17. November 2012, 05:59 PM | #21 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Böylece, o konuyu okuyan kardeşlerimizin, o konudaki yazıların bütününü görme ve fikir edinmelerini de sağlamaya çalışıyorum. Eğer konuyu bir başlıkta ben açmışsam, kısa tutmak yerine olabildiğince detaylı olarak anlatmaya çalışarak yazıyorum.... İlk bakışta, yazarın bütün yazıları topluca olmadığından, eksik anlatım gibi görünse de araya giren aksi görüş yazılarla konunun daha da farklı açılardan düşünülmesinin sağlanması gibi bir fayda da ortaya çıkardığını düşünüyorum. Diğer kardeşlerimde, bir başlıkta yazışmalar esnasında, başka bir konu açılmışsa, o konuyu kendisiyle ilgili bir başlık bulurlarsa oraya taşımalarını öneriyor ve bunun daha doğru ve faydalı paylaşım olacağını düşünüyorum. selamlarımla... aorskaya |
|
18. November 2012, 01:08 AM | #22 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
ta ki onlari dize getirinceye kadar. O zaman baglari saglam atin. Ayetteki anlam örgüsünden anlasilan, "baglari saglam atin" (şuddûl vesâk) size saldiran kafirleri esir alin ve SIKI tutun demek. Yoksa esirleriniz kacip size yine saldirabilirler. Sonra savas agirliklarini birakana kadar ya iyilikle (mennen) ya da fidyeyle (fidaen)... Buradan anlasilan ise: sonra (ba'du) esirleri ya karsiliksiz ya da fidye ile birakacaksiniz. Yani esirler konusunda Allah size yalnizca iki secenek taniyor: 1.karsiliksiz birakin 2.fidye ile birakin. Inananlarin baska bir secenegi yok. Örnegin esirleri alikoyup köle yapamazlar. Aslinda secenek tek: birakin. Esir ben olsam fidye vermem. Cünkü beni esir alan icten bir inanirsa fidye vermesem de birakacak; yok münafiksa fidye versem de birakmaz. Parami ona verecegime muhtaclara tasadduk ederim. Köleligin kaynagi bu sekilde kurutuluyor. Artik inananlar köle edinemez. Daha önce edindiklerini ise tasfiye ayetlerinin geregini yaparak özgür birakacaklar. Bir de ayette benim dikkatimi ceken ifadeler var. Sonra (ba'du): ateskes te denen gecici baris anlasmasi yapildiktan sonra Savas agirliklarini atana kadar (hattâ tedaal harbu evzârehâ): sürekli baris anlasmasi yapilana kadar Esirlerin birakilmasi bu iki anlasma (ateskes ve sürekli baris anlasmasi) arasinda tamamlanacak. Kafirleri esir alip SIMSIKI baglayanlar birey olarak sizsiniz ama derhal devlete teslim edeceksiniz. Burada fidye diye gecen savas tazminati ve esirlerin birakilmasi devletin tasarrufunda olan islerdir. Yoksa devlet, devlet olmaktan cikar. Sevgi ile, Hasan Akcay _________________________ Prof Abdülaziz Bayindir (video, http://www.youtube.com/watch?v=K46Tt2LC9P0): Simdi diyorlar ki bir müddetten beri: ''Aslinda Islam köleligi kaldirmayi hedeflemisti ama o devirde ne yapsin; iste sunlar bunlar vardi. Onun icin kaldiramadi ama hedefi buydu.'' Hani özrü kabahatinden büyük derler ya, iste bu da öyle bir sey. Allahu Teale kaldiracaksa kaldirir. Yani insanlardan mi cekinecek hâsâ? Önceki derste Ibrahim aleyhisselamin nasil kesin tavir koydugunu gördük. Cenabi Hak emretti, bitti. Peki, isin gercegi nedir? Islam köleligi kaldirmayi hedeflemis falan degildir; köleligi kaldirmistir. Hedeflemek demek… mesela buradan simdi hepiniz evinize gitmeyi hedefliyorsunuz degil mi bu saatten sonra. Evinize gittiniz mi? O, varacaniz son nokta. Islam öyle hedeflemez. Hedeflememistir öyle bir seyi. Ya? Bunu kesin olarak kaldirmistir. Peki, nerde? 47 nci sûrenin 4 üncü ayetini acin bakalim… Konu Hasan Akçay tarafından (19. November 2012 Saat 12:15 AM ) değiştirilmiştir. |
|
18. November 2012, 09:49 AM | #23 |
Yeni Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 5
Tesekkür: 13
2 Mesajina 2 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 0 |
Dostlar hepinizin yazdıklarını tek tek okudum ve böyle bir durumun var olmadığına ikna oldum.İlgi alaka ve samimiyetiniz için teşekkür ederim.Ama bazı sorularım daha var yani aslında bir çok sorum varda böyle aklıma gelince unutmadan size danışayım diyorum.
1-) İslamda kölelik ve cariyelik kavramı (Bilinen manasıyla) olmadığına göre ve Allahın dinini yaymak adına dahi olsa durup dururken fetih düzenlenemeyeciğne gör. Asırlar boyunca müslüman devletler diğer ülkelere fetih düzenlemiş işgal etmiş kimisi yakıp yıkmış kimisi adaletle davranmış kimisi islamı o tapraklara hakim din kılmış. Şimdi sormak istediğim soru şu geçmişte hiç bir toplum islamı düzgün yaşamadımı.Yani doğru islamı bır avuç insan mı biliyor dünya da. 1400 yıllık bir zincirden bahsediyoruz şimdi bu zincirin bütün halkalarını bunlar paslanmış en temiz halka bizim ki diye kestirip atamıyorum. Bu devletlerin hükümdarları veya o devletler de yaşayan insanların hükmü nedir. Bunlar cehennemlik mi yani. Mesela osmanlı döneminde padişahların cariyeleri vardı devletlerden vergi isteniyor vermezseler savaş açılıyordu vs. anlatmak istediğmi anladınız yani o zamanda yaşamış bir müslümanın hükmü nedir. Bu adamlar müslüman değilmi yani bunu sormak istiyorum. 2-) 4 halife döneminde bilinen manda cariye ve kölelik uygulanmışmıdır ve diğer ülkelere sebepsiz yere saldırılmışmıdr. Yani islamda ki bu hükümler ne zaman bozulmuştur. Eğer 4 halife döneminde böyle bir şey olduysa kuranın anlamını değiştirmekren dolayı kafir olmuş olmazlarmı? |
19. November 2012, 03:50 AM | #24 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Yarim agizla konustuklari icin
kafa karistiriyorlar, demistim. Örnegin Profesör Abdülaziz Bayindir’a göre Allah bir inanirin kendi ''ferc''ini yani ''dizkapaklari ile göbegi arasi''ni yönetimi altindaki esirlere (mâ meleket eymân) 23:6’da acabilecegini belirtiyor; caizdir; 24:58’de acamiyacagini belirtiyor; caiz degildir. Hanifler.com'daki dostlar! Bu, ''mâ meleket eymân"in konumuyla ilgili olarak neyi gösterir? O ayetlerde anilan ma meleket eymân kim olabilir? Sev gi ile, Hasan Akcay Konu Hasan Akçay tarafından (19. November 2012 Saat 04:54 AM ) değiştirilmiştir. |
19. November 2012, 09:34 AM | #25 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Profesör Bayindir:
Kölelik ve cariyelikle ilgili ayetlerden anlami carpitilmamis olan hic bir tane yoktur. Su anda elinizdeki mealler dahil anlami carpitilmamis bir tek ayet birakilmamistir. Kölelik ve cariyelik ayetlerin anlami carpitilarak olusturulmustur. Sayin profesör bu gercegi dile getirdigi icin ne kadar takdir edilse azdir degil mi. Ah bi de kendisi carpitmasa. Iddia ediyor ki 23:6’daki mâ meleket eymân ile 24:58’deki mâ meleket eymân ayni konumdadir. Oysa 23:6’daki mâ meleket eymânuhum inananlarin nikahli esleridir. O yüzden inananlarin ferclerini yani cinsel organlarini görebilirler, caizdir. 24:58’deki meleket eymânukum ise sizin öz cocuklariniz konumundalar. O yüzden tipki kendi öz cocuklariniz gibi yatak odaniza izinsiz giremezler; haramdir. Üzücü olan, sayin profesör tesettür bid’atina kilif uydurmak icin yapiyor bu carpitmayi. Insanin avret yeri göbegi ile diz kapaklarinin arasiymis ta cariyeleriniz vücudunuzun ancak göbeginizden yukarisini ve diz kapaklarinizdan asagisini görebilirlermis te... Mismis de mismis. Lütfen 23:5-6'ya bakin. Zerre kadar kusku yok. Sayin profesörün sürekli cariyeler dedigi o mâ meleket eymânuhum inananlarin "fercler"ini görebilirler ferclerini. Cünkü onlar inanan erkeklerin zevceleri ve inanan kadinlarin zevcleridir. Allah fercler diyormus ama feclerin DISINI kastediyormus. Ah "Allah onu diyor ama kulak asmayin; bunu kastediyor!" demeyi bi birakabilsek; ah Allah ne diyorsa ona bi razi olabilsek. Konu Hasan Akçay tarafından (20. November 2012 Saat 06:45 AM ) değiştirilmiştir. |
19. November 2012, 09:36 PM | #26 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Sayın akçay,
Başlığı açan kardeşimizin sorularına cevabını aldığını söylemesi ve daha da önemlisi konular, islamiyette kölelik varmıdır, yokmudur, varsa kimlerdir, nasıl davranmalıdır gibi boyutlarıyla ele alınmaya başlandığından; 22,24 ve 25 nolu kısımlarda yazdıklarınıza cevabımı, rabbim izin verirse; http://www.hanifler.com/showthread.php?t=2971 linkinde ve " Islamda alım-satım konusu kölelik ve cariyelik varmıdır" başlığı altında vereceğim. selamlarımla Orskaya |
aorskaya Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | dost1 (19. November 2012) |
20. November 2012, 01:13 AM | #27 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Sayin Örskaya,
Daha önce de dile getirmeye calistim. Önemli olan, iletisim. Hatlari kesik telefonun biri bu ucunda ötekisi o ucunda yalnizda kendine konusanlarin durumuna düsmeden bir birimize meramimizi anlatabilmemiz. Bunu bir ricami vurgulamak icin yaziyorum: Benim aklimdan bile gecmeyen iddialarin cevabini verip te beni onlari okumaya zorlamayin. Örnegin savaslarda düsmani esir almamizin caiz oldugunu ayetler getirerek bana anlatmayin... Buradan baska bir linkte de olsa Allah isterse cevap vereceginizi belirtiyorsunuz. Bunu ögrendigime sevindim. Allah razi olsun. Sevgi ile, Hasan Akcay Konu Hasan Akçay tarafından (20. November 2012 Saat 02:04 AM ) değiştirilmiştir. |
20. November 2012, 07:30 AM | #28 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Bu yazıda değindiğiniz hususları sizi tanıdığım kadarıyla, sizin benimsememeniz gerektiğini düşündüğümden, yazıdaki gibi anlamamamk için zorlanıyorum ve yazıdaki anladığım gibi ise de düzelteceğinizi düşünüyorum. 1- Öncelikle, yazışmalara katıldığım dostların yazılarına mutlaka cevap vermeye çalışırım. Ancak, bazen gerçekten yazmamı engelleyen ya sonuçlarının tesiri bakımından daha öncelikli cevaplanması gereken yazılar ortaya çıkabiliyor, veya bazı sosyal gelişmeler zaman bakımından imkansız kılabiliyor. Bu yazıyı yazamdan önce de keşke, yazınızın cevabı verilmiş olabileceğini düşünerek, verilen linke baksaydınız, "hattı kesik telefondakiler" hissine kapılmazdınız. Bu kısmı, katıldığım konularda cevaplamam gereken durumlar olursa, mutlaka cevaplamaya çalışacağımı, ama yukarıda belirttiğim gibi sebebplerle gecikebileceğini bir kez daha belirterek, en azından bundan sonrakiler için bunun bilinmesini rica ederek kapatıyorum. 2- Benim aklimdan bile gecmeyen iddialarin cevabini verip te beni onlari okumaya zorlamayin. Örnegin savaslarda düsmani esir almamizin caiz oldugunu ayetler getirerek bana anlatmayin... demişsiniz. Ben, siz dahil kimsenin aklından geçenleri veya geçmeyenleri bilemeyeceğimi bilirim. Bu nedenle, aklınızdan geçenler yerine yazdıklarınızın ortaya koyduğu sonuçlar üzerinden ve anladıklarıma göre cevaplandırmaya çalışırım. Siz, savaşlarda esir alınmayacağını söyeleyebilirken, buna karşılık savaşlarda esir alınması gerektiğine ilişkin ayetleri size getirenlere, ayetleri anlayıp, yorumlayarak; a- ayetlerin esir alınmasını anlatmadığını, b- ayetlerde esir alınması anlatımını görüyorsanız da, bir hatanızı düzeltilmesine yardımcı olunduğunu, anlatan biri olarak yazılara yaklaşmalısınız. Sayın akçay, sonuç olarak; Örnegin savaslarda düsmani esir almamizin caiz oldugunu ayetler getirerek bana anlatmayin... şeklindeki sözünüzü, ayetleri pratize ederek anlatmaya çalışan sizinle bağdaştıramadım. Peki, size nasıl anlatalım? Ayet yazmadan anlatabilirmiyiz, yahutta sizin gibi olmazsa anlatmayalımmı? selamlarımla... aorskaya |
|
20. November 2012, 08:53 AM | #29 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Dec 2010
Mesajlar: 817
Tesekkür: 0
157 Mesajina 225 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Siz, savaslarda esir alinmayacagini söyeleyebilirken...
Savaslarda esir alinamiyacagini asla söylemedim. Tam aksine, 47:4'ün cevirisini vererek dedim ki: Kafirlerle karsilastiginizda vurun o boyunlari ta ki onlari dize getirinceye kadar. O zaman baglari saglam atin. Ayetteki anlam örgüsünden anlasilan, "baglari saglam atin" (şuddûl vesâk) size saldiran kafirleri esir alin ve SIKI tutun demek. Yoksa esirleriniz kacip size yine saldirabilirler. Bundan önceki her hengi bir iletimde öyle bir ifadem olduysa lütfen alintilar misiniz. Özür dilerim, sizin yanildiginizi söylemek üzer beni. Ama lütfen siz de biraz dikkat. Bir de aklima gelen olasi baska bir yanilgi: Basini açan kardesimizin sorularina cevabini aldigini söylemesi... Nolur, konuyu inanan kadinlarin "basörtüsü"ne saptirmayalim. Bizim buradaki konumuz yeminleriniz kime sahipse onlar - mâ meleket eymânüküm ve onlara cinsel organlarinizi acmanizin caiz ya da haram olmasi acisindan hangi gözle bakacaginiz. Sevgi ile, Hasan Akcay Konu Hasan Akçay tarafından (20. November 2012 Saat 09:00 AM ) değiştirilmiştir. |
20. November 2012, 09:03 AM | #30 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Alıntı:
Bu kısımda yazım hatası yapmışım, sizin; "savaşlarda esir alınmayacak iddiasında olmadığınızı" burada belirtir, yazım hatası için özür dilerim. Ama, yazının o kısmı, "savaşta" değilde, "ateşkes ve teçhizatların bırakılıp savaşın bitmesi arasında" esirlerin salıverilmesini şeklinde iddia ettiğinizi belirteyim. Sayın akçay, böyle de olsa, bu ayetten ve genel olarak savaş ve esir alınması olup olmadığı konularında hatalı olduğunuzu açıklayan yazımı verdiğim linkten okumadığınızı sanıyorum. Eğer, oradan konuyu okur ve düşüncelerinizi yazarsanız sevinirim. selamlar, aorskaya |
|
Bookmarks |
Etiketler |
arıyorum, cevap, sorularıma |
|
|