3. December 2015, 08:25 AM | #131 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Artık bu çöpçatanlık işi sıkmaya başladı.
Şimdi tamamı müteşabih olan bu 3. ayete yetimler lehine faydacı bir anlayışla, ne dediğine bakılırsa, bu ayet standart hayat şartlarının altında yaşam sürdürmeye mecbur bırakılan yetimlerin Allah'ın verdiği dünya nimetleri ile buluşturulup, onlara kol-kanat gerilmesi ve bunun nasıl yapılması gerektiğini anlatır. Bu kol kanat germe de gene müteşabih anlatı ile: MESNA(ikişer): yardımlaşarak. SÜLASE(üçer): İçe sinecek derecede RUBA(dörder): Fayda sağlayacak oranda olması istenmekte. Bu ifadeler 35/1. ayette de müteşabih olarak geçer. 4/3. ayeti de bu anlayışla tercüme etmek de öyle yapıldığı, katmalar katıldığı andaki gibi zor değil: "Eğer yetimler konusunda haklarını vermede korkunuz yoksa(işiniz, durumunuz müsait ise, yani altından kalkabilecek iseniz), o zaman sizin için temiz olan işlerinizle bunları ikişer, üçer, dörder (yardımlaşarak, yardımlarınız içe sinecek ve fayda sağlayacak şekilde), maharet edinecekleri şekilde(veya maharetlerine uygun şekilde) nikahlayın/iş sahibi yapın/iş ile buluşturun/meslek öğrenmek üzere çalıştırın. Bu şekilde(çalışmaktan, yani işçilerin fazlalığından dolayı) adil olamamaktan çekinirseniz o zaman bir tanesi ile ilgilenin; ya da(bunu da yapamıyorsanız) evinizdeki/elinizin altındaki "beslemeyi" işe gönderin/meslek öğretin." (Meslek öğrenmeye yönelik okumak veya okutmak da "iş" kapsamı içinde düşünülmelidir.) 4/4 ayetin ilk cümlesi ile de yerleştirilecekleri işlerin becerilerine/yeteneklerine/maharetlerine(mehir) uygun ücret "sadukat" verilmesi istenir. Böylece konu benim yönümden kapanmış olup isteyen yetimleri başlık parası karşılığı evlendirir, ister evinde hizmet ettirir. Saygılarımla. Galip Yetkin. Konu galipyetkin tarafından (7. December 2019 Saat 03:04 PM ) değiştirilmiştir. |
3. December 2015, 09:22 AM | #132 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
"Bunlar benim düsüncem" dediniz.
Güzel. SAYGI hakkidir düsüncenizin. Ama sizin de farkli düsüncelere SAYGI göstermeniz kosuluyla. Çöpçatanlik möpçatanlik... Lütfen! * Bakin Nûr 32'de "Evli olmayanlarinizi NiKAHLAYIN!" diyor Allah. 1.Eger "Nikahlayin!"dan kasit "Is sahibi yapin!" ise evli olanlari neden is sahibi yapmayasiniz? 2.Allah Nûr 32'de büyüklük yapip evlendirin mi diyor çöpçatanlik yapin mi? * Malsiz mülksüz, bes parasiz kimselere mal verin, is kuruverin... tamam ama ayet 3 dahil Nisâ suresinin basindaki yetimler MALLARI OLAN insanlar; sizin malî desteginize muhtaç degiller; malî destek istemiyorlar sizden. Siz onlarin malini kendi maliniza katip yemeyin yeter (ayet 2). Arti, mallarini kullanabilecek ehliyeti kazanmislar ki siz bunu görüp mallarini kendilerine vermis, özgür birakmissiniz onlari (ayet 6). Ekonomik özgürlüklerini kazanmislar. Is kuruveriyorum ayaklarina yatip köstek olmaya hakkiniz yok. Konu Hasan Akçay tarafından (6. December 2015 Saat 04:27 AM ) değiştirilmiştir. |
3. December 2015, 09:54 AM | #133 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
İllaki beni polemiğe katmak.
Hayır katılmıyorum, ve bu konuda son defa yazıyorum. Hiç merak etmeyin malı mülkü olan yetimlerin toprak altından bile çıkar bir yakını, bir uzak akrabası çıkar onu himaye altına alır. Bu devirde ise "vesayet makamı" olan Mahkemeler vardır ve yetimlerin vasileri ve malları bunların denetimi altındadır. Gelelim yetimlerin mallarına. Garibanı okutamadınız veya okumadı. Bir meslek öğrensin diye çıraklıktan başlamak üzere bir işe gönderdiniz. Az veya çok, kendisine bir haftalık verilir. Bu haftalık işi öğrendikçe, iş sahibine faydası arttıkça, artar. Bu haftalık eve getirilir ve bunun içinden kendisinin günlük ihtiyaçlarının karşılayacağı bir miktarı verilir ve geri kalanı ne olur? İşte bunu yemeyin Hasan bey. Hak edince bunu, bunun toplamının tamamını verin. Hiç merak etmeyin. Malı olanın bakıcısı da çok olur Onun-bunun eline kalmaz ve memleket "beslemelerden geçilmez". Ama şimdi "yetimhaneler gırtlağına kadar dolu. Neden acaba? Saygılarımla. Galip Yetkin. Konu galipyetkin tarafından (9. May 2016 Saat 12:44 PM ) değiştirilmiştir. |
galipyetkin Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | bartsimpson (3. December 2015) |
4. December 2015, 01:48 AM | #134 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Insanoglu tehlikeyle dalga geçmeyi seviyor.
Sörf gibi, boga güresi gibi, seytan taslama ve ihram gibi... * Seytana duydugu öfke seline kapilarak terligini çikardigi gibi seytanin kafasina firlatan mi dersin, seytanin üzerine çis yaptigina kendisini inandiran mi. Ahmet Hakan 2001'de hacca gitmis. Onun 16 Ocak 2006 tarihli "Hürriyet"teki yazisindan: …Seytan taslama kulesine yaklastigimda gördügüm manzara suydu: Iri yari adamlar kendilerinden gecmis bir sekilde önüne gelene carparak ellerindeki taslari kuyuya atmaya calisiyorlardi. Ortalik mahser yeri gibiydi. Kimsenin kimseye dikkat ettigi yoktu. Taslama bölümüne biraz yaklasinca bir terlik yiginiyla karsilastim. Taslama aninda yasanan büyük kargasa nedeniyle ayaklardan cikan terliklerdi bunlar. Terlik yiginini asip dengeyi bozmadan kuyuya yaklasmak imkánsizdi. Buna ragmen bütün cesaretimi toplayip kalabaligin icine dalmaya calistim. Olmadi. Kendinden gecmis adamlar gecit vermedi. Bir iki siyrik ve iki kritik sendeleme sonucu kendimi disari zor attim... Matadorumuz bogadan kaçmis. * Ihram iki büyük havludan ibaret bi giysi. http://www.omarali.com.my/omarali2/i...mart&Itemid=57 Donsuz... yani ihramin altinda don yok; tehlike BURADAN kaynaklaniyor. Hacilar son derece tedirgin ama yine de sakalasiyorlar, YiGiDiN MALI meydanda olur filan diyerek. * Ulema ise ayetleri çarpitiyor, masum masum... Örnegin Mâide 2: ihrâmdan çiktiginiz zaman avlanabilirsiniz. (S Ates) ihramdan çiktiginizda (isterseniz) avlanin. (Diyanet) ihramdan çiktiginiz vakit avlanin. (Y N Öztürk) Oysa Arapça metinde ihram yok (iza haleltum fastâdû). Konu avlanmanin helalligi, haramligidir; o halde dogru çevirinin "YASAK DÖNEMDEN çiktiginizda avlanin!" olmasi gerekir (5:2), Size yasakken av hayvani öldürmeyin, lâ taktulûs sayde ve entum hurum (5:95). Konu Hasan Akçay tarafından (5. December 2015 Saat 04:05 AM ) değiştirilmiştir. |
5. December 2015, 12:42 AM | #135 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Öyle basit seyler var ki
akla hakaret diye insan söylemekten çekiniyor. Örnegin mevsimler VAKTEN SABiTTiR; her mevsim yalnizca kendi vaktinde gelir. Mevsimler aylardan olusur, o yüzden aylar vakten sabittir. Avlanmanin yasak oldugu haram aylar vakten sabittir. Peki, "YASAK DÖNEMDEN çiktiginizda avlanin!" buyrugu niçin Mâide 2'de veriliyor, avlanma yasagindan söz etmenin yeri orasi midir? Evet orasidir. Çünkü 1.avlanma yasagi, 2.Mekke panayirlari, 3.hac es zamanlidir. "Haram aylar"dir söz konusu olan. O aylarda av hayvanlari yenice dünyaya getirdikleri yavrularini büyütmektedir; av hayvanlarinin öldürülmesi haramdir ve Mekke'de kurulan panayirlarin güven ortamina ihtiyaci var, savas haramdir. Yaz aylaridir haram aylar çünkü KIS ve ilkbahar mevsimlerinde kervanlarla DIS ülkelere giden Kureys tüccari Mekke'de yoktur (Bkz 106:2), Kureyssiz Mekke panayiri olmaz yani Kuran ayetlerinde belirtilen de bu: Haram aylar KIS mevsimine, ilkbahara denk gelmezler; haram aylar vakten sabittir haram aylar daima ama daima yaz aylaridir. Günesin dogudan gelmesi nasil sünnetullah olup degismez, gegistirilemezse (bkz 2:258) haram aylarin vakten sabitligi de sünnetullahtir; degismez, degistirilemez. O aylardan biri olan Zilhicce, dolayisiyla hac bi su mevsime bi bu mevsime bi o mevsime denk getirilemez. Lütfen bkz http://www.hanifler.com/showthread.php?t=1731&page=3 "Size haramken av hayvani öldürmeyin!" buyrugunu vakten oynak yani NÂMEVCUT bir aya baglamak ve yilda yalnizca 2 gün giyilen "ihram"a sokup kusa çevirmek akla hakarettir. Konu Hasan Akçay tarafından (16. December 2015 Saat 06:10 AM ) değiştirilmiştir. |
10. December 2015, 03:01 AM | #136 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Magara https://www.youtube.com/watch?v=7an1CMngWqc
Nur Dagi https://www.youtube.com/watch?v=_oNbZZepC8U (Videoda görünen basamaklar 2006'da yoktu) * Söylenen o ki Muhammed nebi ilk vahyi Nur dagindaki Hira magarasinda almis. Yaratan rabbinin adiyla oku. Insani bi spermden yaratti o. Oku... * Odamizin penceresinden çok kez uzun uzun baktim Nur Dagina. Merakla ama daha çok özlemle. Ortalik agarmaya basladi mi insanlar tirmanmaya basliyor asagiya yukariya. Uzaktan karincalar gibi. * Bi gün ikindi namazindan sonra yola çiktim. Dagin etegine yürüyerek ulasmam kirk bes dakika kadar sürdü. Beklemeden tirmandim. Insan karincalar patikalar olusturmus. Siz de patikada bi karinca oluveriyorsunuz. * Iki adimda bi dilenci. Çogunun elleri kesik (Videoda 18:45). Paçanizi birinden kurtarsaniz ötekine kaptiriyorsunuz. Hani Medine dilencisi gibi deriz ya, AYNEN. * Insan boyunda bi agaç dikkatimi çekti. Dallarina salkim saçak dilek bezleri baglanmis. Esinti yok. Hiç biri kipirdamiyor. Hani bilgisayar donar ya, iste öyle bisey. * Aksam ezani okundu. Üzerine halilar serilmis bi düzlükte namazimi kildim. Sonra tirmanmaya devam. * Magaraya vardigimda karanlik çökmüstü. Sessiz, ISSIZ, kendi içine kapanmis bi dünya. Yol gösterenler, fotografçilar vardi yalnizca. Magaranin girisini bi haliyla kapatmislar. Yukarida bi gemici feneri. * Genç Muhammed içerdeyken giris açikti elbet. Gökyüzü görünüyordu. Bi de Kabe. Derin düsünceler içindeydi. "Biseyler yapmali!" diyordu. Hani Shakespeare'in "Hamlet"indeki gece nöbetçisi asagidaki saraya bakip ekabirin içkili, CIVIK... vur patlasin çal oynasinci samatasini farkedince "Danimarka'da kokusan biseyler var!" der ya, genç Muhammed de "Mekke'de kokusan biseyler var!" diyordu. Ezici bi yük gibi Muhammed'in belini büküyordu o kokusmusluk. Yoksul ezik mi ezikti, zengin gaddar mi gaddar. Kumar, tefecilik, asiretçilik, kölelik, kumalik... Kadin olmak asagilik bi seydi, tipki oralarda simdi de oldugu gibi. "Biseyler yapmali!" Sonra Rabbi tarafindan teselli edildi: Biz senin gögsünü genisletmedik mi? Belini büken yükü kaldirmadik mi? Adini yüceltmedik mi? Zor ve kolay birlikte, evet zor ve kolay birlikte. O halde elin erdi mi görevine kos... ve Rabbine yaklas. * Çok geç olmustu. Magaraya giremedim. Ordakiler yer sofralarini kuruyordu. Fotograf çektirmek istedim, ilgilenen olmadi. Konu Hasan Akçay tarafından (13. December 2015 Saat 01:51 AM ) değiştirilmiştir. |
27. February 2016, 12:55 AM | #137 | |
Super Moderator
Üyelik tarihi: Mar 2012
Mesajlar: 963
Tesekkür: 481
200 Mesajina 303 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Sn. Mustafa Bey.
Yazdıklarınız düşündürücü ve ... Teşekkür ederim. "Semavi din" diyerek Göksel, Gökten gelen dinden bahsediyorsunuz sanırım... Din gökten mi geliyor? Gökten gelmeyen dinlerde mi var? Geliyorsa hangi gökten? Geliyorsa gelen ne? Diğer sorum. Kuranda 25 adet peygamberin adı geçer. 1. Adem (A.S.) 2. İdris (A.S.) 3. Nuh (A.S.) 4. Hûd (A.S.) 5. Salih (A.S.) 6. İbrahim (A.S.) 7. Lût (A.S.) 8. İsmail (A.S.) 9. İshak (A.S.) 10. Yâkup (A.S.) 11. Yûsuf (A.S.) 12. Eyyup (A.S.) 13. Şuayb (A.S.) 14. Musa (A.S.) 15. Ha*run (A.S.) 16. Dâvud (A.S.) 17. Süleyman (A.S.) 18. İlyas (A.S.) 19. Elyasa (A.S.) 20. Zülkifl (A.S.) 21. Yûnus (A.S.) 22. Zekeriya (A.S.) 23. Yahya (A.S.) 24. İsa (A.S.) 25. Muhammed (A.S.) Ayrıca Kuranda Zulkarneyn, Lokman ve Uzeyr isimleri de yer almakla beraber bunların peygamber olup olmadıkları ihtilaflıdır. Bir rivayete göre de 100.000 den fazladır.??? Kuranda peygamberler ile alakali tahmini 76 ayet geçmektedir. İbrahim bunların hepsinden önce midir? İbrahim'in bildirdiği din "semavi" yani göksel ise (çünkü bu ayrımı siz yapıyorsunuz) diğerlerinin bildirdiği din "ard"sal mı oluyor? Yada "ne"sel oluyor??? Rasul, Peygamber, Nebi, Elçi aynı kavramlar mıdır? Siz hangisinden bahsederek İbrahimi 1. sıraya koydunuz? Alıntı:
İbrahim milletiyle devam ettiğine kanıtınız nedir ???? Yoksa İbrahim milleti ile devam eden "Göksel" din ile Bakara 124 te "soyundan gelecek önderler için verilmeyen söz" farklı şeyler midir??? Zevkle okumaya devam edeceğim. Saygılarımla.
__________________
"Hayat bugündür. Emin olduğun tek hayat. Onu en iyi şekilde yaşa." |
|
Bookmarks |
Etiketler |
hac, izlenimleri |
|
|