2. June 2014, 08:17 PM | #141 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Apr 2012
Bulunduğu yer: earth
Mesajlar: 433
Tesekkür: 229
167 Mesajina 302 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
islam da
hristiyanlık ta musevilik te budizm de hinduizm de taoizm de brahmanizm de jainizm de maniheizm de keltler de eski roma da eski yunan da kimi zaman işlenmiş günahların dünyada çekilmesi için, kimi zaman nefsi terbiye etmek yada acı çekmek için, kimi zaman insani arzulardan kurtulmak için, kimi zaman sağlık ve geç yaşlanmak için, kimi zaman felaketlerden korunmak için,kimi zaman da dinde veya tarikatte yükselmek için BAKARA - 183 Ey iman sahipleri! Oruç sizden öncekiler üzerine yazıldığı gibi sizin üzerinize de yazılmıştır. Bu sayede korunmanız umulmaktadır.
__________________
(FOR RAVEN) |
2. June 2014, 09:08 PM | #142 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Apr 2012
Bulunduğu yer: earth
Mesajlar: 433
Tesekkür: 229
167 Mesajina 302 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Jaluit / Marşal Adaları
UTC/GMT+12:00 Tarih İmsâk Akşam 27 haziran 2014 05:03 19:04 Medine / Suudi Arabistan UTC/GMT+03:00 Tarih İmsâk Akşam 27 haziran 2014 03:52 19:21 Arhus / Danimarka UTC/GMT+02:00 Tarih İmsâk Akşam 27 haziran 2014 01:23 22:20 Ontario / Kanada UTC/GMT-04:00 Tarih İmsâk Akşam 27 haziran 2014 02:59 21:10 Honshu (Kyoto) / Japonya UTC/GMT+09:00 Tarih İmsâk Akşam 27 haziran 2014 02:42 19:21
__________________
(FOR RAVEN) |
3. June 2014, 01:49 AM | #143 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Bu ayetin inzal edildiği zamanda "Ramazan diye bir ay yoksa orucun zamanlaması nasıl ve neye göre plânlanacaktır.
Bakara 185'in inzal edildigi devirde sehru ramazân diye bir ay var ki ayette sehru ramazân geçiyor. Peki olmayan ne? Hicrî takvime musallat edilen KAMERÎ YIL ile gökteki aylarin arasinda sonradan kurgulanan bag. Olmayan o. ZAMAN KAVRAMI kamerî yilin "sehr"lerinde yok; gökteki "sehr"lerde var. Dogum vakti sehru ramazân olan bir insan hangi mevsimde dogdugunu kamerî yilin "sehr"ine göre açiklayamaz; gökteki "sehr"e göre açiklar. Bundan ne anlasilir? Ayetteki SEHR kamerî yilin "sehr"lerinden biri degildir. Bu anlasilir. Ayetteki SEHR gökteki ay olup Allah onu onüçüncü ay yoluyla vakten SABIT hale getirmis ve böylece zaman kavramiyla donatmistir. Kamerî yildaki "sehr"lerden kastin gökteki aylar oldugu ise bos bir iddiadir çünkü kamerî yilin "sher"leri vakten OYNAR; zaman kavramina o yüzden sahip degildir. Kisacasi, ayetin inzal oldugu devirde gökte aylar var; onlardan biri olan sehru ramazân var. "Savm"in zamanlamasi gökteki aylara göre planlanacaktir. * "Allah SEHRU RAMAZÂN diyor ama BELA ANI demek istiyor, ZORLUK ANI demek istiyor" iddiasina gelince... Benim deger yargilarimin içinde "Allah onu diyor ama benim dedigimi kastediyor" keyfîligi yok. Allah ne diyorsa onu kastediyor. Içinde SEHR geçen ayetleri okudugumda benim anladigim, SEHR "29 gün 12 s 44 dk 3 sn"lik zaman uzunlugudur, kisacasi GÖKTEKI AY. Allah "eshurul hurum çikinca" dediginde "haram aylar çikinca" diyor (9:5); her biri 29 gün 12 s 44 dk 3 sn olan dört birim dolunca. Allah müsriklere "Yeryüzünde dört ay dolasin!" dediginde (9:2) onlari dört ay hapsedip ZORA sokmuyor, dört ay ÖZGÜR birakiyor. Sehru ramazân "haram aylar"in ilkidir. Savas yok, kan dökme yok onda; baris var; özgürlük var. ADI üstünde, "sicak ay"dir sehru ramazân. Sicak aylarda yavrulayip yavrularini büyütmekle mesgul av hayvanlarini öldürmemek var (5:2, 5:95). Hayat var. Ne belasi! Konu Hasan Akçay tarafından (4. June 2014 Saat 06:47 AM ) değiştirilmiştir. |
5. June 2014, 08:21 AM | #144 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Rahmeti üzerine almış olan Allah aç kalın der mi? Bir de yanında "su da içmeyin" dedirtiyorlar.
"Aç kalmak, su içmemek size zor gelse bile aç kalin, bi de su içmeyin!" demiyor zaten. "Yutîkûne" diyor. YUTÎKÛNE ki onlar zorlukla güç yetirirler demek. Iste onlar oruç tutmayacak. Oruç tutmaya zorlukla güç yetirenlere düsen, bir yoksulu doyurmaktir, alellezîne yutîkûnehu fidyetun taâmu miskîn. Konu Hasan Akçay tarafından (5. June 2014 Saat 08:23 AM ) değiştirilmiştir. |
5. June 2014, 09:13 AM | #145 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Sayın Hasan Bey.
Adam zar da olsa zor da olsa orucunu "tutmuş". Şimdi Allah, aç ve açıkta kalınmayan bir sosyal devlet kurmuş olan müslümana Kitap yolu ile "sen oruca zorlukla güç yetirdin, bu nedenle de bir yoksulu doyur bakalım" mı diyor? Kur'an'ın düzeninde, yani Sosyal Hukuk Devletinde/Toplumunda "yoksul" yok ki. Orucu öyle veya böyle yerine getirmenin mükafatı mı bu? Zorluk çekmeyenlere bu imtiyaz, ayrım niye? Saygılarımla. Galip Yetkin. Konu galipyetkin tarafından (18. December 2020 Saat 12:46 PM ) değiştirilmiştir. |
5. June 2014, 11:00 AM | #146 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
"sen oruca zorlukla güç yetirdin, bu nedenle de bir yoksulu doyur bakalım" mı diyor?
Oruca zorluk ile güç yetirenin oruç tutmasi farz degil ki Allah böyle bir sey desin. Oruç tutmak durumunda olan kisi kolayca tutabilecekse tutacak; zorlanacaksa tutmayip bir yoksulu doyuracak. Zorluk diye bisey söz konusu degil. |
5. June 2014, 11:58 AM | #147 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Sayın Hasan Bey.
Hem müslüman olacaksın hem de kurduğun Medine gibi bir sosyal hukuk devletin olacak, hem de ele güne muhtaç kişiler, yosullar olacak.....! Bu olası bir şey mı? Bu bir. Kur'an'ın neresinde Bakara 177. ayetini boşverip de bir öğün atlatın, yani sabahın köründen akşamın karanlığına kadar aç bilaç dolaşın, su da içmeyin deniyor. Yok böyle bir şey. Bu İsfahani denilen adamın kuralı. Bu iki. Diyelim ki İsfahaniye kul oldun ve onun görüşünü kural olarak kabul ettin ve açlığa kendini mahkûm ettin. . Kur'an'ın getirdiği "mizanda vezin" kuralı gereğı ekonomik güç bakımından bütün müslümanlar eşittir. Bir kişi fakirse herkes fakir; bir kişi zenginse herkes zengindir. Bu durumda hangi miskini doyuracaksın. O işi zaten devlet yerine getiriyor. Hadi diyelim ki 29 gün bir miskini doyurdun. Diğer miskinler ne olacak? Senenin kalan günleri miskinler ne yapacaklar? Acaba ben oruca güç yetirebilenlerden miyim? Diyelim ki ben oruca güç yetirenlerdenim. Ailemde de bu vasıfta daha üç kişi var. Peki; aç ve susuz kalıp da yemek için harcanmayan para bir ay içinde bir meblağ tutacak. Bu ihtiyaç fazlası. İslamın kurduğu sosyal hukuk devletinde miskin olsa bile fakir, fukara yok. Eeee..... Bu "ihtiyaç fazlası" ne olacak. Saygılarımla. Galip Yetkin. Konu galipyetkin tarafından (8. June 2021 Saat 09:48 PM ) değiştirilmiştir. |
5. June 2014, 12:26 PM | #148 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Orucun gerekçesi
inananlarin muttaki olmasi: Inananlar! Muttaki olun diye oruç sizden öncekilere oldugu gibi size de yazildi - leallekum tettekûn. (2:183) Muttaki olmak ben-odakli tavirlardan uzak özgeci olmaktir. Hz Muhammed döneminde bu, Allah için savasmayi gerektirmis çünkü inananlar sirf "Rabbimiz Allah!" dedikleri için saldiriya ugramis, evlerinden yurtlarindan sürülmüsler (22:40). Onurlariyla, inançlariyla yasamak için savasmak zorunda kalmislar. Allah için savasmak öylesine gerekmis. O ortamda kendisinin mümin oldugunu söyleyen bir insan eger Allah için savastan kaçarsa münafiktir; ki müsrikten ve kafirden daha tehlikelidir çünkü arkadan vurur. Münafigin en belirgin özelligi ise "Önce ben!" demesi. Önce benim evim (33:13), önce benim mallarim, önce benim ailem (48:10), önce benim rahatim (9:81)... Iste sehru ramazân denen "sicak dolunay"da Allah bir sûre indirmis (9:64, 81, 86, 124, 127; 47:20) ve inananlari kendilerini arkadan vuracak münafiklari farketme imkanina kavusturmus. FURKÂN: farkettiren (2:185). Olay bu. Islamin dogum günü sayilmasi gereken bir an. Allah bizden o ani yad etmemizi istiyor ki olaydan ders alalim, "Önce ben!" demiyelim. Önceligi Allah'in Kuran'da sayip döktügü erdemli tavirlara taniyalim. Hani khaos'un da sayip döktükleri. Islamin o yasamsal anini yad etmek bir bakima insanlarin dogum günlerini yad etmek gibi bir sey. Yani önemli olan, iyi insanlarin dogmus olmasidir. Onun için örnegin "Iyi ki dogdun, Galip!" deriz. "Sevdiklerimin dogumunu neden pasta yiyerek yad edecekmisim?" diye itiraz ediyor muyum ki "Islam tarihindeki yasamsal bi olayi neden yiyip içmekten geri durarak, kendimi tutarak yad edecekmisim!" diye itiraz edeyim? * Güzel kardesim, sizin ihtiyaçtan fazla malinizi infak etmenize oruç engel degil, namaz engel degil, hac engel degil, sevdiklerinizin sizin dogum günü pastanizi yiyerek "Iyi ki dogdun Galip!" demeleri engel degil. Allah hac diyor ama sosyalist ögretim seminerini kastediyor, umre diyor ama o ögretimin stajini kastediyor... Eger konuyu bu türden "Allah öyle diyor ama benim dedigimi kastediyor"lara getirecekseniz beni bagislayin; ben almayim. Konu Hasan Akçay tarafından (5. June 2014 Saat 01:09 PM ) değiştirilmiştir. |
16. June 2014, 08:38 AM | #149 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Sayın Dostum bartsimpson.
Çeşitli kereler yazılarımda belirttiğim gibi ben hacc'ı "bir halden başka bir hale geçmek" diye, insanın yaşamındaki, yaşam tarzındaki değişiklikleri ifade etmeye çalıştım. Bu değişim çabalarının neticesinin "hacc ile" alınabileceğine Sayın Hakkı Yılmaz 'ın yazıları ve Sayın dost1-Halil Ay'ın tekrarlarından ve Sn Av. İlhami Çetin'in enfes yazılarından ve bu yönde ayetler üzerindeki düşüncelerimden elde ettim. Kur'an'da anlatıldığı gibi bencillik-mal toplama-kenz-kapitalizm ilk insan diye nitelenen Adem'den beri hükmünü sürdürmekte; yani insan hakları, hayvan hakları ve Allah'ın hakları halen gasp edilmekte.... Diğer kitapları tasdik ve değişik ifadeler ile nesh/nüsha eden Kur'an'ın ekonomik ve sosyal yönden (bazı yazılarımda sosyo-ekomomi politik diye geçer), "salât-ı ikâme ve zekât-ı ita", "Muminun:4-5 ve Nahl:71", "Mizanda vezin", ...... gibi kurallarla kollektivist bir yaşamı, şeriatı, İslâm'ın en önemli kaidesi olarak topluma empoze ettiği görülür. O halde başka insanların haklarından soyutlanmak ve "müslüman sıfatı"nı alabilmek için ilk iş, kişinin diğer insanların haklarından sorumluluğunu ortadan kaldıracak kollektivist yaşamı kabul etmesi gerekir. Bu kollektivist yaşam "Kur'an'da gösterilen/Kur'an'daki kollektivist yaşam"dır. İşte bu yaşam şekline ulaşabilmek ve toplumsal düzeni kurup koruyabilmek için insanların bir eğitimden geçmesi gerekir. Kur'an'da anlatılan "Hacc'ı Ekber" de bu yönde yapılan bir seferberliktir. Buna çağrı(ezan) bir kere yapılmıştir ve devam etmektedir ve bir daha böyle bir eylem yapılmamıştır. İleride yapılabilir mi? Hayır çünkü süreç devam etmektedir ve bunu yapabilecek bir yetkili yoktur ve de olmayacaktır. Çünkü Muhammed son peygamberdir. Kur'an bunu boşuna yazmamıştır. Hristiyanların "Armageddon" dedikleri ve İsa Peygamberin gök yüzünden inip de bunlara önderlik edeceği varsayılan bir savaş sonrası yenilmeye mahkum bu güruh'un bir eğitime ihtiyacı olacak. Halen de müslüman olmak isteyenlerin böyle bir eğitimden geçmeleri gibi. Müftünün karşısına geçip "ben müslüman oldum; tasdik et" demekle müslüman olunmuyor ve doğurulunmuyor. Bir eğitimden geçip, ruhsal ve düşünsel bir evrim geçirip, yani bir halden başka bir hale geçip islama göç etmek/hac gerekiyor. (erbaate hurumun ve erbaate eşhurun ayrı bir bölümde tartışılmalı) Yazılarımda hac için "Müslüman imal mühendisliği" ifadesini kullandım; bu ifadeyi Müslümanlığın ekonomik ve sosyal şartlarının yani şeriatının Müslümanlarla yaşamak isteyen Müslüman olmayanlara öğretildiği "Hacc'ı Ekber" gibi seminerler olarak gördüm ve Allah'ı, bir Müslümanın tanıyışı gibi tanımaları için bir baskı olmadığını, Allah'ın Peygamber'ine "onları bana bırak" demesi sebebiyle kişisel vicdanla ilişkili olduğunu tesbitle bu yönün seminerlerde konu edilmemesi gerektiği tarafımızdan anlatılmaya çalışılmıştı. Bu gereksinmeleri de (bu günkü değil) "Diyanet" gibi kurumların yüklenmesi gerekir. Müslüman toplumda doğanların ise bu şeriat ve artı olarak ilahiyat yönünde yürümeleri için ilk öğretimden başlayan bir maarif-eğitim sistemi kurup (bu günkü din dersleri gibi değil tabii ki) eğitime tâbi tutulmaları, ama olacakları hali kendilerinin seçmelerine izin verilmesi gereklidir ki nasıl edebiyatçı olacak bir kişiye lise sona kadar matematik de öğretiliyor; işte öyle. İşte bu eğitim her yönüyle "müslüman imal mühendisliği" olmalıdır. Ve bu aşamalardan sonra sizin proğram düşünülmelidir. Tabii ki yazdıklarım, söylediklerim "bence...". Saygılarımla Galip Yetkin Konu galipyetkin tarafından (26. May 2017 Saat 02:23 PM ) değiştirilmiştir. |
galipyetkin Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | bartsimpson (20. June 2014) |
22. June 2014, 03:27 PM | #150 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Apr 2012
Bulunduğu yer: earth
Mesajlar: 433
Tesekkür: 229
167 Mesajina 302 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Galip abi
Hacc ı ekber için bir kere yapılmıştır.Daha da yapılmamıştır diyorsun ya Şu yazıyı yazarken aynı anda televizyonda açık.Bir sürü Trol tipli yaratığın sözde İslam adına yaptığı infazları seyrediyorum. Ve kafamda diğer müslüman coğrafyası canlanıyor. Düşünüyorum da abi bize Armageddon dan fazlası lazım. Murat Bardakçı nın bir yazısında bahsettiği Şerif Hüseyin in Türkler e karşı cihad ilan ederken kullandığı argümanlara bakarmısın. Türkler dinden çıktılar. İslâm'ın kanunlarını ve geleneklerini ihlâl ediyorlar. Artık Allah'ın emirlerine uymuyor, emredilenin aksini yapıyor ve biz Araplar'ın asırlardır devam ede gelen âdetlerine saygı göstermiyorlar. Arap adetleri? Cihad sebebi Belki de sorun burdadır.Yüzyıllardır Hacc ı ekber' in bir daha yapılamamasının
__________________
(FOR RAVEN) Konu khaos tarafından (22. June 2014 Saat 03:29 PM ) değiştirilmiştir. |
Bookmarks |
Etiketler |
ortasında, oruç, yazın |
|
|