![]() |
|
![]() |
#1 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 1.979
Tesekkür: 1.908
1.298 Mesajina 2.732 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 27 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
ya Kuranda hırsızın kolunu kesin derken sizin anladığınız manada demiyorsa? bunun vebalini nasıl çekeceksiniz? öyle bir yazmışsın ki bu insanlık dışı vahşice uygulamayı çağ dışı bulanları hırsız ve zinakar ilan etmişsin... Bu daha da üzücü. O kadar ceza yöntemi varken, hele ki laik Anayasanın ceza kanununda yer alan ümanizm (kişinin cezalandırılmasındaki amaç onu yeniden topluma kazandırmaktır) ilkesi varken nasıl olurda çağ dışı teammülleri bu şekilde savunursunuz. Hırsıza başka ceza mı yokda elini keseceksiniz? Peki zina konusunda sorduklarımı şimdi yeniden soruyorum ki belki düşünürsünüz. -hadislere göre 3 dirhemlik mal çalanın eli kesilmiş. 3 dirhem çalanla 10 bin tl çalan aynı cezaya mı çarptırılacak? ya 100 bin tl çalan ile bir milyon tl çalan yada ülkeyi tamamen soyanların cezası eşit olarak kolunun kesilmesi midir? sizce bu adalet midir? sizce Allah böyle bir uygulamayı emreder mi? |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#2 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
Kuranda “hırsızın elinin kesilmesi” emri vardır ve yine rabbimiz kuran için “onu, herkesin kolayca anlayabileceği şekilde açıkladık” diyor değilmi? Buradaki herkesin içine siz de ben de giriyoruz değilmi? Yine aklını bizden daha az kullanabilenler de (aklını hiç kullanamayanlar yani akıl özürlüler muhatap değildir) giriyor değilmi? O halde; kuran her seviyeden insanın okuduğunda hemen anlayabileceği bir kelama sahiptir değilmi? O zaman, kuranda hırsızın cezası ile ilgili bu sözü kim görürse görsün, “hırsızın elinin kesileceğini anlar” değilmi? Kuran herkese hitap edip, aksine sadece alimlere, dâhilere hitap etmediğine göre böyle anlamalar çok normal olur değilmi? Şimdi; Tek tek benim cümlemi de, senin iddianı da değerlendirelim: 1- “ya Kuranda hırsızın kolunu kesin derken sizin anladığınız manada demiyorsa? bunun vebalini nasıl çekeceksiniz?” demişsiniz. Şimdi, anlattığım gibi ama varsayalım ki; “benim anladığım anlama gelmiyorsa”, rabbime vereceğim cevap şudur: “Ya rabbim, bana verdiğin akılı kullanarak, senin kurandaki kelamından ben samimi olarak böyle yani hırsızın elinin fiilen kesileceğini anladım. Benim gücüm buna yetti . Kimseye gücünün yettiğinden fazlasını yüklemeyeceğinizi söyleyen sizin takdirinizi kabul ediyorum. Ancak; anlamakta hatalı olan ben, “sizin kelamınız için; ne kadar insanlık dışı, ne kadar vahşice, ne kadar çağdışı diye nitelemede de bulunma hatasına bari düşmedim” diyebileceğim. 2- "ya Kuranda hırsızın kolunu kesin derken sizin anladığınız manada demiyorsa? bunun vebalini nasıl çekeceksiniz? öyle bir yazmışsın ki bu insanlık dışı vahşice uygulamayı çağ dışı bulanları hırsız ve zinakar ilan etmişsin... Bu daha da üzücü." iddianızı tekrar inceleyelim. “Kuran hükmüne göre hırsızın elinin kesilmesi gerekir” diyen bana söyleseniz de, gönderme yaptığınız kurandaki rabbimizin kelamına siz nasıl ve ne hakla; “ne kadar insanlık dışı, ne kadar vahşice, ne kadar çağdışı” diye nitelemede bulunabilirsiniz? Kurandaki hüküm, benim anladığım (gibi ise) sen bu sözünün, çıkışının, kafa tutuşunun, hesabını nasıl verebilirsin? Sen, Allah’ın kelamına asi gelme cüretini gösterdiğini görebilirmisin? Senin bu davranışın, “aklını, egosunu rab edinenlere en güzel örnek teşkil eden bir göstergedir.” Sen hataya düşmezmisin, yanılmazmısın da, kurandaki hükmün benim anladığım gibi olmasının imkansızlığını düşünerek bu cüreti gösterebiliyorsun! Şimdi, bir an için hatalı olabileceğini bari kabul et de; hemen tövbeni yap sevgili kardeşim. 3- O kadar ceza yöntemi varken, hele ki laik Anayasanın ceza kanununda yer alan ümanizm (kişinin cezalandırılmasındaki amaç onu yeniden topluma kazandırmaktır) ilkesi varken nasıl olurda çağ dışı teammülleri bu şekilde savunursunuz. Hırsıza başka ceza mı yokda elini keseceksiniz? demişsin... Buyur, sevgili kardeşim, O kadar ceza içinden, helede hümanist laik anayasadan bakarak; bütün zamanlar için, her yer için ve herkes için geçerli olacak şekilde “hırsıza verilecek cezayı” yazıver… 1- Öyle bir ceza olsun ki; hiç kimse itiraz edemesin, adil bulsun! 2- Öyle bir ceza olsun ki; her bölgede, her ülkede, içtenlikle benimsenerek uygulanabilsin! 3- Öyle bir ceza olsun ki; her zaman geçerli, değişmez, yani evrensel olsun! 4- Öyle bir ceza olsun ki; cezasını çeken hırsız bir daha hırsızlık yapmayı düşünemesin! Evet, hırsıza ne ceza verilsin çağdaş kardeşim… Selamlar aorskaya Konu aorskaya tarafından (28. August 2012 Saat 12:50 PM ) değiştirilmiştir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
Önce hadis ile hadis rivayeti arasındaki farkı iyi kavrayın lütfen... Hadisin ne olduğunu bilirseniz, bu yazdığınızın hadis olma imkanı olmadığını da görürsünüz. Gerekirse, hadis nedir, hadis rivayeti nedir yeniden anlatırım ama şimdi değinmeme gerek yoktur. Sizin yukarıdaki iddialarınız hadis değil, rivayettir ve ben hiç bir zaman rivayetleri delil kabul etmem. Ben islamın tek kaynağının kuran olduğunu bilir, bunu söyler ve sadece kurandan delillerle yazılarımı yazarım. Bu güne kadar bir tane bile rivayeti delil olarak yazılarımda kullanmadım, kuran gerek te bırakmadı... Yukarıdaki sorunuzu cevaplamadan önce size kısaca bir hatırlatma yapayım: İslamda hemen hırsızın eli kesilmez. Önce hırsızlığı ortadan kaldıracak sosyal ve ekonomik yapıyı islami yönetim becermek zorundadır. İşte, hırsızlığa ihtiyaç bırakmayan sosyal yapı oluşturulunca, müşkül durumda olanlara sosyal yardımların yapılacağı kurumlarda olacak ve kişiler hırsızlık yapmak yerine gerekirse bu kurumlar tarafından finanse edilecektir. Hırsızlığın yapılmasından başka çaresi kalmayan hırsızların ise eli kesilmeyecek, çünkü suçlu hırsız değil yönetim başta olmak üzere, onun hırsız olmasına sebep olanlar örneğin; iş istediği halde iş vermeyen kimseler olacaktır. Yoksa; sizin şu anda zannettiğiniz gibi demokratik yönetimlerin ekonomilerinde olduğu gibi sosyal vurdumduymazlık olmayacaktır. Ayrıca; zamanımızdaki gibi banka hortumlayanlar serbest kalabilirken, bakkaldan makarna çalan emekli mahkum edilemeyecek, pastaneden baklava çalan çocuklara ceza verilemeyecektir. Yoksa bu dediklerim bizim ülkemizde olmamışmıydı? yanılıyormuyum? bizim ülke; laik, demokratik ve hukuk ülkesi değilmi? Bizim ülkemizde bunlar olamaz değilmi? Ama, maalesef bunlar bizim ülkemizde ve senin çok çağdaş kanunlarına göre ortaya çıkabilen ucube cezalardır. Şimdi hala ikna olmadıysan senin sorunu ele alalım: -hadislere göre 3 dirhemlik mal çalanın eli kesilmiş. 3 dirhem çalanla 10 bin tl çalan aynı cezaya mı çarptırılacak? ya 100 bin tl çalan ile bir milyon tl çalan yada ülkeyi tamamen soyanların cezası eşit olarak kolunun kesilmesi midir? sizce bu adalet midir? sizce Allah böyle bir uygulamayı emreder mi? demişsiniz: 1- Bir eve giren hırsız; 3 dirhem bulursa 3 dirhemi çalar, 1000 dirhem bulursa onu çalar değilmi? Hırsızın çaldığıyla değil, eylemiyle konuşulması gerekir değilmi? Çünkü hırsız, bulduğunu çalar değilmi? 2- 3 dirhem çalan hırsız, ülkeyi soymayı bilir ve o imkanı yakalarsa, bunu yapmayacağınımı söylüyorsunuz? Vicdana geleceğini, hep 3 dirhem çalıp başka çalmayacağınamı inanıyorsunuz? Eğer gerçekten, 3 dirhem çalanın, fazlası olsa da hep 3 dirhem çalacağına aklınız kesiyorsa, size başka söyleyecek sözüm kalmıyor... siz haklısınız o halde! Ama, siz hep 3 dirhem çalmayacağını akıl edebiliyorsanız, hırsızlıkta aynı cezanın adil olmadığını siz iddia edebilirmisiniz? yada; şu hırsızlığa şu kadar, bu hırsızlığa bu kadar diye maddeler halinde hırsızlık çeşidi ve cezalar mı icad edeceksiniz? Lütfen, akıllı cevaplar veriniz... saygılarımla... aorskaya |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Bookmarks |
Etiketler |
korkar, müslüman, neden, nedir, şeriat, şeriattan |
|
|