![]() |
![]() |
#20 | |||||
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2012
Mesajlar: 108
Tesekkür: 19
41 Mesajina 61 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Selamlar;
Alıntı:
Bilim adamlarının ulaştıkları verileri, sonuçları Allahın varlığı ile ilişkilendirmek, Allahın varlığını ispat etmek gibi bir görevleri yoktur, eğer bilimin bu işle uğraştını düşünüyorsan bilim nedir? Ne değildir? Bir araştırmanı tavsiye ederim. Eğer bilim adamı senin dediğin şekilde bulduğu sonuçları, verileri Allah’la ilişkilendirirse bu kendi kişisel görüşü olur, objektif olmaz, ama bilimle uğraşmayan bizler bu sonuçları Allahın gücü kudreti, yaratma sıfatları olarak yorumlayabiliriz. Yukarıda yazımda belirtiğim gibi; Alıntı:
“Bilim veya ilim, fiziki ve doğal evrenin yapısının ve davranışlarının birtakım yöntemler (deney, düşünce ve/veya gözlemler) aracılığıyla sistematik bir şekilde incelenmesini de kapsayan entelektüel ve pratik çalışmalar bütünü.” Yani senin bahsettiğin gibi Bilimsel olarak ortaya konan verilerde bilim adamlarının işte bu Allahı işaret ediyor demek gibi, bu verilerle Allahın varlığını ispatladık gibi bir açıklaması olamaz, bunu dediğim gibi biz yapabiliriz, bilim yapmaz çünkü bilim OBJEKTİF olmalıdır. Ayrıca “bilimsel teori” yi nedir ne değildir anlaşılamamış; Bir açıklamanın “bilimsel teori” olabilmesi için bilim otoritelerin, kamuoyunun onayını alması gerekir, bu onaylanmada el kaldırıp kabul veya ret şeklinde bir onaylama değildir. Bu konuda bir çok araştırma yapıldığı, bir çok makale yazıldığı, deneylerle ispatlandığı durumdur ve bu konuda bir çok bilim adamının emeği geçmiş, bizzat sahada çalışmışlardır. Yoksa bizim gibi bir yerlerden okuyup, kendi kafasına göre mantık yürütüp yapılanlar Allahı işaret ediyormu deyip zanla kabul veya ret etmemişlerdir. Senin veya benim yada bu konuda uzman yetkin olamayan kimselerin görüşü ZAN’dır, bilimsel bir geçerliliği yoktur. Ayrıca senin başkasının görüşlerini okuman senin veya o görüşlerini okuduklarını ZAN’dan kurtarmaz, o görüşlerini okudukların buldukları sonuçları bilimsel olarak ispatlasınlar ve var olan bilimsel teoriyi değiştirsinler, ozaman bizde senin o görüşlerini beğendiğin kişilerin açıklamasını bilimsel teori diye bilir kabul ederiz, sahada çalışma yapmadan uzaktan, birilerinin yazılarını okuyup elde edilen zanni bilgilerle ortaya konan açıklama bilimsel teori olmaz, o kişi bilim adamı olsa dahi kişisel görüşü olur, ZAN’dır. Alıntı:
Bilimin kendisi objektif olmalıdır, bilim adamının kişisel görüşleri olabilir, görüşlerini bilimsel olarak açıklayamıyorsa, ispatlayamıyorsa kendi HİPOTEZİ olarak kalır, bilim kamuoyunca kabul edilmez. Ancak bizim gibi bilimden anlamayanlar bu görüşleri birşey zannederiz. Bir kişinin bilim insanı olması için belli eğitimlerden geçmiş olması, kendine ait bir dalda uzmanlaşması(doktorasını yapması), bilimsel kabul edilen makalelerinin olması, sahada çalıyor olması gerekir. Her bilim adamınında bir şey icat etmesi, bir problemi tek başına çözmesi gerekmez, bir bilimsel sorunu çözmeye çalışan ekibin bir parçası olabilir. Bunu açıkladım gerçi, bilimin Allah ile bir ilişki kurma görevi yok, dini kavram olarak bir açıklama getirirsek bilim Allahın yarattığı ayetleri (Varlıklar Alemi) inceliyor. Bilimin ortaya koyduğu veriler bizim cahilliğimizi ortadan kaldırıyor, insanlığı geliştiriyor, beyine evrim geçirtiyor böylece sonuç itibariyle dini daha iyi anlıyoruz, yani bilim bu yüzden Allaha yaklaştırıyor bizi, bilim bir araçtır. Aorskaya kardeşim toplumumuzda genel olarak bir kavram karmaşası var, kelimleri tam olarak anlayamıyoruz, buda bizim eğitim sisteminin ezbere dayanmasından kaynaklanıyor, düşünce yolları kapalı, geniş bir perspektifle düşünen, soyut kavrama yeteneğine sahip insanlar yetiştirilmiyor.Taklit ile tok olan hakikatte açtır. Ezber bizim düşünce yollarımızı açan değil, düşünmeyi engelleyen unsurdur. Düşünmek demek başkalarının kelimelerini, görüşlerini tekrar etmek değildir. Düşünmek; her ne üstünde düşünüyorsan onun özünü kavrayabilmektir, buda soyut düşünce yeteneğinin gelişmesine bağlıdır. Dini anlayabilmek içinde soyut düşünceye ihtiyaç vardır. Dinde ve toplumun genel anlayışında yeralan kurallar, KATI kurallardır. Katı kurallar düşünemeyenler için, ezberlediğinin peşinden gidenler için, kelimelerin peşinden gidenler için, özünü kavrayamayanlar için tutunacakları bir yol olarak, düşünebilmelerine imkan tanımak, aklı idame etmek için genelleştirilmiş verilerdir. Onun için işi bilenler, uzmanların ortaya koydukları veriler,ilmin sonuçları islamidir. Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu? Alıntı:
Bu açıklamalar ışığında ben akla dayalı olarak hipotezlerin değil teorilerin zamanın doğrusu olduğunu kabul ediyorum. Senin yaptığın hipotezleri ölçüt alman, aklın değil Zannın peşinden gitmektir. Eğer böyle olmadığını düşünüyorsan şu tanımları araştır; BİLİM, BİLİMSEL TEORİ,HİPOTEZ, OBJEKTİF, ayrıca akla dayalı olarak kabul edilmesini istediğin evrimi açıklayan veya evrimin olmadığını ispatlayan TEORİ’ler varsa bende kabul edeyim, ama hipotez getirme bu konuda. Tekrar düşün; hipotezi kabul etmek mi yoksa teoriyi kabul etmek mi aklın peşinden gitmektir, hangisi ilmi delile dayanıyor? Bu konuda cevabını hemen yazma, araştırma yapmanı öneriyorum, yoksa aynı konuları tekrar etmiş oluyor, sonunu getiremediğimiz için evre geçiremiyoruz, bir üst düşünceye, geniş bakış açısına ulaşamıyoruz. Alıntı:
Ayrıca kurbanın 3 e bölünmesine ilişkin kuranda kanıt arıyorsan; Hacc suresi 36 incelemeni tavsiye ediyorum. HACC; 36- Bedeneleri (gövdeli hayvanları), sizin için Allah'ın şiarlarından (nişanelerinden, işaretlerinden) kıldık. Onda sizin için hayır vardır. saf halinde duranların üzerine Allah'ın İsmi'ni anın (zikredin). Yanları üzerine düşünce, artık ondan yeyin ve isteyeni de kanaat edeni (istemeyeni) de doyurun. İşte böylece onu, size musahhar kıldık (boyun eğdirdik). Umulur ki, böylece siz şükredersiniz. 37-Elbette onların ne etleri, ne de kanları Allah'a ulaşmaz. Ancak O'na sizin takvanız ulaşacaktır. İşte böylece size, onu boyun eğdirdi (musahhar kıldı) ki; sizi hidayete erdirdiği şey üzerine (doğru yolu göstermesi sebebiyle) Allah'ı yüceltmeniz (tekbir) için. Ve güzel davrananları (muhsinleri) müjdele! 1; ondan yiyin ; aileniz 2; kanaat edeni (istemeyeni) de doyurun; eve gelen eş dost 3; isteyeni doyurun ; ihtiyacı olan fakir fukara Demekki, kuranda varmış bilerek yapılıyormuş. |
|||||
![]() |
![]() |
Bookmarks |
Etiketler |
bilimi, çok, daha, kullanmak, İçin, İnsan, öldürmek |
|
|