12. April 2013, 02:29 PM | #21 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Alıntı:
Bart Kardesim, Ani Bebek Ölümü Sendromu'nu duydunmu? Ani bebek ölümü sendromu nedeniyle ölen hemen bütün bebekler, uykudayken ölmektedir. Sebebi ne olursa olsun ecelin önüne gecilebilinirmi? Nice 90 lik dedelerimiz var bir ellerinde sigara bir ellerinde kahve fincani evlerinin kapi önünde oturup gün gecirenler. Ömründe sigara icmemis ve icenlerin yakinin da bulunmamis olanlarin genc yaslarinda dahi kanserden hayata veda etmeleri. Dogum anlarinda ölen nice annelerimiz. Ecelimizi oldu olacak bir de biz kendimiz tayin etseydik, bir tek o kalmisti acaba Allah herseyi bilirmi bilmezmi derken ona da ortak ciktik sonunda. Acaba saati belli olan ecel hangi kitapta yazilidir deniyor onu da merak ettim. Selam ve dua ile. |
|
12. April 2013, 02:49 PM | #22 | |
Super Moderator
Üyelik tarihi: Mar 2012
Mesajlar: 963
Tesekkür: 481
200 Mesajina 303 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Alıntı:
yaşam kaliteniz ile bunu uzatıp kısaltmak elinizde mi değilmi... birde dikkat ederseniz ben ecelden bahsetmedim... istediğin kadar kaliteli yaşa yolda giderken ayağın takılır düşer ölürsün... Oku atan el misali... bilmem anlatabildim mi?
__________________
"Hayat bugündür. Emin olduğun tek hayat. Onu en iyi şekilde yaşa." |
|
12. April 2013, 03:09 PM | #23 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Hangi "Yasam Kalitesi" Bart Kardesim,
Hava kirliligi, gürültünün verdigi rahatsizliklar, genleriyle oynanan ve hasarattan koruma dolayisiyla ekinlere püskürtülen zehirli maddeler, gün isigi görmeden antibiotiklerle ( baska maddeler de olabilir ) damizlik misali beslenen hayvanlar, denizlerin pislenmesi, bir somun ekmege akla hayale gelmeyen maddelerin karistirilmasi, bebek mamalarinda dahi bulunan zararli maddeler... Hangi yasam kalitesi Kardesim. Dag basinda deniz kenarli bir cennette miyiz ki, kendimiz ekelim kendimiz avlanalim, kendimiz üretelim. Gelmisiz bir kere oyuna, ya bu deveyi güdersin ya bu diyardan gidersin... saglikli beslenelim diye basimiza gelenlerden bir haberiz. Bu imkani dahi almislar elimizden. 20 lik denen dislerimiz dahi tembelligimize ayak uydurur olmus. Ya bir de dedigin gibi, saglikli besleneyim derken ya ayagin kayar düserdin, ya ucak düser, ya titanic batar... ya da boynuna asilmis bir bombayla itin teki cevrende dolasir..toprak kaymasiyla villandan olursun... seni cekemeyen evini, dükkanini atese verir... Kim neyi hesaplayabiliyor? Selam ve dua ile. |
merdem Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | bartsimpson (12. April 2013) |
12. April 2013, 04:03 PM | #24 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.020
Tesekkür: 3.570
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamünaleyküm! Değerli kardeşlerim!
İsterseniz Rabbımızın ayetleriyle birlikte tefekkür edelim. Rabbimiz “Tin” 6 da: “Gerçekten Biz, insanı en güzel biçimde oluşturduk,” Secde 7’de: "Ki O, oluşturduğu her şeyi en güzel yapan ve insanı oluşturmaya bir çamurdan başlayandır." Mümin 64’te: "Allah, sizin için yeryüzünü bir karargâh, göğü de bir bina yapan, size şekil veren, –ki şekillerinizi ne de güzel vermiştir– ve sizi temiz şeylerden rızıklandırandır. İşte O, Rabbiniz Allah'tır. –İşte, âlemlerin Rabbi olan Allah ne cömerttir!–" Teğabün/ 3’te: "Allah gökleri ve yeri hak ile oluşturdu ve sizi biçimlendirdi. –Biçimlerinizi de ne güzel yaptı!– Ve dönüş yalnızca O'nadır." Mülk/3,4’te: "O, yedi göğü, birbiri üzerine uyumlu olarak oluşturandır. Rahmân'ın [yarattığı bütün canlılara dünyada çokça merhamet eden Allah'ın] oluşturmasında bir çatlaklık-uygunsuzluk görmezsin. Haydi, gözünü döndür, bir bozukluk görüyor musun? Sonra gözünü iki kere daha döndür. Gözün, âciz olarak ve çok bitkin olduğu hâlde sana dönecektir." buyurduktan sonra Ahzab/ 72’de: "Şüphesiz Biz, emaneti [bütünlüğü, kusursuzluğu, mükemmelliği] göklerin, yerin ve dağların üzerine yaydık, yaygınlaştırdık da, onlar, onu taşımaya yanaşmadılar, bütünlüğün, kusursuzluğun, mükemmelliğin alıp götürülmesinden korktular. Ve onu insan taşıdı [onu aldı götürdü, ona ihanet etti]. Şüphesiz insan, çok yanlış davranan; kendi zararlarına iş yapan ve çok cahildir." Rum/41’de: "İnsanlar dönerler diye; kendilerinin elleriyle kazandıkları şeyler yüzünden, yaptıklarının bir kısmını onlara tattırmak için karada ve denizde kargaşa ortaya çıktı." buyurur. Nisa/ 118, 119’da: "Allah İblis'i dışladı. Ve İblis, “Elbette Senin kullarından belirli bir pay alacağım, onları kesinlikle saptıracağım, onları boş kuruntulara sokacağım ve onlara emredeceğim de etinden-sütünden yararlanılan hayvanların kulaklarını yaracaklar, onlara emredeceğim de Allah'ın oluşturuşunu/ölçülendirdiğini bozacaklar” dedi. Ve her kim Allah'ın astından şeytanı yol gösterici, koruyucu yakın edinirse, o zaman şüphesiz o, apaçık bir ziyan ile ziyana uğrar." Rad/11’de: "Her kişi için, iki elinin arasından ve arkasından –Allah'ın işinden olarak–, onu gözetip koruyan izleyiciler vardır. Gerçekte, bir halk, kendi benliklerinde olanı değiştirmedikçe, Allah hiçbir şeyi değiştirmez. Ve Allah, bir topluluğa kötülük istedi mi, artık onun geri çevrilmesi söz konusu değildir. Onlar için O'nun astlarından bir yardım eden, koruyan, yol gösteren bir yakın da yoktur." buyurur. Şimdi bu ayetler ışığında konuyu tefekkür ederek değerlendirebilenlerden olalım. İnşaAllah. Tefekkür ettiğimde insanlarda görülen fiziksel ve zihinsel fesatların Allah’tan mı yoksa kullardan mı? olduğunu sormadan edemiyorum. Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah’a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
12. April 2013, 04:41 PM | #25 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Tefekkür ettiğimde insanlarda görülen fiziksel ve zihinsel fesatların Allah’tan mı yoksa kullardan mı? olduğunu sormadan edemiyorum.
Hic süphesiz insanlarda görülen fiziksel ve zihinsel fesatlar kullardan olusur Dost1 Kardesim. Rabbimiz iyiyi kötüyü apacik belirtmistir ayetleriyle, halen ortalikta fesatlar dolasiyorsa, bunun sebebi Allah'i geregince takdir edememizden dolayidir. Biz yeryüzünde yasiyoruz, baska alemleri düsünecek algilayacak kapasiteye sahip degiliz ve bu yüzden doguyor fesatliklar. Sabah kalkip ise gitmemiz, alis-verislerde bulunmamiz, aile hayatimiz, önümüzdeki bir tabak yemek bunlarin hepsi real elle görülür tutulur cinsinden. Ölümden sonraki tekrar canlandirilisimizda bizleri nasil bir yasam bekliyor bilemiyoruz. Maddenin insanlariyiz biz, manevi bir dünyayi canlandiramiyoruz. Rabbimiz her ne kadar cennet ve cehennemle aciklamalarda bulunmus ise, bu aciklamalar o günün insanlarinin icinde bulunduklari ortama, yasam sartlarina ve anlayislarina göre olmustur. Cennetteki akar sular, yesillikler, cehennem atesi bir nevi Arabistan'in cografi durumlarina göre izahlanmistir. Cöldeki bir yudum taze suya muhtac bir bedevinin akar billur su karsisindaki sevinci nasil cenneti ifade ediyorsa, ayni sekilde cöller de bir nevi cehennem atesiyle esit duruma geliyor. Biz bu günkü lüks hayat icerisinde yesillikler arasinda akan bir pinarin, bin bir cesit meyvenin özlemini duyamiyor ve idrak edemiyoruz kiymetini. Bunlar misal olarak insana cazip gelmeyebilir, sonunda cennet bana bunlarimi sunuyor diye hatta dudak bükenler olabilir. Bir cok ateistlerin alay konusu ettikleri gibi. Iste nankörlügümüz böyle basliyor. Dünyanin, ayin ve günesin tüm öbür planetlerle yildizlarla sagladiklari düzeni dahi en gayet normal halleridir diye yorumluyoruz. Tabiatin bize sunduklarini en tabi hakkimiz olarak görüyoruz, cogunun aklina bir sükür bir hamd dahi gelmiyor. Allah razi olsun siz degerli Kardeslerimizden, hic olmazsa bizleri devamli uyarmis bulunuyorsunuz bilgilerinizle ve kim oldugumuzu neden var oldugumuzu ve kime ait oldugumuzu hatirlatiyorsunuz. Rabbimizi geregince idrak eden kullari olmamiz dileklerimle. Selam ve dua ile. |
merdem Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | dost1 (12. April 2013) |
Bookmarks |
Etiketler |
akil, kuran |
|
|