hanifler.com Kuran odaklı dindarlık  

Go Back   hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > HUKUK > Hukuk > Adak

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 13. November 2011, 11:57 AM   #1
galipyetkin
Uzman Üye
 
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 24
galipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud ofgalipyetkin has much to be proud of
Standart Adak

Büyük Larousse'tan bakıyoruz:
ADAK :1- Kutsal bir güce, bir dileği yerine getirmesi için, belli bir inanç çerçevesinde yapılan vaad,......

Okumaya devamı hemen kesiyoruz. Çünkü bu tanım ve devamı Allah'la yapılan bir pazarlığı, sırf menfaat için bir alış-verişi, değiş-tokuşu, rüşveti anlatıyor.
Bize uygun değil.

Bizim, Adalet ve Rahmet Sitesi'nden esinlendiğimiz ve alıntılar yaptığımız görüşümüz şöyle:

Bir isim sıfat olan ''meryem'' Suryanca'da ''hizmet ehli", "hizmet eden, hademe", yani ''sebilullahı/Allah yoluna fedayı'' ilke edinmiş demek. Erkeğe de kadına da isim olmuştur. Bu tür isimlendirmeler ''Sami dilleri''nde çok yapılır. Kur'an'da da bunun örneği ''ibn sebil-yol oğlu'' olarak verilen bu isim, ''insanların tümüne mülkün karşılıksız/sebil olarak sunulmasına taraftar olan, kollektivizmden/kamuculuktan yana olan insan'' olarak kullanılmıştır.

Araplar bir kişide bir nitelik çokça bulunursa, kişi o niteliği ile tanınır, tanıtılır ve anılır. Meryem de yetim kalmış ve Zekeriya evinde/manastırında büyümüştür. Bunun için ''meriye-eme''dir. ''Eme'' kadındır; yani topluma emanet edilmiş, bir aile içinde korumaya alınmış, son zamanlara kadarki söylemle ''besleme'', "evlatlık" kızdır.

Araplarda manastır ve havra gibi kurumlar olmadığından, bu gibi yetimler evlerde ''ma meleket eymanikum'' olarak aile ve toplum hayatına katılmışlardır. Öz çocuktan hiçbir farkları yoktur, sadece ortak sülbden değillerdir. Evin öz kızından ayırd edebilmek için Osmanlıca'dan kalma olarak hâlâ köy kesiminde bu besleme ve büyütme kızlara , büyütüldüğü evin ikinci nesli ''eme'', erkeklere de ''emmi'' diye seslenir.

İşte Meryem de beytullah denilen kollektif yaşanılan manastırda, manastırın diğer insanları gibi manastır insanlarına (birbirlerine) hizmet etmek için görev almış, birbirlerine, yani manastır toplumuna, yani manastıra ''hadame'' olmuş kişi-rahibe-dir ki Zekeriya Peygamber tarafından himayeye alınmış yani Zekeriya Peygamber'in oğlu Yahya Peygamber'e ''eme''dir Meryem. Zekeriya Peygamber de manastırda O'na bu sebepten ''meryem-rahibe'' diye hitap etmiştir; yoksa öz adı değildir. Meryem ismi daha sonraları İsa Peygamber'in annesini tanıtmak için özel isim olarak kullanılmıştır.

Şu halde Suryanca bir kavram olan ''meriye-eme''=meryem, eskilerin deyişiyle ''Hıdemat-ı amme''ye, bu günkü ifadesiyle kamu menfaatine/kamuya maişet/iaşe/karın tokluğu/en düşük ücret karşılığı, Allah rızası için, bu gün hor gördüğümüz 'boğaz tokluğuna' iş gören, fazlasını topluma terk edendir. Biz buna ''hizmet-vazife'' deriz ki bu ''İbrahim Makamı''ndan bir yer edinmektir. Bu hal Haşr Suresi'nde, özellikle 9. ayette izah edilmiştir. Adak adamak,yani kendini topluma-insanlığa adamak/nezr/kurban etmek budur.
(Bu gün, bu terk edilen fazla, kapitalistler tarafından gasp edilerek sermayesine katılarak servet edinmek için kullanılmaktadır.)

Ensar-ensariyet; nasrani yani isar öyle bir dayanışmacilik/fedakârlıktır ki, eşitken dahi ''benim hakkım'' demez, bundan da başkaları lehine vazgeçerek, başkalarını kendisine tercih eder. İşte vazife, görev, adak anlayışı budur. (Kim bilir kaç kişi enayilik işte, diyordur. Ne dersiniz alacağına şahin-borcuna karga Liberal-kapitalizmin ''eme''leri, ''emmi''leri?). O kadar ileri bir KARŞILIKLI yardımlaşma, ihtiyaç içindeyken bile kendini ihmal ederek diğerlerini tercih etmektir ki ''kurban-nezr esasında budur; kendi yaşamını diğerinkine feda, adak etmektir.

Zina da, cinsel şehvet de liberalizmin ayrılmaz nitelikleridir.
Hacc'da meşar-il haramda, kadın erkek birlikte, harem-selamlık olmadan, gece-gündüz, ''kurban kesilen'', yani birbirlerine kendisini feda edercesine yardımlaşarak provası yapılan kollektif yaşam, her şeyden önce her türlü(mülk-cinsel) şehvet tutma alışkanlığını ön plana alır, ve kötülüğü işin başında önler.

Ama sırf mülk tutkusundan uzak yaşamayı seçen Havra-Manastır iştirak halinde mülkiyette insanlığa hizmet eden adanmış MERYEM dahi ''serbest yer''ci güruhun iftirasına uğramış, İsa peygamber'e ''piç'' demişlerdir. Mısri'de de Firavun, Yusuf ümmeti, fityan ehline de zina iftirası atarak, kendini adamış kadınları sopayla kaba etlerinden sopalamış, ''piç'' dedikleri çocukları da öldürmüş, bu hengamede Musa da sepetle nehre bırakılmıştır.

Manastır ehline atılan iftiranın yalan olduğu zaten İsa'nın annesi Meryem, kardeş bir toplulukta, manastırda, erkeklerle beraber iç içe çalışarak, yine de namuslu kalarak ispat etmiş, hatta Kur'an bize bırakın haramı, helâli Marangoz Yusuf ile bile, manastırda gördüğü bir rüya sonrası manastırı terk ettikten sonra evlenmiştir. Bu terk etme nedeniyle de etrafı tarafından kınanmıştır. Demek ki kollektivizm şehvetlerin rastgele tatmin edildiği yer değil, bilakis bunun tatmin edildiği ve bütün fuhşiyatın geçerli olduğu yer, aristokrasi, oligarşi, liberalizm, kapitalizm ve benzeri sistemlerdir. Hak olan Havra-Manastır yaşam biçiminin, kendi sistemleri için tehlike olduğunun bilincinde olan geçmişin toplumları, bu yaşam biçimine iftira atarak karşı durmuşlardır. Arapça da ''Meryem''in bu niteliğine çok önem verdiği için, bu yönü ile kavramlaşmış, ''Reym'' kökünden kavramlaşan bu isim, bu iftiraya tepki olarak oluşmuştur: ''Namus ve haysiyeti üzerinde olarak erkeklerle konuşan kadın'' anlamı verilmiştir.

MERYEM:İffetli olarak erkek kısmı ile lakırdı eden kadın.

Demek ki iş hayatında erkek ve kadının ortaklığı meşru ve hak, onun eve kapatılması bahanesine sığınılarak rantla geçinmeye bahane edilmesi bâtıldır. Niçin kadın helâl olan elinin emeğini yemesin, ihtiyaç fazlasını topluma iade ederek Karz-ı Hasene yapmasın?
Niçin sosyal yaşamda kaç-göçle ve haremlik-selâmlıkla cinsel cazibe merkezi olmayı hep ayakta tutsun?
Niçin iktidarlardan iş isteyerek bir baskı gurubu oluşturarak iş yerleri açtırtıp ta ekonomiye ve refaha faydalı olmasın?
Niçin bir Meryem olmasın?

Suryanca olduğu söylenen ve ''amme''ye kendini adayıp hizmet eden, üreten insan anlamı ile Arapça'daki Meryem anlamları çelişmez. Hem de ''Rami'' den türemiş ''Reymen bil mekanü''=bir yerde sabit olup ikamet etmek, yani ''İkâme'' kavramı ile özdeş bir kavramdır. Bu ise kâr için ülke ülke dolaşan çerçi-deccal zıttı bir karakterdir ki manastır ehli ve eri böyledir. Bu yer ise insanların kendilerini birbirlerine adadıkları, Yahudi'lerde Havra, Hristiyan'larda Manastır, Müslüman'larda ise Salât-Salâvat dayanışmalı sistem Mescid-El Haram-Harim (ortaklık)tır. İşte adak, bu kurumlarda, sistemlerde, kişilerin kendilerini diğerlerine adarcasına yardımıdır.

Kur'an'daki adak ayetleri Âl'i Umran-35, Hacc-29, İnsan-7'dir.

Saygılarımla.
Galip Yetkin.

Konu galipyetkin tarafından (13. May 2017 Saat 03:43 PM ) değiştirilmiştir.
galipyetkin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
galipyetkin Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 2 Kisi:
hiiic (14. November 2011), yeşil (14. November 2011)
Alt 14. November 2011, 10:46 AM   #2
hiiic
Uzman Üye
 
hiiic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26
hiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud ofhiiic has much to be proud of
Standart

o kadar önemli o kadar gözümüzün önünde ama körülük ettiğimiz bir konuya değinmişsin ki Sayın Galip. Sanki bildiğim bilgileri ilkkez okumuş gibi oldum...

Meryem manastırın (mescidin) bakım ve hizmetinden sorumlu edilirken bu günün islam dünyasında kadınlar sosyal hayatın dışarısına itiliyor. Kavramları tam olarak anlayamadığımız için...

Alıntı:
Yahudi'lerde Havra, Hristiyan'larda Manastır, Müslüman'larda ise Salât-Salâvat dayanışmalı sistem Mescid-El Haram-Harim (ortaklık)tır. İşte adak, bu kurumlarda, sistemlerde, kişilerin kendilerini diğerlerine adarcasına yardımıdır.
bilgi için ayrıca teşekkür ederim...
hiiic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
hiiic Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler:
yeşil (14. November 2011)
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
adak


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 07:51 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Hanifler - Kuran odaklı gerçek din islam