hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > AHLAK > Kötü Ahlak > Haset,Fitne,Fesat

 
 
Seçenekler Stil
Alt 21. December 2010, 12:36 AM   #1
dost1
Site Yöneticisi
 
dost1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000
dost1 is on a distinguished road
Standart Hased

Selamun Aleykum! Değerli Kardeşlerim!


Haset”; “kıskanmak, çekememek, başkasında olan sağlık, zenginlik ve benzeri nimetlerden dolayı rahatsız olarak o kişiden o nimetin gitmesini istemek” demek olup, kalpte bulunan ve insanı kötülüklere sürükleyen en önemli ve gayriahlâkî özelliklerden, hastalıklardan birisidir. Bilgisizlik ve tamahkârlığın birleşmesinden, kaynaşmasından doğan haset en çok da tanıdık ve akrabalar arasında kendisini gösterir.

Haset, çoğu kez “kıskançlık” olarak ifade edilir. Ancak, bu kıskançlığı, namus kıskançlığı ile karıştırmamak gerekir.

Haset, çirkin huyların en zararlılarındandır. Herkeste bulunmakla birlikte dereceleri farklıdır. Kimi insanda haset duygusu bir an için gelip gider; kiminde ise iyice yerleşir, bütün benliğe hâkim olur ve gittikçe artar. İşte asıl üzerinde durulması gereken ve tehlikeli olan haset, bu hasettir.

Bir insanda bulunan ilim, ibadet ve hayır yapma gibi nimetlerin kendisinde de bulunmasını istemek haset değildir. Buna “gıpta” denir.

Hasedin ortaya çıkmasına yol açan bir çok sebep vardır. Bunların başlıcaları şunlardır:


1. Düşmanlık: Hasedin en önemli sebeplerinden birisidir. Kin ve düşmanlık sebebiyle ortaya çıkan haset sonucu, hileli yollarla nimet ortadan kaldırılır, insanın şerefi ile oynanır ve gizli işlerinin açığa çıkarılması için çaba harcanır. Bu tarz haset, çok kere çekişme ve kavgalara da yol açar ve hayat boyunca devam eder,


2. Teazzuz: Mevki, servet veya ilim sahibi olan bir kişinin üstünlük taslaması karşısında, bu davranışı hoş göremeyen başkalarının, o kişiye ve sahip olduklarına karşı duydukları kıskançlıktır.


3. Kibir: Çevresindeki insanları küçük gören ve onların bütün arzuları için kendi emrinde olmasını isteyen kibirli insanların, bu büyüklük duygusu içinde başkalarının sahip oldukları karşısında duydukları kötü duygu kıskançlıktır.


4. Şaşkınlık ve hayranlık.


5. Amacına ulaşamama korkusu: Kişilerin belli bir amaca ulaşmak konusunda birbirine üstünlük sağlama arzularından kaynaklanır. Birisinin amacına ulaşmasına yardımcı olan her nimet, diğeri için bir haset kaynağıdır.


6. Makam ve mevki sevgisi, önderlik isteği: Örnek olarak, bir kimsenin bir ilim dalında parmakla gösterilen tek adam olmayı istemesi, bu konuda kendisine rakip olabilecek veya göz diktiği yere ulaşmış kimselere haset etmesinin başlıca nedenidir. Sürekli övülmek ve üstün gelmek isteğinde olan kimse, “işte bu adam kendi sahasında zamanın en büyüğüdür, eşi ve benzeri yoktur” denildiğinde nasıl sevinirse, başka bir kimsenin kendisine ortak gösterilmesi, yerini alması halinde de kıskançlık duyar, haset eder.


7. Kötü huyluluk ve Allah`ın kullarına verdiği nimetlere karşı cimrilik: Bazı kimseler, kendilerinin hiçbir derdi, eksiği olmamasına rağmen, aşırı mal sevgisi, önderlik tutkusu, tekasür hastalığı sebepleri ile Allah’ın nimetler verdiği, iyi huylarla donattığı başka kimselerden söz edilince, bundan rahatsız olurlar, haset ederler. Buna karşılık birisinin içinde bulunduğu zorluk ve çektiği sıkıntılardan söz edildiğinde de sevinç duyarlar. Böyle kimseler, başkalarının kötü durumda olmalarından hoşlanırlar ve Allah`ın lütuflarına karşılık cimrilik gösterirler.


Haset dışa vurulmadığı sürece kişinin kendisinden başkasına zararı olmaz. Haset eden kimsenin içinde sürekli bir ateş yanar. Bu ateş onu yakar, yavaş yavaş eritir. Çünkü birisinin nimetinin artması, hasetçinin hasedini, dolayısıyla rahatsızlık ve sıkıntısını çoğaltır. Hasetçinin göğsü daralır, uykusu kaçar. Amansız bir hastalığa düşer. Bu ise ancak kişinin düşmanlarının isteyebileceği bir durumdur. Haset edilenin perişanlığı istenirken, aslında hasetçi perişan olur. Buna karşılık haset edilen kimsenin durumunda bir bozulma, bir kötüleşme olmaz.

Ama hasetçinin içindeki haset coşar da dışa vurursa, haset edilene karşı kin, garaz, düşmanlık yapmaya başlar. Karşısındakinin yok olması için uğraşır. Bunun için de iftira atar, komplo kurar, kundakçılık yapar hatta suikast bile düzenler.

Ayette bahsedilen de işte bu şekildeki kıskançlığın dışa vurumundaki şerdir, kötülüklerdir ve zararlardır.

Haset, bir duygu olduğundan dışa vurulmadan bilinme imkânı yoktur. Kulun buna bir çare araması söz konusu olamaz. Gücü aşan bu tip konularda “Alimün bizatissudur (akıllardan geçenleri bilen)” Allah`a sığınıp, gereğini O`na havale etmekten başka yapacak bir şey yoktur.
Kaynak: İşte Kur'an

Kusursuzluk sadece Alalh'a mahsusdur.
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sevgi,saygı ve muhabbetle.
Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay
dost1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
dost1 Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 5 Kisi:
Araştıran (15. April 2013), Barış (15. April 2013), hiiic (21. December 2010), Miralay (21. December 2010), yeşil (12. November 2011)
 

Bookmarks

Etiketler
baht, düşmanlık, gıpta, hased, hayranlık, huy, ilim, islam, kibir, kıskançlık, makam mevki, namus, sağlık, servet, şaşkınlık


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 08:46 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam