24. December 2012, 02:11 PM | #1 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 |
Müslümanlar, müslüman olmayanlarla evlenebilirmi?
Selamun aleyküm,
Sevgili kardeşlerim, Bir zamanlar müslüman nüfusun çoğunlukta olduğu ülkemizde (güya) en büyük dini kurumun yani Diyanet kurumunun başkanlığını yapmış bir alim! imizin (Süleyman Ateş), bir soruya verdiği cevabı aşağıya aynen alıntılıyorum. ------------------- SORU: Amerika’da bir üniversitede hocalık yapıyorum. İki yıldır Amerikalı bir Hıristiyan’la nişanlıyım. Bu yaz evlenmeyi düşünüyoruz. Bu kişi son derece anlayışlı, dini inancı olan ama tam anlamıyla Hıristiyanlığa inanmayan biri. Benimle birlikte Ramazan ayında oruç tutar, kurban kestirir, zekât verir. Onunla Müslümanlık inancına göre dini nikâh yapmam mümkün mü? Yoksa bu kişinin önce Müslüman olması mı gerekiyor? (Sevtap Karaoğlu) CEVAP: Bu kişi sizinle beraber oruç tutuyor, kurban kesiyorsa eylemiyle Müslüman’dır. Sizin dininize saygılı ise Hz. Muhammed’in de peygamber olduğunu ve İslâm’ı Hak din kabul ediyorsa o insan resmen Müslüman olmasa da gerçekte Müslüman sayılır. İslâm’a saygılı olan Hristiyan bir erkekle evlenmenizde bence bir sakınca yoktur. Ama İslâm bilginlerinin büyük çoğunluğu, Müslüman bir kızın Hristiyan veya Yahudi bir erkekle evlenmesini caiz görmezler. Fakat bu görüş dinin ruhundan kaynaklanmaz. Çünkü Kur’ân, Maide Suresi’nin 5’inci ayetinde kitap sahiplerinin kadınlarıyla evlenmenin helal olduğunu belirtir ama Müslüman kadınların, kitap ehli erkeklerle evlenip evlenemeyecekleri hususunda bir hüküm belirtmez. Fakat sözgeliminden anlaşılıyor ki, Kur’ân böyle bir yasak getirmemiştir. Benim kanaatime göre evleneceğiniz kişi, gerçekte İslâm’a saygılı ise onunla evlenebilirsiniz. Kaynak:http://haber.gazetevatan.com/hristiy...372817/4/Haber ------------------------------------- 1- Bu kişi sizinle beraber oruç tutuyor, kurban kesiyorsa eylemiyle Müslüman’dır. Gerçektende oruç tutup, kurban kesince müslüman olunabiliyormuymuş! O zaman, cennet için asgari şartlar bunlar olup, sadece cennete girmeyi isteyenler için başka şey yapmaya gerek yok demekki! 2- [İslâm’a saygılı olan Hristiyan bir erkekle evlenmenizde bence bir sakınca yoktur. Şirke bulaşan fakat islama da saygılı olan birisi ile evlenilirmiş! harika yahu... İslamda evliliğin önemini, ailenin ve fertlerinin nasıl olması gerektiğini kavrayamayan talihsiz bir söz olmuş. Kuranda, şirke düşen kimselerle müslümanların evlenemeyeceği kayıtsız şartsız (yani istisnasız) kabul edilmişken, şirk bulaşmış bir din olan hristiyanlığa inanan biri islama saygı gösteriyor diye evlenilebilir kılan bir alim nasıl olabilir acaba? İyi niyetli olsa dahi bana göre akıl tutulması yaşayan birisi olabilir ancak... 3-Çünkü Kur’ân, Maide Suresi’nin 5’inci ayetinde kitap sahiplerinin kadınlarıyla evlenmenin helal olduğunu belirtir ama Müslüman kadınların, kitap ehli erkeklerle evlenip evlenemeyecekleri hususunda bir hüküm belirtmez. Büyük bir alimin kuran ayetlerini yorumlayışına bakarmısınız lütfen! Yahu, bir cümlede; "ehli-kitap kadınlarla evlenilebilir" denmesinden, evlenilecek ehli kitapların sadece kadınlarla sınırlandırıldığı anlaşılmazmı? Kuran akıllıları muhatap alarak, aklını kullanmalarını bunun için istemezmi? Kullanın aklınızı ve bir cümledeki sınırlamadan, sınırdışını tespit edin değilmi? 4- [Birde zamanımızda ehli-kitap kalmışmıdır ben tahmin etmiyorum ama, alimlerimiz! başta olmak üzere, müslümanlar, ehli kitap ile yahudi ve hristiyanlığı birbirine karıştırıyorlar. Halbuki, Yahudi ve hritiyanlar ehli kitap değillerdirki! İşte bu gibi alim, ulema açıklamaları, fetvaları yüzünden şirke düşen kimselerle müslümanlar evlendiriliyor ve islamda çok önem verilen aile formu bozuluyor, kuran nesli yerine kozmopolit bir nesil oluşuyor. selamlarımla, aorskaya Konu aorskaya tarafından (24. December 2012 Saat 02:30 PM ) değiştirilmiştir. |
14. March 2013, 01:32 PM | #2 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Gelde ayikla princin tasini
Ve Aleykum Selam Degerli Kardesim Aorskaya,
burada önce evlenemez diye böyle: Akli Deliller Genel anlamda, gayri müslim erkeklerle, özel olarak ise, ehl-i kitap erkekleri ile Müslüman bir bayan arasındaki evlenme yasağının gerekçeleri olarak da değerlendirebileceğimiz akli delilleri şöyle sıralamak mümkündür. 1. Kadınların zararlı propagandaya, telkine maruz kalmaları sonucu, bu telkinden aşırı derecede etkilenerek harama düşmeleri korkusu. 2. Aile hukuku açısından erkeklerin kadınlara tahakküm edecek statüde bulunmaları 3. Bayanların fizyolojik olarak erkeklere oranla daha fazla etkilenmeye müsait olmaları 4. Müslüman bayanın gerçek anlamda inanç özgürlüğünü kullanamayacak olması 5. Eşlerin gerçek anlamda kaynaşamamaları ve birbirlerinde sekinet bulamayacak olmaları 6. Çocuklara İslami terbiyenin verilemeyeceği ve çocukların İslami eğitimden yoksun olarak yetişme riski sonra da evlenebilir diye böyle deniyor: Ehl-i Kitap Erkekle Evlenmenin Meşrû Olduğu ve Delilleri Günümüz araştırmacılarından bazıları, Müslüman erkeğin ehl-i kitap bayanla evlenmesine müsaade edildiği gibi, Müslüman bir bayanın da ehl-i kitaptan bir erkekle evlenebileceğini savunmaktadırlar. Şimdi bunların ilki olan Yaşar Nuri Öztürk’ün delillerini görelim. 1.Kur’ân’da ehl-i kitap erkekle evlenme yasağı konusunda açık bir hüküm yoktur. Klasik İslâm alimleri ayetleri genellemiştir. Bu Kur’ân’a yapılan bir dayatmadır. 2.Siyasal ve sosyolojik olarak böyle olması istense de bu hüküm Kur’ân’a dayatılamaz. 3.İslam hukukçuları olayı kendi yaşadıkları döneme göre değerlendiriyorlardı. Onlara göre bir bayan ehl-i kitap bir ailenin içine giderse orada asimile olurdu. Onların bu düşüncesi bayanları tam insan saymadıklarından ileri geliyordu. Halbuki hayat onları alancı çıkarmıştır. Ehl-i kitap bayanla evlenen erkekler kaybolup giderken, ehl-i kitap erkeklerle evlenen bayanlar, hem kendilerini korumakta, hem de doğacak çocukların İslam’a ısındırılmasında birinci derecede rol oynamaktadırlar. 4. Benliğini yitirme ve doğacak çocuklara etki edip etmeme, bir cinsiyet meselesi değil, bir iman-kültür kişilik meselesidir. Ne var ki, gelenekçi fakihler, kadınlara bakışlarındaki acımasızlık ve şaşılık yüzünden bunu görememişlerdir. Hüseyin Atay’ın delilleri ise şunlardır. 1. Gayr-i müslim ülkelerdeki Müslüman erkeklerin, Müslüman kızlarla evlenmek yerine, ehl-i kitap bayanlarla evleniyor olmaları, Müslüman bayanın ömür boyu Müslüman bir erkekle evlenme şansını kaybetmesine neden olmaktadır. Bekarlık çok işkenceli bir durum olup, İslâm dini insanlara işkence çektirmek için gelmemiştir. Bu gerekçe ile Müslüman bayan, Müslüman bir erkekle evlenme ihtimalinin az olduğu/ olmadığı yerlere eh-i kitap bir erkekle evlenme izni verilebilir. 2. Ehl-i kitap erkekle evlenecek bayan, eğere dinini biliyor ve onun şuurunda ise, onu, çocuklarına, etrafına hatta kocasına aşılayabilir. 3. İslam’ın diğer dinlerin ve milletlerin nikahlarını ve bu nikaha bağlı neseplerin sübutunu kabul eder. Nikah akdinin sağlığı ve sıhhati hususunda sıhhat şartı yoktur. Din ancak sosyal açıdan bir ön şarttır. Yabancılarla evlenme bir insan kaybedip kaybetmeme sorunundan ayrı olarak, bir insan gücü kazanıp kazanmama yönünden de düşünülmelidir. Hani yani insanin diyesi geliyor, karar verme sahislara ve topluma göre uygulanir. Eger apacik anlasilir Kur'an dan bir karara varilamiyorsa, insanlara nur olarak, insanlari aydinlatmak amaciyla, insanlarin örnek almalari ve hidayete ulastirilmalari amaciyla indirilmesinin sebebi düsündürücü oluyor bu durumda. Herkes Kur'an dan anladigini uygulasa yine bir kargasalik cikiyor ortaya. Her seyden evvel Arapca bilmeyenlerin meallerden ögrenmeleri gerekiyor. Mealcilerin calismalari yasadiklari ortama, geleneklerine ve kendi sahsi görüslerine muhakkak ki uygun düsmesi gerekeceginden, eninde sonunda onlara uymak zorunlulugumuz doguyor. Mealleri karsilastirma yoluna gidildiginde bir kisiyi degil bir kac kisileri örnek almak zorunda kaliyoruz. Din adamlarini öyle de böyle de rabbler mi ediniyoruz? Illede bunu böyle yapmalisiniz, yapilmasi ve uygulanmasi lazimdir diye tutturan da yok. En iyisini Allah bilir deyip cikiyorlar isin altindan. Sonuc olarak nefsimizle basbasa kaliyoruz. Aklimizi calistirmasina calistiralim da, aklimiza yatan zaten isimize gelen oldugu icin he diyoruz, yalanmi? Dogru nedir dogruluk nedir Aorskaya Kardesim? Birinin dogru buldugu baska biri icin yanlis olabilir. Yanlis denilen bir seyler dogru olabildigi gibi dogru denilen bir seyler de yanlis olabilir. Insanlarin devamli gördükleri duyduklari eninde sonunda aliskanlik haline geliyor ve normal karsilaniyor. Devamli kim-kime dum-duma serileri seyredenlerin zinayi normal karsilamalari ile devamli "Zina ya Yaklasmayin" ayetini okuyanlarin hali elbetteki birbirinden cok farkli olur misali, en büyük rolü ortam oynuyor. Faizin ne oldugunu ve zararlarini bilmeyenlerin ve hatta üzerinde düsünmeyi dahi akillarina getirmeyenler sayisizdir. Küfrün icindeler haberleri yok, hele de bir bilgi vermeye kalkisilsin faiz hakkinda, sanki bilgi veren küfür eden yerine koyuluyor. Selam ve dua ile. |
14. March 2013, 09:16 PM | #3 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Tüm Türkiye'de Yasayan Kardeslerime
Selamum Aleykum Degerli Kardeslerim,
Turan Dursun'un forumuna bir kac kere takildim, ve dehset icinde kaldim. Ayni dili paylastigimiz bu insanlar gercekten Allah'i ve Resullerini inkar mi ediyorlar? Inanamiyorum dogrusu. Türkiye bu rezilliklere kadar düstü demek. Ben Tüykiyemi böyle tanimiyorum, benim Türkiyem degil bu. Nasil olur apacik ben ateistim der ve Türk-Müslümanlarini yerden yere carparlar. Bu mudur asirlardir ögrendigimiz kardeslik. Neden onca kanlar dökülmüs bu memleket ugruna, biraksaymislarda gavur ellerinde kalsaymisti. Icimizden bizleri vuranlar cikacak idiyse bu devlet niye kuruldu? O dinsizler yarin öbür gün bir düsman saldirisinda hangi tarafta yer alacaklar diye sormaya dahi lüzum yok. Bunlar ayni münafiklar gibi olmuyorlarmi. Günlük islerini hallederlerken müslüman kardeslerini aldatmiyorlarmi. Belki de camiilere dahi gidiyorlardir, iclerinden Allah'a ve reullerine küfretmek icin. Bu ne bicim ahlaktir. Cahiliye devrinin münafiklarini da gectiler hani. Alinlarinda yazili degilki anlasilsin kimin ne oldugu. Peki evlilik durumlarinda nasil oluyor? Hadi ben Almanya'dayim en azindan Almanlarin ne olduklarini biliyorum. Ya Türk vadandaslari? Onlar nasil ayirt ediliyor? Escinselliklerini aciklamaktan cekinenlerin misali ateistliklerini de gizliyenler yokmu? Evlenilecek erkegin veya kadinin dinini kim nasil ölcebilir? Menfaat dünyasi olmus cikmis zaten. Ateist olan birisi icin zaten problem degil, menfaatleri ugruna bir müslüman ile evlenmelerine ne engel olabilir? Mühim olan müslüman kardeslerimizin karsisindakilerin kim olduklarini tespit edebilmeleridir. Bu da her zaman mümkün degildir. Dili ayni, hareketleri ayni, kiyafetleri ayni ve hatta bir cok gelenekleri ayni. Ayirdedebilene bravo! Yüce Rabbim, tüm Kardeslerimin yardimcisi olsun, oyuna getirilmekten korusun. Rabbimizin buyurdugu gibi: 2:8 - İnsanlardan öyleleri de vardır ki, inanmadıkları halde, "Allah'a ve ahiret gününe inandık." derler. 2:9 - Allah'ı ve müminleri aldatmaya çalışırlar. Halbuki sırf kendilerini aldatırlar da farkına varmazlar. 2:10 - Kalplerinde hastalık vardır. Allah da onların hastalığını arttırmıştır. Yalan söylemelerine karşılık onlara elem verici bir azab vardır. 2:11 - Hem onlara: "Yeryüzünde fesat çıkarmayın." denildiğinde: "Biz ancak ıslah edicileriz." derler. 2:12 - İyi bilin ki, onlar ortalığı bozanların ta kendileridir, fakat anlamazlar. 2:13 - Onlara: "İnsanların (müslümanların) inandığı gibi inanın." denilince, "Biz de o beyinsizlerin inandığı gibi mi inanacağız?" derler. İyi bilin ki, asıl beyinsiz kendileridir fakat bilmezler. 2:14 - Onlar iman edenlere rastladıkları zaman: "İnandık" derler. Fakat şeytanlarıyle yalnız kaldıkları zaman: "Biz, sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz." derler. 2:15 - (Asıl) Allah onlarla alay eder ve taşkınlıkları içinde serserice dolaşmalarına mühlet verir. 2:16 - İşte onlar o kimselerdir ki, hidayet karşılığında sapıklığı satın aldılar da, ticaretleri kâr etmedi, doğru yolu da bulamadılar. 2:17 - Onların durumu, bir ateş yakanın durumu gibidir. (Ateş) çevresini aydınlatır aydınlatmaz Allah onların (gözlerinin) nurlarını giderdi ve onları karanlıklar içinde bıraktı, artık görmezler. 2:18 - (Onlar) sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık (hakka) dönmezler. Ve bu Ayetteki misal gibi, münafiklarin kim oldugunu sadece Allah bilir: 9:101 - Hem çevrenizdeki bedevilerden münafıklar var, hem de Medine halkından münafıklıkta ısrar edenler var. Sen onları bilmezsin. Onları biz biliriz. Biz onları iki kere azaba uğratacağız. Daha sonra da büyük bir azaba itilecekler. |
14. March 2013, 11:37 PM | #4 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2013
Mesajlar: 641
Tesekkür: 77
125 Mesajina 170 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 |
şahsen turan dursun u savunacak halim yok. beni de çok fazla ilgilendirmiyor ancak merden yazdıklarında belli cevaplar verilmesi gerektiğine de inanıyorum.
-Bir insan çıkıp ben ateistim derse bence hiç bir sorun yoktur neden çünkü iman ile ilgili işlerde Allah kendisinden başka yetkili bir varlık göstermemiştir hatta elçiye bile bu konuda ayet indirmiştir. Elçi tebliğ ile yükümlüdür kim inanır kim inanmaz karışamaz. Elçiye bile verilmeyen bir görev başka kişiye düşmez. -Müslümanları yerden yere vurmuyorlar bende bir iki kere baktım onlar Elçiyi tanımadıkları için söyledikleri tuhaf değil. Müslümanlar birbirlerini yerden yere vuruyorlar isterseniz yüzlerce örnek verilebilir bu konuda. Uzağa gitmeye gerek bu forumda bile var. -Bıraksalar İstiklal savaşını yapanlar gavurun elinde kalsaymış. Bu nasıl bir cümle nasıl bir izahat nasıl bir mantık şahsen hiç yakıştıramadım. Irakta gavur geldi ve diktatörden kurtardı Irağı ve geride 1.000.000 fazla ölü, binlerce tecavüz, onbinlere işkence. Keşke türkiye gavurun elinde kalsaydı ne demek bana biri mantıklı bir cevap verebilrimi lütfen. -İçimizden bizi vuranlar ateistler olamaz onlar allaha inanmıyorlar ve onlar bizim gibi devleti savaş meydanında savunur merak etmeyin ( Biliyorum çünkü ateist olan yada peygambere inanmayan insanları çoook uzun zaman dan beri tanıyorum) - Hiç bir ateist camiye gitmez elçiye inanmayanlar da camiye gitmezler. Bu kişiler münafık değillerdir çünkü Kafirdir. Sizin söylediklerinizi münafıklar yapar. Münafık Türkiyede istemediğiniz kadar çoktur. Bunlara örnek istiyorsanız Abdülkadir geylani nin insanalara yardım ettiğine inanan ve bunları inandırmakla görevli kişilere bakınız. Kamera eşliğinde camiye gidenler- her sokağa bir cami yaptıranlar- açlıktan ölürken insanlar borçtan dolayı intihar ederken insanlar ben MÜSLÜMANIM deyip altlarında 600.000 tl jeep e özel şöför tutan ve insanlara müslümanlığı anlatan insanlara münafık denir. Kadının bir saçının görülmesinin kadına cehennem bileti olduğunu söyleyendir münafık., Lütfen MÜNAFIK ile KAFİRİN arasında farkı bilin ve ona göre yazın Sizin yazdığınız tüm Kuran ayetleri MÜNAFIKLARI anlatıyor. Bu münafıklar Almanyadaki inanların paralarını cebe atan şirketler kuran insanlardır ve tüm yazdığınız ayetler onları anlatıyor Umarim ki düşünürsünüz. |
14. March 2013, 11:57 PM | #5 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
-İçimizden bizi vuranlar ateistler olamaz onlar allaha inanmıyorlar ve onlar bizim gibi devleti savaş meydanında savunur merak etmeyin ( Biliyorum çünkü ateist olan yada peygambere inanmayan insanları çoook uzun zaman dan beri tanıyorum)
Kureysin müsrikleri hic olmazsa Allah'i inkar etmiyorlardi. Senin savundugun ateistler apacik Allah'in olmadigini ve Kur'an i Muhammed ( selam olsun ona ) uydurdu diyorlar. Bunlari mi savunuyorsun? Istersen o forumun satir satir müslümanlara direkten yapilan hakaretlerini kopya edeyim buraya. Sen belki de bir iki yazilarini okudun, ben yüzlerce sayfalarini okudum. Allah'i ve Peygamberlerini inkar edenlerden zalim olan varmidir? Sen kimi savunuyorsun anlamadim. Neden onca kanlar dökülmüs bu memleket ugruna, biraksaymislarda gavur ellerinde kalsaymisti. Bu satirlarla Türkiye'yi gavurlara teslim etselermis diye degil, daha bastan Istanbul'un fethinden misaldi, gavurdan ele gecirilmedimi ki. Ateistler hakkinda ne kadar da emin konusuyorsun, camiye gitmezlermis, sanki her camiiye giden 100% müslümanmis gibi. Su uyur düsman uyumaz. Icimizdeki seytandan emin olamiyoruz da ateiste güvenecegiz daha neler. |
15. March 2013, 12:23 AM | #6 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2013
Mesajlar: 641
Tesekkür: 77
125 Mesajina 170 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 |
siz ilk önce yazının başını okuyun.
sonra kendi yazınızı okuyun Diyorsun ki ateistlere Münafık diyorsun ne alaak iki kavram çok ffarklı. Onlar sarık takıp içimizde dolaşmıyorlar, belli bir gruba yaranmak için namaz kılmıyorlar, İnanlardan para toplayıp cebe atmıyorlar vs yani münafık değilller Sen onlara Münafıklık sıfatı verdikçe anlaşamayız. yazdığın yazı sadece ve sadece münafıklarla ilgili. münafıklarla kafirleri karıştırma. İstanbulu almamalıydık gibi tuhaf bir cevap yani ne diyeyim. buna ayrı bir cevap vermeyeyim böyle düşünüyorsan. ''Ateistler hakkinda ne kadar da emin konusuyorsun, camiye gitmezlermis, sanki her camiiye giden 100% müslümanmis gibi. Su uyur düsman uyumaz. Icimizdeki seytandan emin olamiyoruz da ateiste güvenecegiz daha neler.'' Ben ateistin ateist olduğunu bilirim çünkü kendi söyler. Sen MÜNAFIKTAN KORK. Camiiye gidenler müslümanmıdır değilmidir beni ilgilendirmez. Allah ile sorunları o kişilerin. Ben ateist adamdan korkmam sende korkma ama münafık sinsi bir yılandır nerden geleceği belli olmaz aynı iblis ve dostları gibi. |
15. March 2013, 12:28 AM | #7 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2013
Mesajlar: 641
Tesekkür: 77
125 Mesajina 170 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 |
Ateist kişi imana gelebilme ihtimali olan kişidir.
ancak Münafık kendisinin doğru yolda olduğuna inandığından bir daha imana gelemez |
15. March 2013, 12:45 AM | #8 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
Ateist kisi imana gelebilme ihtilmali olan kisi olmus olsa, dogma büyüme müslüman olanlar sonradan Allah'i ve Peygamberlerini inkar ederek kendilerini büyük bir övüncle ateist ilan etmeleri ne demek oluyor acaba? Önce Islam ile sereflenip sonra yüz cevirenler.... sonra yine iman edenler...sonu bitmeyen masallara örnekler mi verecegiz simdi? Al birini carp öbürüne ha münafik ha kafir ne farki var, ikiside Allah'in nefret ettiklerinden olduktan sonra ne farkeder. Kâfir İslâm dininin temel prensiplerine inanmayan, Hz. Peygamber'in yüce Allah'tan getirdiği kesin olan ve tevâtür yoluyla bize kadar ulaşmış bulunan esaslardan (zarûrât-ı dîniyye) bir veya birkaçını yahut da tamamını inkâr eden kimseye kâfir denir. Meselâ namazın farz, şarabın haram oluşunu inkâr eden, meleklerin ve cinlerin varlığını kabul etmeyen kimse kâfirdir. Kâfir sözlükte "örten" anlamına gelmektedir. Gerçek ve doğru inancı örttüğü, yanlışşeylere inandığı için böyle kimselere kâfir denmiştir. Bir insan kâfir olarak ölürse ebedî cehennemde kalacaktır. Bu konudaki âyetlerden birinde şöyle buyurulmuştur: "(Âyetlerimizi) inkâr etmiş ve kâfir olarak ölmüş olanlara gelince, işte Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların lâneti onların üstünedir. Onlar ebediyen o lânet içinde kalırlar. Artık ne azapları hafifletilir, ne de onların yüzlerine bakılır" (el-Bakara 2/161-162). Münafık Allah'ın birliğini, Hz. Muhammed'in peygamberliğini ve onun, Allah'tan getirdiklerini kabul ettiklerini söyleyerek, müslümanlar gibi yaşadıkları halde, kalpten inanmayan kimselere münafık denir. Münafıkların içi başka dışı başkadır. Sözü özüne uygun değildir. Bir âyette şöyle buyurulur: "İnsanlardan bazıları da vardır ki, inanmadıkları halde ‘Allah'a ve âhiret gününe inandık’ derler" (el-Bakara 2/8). Münafıkların gerçekte kâfir oldukları bir başka âyette şöyle ifade edilir: "Onların Allah yolundan sapmalarının sebebi, önce iman edip sonra inkâr etmeleridir. Bu yüzden kalpleri mühürlenmiştir. Artık onlar hiç anlamazlar" (el-Münâfikun 63/3). Konu merdem tarafından (15. March 2013 Saat 01:09 AM ) değiştirilmiştir. |
|
15. March 2013, 11:30 AM | #9 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 1.606
Tesekkür: 667
710 Mesajina 1.305 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24 |
Alıntı:
Ama "inananlardan" maksat müslümanlar ise bahsettiginiz, o zaman durum degisir. Cünkü Türkiye dahil tüm ülkelerde ceplere atilan paralarla kurulan sirketler vardir inananlarin sirtindan karanilan paralarla. Sadece sirketler degil, devletlerin kendileri de gecinirler inananlarin sirtindan. Fuhusevleri, kumarhaneler, icki fabrikalari vb. bunlari isletenler sahislar dahi olsa, hepsi devletin gözetimi altinda bulundurulur ve vergilerini ödedikleri müddetce hepsine göz yumulur. Sadece Hacc dan ve Kurban'dan kazanilan paralar Almanya'da yasayan Türklere nazaran Türkiye'deki yasayanlarin ve Hacca Kurbana katkida bulunanlarin sayilarinin yaninda sifir kalir. Önce bir matematik hesabi yapin, münafiklarin nerede daha fazla ve itibarda oldugunu kendiniz ortaya koyun. Her lafin basinda da ona buna münafik islemi yapmaktan da vazgecin, zan la ugrasmayin, elinizde apacik belgeler var ise kimse itiraz etmez. Üstelik Almanya bir Islam devleti olmadigi halde, yardima ihtiyaci olanlarin carsafina, mini etegine, takkesine bakmadan herkese esit davraniyor. Inanc ayirimi yapmiyor. Herkes vergisini ödüyor, alinan vergiler ile yardima muhtac olanlarin ihtiyaclari karsilaniyor. Ha Almanya olmus ha Türkiye, iki devlet arasinda bir fark göremiyorum ben. Iki devlet de Kur'an ile yönetilmiyor. Türkiye adina kendinize hak ayirmayin iman bakimindan. Görünen köy kilavuz istemez. |
|
15. March 2013, 01:13 PM | #10 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2013
Mesajlar: 641
Tesekkür: 77
125 Mesajina 170 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 22 |
Bu sizin kafir tanımınız
''Kâfir İslâm dininin temel prensiplerine inanmayan, Hz. Peygamber'in yüce Allah'tan getirdiği kesin olan ve tevâtür yoluyla bize kadar ulaşmış bulunan esaslardan (zarûrât-ı dîniyye) bir veya birkaçını yahut da tamamını inkâr eden kimseye kâfir denir. Meselâ namazın farz, şarabın haram oluşunu inkâr eden, meleklerin ve cinlerin varlığını kabul etmeyen kimse kâfirdir. '' Simdi Merdem bey söylermisiniz Bu kişi İmana gelebilir mi ? Buda sizin münafık tanımınız; ''Münafık Allah'ın birliğini, Hz. Muhammed'in peygamberliğini ve onun, Allah'tan getirdiklerini kabul ettiklerini söyleyerek, müslümanlar gibi yaşadıkları halde, kalpten inanmayan kimselere münafık denir. Münafıkların içi başka dışı başkadır. Sözü özüne uygun değildir. Bir âyette şöyle buyurulur: "İnsanlardan bazıları da vardır ki, inanmadıkları halde ‘Allah'a ve âhiret gününe inandık’ derler" (el-Bakara 2/8). Münafıkların gerçekte kâfir oldukları bir başka âyette şöyle ifade edilir: "Onların Allah yolundan sapmalarının sebebi, önce iman edip sonra inkâr etmeleridir. Bu yüzden kalpleri mühürlenmiştir. Artık onlar hiç anlamazlar" (el-Münâfikun 63/3). ''' Şimdi bana söylermisiniz münafık bir daha inanabilr mi? Siz söyledniz siz yazdınız. Şimdi yazdıklarınızı bir daha okuyun ve tekrar söyleyin. Şimdi ben sadece sunu algıladım sizin tanımlarınızdan sonra ben Kafir olan insanı tercih ederim Münafık olana. Sanırım benimle aynı fikirdesiniz. Yani ''Al birini vur ötekine değil'' Tanım olarak Konu kuman tarafından (15. March 2013 Saat 01:15 PM ) değiştirilmiştir. |
Bookmarks |
Etiketler |
evlenebilirmi, müslüman, müslümanlar, olmayanlarla |
|
|