11. February 2010, 12:35 AM | #11 | |||||
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamun Aleykum! Değerli Müslümanlardan Kardeşim!
Yazı size ait değilse lütfen kaynak belirtin. Alıntı:
قسطKIST VE عدلADALET “ قسطkıst” sözcüğü genellikle “ عدلadalet” diye açıklanmıştır. Böyle açıklanmış olmakla beraber, “kıst” sözcüğü tam olarak “adalet” demek değildir. Çünkü “adalet”, “bire bir karşılık, denge, denklik, eşitlik” (Lisanü’l-Arab; c.7, s. 359-360) demek iken, “kıst” sözcüğü “nasip, pay, hak edilmiş olan pay” (Lisanü’l-Arab, c.6, s. 123-128) demektir. “Kıst” söz konusu olduğunda, mutlaka hak edilen ve söz verilen kadar karşılık ödenir. Bir nevi eşitlik olan “adalet” ise işlenene bire bir karşılık vermeyi gerektirir. Hâlbuki eşitlik her zaman hakkın karşılığı değildir, hatta bazen de zulümdür. Nitekim çalışma hayatında eşitlik esası değil, elemanların kalifiye oluşu, kıdemi gibi hususlar hesaba katılarak kıst esası uygulanır; böylece ücretler kişilerin niteliklerine göre belirlenir. Bir aile reisi de evlâtları arasında eşitlik ilkesiyle değil, kıst ile muamele yapar. Çünkü her çocuğun yaşına ve gördüğü eğitime göre ihtiyaçları değişiktir ve çocuklar aile bütçesinden bu ihtiyaçlara göre pay alırlar. Meselâ, biri ilk öğretimde diğeri üniversitede okuyan iki çocuklu bir aile, çocukların harçlıklarını hiçbir zaman eşit miktarlarda tespit etmez. Türevleriyle birlikte Kur’an’da 27 kez yer alan “kıst” sözcüğünün, “ اقتساط iktisat [zulme yol açmadan, aşırıya kaçmadan, hayırlı, yararlı yolu izlemek”, “ تقسيط taksit [hakkı olan bir şeyi belli zamanlara pay pay bölmek]” ve “ قسطاسkıstas” formları Arapça anlamlarının aynısıyla Türkçede de kullanılmaktadır. Rabbimiz hem “ عادلAdil”, hem de “ قاسطKasit”tir. Yani, hem adaletle hem de kıst ile muamele eder: Ve Allah rızk konusunda kiminizi kiminize fazlalıklı kılmıştır. Kendilerine fazlalık verilenler, kendi rızklarını sağ ellerinin malik olduklarına, hepsi onda eşit olmak üzere vermezler. O hâlde bunlar Allah’ın nimetini bilerek inkâr mı ediyorlar? (Nahl/71) Rabbinin rahmetini onlar mı paylaştırıyorlar? Şu basit hayatta [dünya hayatında] onların geçimliklerini aralarında Biz paylaştırdık Biz. Birbirlerine işlerini gördürsünler diye Biz onların bir kısmını bir kısmının üzerine derecelerle yükselttik. Ve Rabbinin rahmeti onların biriktirdikleri şeylerden daha hayırlıdır. (Zühruf/32) Mirasın dağıtımında evlâtlar arasındaki pay farklılığı ve miras taksiminde başkasına ait yetim bulunması hâlinde o yetime de pay verilmesi, Rabbimizin “kıst” ile muamelesinin örneklerindendir. Rabbimiz insanlara da kıst ile muamele etmelerini emretmiş ve bu davranışta bulunanları övmüş ve sevdiğini bildirmiştir. Yalana çok kulak verenler, haram çok yiyenler! Artık onlar, eğer sana gelirlerse, aralarında hükmet ya da onlardan yüz çevir. Ve eğer onlardan yüz çevirirsen, artık sana hiçbir zaman zarar veremezler. Ve eğer hükmedersen o zaman aralarında hakkaniyetle hükmet. Şüphesiz Allah, hakkaniyetle davrananları sever. (Maide/42) Ve eğer müminlerden iki grup birbirleriyle savaşırlarsa hemen onların arasını düzeltin. Şayet biri ötekinin üzerine saldırırsa, Allah’ın buyruğuna dönünceye kadar saldıran tarafla savaşın. Sonra da eğer dönerse aralarında adaletle barış yapın ve hakkaniyetle davranın. Şüphesiz ki Allah, hakkaniyetle davrananları sever. (Hucurat/9) Ant olsun ki Biz, elçilerimizi açık delillerle gönderdik ve insanların hakkaniyeti ayakta tutmaları ve Allah`ın dinine ve elçilerine görmeden yardım edenleri belirlemesi için beraberlerinde kitabı ve ölçüyü indirdik. Biz, demiri de indirdik ki onda büyük bir kuvvet ve insanlar için faydalar vardır. Şüphesiz Allah kuvvetlidir, mutlak üstündür. (Hadid/25) Allah sizi, din hakkında sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyilik etmekten, onlara hakkaniyetle davranmaktan men etmez. Şüphesiz ki Allah adalet yapanları sever. (Mümtehine/8) Ve eğer ki yetimleriniz konusunda hakkaniyeti koruyamayacağınızdan korktuysanız; o takdirde sizin için hoş [helâl, uygun] olan, yetimlerin kadınlarından ikişer ikişer, üçer üçer, dörder dörder nikâhlayın. Şayet o takdirde de adaleti gözetemeyeceğinizden korktuysanız, bir tanesini nikâhlayın. Ya da yeminlerinizin malik olduğunu nikâhlayın. Bu haksızlığa sapmamanız için en uygunudur. (Nisa/3) Bu konuda ayrıca Bakara/282, Ahzab/5, Âl-i Imran/18, 21, Nisa/127, 135, En’am/152, A’raf/29, Yunus/4, 47, 54, Hud/85, Enbiya/47 ve Rahman/9’a bakılabilir. “Kıst” sözcüğü, “adl” sözcüğü gibi “ezdat”tandır. “Hak edilmiş pay” anlamında kullanılan sözcük, aynı zamanda bu anlamın zıddı olan “zulüm, hakkı gasp etme” anlamında da kullanılır: Ve gerçekten biz [bize gelince, bizim durumumuz ise]; Müslümanlar bizdendir, zalimler de bizdendir. Ama kimler teslim olduysa [Müslüman olduysa], işte onlar rüşdü [doğruyu, güzeli, iyiyi, gerçeği] arayanlardır. Ama zalimlere gelince, onlar da cehennem için odun olmuşlardır.” (Cinn/14, 15) Alıntı:
Alemlerin Rabbi olan Yüce Allah, Mekkeli Abdullah oğlu Muhammedi Resulu ve Nebisi ilan ederek vahyetmiş Resulü de aldığı vahyi tebliğ ederek tabi olan insanlardan oluşan bir devlet kurmuştur. Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan insanların büyük çoğunluğu kendilerini " MÜSLÜMAN" olarak adlandırmaktadır. Bu "müslümanlık" Allahın vahyine uyan bir "müslümanlık" mıdır değil midir? Tartışılır. Yine aynı şeyi yapıyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti mi ? Vur abalıya! Allah Resulunun hayatını bilseniz ve tebliğ ettiği vahyi tanısanız... !!! Alıntı:
Alıntı:
Bedir'de,Hendek'te, Uhud'da savaşanlar, inandıkları için inandıklarını ikame etmek için "salat" edenlerdir. Allah Resulu ne zaman "salat" için çağırdıysa çağrıya uyan ve gereğini yapanlardır. Furkan;30:Elçi de: “Ey Rabbim, hiç şüphesiz benim kavmim şu Kur’an’ı mehcur (terk edilmiş bir şey) edindiler.” dedi. Alıntı:
Unutmayalım ! Toplumu oluşturan bireylerdir. KUR'AN'A inanmış ve KUR'AN'ı yaşam biçimi edinmiş bireylerin oluşturduğu "TOPLUM" "MÜSTEKBİR;MÜTREF,TAĞUT" u en iyi şekilde bilecek,bu tiplerin yönetime geçmesine izin vermeyecek soyut bir kavram olan "DEVLETİ"n de "HAK" üzere en iyi şekilde yönetilmesini sağlayanlardan olacaktır. Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
|||||
Bookmarks |
Etiketler |
defteri, ilımlılaştırmanın, seyir, İslam’ı |
|
|