bu müminlerin en göze çarpan özelliği olmalıdır. “…Kendilerine verdiğimiz rızklardan harcarlar.” Bakara suresi–3. Ancak böyle cömert olan bir kul, kerem sahibi olan Allah’a yakışır ve Yüce Allah cömert olanları sever. “Mallarını gece-gündüz, gizli- açık Allah yolunda verenlerin mükâfatı Rabbleri yanındadır. Onlara korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklardır.” Bakara suresi–274. Unutmamak gerekir ki teşekkür etmesini bilen cömert inananlar için Allah onlara ebedi olarak cömert olacaktır. Onlara ebedi cennet hayatını veriyor. O halde kim Yüce Allah’ın cömertliğinden şüphe ediyorsa zaten o kâfir olarak damgalanır. Ümidini kesmiş olan bir kula da Allah niye cömert olsun ki? Parolamız; Yüce Allah’ın her sıfatının yanı sıra El- Kerim olduğuna iman ettik. La Kerime illallah. |
Bookmarks |
Etiketler |
elkerım |
|
|