![]() |
|
![]() |
#1 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2011
Mesajlar: 1.458
Tesekkür: 105
575 Mesajina 960 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Sayın Halil Ay. Dost1
Benim de takıldığım bir husus-konu var: MEHİR. 1- Eğer bu ifade ''mihr-mehr'' kökünden geliyorsa ve ''nikâh bedeli, başlık parası'' anlamında ise, Fatiha suresi ile kişilik kazanmış bir kadına mal yani ''alım satıma''-değer değişimine tâbi bir eşya muamelesi yapılamıyacak ise, yani insan ise, 2- Kadın ''İffetli'', yani yalnızca maişet-geçimlik ile yetinmek mecburiyetinde ise, Bu ifade ne demek oluyor? 3- ''Maharet'' kökükünden geldiği düşünülebilir mi? Evet ise cümle içinde ne anlam ifade eder? Evlendikten sonra da düşünce ve eylemlerinde serbestlik ifade ile kısıtlanamıyacağı anlamına gelebilir mi? 4- Yoksa başka bir mânâsı mı var? Saygılarımla. Galip Yetkin. |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 | |||
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.076
Tesekkür: 3.618
1.093 Mesajina 2.442 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 ![]() |
![]()
Selamun Aleykum! Değerli Galip Yetkin Kardeşim!
Alıntı:
Alıntı:
Kadın, beden ve cesaret yönünden erkeğe göre zayıf, cinsel organ yönünden savunmasızdır. ( Nisâ Sûresinin 34. Âyeti ) Öz benlik olarak erkekten farklı değildir. Çünkü öz benliğin cinsiyeti yoktur. Kadın tarladır, kültürdür . Toplumların, maddî ve manevî varlıklarını sürdürmeleri kadına bağlıdır. ( Bakara Sûresinin 223. Âyeti) Kadın, şefkat, merhamet, eğiticilik, öğreticilik gibi hissî konularda erkekten daha güçlüdür. Kadınların geçimleri, erkekler üzerine yüklenmiştir. Böylece kadınların dağ-taş geçim temini peşinde koşmaları ve tek başlarına seyahate çıkmaları neticesinde taciz ve tecavüze uğrama riski ve istismar edilme olasılığı ortadan kaldırılmıştır. ( Nisâ Sûresinin 34. Âyeti ) Kadının dul kalması hâlinde hemen evlenmesine izin verilmemiş, "iddet" kuralı getirilmiştir. ( Bakara Sûresinin 228, Ahzâb Sûresinin 49, Talâk Sûresinin 4. Âyetleri) Bütün olarak bu hususlar dikkate alındığında, İslâm dinindeki mehirin mahiyeti daha iyi anlaşılır. Kur'ân'a göre mehir; kadının "geçim sigortası"dır. Bu kural, kadının zayıflığından değil, –kadının sosyal ve kültürel yönden önemine binaen– korunması gerektiğindendir. Dul kalması durumunda "iddet" süresince geçinebileceği bir mal ya da paranın kadına verilmesi, onun geçimini sağlamak için uğraşmasına, yuvasından uzaklaşıp sıkıntılara katlanmasına gerek bırakmayacaktır. Böylece kadın, taciz ve tecavüz riskinden uzak olacaktır. Kısacası Allah, kadını onurlandırmak, korumak ve mağduriyetini engellemek için ona mehir verilmesini emretmiştir. Alıntı:
Aynen belirttiğiniz gibidir. Ancak "maharet" kökünden değildir. "Maharet" de "المَهر mehr" sözcüğü gibi aynı "mhr" kökünden türemiştir. Bu kökten türeyen " مهارة/ mahâret/beceriklilik" ve "ماهر mâhir/ becerikli,uzman" sözcükleri yaygın olarak dilimizde de kullanılmaktadır. "المهر mehr" sözcüğünün esas anlamı, "yüzmek"tir. Lisânul Arab, "Mhr" mad. "Mehir" sözcüğün yaygın olan "beceriklilik" anlamı da dikkate alındığında "mehr" sözcüğünün, "işini yüzdürmek, her işi becerebilmek" veya "işi garantiye almak" anlamına geldiği söylenebilir. Ne yazık -ki,asıl anlamı "işini yüzdürmek, her işi becerebilmek" veya "işi garantiye almak" olmakla birlikte- "mehr" sözcüğü, "evlilik esnasında kocası tarafından kadına ödenen para ya da mal" anlamında kullanılır olmuştur. Toplum büyük bir kesimince böyle bilinmektedir. Ne yazık ki, bu büyük kesim içinde ilahiyatçılar da bulunmaktadır. Oysa ki, "mihr" Kur'ân'da bu anlamıyla kullanılmaz, "evlilik esnasında koca tarafından kadına ödenen mal veya para" için Kur'ân, الصّدقة - saduqa, فريضة - farîza, اوجور - ucûr, sözcüklerini kullanır. "الصدقة saduqa" sözcüğü, "صدق - sdq/ doğru söylemek" kökünden gelir. Sözcüğün, "doğru söylemek" anlamı esas alınırsa; "evlilik esnasında koca tarafından kadına ödenen mal veya para"yı ifade eden saduqa sözcüğünün Kur'ân'da, "geçimin sağlanacağına sadakat/doğru söz ile verilen güvence" anlamında kullanıldığı anlaşılır. Bu durumu belirtmek için Kur'an'da-"evlilik esnasında koca tarafından kadına ödenen mal veya para" olarak bilinen- bazı Âyetlerde, أج"ر ecr/ücret/ bir şeyin karşılığı" kelimesi de kullanılmıştır. Bunun da, "kadının onurundan feda ettiklerinin karşılığı" olarak anlaşılması mümkündür. Değerli Kardeşim! Kur'an'da mehirin amacının kadının korunmasına yönelik olduğu gözönünde tutulursa, ideal olanın; ekonomik açıdan kadının kocasına muhtaç olmayacak ölçüde ve sosyal açıdan özgüvene sahip nitelikte yetiştirilmesinin gerektiğidir. Bu şekilde yetiştirilmiş olan kadınların "mehir" almaları da gerekmez. Mehirlerini eşlerine bağışlayabilirler. ( Nisa4, Nisa 25) Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
|||
![]() |
![]() |
dost1 Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi: |
![]() |
#3 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Nov 2012
Mesajlar: 300
Tesekkür: 477
198 Mesajina 387 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 23 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Diyecek söz bırakmamışsınız aradığım sorulara cevap bulmuş kadar sevindim hele ayetlerle açıklanması delillendirilmesi ise ayrı bir huzur kattı .Ögrendiklerim en güzel şekilde aklımıza fiilimize yansıtıp çirkin iftaracılara verecek cevabımız budur..
Allah razı olsun ..
__________________
De ki: “Ey kâfirler! Ben sizin taptıklarınıza tapmam/ Ben sizin yaptığınız ibâdeti yapmam. Siz de benim taptığıma tapıcı değilsiniz/ Siz de benim yaptığım ibâdeti yapmazsınız. Ve ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim/ Ben asla sizin yapmış olduğunuz ibâdeti yapıcı değilim. Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz/ Siz de benim yapmakta olduğum ibâdeti yapıcı değilsiniz. Sizin dininiz sadece sizin için, benim dinim de sadece benim içindir.” Kâfirûn Sûresi |
![]() |
![]() |
![]() |
Bookmarks |
Etiketler |
çok, eşliliği, peygamberimizin |
|
|