30. October 2016, 01:47 PM | #121 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2013
Mesajlar: 641
Tesekkür: 77
125 Mesajina 170 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 |
Benim merak ettiğim bir konu var, sure uygun diye burada soruyorum;
Kimler ile cinsel ilişkiye girebiliriz ? Örneğin param yok evlenemiyorum yada evliliği devam ettirebilecek durumda değilim bir çıkıyorum evden 6 -7 ay yada 1 sene yokkum. Yada çok zenginim tek eş de bana yeterli gelmiyor yada eşiniz sizi tatmin etmiyor (Kadın erkek ayrımı yapmadan soruyorum) Kur an a göre ne yapabiliriz ? Daha doğrusu zina ya düşmeden herhangi bir şekilde cinselliği nasıl yaşarım ? |
9. December 2017, 07:07 AM | #122 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
وا نكحوا ,فا نكحوا
harekesizken de farklı yazılmıştır itirazı yapılabilir ve şuna dikkat çekilebilir: " وا نكحوا"daki و (vav) ve ا (elif) harfleri birbirlerinden ayrı yani وا şeklinde yazıldığı halde "فا نكحوا"da ف (fe) ve ا (elif) harfleri birleştirilerek فا şeklinde yazılmıştır. Bu, okuma esnasında "فا"deki "elif"in es geçildiğini ama aslında i olduğunu gösterir, o halde fenkihû aslında feinkihu olup KENDiNiZE nikahlayın yani evlenin anlamını taşımaktadır. Bkz http://oi66.tinypic.com/2mcglj6.jpg Bu itirazı Nisâ 6'daki (el yazmasında alttan 8. satırdaki) فا شهدوا kelimesi çürütüyor çünkü bu kelimenin kıraati feişhidu değil "fe eşhidu"dur ve tıpkı nasıl fe enkihu BAŞKALARINA nikahlayın yani evlendirin anlamını taşıyorsa fe eşhidu da Nisâ 6'da şahidlendirin anlamını taşımaktadır, KENDiNiZ şahidlik edin değil. |
10. December 2017, 02:47 AM | #123 | ||
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
Kur'an'da çok eşlilik elbet yoktur, YOKTUR diyen sizi niye eleştireyim. Ama bakar mısınız: Alıntı:
Sayın Hakkı Yılmaz'a göre KENDiNiZE nikahlayın: ...toplanacaksınız ve yetimlere bakmakla mükellef olan kadınları ikişer ikişer, üçer üçer, dörder dörder nikâhlamak üzere bir kampanya düzenleyeceksiniz. Böylece yetimler üvey çocuklarınız, yetimlere bakmakla mükellef kadınlar da eşleriniz olacak. |
||
10. December 2017, 03:56 AM | #124 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Sayın Hakkı Yılmaz'a
ve onun gibi Kuran'da çok eşlilik var diyenlere sorular: 1 ikişer ikişer, üçer üçer, dörder dörder demek ikisini aynı anda, üçünü aynı anda, dördünü AYNI ANDA demek (Bkz Fâtır 1) yani bir adam örneğin DÖRT kadını aynı anda nikahlayıp zifaf odasına alacak. Buna islamî ahlak izin verir mi ve güç kuvvet yeter mi? Ama adam örneğin 4 kadının her birini kendi talibine nikahladığında o yapılan iş ahlak ve güç kuvvet dahilindedir. 2 "Nûr 33'te belirtildiği üzere "yeminlerinizin sahip olduğu" kimselerin ERKEK olanları var, erkek inanırlar onları KENDiLERiNE mi nikahlayacak? 3 Nisâ 3'te sizin deyiminizle "yeminlerinizin sahip olduğu"nu nikahlayın deniyor ama Ahzâb 55'te görüldüğü üzere peygamber eşlerinin de var yeminlerinin sahip olduğu, peygamber eşleri "yeminlerinin sahip olduğu"nu KENDiLERİNE mi nikahlayacak, başkalarına mı? 4 Nisâ 3'teki "mâ TÂBE lekum"a sizin için HOŞ OLAN diyorsunuz, ama Nisâ 4'teki "in TIBNE lekum"a size ikramda bulunan... Oysa ikiside AYNI fiil. Neden Nisâ 3'te de size kendilerini taliplerine nikahlama yetkisi verip sizin için sevap kazanma imkanı yaratmak suretiyle size ikramda bulunan (kadınlar) demiyorsunuz? Asıl önemlisi, size HOŞ OLAN ifadesi abes gelmiyor mu size yani ya siz onlar için... HOŞ OLMAYAN biriyseniz nolacak? Konu Hasan Akçay tarafından (10. December 2017 Saat 06:16 AM ) değiştirilmiştir. |
11. December 2017, 04:11 AM | #125 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Bir de şu itiraz yapıldı:
4:3'teki "فا نكحوا" kelimesini diyelim ki dediğiniz gibi "evlendirin" olarak ele aldık, 4:25'deki "فَا نْكِحُوهُنَّ" kelimemizi ne olarak ele alacaz? Cevap: Nikahlayın olarak alacağız, bırakacağız öyle kalacak! Kimse karışmayacak, manipüle etmeyecek. Akıl sağlığı yerinde olanlar sözün gelişine, ayetin içeriğine... bakarak doğru anlamı görürler. فا شهدوا: Öyleyse şahidlendirin (4:6) فا نكحوا: Öyleyse nikahlayın (4:25) فا نكحوا: Öyleyse nikahlayın (4:3) وا نكحوا: Ve nikahlayın (24:32) Nisâ 25: Öyleyse onları nikahlayın ailelerinin izniyle -فا نكحوهن بإذن أهلهن Nisâ 1: Ey insanlar, Nisâ 3: öyleyse nikahlayın... o kadınları -فا نكحوا... النساء |
11. December 2017, 05:29 AM | #126 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Nisâ 25:
Bağımsız iffetli müminelerle evlenmeye güç yetiremeyenleriniz için yeminlerinizin size bağladığı mümin genç kızlarınız var. Sizin imanınızı Allah bilir, hepiniz birbirinizdensiniz. Onları ailelerinin izniyle nikahlayın -فا نكحوهن بإذن أهلهن ve mehirlerini güzelce kendilerine verin. Onlar da iffetlerini korusunlar, uygunsuz davranmasınlar ve gizli dost edinmesinler. Koruma altında uygunsuz davrandıklarında ise cezaları bağımsız müminelere verilenin yarısıdır. Darlananlarınız içindir bu ama dayanmanız daha hayırlıdır. Koruyandır Allah, bağışlayandır. |
12. December 2017, 03:34 AM | #127 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
Nisâ üçte EVLENDiRiNiZ türündeki okumaya sahiden gidilemez mi ya da gidilmek zorunda mı buyurun birlikte bakalım. Kendilerini evlendirme yetkisini size vererek sevap kazanma imkanı sağlamak suretiyle (sayın Hakkı Yılmaz'ın deyimiyle) size ikramda bulunan kadınları (mâ tâbe lekum min en nisâ') ikişer, üçer, dörder nikahlayın. "Nikahlayın"ın ayette 3 tane "Nesne"si var: 1."mâ meleket eymân"ınızı yani "yeminlerinizin sahip olduğu insanlar"ı nikahlayın 2.kadınların ikişerini, üçerini, dörderini nikahlayın -mesné ve sülése ve rubâa 3.yalnızca birini nikahlayın 1.1 Nikahlayacağınız o insanların ERKEK olanları var (Bkz Nûr 33) ve siz erkeksiniz... ERKEKLERi erkekler KENDiLERiNE nikahlayıp onlarla evlenmezler hocam, onları talibi oldukları kadınlarla evlendirirler. Ayette söylenen bu. 1.2 O devrin bazı kadınları, örneğin peygamberin eşleri de sahip o insanlara (Bkz Ahzâb 55). Peygamberin eşleri eş edinmiycek onları hocam, evlendirecekler. 2 İkişer, üçer, dörder demek ikisini aynı anda, üçünü aynı anda, dördünü AYNI ANDA demek. Kanıt için Fâtır 1'e bakar mısınız, orada şöyle deniyor: Övgüler olsun gökleri ve yeri yaratana ve melekleri ikişer, üçer, dörder kanatlı elçiler yapana câilil melâiketi rusulen ulî ecnihatin mesné ve sulése ve rubâa Allah örneğin 4 kanatlı bir meleği yaratırken meleğin önce 1. kanadını ve üç beş yıl sonra 2. kanadını ve altı yedi yıl sonra 3. kanadını ve daha sonra 4. kanadını yaratmadı değil mi, "Ol!" dedi, meleğin 4 kanadı AYNI ANDA oluverdi. Şimdi düşünün. Allah'ın "O kadınları ikişer, üçer, dörder nikahlayın!" buyruğuna muhatap olanlar, örneğin 1 adam 4 kadını aynı anda kendisine nikahlayıp gerdeğe girecek 4 kadınla. Olacak şey mi hocam, "hulukin azîm" üzerindeki resulun ilettiği islam kaldırır mı bu iğrenç ahlaksızlığı? Elbet kaldırmaz ve mütercimler de bunun ayırdındadır ki kendi çevirilerinde "ikişer ikişer ve üçer üçer ve dörder dörder"i dörde kadar diye çarpıtıyorlar -örneğin B Sadak, C Külünkoğlu, Diyanet (eski), Elmalılı. 4 eşe sahip olmak isteyen 1 adam ilk eşini şimdi alacak mış mış, 2. eşini üç yıl sonra, 3. eşini daha sonra, 4. eşini daha daha sonra... Elleri mahkum çarpıtmaya çünkü "Evlendirin!" buyuran Allah'ın sözü "Evlenin!" diye çarpıtılmış bir kere, öteki kelimeler ona uydurulmak zorunda. . Konu Hasan Akçay tarafından (13. December 2017 Saat 04:37 AM ) değiştirilmiştir. |
|
13. December 2017, 01:05 PM | #128 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Nisâ 4:
Ve âtûn nisâe "sadukât"ihinne NIHLATEN O kadınlara sadakalarını KARŞILIKSIZ verin Buradaki sadakalar kelimesinin mehirler olarak çarpıtılmasının nedeni de herkesin aklını evlenmek ile bozmuş olmasıdır. Ali Ünal: Evleneceğiniz kadınlara mehirlerini gönül hoşluğu ile verin. C Yıldırım: (Evlendiğiniz) kadınlara mehirlerini güçlük çıkarmadan gönül rızasıyla verin. Elmalılı: ve aldığınız kadınlara mihirlerini efendicesine verin H B Çantay: (Aldığınız) kadınların mehirlerini yürekden isteyerek ve (Allahın) bir atiyye(si) olarak verin. Ö Öngüt: (Nikâhınıza aldığınız) kadınların mehirlerini bir hak olarak seve seve verin. S Yıldırım: (Nikâhınıza aldığınız) kadınların mehirlerini bir hak olarak seve seve verin. Hakkı Yılmaz: Ve o kadınlara [yetimlerin kadınlarına] mehirlerini seve seve veriniz . Oysa Arapça metinde ve o kadınlara "sadakalar"ını karşılık beklemeden verin deniyor, o kadar. Evlenmenin esamesi bile yok Allah'ın ayetinde. Kısacası 4. ayet yetimlerin malları hakkındadır tıpkı 2. ayet gibi. Şu farkla ki 2. ayet yetimlerin kadın olanlarını da kapsamakla birlikte erkeklerin malları hakkında uyarıda bulunuyordu, 4. ayet yalnızca kadınların malları hakkında uyarıda bulunuyor. Yetimlere mallarını verin (emvaleHUM), pisi temizin yerine koyup değiştirmeyin (2). Kadınların mallarını hiç bir karşılık beklemeden verin (4). Belli ki korumanız altındaki yetim kızlardı onlar, kendilerine sadakalar verildi ve böylece mallara sahip oldular ve büyüyüp kadın olduklarında mallarını istiyorlar sizden. Vereceksiniz, hem de hiç bir karşılık beklemeden. NIHLATEN karşılık beklemeden demek, hani bal arıları ayılar için ağaç kovuklarına ve kaya girintilerine bal yaparlar ya, karşılığında hiç bir şey beklemeden tıpkı onlar gibi. Niçin karşılık bekleyesiniz ki? Kendi mallarını istiyorlar sizden, mehir değil. . Konu Hasan Akçay tarafından (13. December 2017 Saat 03:39 PM ) değiştirilmiştir. |
13. December 2017, 04:47 PM | #129 | ||
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Daha sonra itirazlarımı yazacağım, ama önce bitmez tükenmez kurguların, tasarların bitmesini, "miz-an-sen"lerin sona ersini bekliyorum; ama Hasan Bey de durmadan üretiyor. Fazla bekleyemedim çünkü şu soru beni zorladı.
Alıntı:
Alıntı:
Bir yerde "kadınlar"a verin Diğer yerde "yetim kızlar"a verildi. Ne? -Sadaka. -Neden Sadaka? -Sadaka ne ki? -Niye Onlara verilsin ki? -Hem de karşılıksız. Şimdilik. Saygılarımla. Galip Yetkin. Konu galipyetkin tarafından (13. December 2017 Saat 06:34 PM ) değiştirilmiştir. |
||
14. December 2017, 12:12 AM | #130 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
Merhaba Galip bey. Önünüzdeki yazıyı dikkatli okuyun önce, doğru anlayın ki ona dair ettiğiniz sözün bi gerçekliği olsun. Örneğin -Sadaka ne ki? -Niye Onlara verilsin ki? -Hem de karşılıksız. Güzel kardeşim, orada geçen "sadukâtihinne"nin o kadınlara onlar henüz küçük iken verilmiş sadakalar olduğu, dolayısıyla tıpkı 2. ayetteki emvaleHUM gibi onların kendi malları olduğu, "Kadınlara sadukâtını verin" emrinin muhatapları tarafından hem de karşılıksız (?) olarak verilecek sadakalar olmadığı, kadınların kendi malları olduğu yazıda belirtilmiş. Sağır duymaz, uydurur derler benim köyümde. Sadukâtihinne mevcut çeviri sahiplerinin uydurduğu gibi verilecek mehirler değildir, sizin uydurduğunuz gibi verilecek sadakalar da değildir; kadınların kendi mallarıdır ki eskiden edinilmiştir. Kişilerin kendi malları onlara zevcelik karşılığı mehir olarak ya da sevap karşılığı sadaka olarak verilmez, bal arılarının yaptığı gibi karşılıksız verilir ki bakın ayette NIHLATEN deniyor - نحلة. "Benim yazılarıma lütfen karışmayın, size izin vermiyorum!" dedim, onu da anlamadınız. Sizin tasallutunuza uğramamak için daha ne yapayım, bu forumda yazmayı mı bırakayım? . Konu Hasan Akçay tarafından (14. December 2017 Saat 04:02 AM ) değiştirilmiştir. |
|
Bookmarks |
Etiketler |
nisa, suresi |
|
|