|
19. August 2015, 05:20 AM | #1 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 813
Tesekkür: 0
155 Mesajina 223 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
nikahlanma mi, cinsel iliskide bulunma mi? Arapça metindeki lâ yercûne nihahen ne demek; evlenme ümidi kalmamis olan mi, cinsel iliski gücü kalmamis olan mi? |
|
20. April 2012, 01:50 PM | #2 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 813
Tesekkür: 0
155 Mesajina 223 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
Ayetin Arapcasinda FÜRÛC deniyor, ki lafzen YARIKLAR anlamina gelir: Yukarlarindaki göge bakmazlar mi; nasil insa edip donatmisiz. Hic yariklari yok onun -mâ lehâ min furûcin (Kaf 6). Türk halki insan vücudunun YARIKLAR ihtiva eden orasina apis arasi der. Bkz Elmalili tefsiri. Ayeti dogru anlamak icin mealde de apis arasi demek gerekir. Bakin IRZ baskadir apis arasi baska. Insanlar örnegin ameliyat masasinda apis aralarini yabacilara teslim ederler ama irzlarini asla! Avustralya'nin bazi bölgelerinde yerlilerin apis aralari aciktadir ama irzlari birakin önemsiz olmayi asiri derecede önemlidir; o kadar ki irz düsmanlarini öldürürler. Ayette Allah'in neden "Apis aralarini saklasinlar!" dedigine gelince, cünkü ayetin ilk muhataplari donsuzdur. Ihrama giren hacilar bilir, Araplara ait o geleneksel giysinin altinda hâlâ don yok. Özellikle rükuda "Acaba apis aram görünüyor mu?" diye herkes gibi ben de diken üstünde hissettim kendimi. Allah iste onu kastediyor. ...yaguddû min ebsârihim -Bakislarindan kissinlar da baskalarinin apis arasina dik dik bakmasinlar! Ve yahfezû furûcehum! -ve kendi apis aralarini saklasinlar! Sevgi ile, Hasan Akcay Konu Hasan Akçay tarafından (25. April 2012 Saat 07:53 AM ) değiştirilmiştir. |
|
20. April 2012, 03:29 PM | #3 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 813
Tesekkür: 0
155 Mesajina 223 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
FÜRÛC kelimesinin dogru tercüme edilmesi gerekir. Söze bununla basladim cünkü inanan insanlarin oralari "avret"tir. Allah "Apis aralarini saklasinlar!" diyor, sakliyacagiz. Söz konusu Avustralya yerlileri de Allah'in bu emrini Islam olduklari anda bilecek ve yerine getirecekler.
Allah ne diyorsa o! Ve Allah ayet 31'de kadinlarin avretlerinden anlamayan cocuklar diyor - tıflillezîne lem yazharû alâ avrâtin nisâ... da "kadinlarin apis aralarindan anlamayan cocuklar" mi demek istiyor? Buradaki meali yorumlayan zata göre evet: ...burada bizce, kadınlarının cinsel organlarının işlevlerini henüz öğrenmemiş, bunu anlayabilecek yaşa gelmemiş çocuklar kastedilmektedir. Bu yaşlardaki çocukların cinsel organları da gelişmemiş olduğundan, karşılıklı olarak bir etkilenme söz konusu olmaz. Kesinlikle yanlis, efendim. Cünkü o cocuklar örnegin belki zeka özürlü olduklari icin pahali ziynetlerden anlamazlar ama cinsel duyarliga pek âlâ ermis olabilirler. TIFL ille cinselligi gelismemis insan degildir. Nûr 59'da bunu Allah acikliyor: Ve izâ belegal etfâlu minkumul hulume -ve cocuklariniz ergenlik yasina erdiginde... Hulume: orgazm. Yani orgazm olacak yasa geldiklerinde ama cocuklariniz onlar, yetiskin degil... Napacaklar o halde? ...felyeste'zinû -Sizden izin istesinler. Kemeste'zene ellezîne min kablihim -nasil onlardan öncekiler izin istedilerse. Onlardan öncekiler = orgazm yasina ermemis olanlar (Nûr 58). Yani sizin henüz yasina ermemis olan kendi cocuklariniz (minkum) sizden üc kez izin isteyecekler: 1.sabah salâtindan önce 2.ögleyin giysilerinizi attiginizda 3.aksam salâtindan sonra Peki, bu üc vaktin özelligi ne? Selâsu avrâtin lekum - bunlar sizin üc avretleriniz. Bakin sizin kendi cocuklariniz, ister yasina ermemis olsunlar (Nûr 58) ister ermis (Nûr 59), apis aranizi gö-re-mez-ler. Bebenizi yatak odanizin disinda emzireceksiniz; ögrenecek kadar büyür büyümez yatak odaniza girmeden önce kapiyi tiklatip izin istemeyi ögrenecek. Yatak odasi yasak. Haram! Allah'in harami. Ama buradaki yorumun sayin sahibi sizin degil elin muhtemelen geri zekali ama orgazm yasina ermis cocuklarina apis aranizi aciveriyor. Sakincasizmis. Allah haram diyor, sayin yorumcu helal. Peki, dogrusu nedir? Sevgi ile, Hasan Akcay Konu Hasan Akçay tarafından (20. April 2012 Saat 03:43 PM ) değiştirilmiştir. |
21. April 2012, 12:09 AM | #4 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.017
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamun Aleykum! Değerli Hasan Akçay Kardeşim!
Dilimizde; yabancı sözcüklerden dilimize geçen ve farklı anlamlar yüklenen sözcükler oldukça çoktur. "Irz" sözcüğü de Arapça'dan dilimize geçmiş ve Arapça anlamı dışında dilimizde kullanılan sözcüklerden birisidir. Irz sözcüğü, Arapçada çoğu defa başka bir sözcükle birleşip yeni bir anlam oluşturmak suretiyle kullanılır: لاَ تعرضْ عِرضَ فُلانٍ! – Irzına sataşma!= Hakkında kötü konuşma! عَرَضَ عِرضَهُ. – Sövüp hakaret etti. Soyu-sopu ve asaletiyle onu aşağıladı. طَعَنَ فلان في عِرض فلان. – Irzını rencide etti=Hakkında kötü konuştu. أكْرَمْتُ عنه عِرضي. – Irzımı ondan korudum=Canımı/kendimi ondan korudum. فلانٌ نقِيّ العِرض. – Falancanın ırzı temizdir=Haysiyetlidir. فلان مُنتنُ العِرض. – Bedeni pis kokuyor. فلان جَرِبُ العِرضِ. – Soyu-sopu bozuk. إمرأةٌ طَيِّبةُ العِرضِ. –Vücudu hoş kokan kadın. فلان كريم العرضِ. – Soylu/soplu birisi=Asilzâde birisi. Arap Dilciler, Ebu'd-Derdâ'nın: أَقْرِضْ مِن عِرضك لِيوم فَقْركَ! – sözünü:''Seni yerip ayıplayan kişiye karşılık verme! Onu, kıyamet günü ihtiyacın olunca alacağın olarak kabul et!'' şeklinde anlamışlardır. Yine Arap dilciler, Hz. Ömer'in Hutay'e adlı şaire söylediği فانْدّفّعْتَ تُغَنّي بأعراض المسلمين! sözünü; 'Şiirinde müslümanların soyunu-sopunu/ırzlarını yermeye koyuldun' şeklinde yorumlamışlardır. Arap televizyonlarında film vb. seyrederken şöyle ifadeleri sıkça duymak mümkündür: فليس لي مال سِوى عِرضي. 'Irzım/canımdan başka hiçbir malım/kuruşum yoktur. Birçok Arap şair, 'ırz' kelimesini değişik anlamlar ifade edecek biçimde kullanmıştır. Onlardan bazıları şöyledir: لَوأن الصّخورَ الصُّمَّ يسمعْنَ صَلْقَنَا لَرُحْنَ وفي أعراضهن فُطورُ. -Şayet sağır kayalar feryadımızı duysalardı, bünyelerinde gedikler açılmış bir halde kaçarlardı. رُبَّ مهزولٍ سمينٌ عِرضُه وسمين الجسمِ مهزولُ الحَسَبِ. -Nice güçsüzler var ki, ırzı/kişiliği güçlüdür. Nice bedeni güçlü olanlar vardır ki, onların da soyu-sopunda iş yoktur. فإنّ أبي ووالده وعرضي لعرضِ محمد منكم وِقاءُ. -Babam, onun babası ve benim ırzım:bedenim/canım, size karşı Muhammed'in ırzını:bedenini/canını korumak için kalkandır. ولكنّ أعراضَ الكِرامِ مَصُونـــةٌ إذا كان أعراضَ اللئامِ تُفَرفََرُ. -Alçakların ırzları/kişilikleri bocalasa bile, asilzadelerin ırzları/kişilikleri korunmuştur. قاتلك اللهُ! ما أشَدَّ عليـ كَ البَدْلَ في صَوْنِ عرضك الجَرِبِ. -Allah cezanı versin! Soysuzluğunu korumada ne kadar değiştin!? يُنْبِئُكَ ذُو عِرضهم عنّي وعالمُهـــــم وليس جاهلُ أمرٍ مِثْلَ مَن عَلِمَا. -Onların soylu-sopluları/asilzadeleri/eşrafı ve alimleri sana beni anlatıyor. Bilmeyen, bilen gibi olmaz! أصون عرضي بمالي لا أدنّسه لا بارك اللهُ بعد العرض في المال. -Paramla ırzımı/nâmusumu:kişiliğimi korurum, onu kirletmem. Çünkü, ırz/nâmûs:kişilik olmadıktan sonra Allah paraya da bereket vermez. Örneklerde de görüldüğü gibi 'ırz' sözcüğü bazen 'beden/can/vücut' anlamında, bazen de 'manevi kişilik/haysiyet, şeref, asalet..' anlamında kullanılmıştır. Örneklerde görüldüğü gibi Arapça'da "ırz" sözcüğü, bazen maddî varlığı, bazen de insanın manevî varlığını ifade etmekte olup, cinsellik ifade eden bir anlamı bulunmamaktadır. Arapça lügatlerin hiçbirinde, "ırz" kelimesinin, cinsellik ifade ettiğine veya cinselliği çağrıştıran bir anlamının olduğuna rastlanmaz ancak bu sözcük dilimizde tamamen farklı bir anlamda kullanılmaktadır. Türkçe Deyimler sözlüğünde Irza geçmek: Aldatarak ya da zor kullanarak, bir kimseyi cinsel zevkine konu yapmak, zor kullanarak cinsi temasta bulunmak anlamına gelmektedir. Bu sözcük hukuk literatüründeki anlamı da yine "cinsel ilişki"yle ilgilidir. Mealde Arapça "ferc" sözcüğü yerine yine Arapça olan "ırz" sözcüğü; Arapça anlamıyla değil Türkçeleşmiş anlamıyla kullanılmıştır. En güzeli "ferc" sözcüğünü olduğu gibi çevirmektir. Âyette geçen "FURUC" , "iki şey arasındaki aralık" demek olan الفرج – ferc sözcüğünden türemiştir. Bu sözcük genellikle "yarmak" anlamındaki فجر – fecr sözcüğü ile karıştırılmaktadır ki,örnek verdiğiniz kaf 6 da "yarıkları" şeklinde belirtilmiş. Genelde bu karıştırmanın bir sonucu olarak, dişi canlıların üreme organlarına فرج فروج – ferc, füruc denmesinin bu organların yarık oluşundan ileri geldiği zannedilir. Hâlbuki sebep bu organların yarık oluşları değil, iki ayağın aralığında bulunuyor olmalarıdır. Yazınızdaki Kaf 6. Âyet, "göğün yarılması"nı değil, "aralanması"nı ifade etmektedir. Değerli Kardeşim Allah razı olsun "furuc" sözcüğünü "İki şey arasındaki aralık" ya da "apış arasındaki" diye çevirmek en güzelidir. Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
dost1 Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | Miralay (26. April 2012) |
19. August 2015, 06:16 AM | #5 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 813
Tesekkür: 0
155 Mesajina 223 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Devam.
NiKaH ümidinin kalmamasi ile "ziynetler"in disa vurulma icazeti arasindaki iliski nedir? Eger bunu bilirsek "ziynetler"i de biliriz. Nedir o kadinlarin "ziynetler"i; takilari mi, vücutlari mi? "Giysilerini atmalari caizdir ama ziynetlerini disa vurmadan..." ne demek; taki teşhirciligi yapmadan mi, vücut teşhirciligi yapmadan mi? Bu ayetin vücudun örtülmesi anlaminda tesettürle ilgisi var mi? |
19. August 2015, 11:49 PM | #6 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 813
Tesekkür: 0
155 Mesajina 223 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Hakki Yilmaz'in ne dedigi belli degil, anlasilmiyor.
Muhammed Esed hariç, öteki bütün çevirmenler ise "lâ yercûne nikahen"i evlenme ümidi kalmamis olan diye anlamislar ve öyle de çevirmisler. Yani o kadinlarin giysilerini atma icazetini hak etmeleri için evlenme ümitlerinin kalmamis olmasi gerekiyormus. Iyi ama ümit etmek, düsünmek gibidir; hiç bitmez. Insanlar son nefeslerine kadar evlenmeyi ümit ederler ve son nefeslerine kadar evlenirler. Evlenmek ille cinsel iliski için yapilmaz ki baska amaçlar için de yapilir (2:236, 33:49...) Insan hakkidir evlenmeyi ümit etmek, evlenmek. Onu önlemek sizin haddiniz olmadigi gibi gücünüzü de asar. O halde Yüce Allah lâ yercûne nikahen demekle "O kadinlarin son nefeslerine kadar giysilerini atmalari caiz degildir" mi demis oluyor? Allah'i bu ne biçim anlamadir? Kuran'i bu ne biçim okumadir? Konu Hasan Akçay tarafından (20. August 2015 Saat 12:21 AM ) değiştirilmiştir. |
3. October 2015, 05:05 AM | #7 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 813
Tesekkür: 0
155 Mesajina 223 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
mahkuma 100 kamçi vurulmasina hükmedince mahkum baslamis gülmeye. Hakim: Neden gülüyorsun be adam? Mahkum: Hakim bey, siz ya hiç dayak yemediniz ya da sayi saymasini bilmiyorsunuz. Ali Ihsan Korkmazi kaç vurus öldürdü? Bkz. https://www.youtube.com/watch?v=FcyGK4u-YWw Zinanin cezasi ölüm olmadigina göre ve mahkuma 100 kamçi HAKKIYLA vuruldugunda mahkum ölecegine göre zinanin makbul cezasi 100 kamçi olamaz. Nedir? |
|
6. October 2015, 12:56 AM | #8 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 813
Tesekkür: 0
155 Mesajina 223 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Zinanin Kuran'daki cezasi ölüm degildir
ama zina mahkumuna 100 KIRBAÇ, Hakki Yilmaz'in deyimiyle, ACIMA DUYGUSUNA KAPILMADAN vurulursa... mahkum ölür. O halde dogrusu nedir? Islam alimleri bu konuda düsünmüsler tasinmislar ve dogrusu şudur diye fetvalar vermisler. Örnegin büyük islam fakihi Hayrettin Karaman diyor ki bazi alimlere göre KAMÇI semboliktir; vuruslar, dis firçalamakta kullanilan misvak gibi bir seyle dahi yapilabilir. (YENi SAFAK, 1 Nisan 2007). Dis firçalamakta kullanilan misfak, DiS FIRÇASI... Allah askina, ciddiyet bunun neresinde? Infaz aleti DiS FIRÇASI olduktan sonra acima duygusuna kapilsaniz ne yazar kapilmasaniz ne yazar? Mahkum buna neresiyle güler? Baska bi fetva da büyük islam alimi Mevdudi'nin "Tefhimul Kuran"inda belirttigine göre şudur: Kamçilama orta siddette olmalidir. Hz Ömer kamçiyi vurana, "Kendi KOLTUK ALTINI GÖSTERMEDEN vur!" derdi. Yani tam bir güçle vurmak için kol alabildiğine kaldirilmaz. (Ahkâm’ü-Kur’an, İbn’ül-Arabî, II:84 ve Ahkâmül-Kuran, el-Cessas, III:332) Kendi KOLTUK ALTINI GÖSTERMEDEN yani piyanoda "AY ISIGI SONATI"NI çalar gibi* yumusak yumusak... Buna neresiyle güler? Islam ciddiyetten bu kadar uzaklastirilmayi hak ediyor mu? _________________________________________ *Piyanist Tiffany Poon, "ay isigi sonati"ni tipki zina mahkumunu kirbaçlar gibi çaliyor KOLTUGUNUN ALTINI GÖSTERMEDEN, yumusak yumusak https://www.youtube.com/watch?v=Ey4n8vqlX_o Konu Hasan Akçay tarafından (10. October 2015 Saat 06:43 AM ) değiştirilmiştir. |
12. October 2015, 07:35 AM | #9 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Biz bu ayeti (Nur-60) meallerde sunulduğu gibi anlamıyoruz.
Bu çeviriler sanki bir kısım insanlar içinmiş gibi çevrilmekte ve sanki her ihtiyar kadın ziynetlerle donatılmış gibi anlatılmaktadır. Diyelim ki ziynet sahibi olmayan kadınlar ve de erkekler bu ayetten "bana ne yahu", "bu ayet bazı kişilere özel" demez mi? Bu da Kur'an'a aykırı değil mi? Biz bu ayette geçen "nikâh" kelimesinden "iş aktini" yani iş bulmayı, "kadın" kelimesinden "işi", "ziynetten" maharetlerini/bilgilerini, "iffet"ten de "ununu eleyip eleğini duvara asmayı/itidal içinde bulunmayı" anlamaktayız. Bu anlayışa göre ayet bana şöyle hitap ediyor. "İş bulma ümidi/çalışma gücü kalmamış kocamışlar/emekli yaşı gelmişler, köşelerine çekilip, kendi iş yaşamı ve hayatı hakkında ukalalık yapmadan, elini eteğini işten çekerek (yenilere yer açarak/emekli olarak) itidal içinde yaşasınlar, ukalalık etmeyip yeniliklere ayak uydursunlar" Saygılarımla. Galip Yetkin. Konu galipyetkin tarafından (14. October 2017 Saat 05:08 PM ) değiştirilmiştir. |
12. October 2015, 08:03 AM | #10 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 813
Tesekkür: 0
155 Mesajina 223 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
kavâid OTURAN KADINLAR demek yani bir bakima YATALAK KADINLAR. Ayet elbet yalnizca onlar hakkinda daha dogrusu onlara taninan bir ARTI AYRICALIK hakkinda. Onlarin giysilerini atmalari günah degildir, leyse aleyhinne cunâhun en yeda'ne siyâbehunn. ziynet sahibi olmayan kadınlar ve de erkekler bu ayetten "bana ne yahu", "bu ayet bazı kişilere özel" demez mi? Elbet diyebilirler; özgürdürler ama ayeti inkara sapmakta hakli olurlar mi? Bakar misiniz, Nûr 2 de zina yapanlar hakkinda yalnizca. O halde zina yapmayi asla düsünmeyenler ve HADIM erkekler "Nûr 2'den bana ne" deyip ayeti inkara sapmada hakli olurlar mi? Onlarin inkarci kafasi yeni bir Kuran yazabilir. Ama Allah'in indirdigi degildir o. |
|
Bookmarks |
Etiketler |
nur, suresi |
|
|