24. June 2015, 05:32 PM | #81 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamun aleyküm değerli kardeşlerim,
"Darabe" kök harflerinin anlamı, birşeyin başka birşey üzerinde oluşturduğudur. Örnek ayette "dövün" diye yapılan çeviri ; yangelip yattığı yerden hicret ettirilen kadınlar üzerindeki bıraktığı etkiye yöneliktir. Bu kök harflerden türetilmiş bütün sözcüklerde bu anlam kaybolmaz. Kur'an'da geçen ve bize de "darbı mesel " olarak geçen tamlamayı nasıl çevireceğiz. Örneği döv mü diyeceğiz. Örtülerinizi darbeden ayetini , örtülerinizi dövün diye mi çevireceğiz? Örnekleri çoğaltabiliriz. Değerli kardeşlerim lütfen aşağıdaki ayetlere bakar mısınız? 14/24; 16/75,76,112; 30/28; 36/78; 39/29; 43/17; 66/10,11; 4/94,101; 5/106; 14/45; 25/39; 30/58; 39/27; 18/11 43/58; 16/74; 43/5; 29/43; 59/21; 2/26; 13/17; 14/25; 24/35; 47/3 34/31 8/50; 47/27; 73/20 2/60; 7/160; 26/63; 38/44; 18/32,45; 36/13; 20/77 8/12 2/73 22/73; 43/57; 57/13 2/61; 3/112 47/4 37/93 Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
28. June 2015, 10:42 AM | #82 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
56 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 20 |
Kuranmeali.org, Kehf 12:
1. summe : sonra 2. beasnâ-hum : onları uyandırdık, dirilttik 3. li na'leme : bilmemiz için, belirtmemiz için 4. eyyu : hangisi 5. el hızbeyni : iki topluluk 6. ahsâ : daha iyi hesaplar 7. limâ : o şeyi 8. lebisû : kaldılar 9. emeden : uzun zaman, uzun süre, müddet Hanifler.com'un "göndermek" olarak tercüme ettiği cümlenin yüklemi "ba'esetmek", diğer meallerde... - uyandırmak - diriltmek - uyandırmak ve diriltmek - uyandırarak diriltmek olarak tercüme edilmiş. Benim sorum, bu kelimenin Arapça'da uyandırmak ve diriltmek anlamlarını birlikte taşıyıp taşımadığı. |
28. June 2015, 11:26 AM | #83 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamun aleyküm, değerli kardeşim,
Bu sözcük lügatte “tek başına veya birisiyle birlikte göndermek” demektir. Tacü’l Arus; c.3, s. 170, 171. “ba’s” mad.) Kur’an’a bakıldığında, bu sözcüğün “yeniden diriltme” anlamından çok, “gönderme” anlamında kullanıldığı görülmektedir. Sözcüğün “diriltme” anlamı da aslında “mezardan gönderme” anlamından kaynaklanmaktadır. Ayrıca Kur’an’da elçi göndermenin “ بعثbease” fiiliyle ifade edildiği bir çok ayet vardır. Biz burada “kişi” ve “gurup” gönderme anlamıyla birkaç ayeti örnek vereceğiz: Allah, İsrailoğuları’ndan söz almıştı. İçlerinden on iki nakip [müfettiş/başkan] göndermiştik. Ve Allah demişti ki: “Ben, muhakkak sizinle beraberim. Namazı ikame eder, zekâtı verir, peygamberlerime iman eder, onları destekler ve Allah’a güzelce borç verirseniz, ant olsun ki sizin günahlarınızı örteceğim ve sizi altından ırmaklar akan cennetlere girdireceğim. İşte sizden her kim de bundan sonra küfrederse, gerçekten dosdoğru yoldan sapmış olur. (Maide/12) Ve eğer ikisinin [karı-kocanın] arasının açılmasından korktuysanız bir hakem onun [erkeğin] yakınlarından, bir hakem de onun [kadının] yakınlarından kendilerine gönderin. Bu ikisi [iki hakem] gerçekten barıştırmak isterlerse, Allah onların [karı-kocanın] arasında geçim verir. Şüphesiz Allah, Alîm’dir, Habîr’dir. (Nisa/35) De ki: “O, üstünüzden ve ayaklarınızın altından azap göndermeye yahut sizi fırkalara ayırıp kiminizin kiminize hıncını tattırmaya gücü yetendir.” Bak, onlar iyice anlasınlar diye ayetlerimizi nasıl evirip çeviriyoruz [inceden inceye açıklıyoruz]. (En’am/65) İşte o ikisinden birincisinin zamanı gelince, üzerinize güçlü kuvvetli kullarımızı gönderdik de onlar, evlerin aralarına girip araştırdılar. Ve o yerine getirilmesi gereken bir vaat idi. (İsra/5) Ve eğer çıkışı isteselerdi, kesinlikle onun [çıkış] için bir takım hazırlık yaparlardı. Fakat Allah, onların gönderilmelerini hoş görmedi de onları yoldan alıkoydu. -Ve “oturun oturanlarla beraber” denildi.- (Tevbe/46) Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
28. June 2015, 12:32 PM | #84 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
56 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 20 |
Açıklama için teşekkür ederim Halil kardeşim.
Açıklamandan anlıyorum ki bu kelimenin "göndermek" anlamı yanında "diriltmek" anlamı da var. Sorum, bu kelimenin Arapça'da "uyandırmak" anlamı da var mı? |
28. June 2015, 12:57 PM | #85 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamun aleyküm değerli kardeşim,
Sözcüğün Kökü belirttiğim gibi göndermek. Diriltmek kök anlamında yok ancak ölen insan için gönderme işlemi diriltmeden olamayacağı düşünülerek "diriltmek" kullanılıyor. " uyandırmak" anlamı da aynı neden ile veriliyor. Ragıp İsfahanî el-Müfredat adlı eserinde der ki: "el-Ba's sözcüğünün asıl anlamı, bir şeyi harekete geçirme ve yönlendirmedir. Araplar, 'Baastuhu fenbaase=Onu harekete geçirdim, o da hareket etti.' derler. Harekete geçirme, ilintili olduğu olguya göre farklı bir anlam ifade edebilir. Örneğin, 'Baast'ul-baire', 'Deveyi sürdüm' anlamına gelir. Bir ayette ise, 'Ve'l-mevta yeb'asuhumullah=Ölüleri ise Allah diriltir.' buyurulmuştur. Yani Allah, onları kabirlerinden çıkartır ve kıyamete doğru sürükler... Şu hâlde, 'ba's=harekete geçirme' iki kısma ayrılır. Bir kısmı beşerîdir. Deveyi sürmek ve bir insanı bir ihtiyaç peşinde göndermek gibi. " Değerli kardeşim burada da gördüğümüz gibi birşeyi göndermek ve yönlendirmek ancak hareketsiz şeyler için kullanılabilir bu hareketsizlikten bir yöne göndermek de onların uyandırılması ile olur. Hani Türkçe'mizde " Mumu uyandır." Ifadesi vardır ya tıpkı onun gibi. Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
28. June 2015, 01:50 PM | #86 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
56 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 20 |
Şimdi hatırladım ki Lokman 28 'de aynı kelime için yazışmıştık ve şu ifaden vardı:
Kur’an’a bakıldığında, bu sözcüğün “yeniden diriltme” anlamından çok, “gönderme” anlamında kullanıldığı görülmektedir. Sözcüğün “diriltme” anlamı da aslında “mezardan gönderme” anlamından kaynaklanmaktadır. Ragıp İsfahanî el-Müfredat adlı eserinde de: "el-Ba's sözcüğünün asıl anlamı, bir şeyi harekete geçirme ve yönlendirmedir. Araplar, 'Baastuhu fenbaase=Onu harekete geçirdim, o da hareket etti.' derler. Harekete geçirme, ilintili olduğu olguya göre farklı bir anlam ifade edebilir. Örneğin, 'Baast'ul-baire', 'Deveyi sürdüm' anlamına gelir. Bir ayette ise, 'Ve'l-mevta yeb'asuhumullah=Ölüleri ise Allah diriltir.' buyurulmuştur. Yani Allah, onları kabirlerinden çıkartır ve kıyamete doğru sürükler... Sözleri ile sözcüğün açılımını yapmıştır. Ben de şöyle demişim: "Biriyle veya tek başına göndermek" ve "mezardan göndermek" anlamları bendeki diğer ayetler ile uyumlu iken aşağıdaki ayetlerde sıra problemi çıkıyor: “Allah, diriltir de öldürür de.” Ali İmran 156 “diriltir de öldürür de.” Tevbe 116 “O diriltir, O öldürür.” Araf 158 “diriltir ve öldürür.” Duhan 8 “diriltir, öldürür.” Hadid 2 Gözlemime göre Kuran'da kelimelerin kendisi gibi dizilişi de bilgi içeriyor. Yukarıdaki ayetlerde önce diriltilme olduğuna göre.... "biriyle veya tek başına göndermek"... bir alemden diğerine göndermek, sonraki ölüm de geri döndürmek oluyor. "mezardan göndermek"... ise mümkün değil çünkü "mezardan gönderilen" daha sonra ölecek. Bu durumda Kehf: 11 - Bunun üzerine Biz, onların kulakları üzerine o büyük mağarada nice yıllar vurduk. 12 - Sonra da iki gurubun hangisinin, onların bekledikleri süreyi daha iyi hesapladığını bilelim diye onları [Rakim / Yazıt Ashabı’nı] gönderdik. ayetlerinde... "kulakları üzerine yıllarca vurduk" = öldürdük, uyuttuk... "gönderme" = dirilttik, uyandırdık... anlamları Arapça'da yok ama Kuran'da "gönderme" ölüm ile ilgili kullanıldığından (bir alemden diğerine) diriltme/uyandırma anlamı yüklenir diyebilir miyiz? . Konu ozkanates tarafından (28. June 2015 Saat 02:43 PM ) değiştirilmiştir. |
28. June 2015, 04:28 PM | #87 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamun aleyküm kardeşim,
Türkçe'mizde olduğu gibi uyuyan bir Kişiyi uyandırma olarak kullanılmaz. Bunun için "yakaza " kullanılır. Örneği verdiğiniz gibi açıklayabilmek için kullanılabilir. Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
dost1 Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | ozkanates (29. June 2015) |
6. July 2015, 11:22 AM | #88 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
56 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 20 |
Alıntı:
Haluk kardeşimin yazısından anladığımı özetlersem... evlilikte aldatmanın hukuğu: 1- Ancak 4 şahit varsa ceza hukuğu işler = 80 sopa (yani öldürme yok/yasak). 2- 4 şahidi olmayan 4 kere yemin ve beşincide yalansa lanetin üzerine olmasını diler. Ama karşı taraf da 4 kere yemin eder ve beşincide yalansa lanetin üzerine olmasını dilerse artık söze karşı sözdür ve CEZA HUKUĞU (yani cezanın her türlüsü) düşer yani ceza verilemez. 3- Peki adam aldatmadan şüpheleniyor veya biliyor ama ispatlayamıyorsa evlilik zorla mı devam edecek. O zaman şimdiki boşanma basamakları uygulanır: 3.1- Konuş 3.2- Yatağı ayır 3.3- Evden uzaklaştır Peki 3.3 maddesi neden "dövmek" değil. Çünkü HUKUĞA uygun olarak... - Suçun ispat yeterlilikleri tanımlı, - İspat durumunda ceza tanımlı, - İspat olmadığında da ceza verilemeyeceği tanımlı. Ceza verilemediği için geriye boşanma kalır ki bu da madde 3 'dür ve aldatma olsa da olmasa da her iki tarafa her zaman geçerli HUKUKİ bir haktır. |
|
6. July 2015, 12:14 PM | #89 |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.016
Tesekkür: 3.567
1.083 Mesajina 2.384 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Selamun aleyküm, değerli kardeşim,
Ne yazık ki, kavramlarla çok oynanıyor bunlar: ErRicalu kavvamune alen nisai Bi ma faddalAllahu ba'dahüm alâ ba’din ve Bi ma enfeku min emvalihim* fessalihatü kanitatün hafizatün lil ğaybi Bi ma hafızAllah* vellatiy tehafune nüşüzehünne feızuhünne vehcüruhünne filmedaciı vadribuhünne, fein eta'neküm fela tebğu aleyhinne sebiyla* innAllahe kâne Aliyyen Kebiyra; koyulaştırılan sözcüklerdir. Kavvam sözcüğü koruma ,kollama ve gözetme anlamındadır. Fadl sözcüğü üstün demek değil fazlalıklı demektir. üstünlük kerim ile belirtilir. Nüşuz, vadinin dibindeki kişinin kendisini vadinin tepesinde görmesidir. Kısaca kendini dev aynasında görmesidir ki bazı ayetlerde Alllah nüşuzu emreder. Salih, sözcüğü sulh sözcüğünden türemiştir ki bozulmaları bozuk işleri düzeltmek anlamındadır. Toplumsal yaşamın huzur ve mutluluğunu gölgeleyen adlî, idarî, siyasî, iktisadî ve kültürel her türlü bozukluğun düzeltilmesi için gösterilecek çabaları sergileyen kadınlara saliha kadın denilir. Vehcuruhunne, hicret anlamındadır. ayetteki birleştiği sözcük ile birlikte yatak ayırma değil yan gelip yatılan yerden hicret ettirme anlamındadır. vadribuhunne ise daha önceki iletimde bu kökten türemiş sözcüklerin geçtiği ayetleri bile verdim. Yan gelip yattığı yerden uzaklaştırılan kadınlar üzerinde unutulmayacak,iz bırakacak eylemlerin sergilenmesidir. Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz. __________________
__________________
Halil Ay |
6. July 2015, 12:15 PM | #90 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
56 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 20 |
Alıntı:
- Kişisel boyutta olası yıkıcı anlık tepkilere ve, - Toplumsal boyutta olası yıkıcı geleneklere (recm vb.), karşı hem kişisel hem toplumsal bariyer oluşturmak, sonuçları genel hukuk kaideleri içine taşımak ve o kaideler içinde tutmak içindir. Hem suçun ispat aşaması hem de sonraki aşamalar zorlaştırılarak zamana yayılmış ve böylece kişisel/toplumsal ani ve kontrolsüz tepkilerin önü kesilmiştir. İspat yeterliliği oluştuğunda da verilecek cezanın belirtilmiş olması, daha büyük cezaların verilemeyeceği anlamına gelir. Aldatma ortaya çıktığında ve hatta sadece şüphe üzerine ani ve kontrolsüz yıkıcı tepkilere uğrayabilen taraf büyük ekseriyatla kadın olduğundan, bu hukuk sistemi büyük oranda kadını korumak üzerinedir. |
|
Bookmarks |
Etiketler |
lokman, soru |
|
|