17. February 2015, 10:27 AM | #1 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
56 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 21 |
Kafir - iman - hak
Kafir: "Güzel düşünüp güzel davranarak yüzünü Allah'a teslim eden, en sağlam kulpa yapışmıştır." Lukman 22 Güzel düşünüp güzel davranmak = Allah'a teslim olmak = iman."İnkâr edenin küfrü1 seni tasalandırmasın!" Lukman 23 1- Kafir = gerçeği örten… küfür = gerçeği örtme... inkar edenin örttüğü gerçek =…"Eğer onlara, "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorarsan yemin olsun, "Allah" derler2. De ki: "Hamt Allah'adır!3" Ama onların çokları bilmiyorlar4." Lukman 25 2- Allah’ın kendisi değil çünkü o Allah’a inanıyor. O bir inanan olduğu halde…Güzel düşünüp güzel davranmaya = Allah’a teslim olmaya mani hırs, güç, kin vb. negativitelerin de, Kendisine yön vermesine izin vererek = onları Allah'ın altında ikincil rehberler = rabler edinerek, Allah’ın tek rehber/rab olduğu gerçeğini örter. 3- Gerçeği örtene verilen cevap “hamt Allah’a” = hamt sadece Allah'a = sadece Allah'a teslim olun =, Güzel düşünüp güzel davranmaya mani olan duygu ve düşünceleri de rehber/rabler edinmeyin. 4- Gerçeği örttüğünü/inkarını bilmeyen inananı… "Allah'ın vaadi haktır; iğrelti hayat5 sizi sakın aldatmasın. O yaman aldatıcı, sakın sizi Allah ile aldatmasın!6" Lukman 33 5- Dünya hayatının hırs, güç, kin vb. negativiteleri = ikincil rehber/rableri,6- Allah ile aldatırlar = o rehber/rabliklerini Allah inancının altına gizlerler. İman: “Küfre sapanlar1 dediler: “Rabbimiz2, bizi saptıran cin ve insanları bize göster, onları ayaklarımızın altına alalım3 da en aşağılardan olsunlar4." Şu bir gerçek ki, "Rabbimiz Allah'tır!"5 deyip sonra istikamet üzere olanlara melekler iner: "Korkmayın, üzülmeyin! Size vaat edilen cennetle sevinin6."” Fussilet 29-30 1- Gerçeği örtenler =, 2- Allah’a inanan ama, 3- güzel davranmayan, 4- güzel düşünmeyenler.5- Gerçeği örtmeyenler = “Rabbimiz Allah’tır” = “Rabbimiz sadece Allah’tır” diyenler =, Güzel düşünüp güzel davranmaya mani negativiteleri rehber/rab edinmeyenler =, 6- Güzel düşünüp güzel davranarak cennet istikameti üzerine olanlar. “Allah'a çağıran, hayra ve barışa yönelik iş yapan2 ve "Ben müslümanlardanım/Allah'a teslim olanlardanım1" diyenden daha güzel sözlü3 kim vardır? Güzellikle3 çirkinlik/iyilikle3 kötülük bir olmaz! Kötülüğü, en güzel tavırla3 sav!” Fussilet 33-34 1- Allah’a teslim olmak = iman =, 2- hayra ve barışa yönelik iş yapmak =, 3- güzel düşünüp güzel davranmak.Örnekler: “Güzellikle çirkinlik/iyilikle kötülük bir olmaz! Kötülüğü, en güzel tavırla sav!1… Böyle bir tavra, sabredenlerden2 başkası ulaştırılmaz. Böyle bir tavra, büyük nasip sahibinden başkası ulaştırılmaz3.” Fussilet 34 “Ey resuller!3 Güzel ve temiz şeylerden yiyin ve barışa, hayra yönelik iş yapın!1” Muminun 51 “Sabredip2 bağışlayan1 bilsin ki bu, işlerin en zorlularındandır4.” Şura 43 “İnsan, gerçekten tam bir hüsran içindedir!5 İnanıp hayra ve barışa yönelik işler yapanlar1, birbirlerine hakkı önerenler, birbirlerine sabrı2 önerenler müstesnadır.” Asr 2-3 “İnsana bizden bir rahmet tattırıp sonra onu ondan çekip alsak, insan elbette çok ümitsiz, çok nankör bir hale düşer6. Ve eğer ona, kendisine gelip çatan bir zorluk ve kederden sonra bolluk ve nimet tattırırsak, hiç kuşkusuz şöyle diyecektir: "Tüm sıkıntı ve kötülükler benden uzaklaşmıştır." Bu durumda o, bir sevinç şımarığı, bir kendini beğenmiş olur6. Sabredip2 hayra ve barışa yönelik amel1 sergileyenler böyle yapmazlar. Bunlar kendileri için bir yarlıgama ve büyük bir ödül öngörülen kişilerdir7.” Hud 9-11 “İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlara1; bundan böyle korunup iman ederek iyi işler yaptıkları1, sonra takvaya sarılıp imanda kemale erdikleri, sonra bir mertebe daha korunup güzellikler sergiledikleri1 takdirde, daha önce tatmış olduklarından ötürü hiçbir günah yoktur6. Allah, güzel düşünüp güzel davrananları1 sever.” Maide 93 1- Güzel düşünüp güzel davranmak = hayra ve barışa yönelik iş yapmak, 2- Sabrederek, 3- tekamülde ileriye ulaşanların tavrı, resullerin tavrı. 4- Bu tavır işlerin en zorlularından, 5- ama tersi de hüsran getirir, 6- Çünkü negativiteden, 7- pozitiviteye tekamül bu tavırla olur. . Konu ozkanates tarafından (20. May 2015 Saat 06:56 AM ) değiştirilmiştir. |
17. February 2015, 12:02 PM | #2 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Bir parantez:
Alıntı:
El Mustağni yani hiç bir şeye muhtaç olmayan Allah, yanlış olarak kullanılan ve "övgü" diye çevrilen "hamt"a/yağcılığa da muhtaç değildir. Hamt'in karşılığı "DEĞERLENDİRME"dir. Yani insanların amellerinin değerlendirmesini ve takdirini O ahırette yapılacaktır. Saygılarımla. Galip Yetkin |
|
17. February 2015, 12:47 PM | #3 | |
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 450
Tesekkür: 33
85 Mesajina 163 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 |
Alıntı:
http://istekuran.net/2013/06/fatiha-suresine-giris/ |
|
17. February 2015, 02:18 PM | #4 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Sayın Ömer Furkan.
Bilgilendirici yazınız için teşekkürler. Sizin "hamt" olarak vermiş olduğunuz değerlendirmeyi benim görüş ve düşüncelerime göre "şayan" kabul edemiyorum ve o nedenle sizin işaret ettiğiniz içerikte işaret ettiğiniz yerlerdeki görüşleri benimsemiyorum. Bir ve Tek olana yani Allah'a, Allah'ın yarattığı bir fani nasıl "bravo", "aferin" diyebilecek ve övgüsünü göremediğine, bilemediğine, ölçemediğine; nasıl, neye göre ve neyi ölçü alarak ve olarak takdir ve övgüler yağdırabilecek ki? Bu eylem Allah'a ad veya sıfat vermek olur.Bu imkansız. Allah kendi ad veya sıfatlarını " Esma" olarak sınırlamıştır. Saygılarımla. Galip Yetkin. Konu galipyetkin tarafından (17. February 2015 Saat 02:30 PM ) değiştirilmiştir. |
20. February 2015, 02:55 PM | #5 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
56 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 21 |
Bana göre her ikisi de doğru.
Övülmeye ihtiyacı olmayan Allah'ın kendine övgü emri vermesi anlamlı değil, Ancak bu realite ilimin bazı seviyelerinde insana görünür hale gelir. Tekamülün çoklu ilahlar içeren kademelerinde hedef tek ilaha inmek. O yüzden Allah "sadece beni övün = başkalarını övmeyin" veya, "Sadece benden korkun = başkalarından korkmayın" vb. der. Bir kez ilahlardan/korkulardan özgürleşme başlayınca, Ne övülecek ne de korkulacak bir ilah kalmaz. La ilahe illallah = İlah yok, sadece Allah Özetle hamd kelimesi bazı kademeler için övgü, bazıları için değerlendirme, diğerleri için de başka anlamlarda: "Allah, sözün/hadisin en güzelini, birbirine benzer iç içe ikili mânalar ifade eden bir Kitap halinde indirmiştir." Zümer 23 |
20. February 2015, 03:27 PM | #6 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2014
Mesajlar: 299
Tesekkür: 8
56 Mesajina 69 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 21 |
Başlık yazısının ana fikri hakkında görüş rica ediyorum:
KAFİR = müslümanlar dahil inananların (güzel düşünüp güzel davranmayan, hayra ve barışa yönelik iş yapmayan) çokları. |
20. February 2015, 05:21 PM | #7 | ||
Katılımcı Üye
Üyelik tarihi: Jul 2012
Mesajlar: 75
Tesekkür: 44
7 Mesajina 8 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Alıntı:
Alıntı:
Mutlak tekillik(tevhid) düşüncesiyle bakıldığında, irade melekemizin dahi gel-gitli olduğu ömrümüzde ben'lik kavramının yanıltıltıcılığı malum. Bu yüzden kendi benliğimizle başardığımızı sandığımız işlerin dahi, özünde Allah tarafından başarılmakta olduğu bilinciyle "teşekkür-methiye-övgü (ben'immiş gibi algılasam da) özünde O'na aittir" itirafı hamd etmek" olarak ilk akla gelen tanım. "değerlendirme" veya "takdir" anlamı da yakın bir anlam gibi duruyor. Bu kelimenin şahıs çekimleri arapçada insanlar için de kullanılıyor. (örn. افعاله حميدة : Onun faaliyetleri övgüye layık/takdire şayan) Literatürde de teşekkür, övgü ve takdir'i kapsadığı söylenir. .................................................. ...................................... Yukarıdaki düşüncelerime paralel olarak devam edersem, bence kafir; Mutlak tekillik(tevhid) gerçeğini düşün(e)meyen ve Ben'likle hareket eden, dolayısı ile bilerek/bilmeyerek "gerçeği örten" anlamında olabilir. Güzel düşünmek, iyiliğe-huzura hizmet etmek daha çok ameli bir kavram gibi geldi bana. Küfür'ün içinde doğrudan Allah'a(Mutlak Tek'lik bilincine) karşı hem cehalet(çoktanrıcılık gibi), hem umursamazlık(benmerkezcil yaşam), hem de isyan(Tanrı kavramını muhattap alıp bilinçli reddeden ateizm gibi) bulunabiliyor.
__________________
1:6 İlet bizi O dosdoğru yola... Konu han tarafından (20. February 2015 Saat 05:25 PM ) değiştirilmiştir. |
||
20. February 2015, 06:08 PM | #8 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Sayın Han.
Alıntı:
Biraz açar ve oluşumunu anlatabilir misiniz? Saygılarımla. Galip Yetkin. |
|
galipyetkin Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | han (20. February 2015) |
20. February 2015, 06:29 PM | #9 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
574 Mesajina 958 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 |
Sayın özkanates.
Görüş talebinizden sonra "Kafir" tanımı vermişsiniz. Ben de bir "Kafir" tanımı vereyim: "5/44 meali; “Ve kim, ALLAHIN İNDİRDİĞİ ile HÜKMETMEZSE, o taktirde işte onlar, onlar KAFİRLERDİR.” Saygılarımla. Galip Yetkin. |
galipyetkin Kullanicisina Bu Mesaji Için Tesekkür Edenler: | han (20. February 2015) |
20. February 2015, 11:48 PM | #10 | |
Super Moderator
Üyelik tarihi: Mar 2012
Mesajlar: 963
Tesekkür: 481
200 Mesajina 303 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 |
Alıntı:
Hangi tekamül??? Olayı "science fiction" havasına sokmadan anlatır mısınız?
__________________
"Hayat bugündür. Emin olduğun tek hayat. Onu en iyi şekilde yaşa." |
|
Bookmarks |
Etiketler |
hak, iman, kafir |
|
|