|  | 
|  | 
|  22. September 2008, 01:23 AM | #1 | 
| Site Yöneticisi Üyelik tarihi: Sep 2008 
					Mesajlar: 3.094
				 Tesekkür: 3.632 
		
			
				1.093 Mesajina 2.442 Tesekkür Aldi
			
		
	Tecrübe Puanı: 100000  |   
			
			Nisa;59: Ya eyyühelleziyne amenu etıy'ullahe ve etıy'urRasûle ve ülil emri minküm* fein tenaza'tüm fiy şey'in ferudduhu ilAllahi verRasûli in küntüm tu'minune billahi vel yevmil ahır* zâlike hayrun ve ahsenü te'viyla Ey inananlar, Allah'a itâ'at edin, Elçiye ve sizden olan buyruk sâhibine itâ'at edin. Eğer herhangi bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz; -Allah'a ve âhiret gününe inanıyorsanız -onu Allah'a ve Elçiye götürün. Bu, daha iyidir ve sonuç bakımından da daha güzeldir. Nisa;60:Elem tera ilelleziyne yez'umune ennehüm amenu Bi ma ünzile ileyke ve ma ünzile min kablike yüriydune en yetehakemu ilettağuti ve kad ümiru en yekfüru bihi, ve yüriydüşşeytanü en yudıllehüm dalalen beiyda; Şunları görmedin mi, kendilerinin, sana indirilene ve senden önce indirilene inandıklarını sanıyorlar da hakem olarak tâğûta (o azgın şeytâna) başvurmak istiyorlar! Oysa kendilerine onu inkâr etmeleri emredilmişti. Şeytân da onları iyice saptırmak istiyor. Nisa;61: Ve iza kıyle lehüm tealev ila ma enzelAllahu ve ilerRasûli raeytel münafikıyne yesuddune anke sududa; Kendilerine: "Allâh'ın indirdiğine ve Elçiye gelin!" denince, o ikiyüzlülerin, senden büsbütün uzaklaştıklarını görürsün. Nisa;65: Fela ve Rabbike la yu'minune hatta yühakkimuke fiyma şecera beynehüm sümme la yecidu fiy enfüsihim haracen mimma kadayte ve yüsellimu tesliyma Hayır, Rabin hakkı için onlar aralarında çıkan çekişmeli işlerde seni hakem yapıp, sonra da senin verdiğin hükme, içlerinde bir burukluk duymadan tam anlamıyle teslim olmadıkça inanmış olmazlar. Nisa;80:Men yutı’ırRasûle fekad etaAllah* ve men tevella fema erselnake aleyhim hafiyza Kim Elçi'ye itâ'at ederse Allah'a itâ'at etmiş olur. Kim de yüz çevirirse (bil ki), biz seni onların üzerine bekçi göndermedik. Nisa;115: Ve men yuşakıkırRasûle min ba'di ma tebeyyene lehül hüda ve yettebı' ğayre sebiylil mu’miniyne nüvellihi ma tevella ve nuslihi cehennem* ve saet mesıyra; Kim de kendisine doğru yol belli olduktan sonra Elçi'ye karşı gelir ve mü'minlerin yolundan başka bir yola uyarsa, onu döndüğü yola yöneltiriz ve cehenneme sokarız. Ne kötü bir gidiş yeridir orası! Nisa;170: Ya eyyühen Nasü kad caekümür Rasûlü bil Kakkı min Rabbiküm feaminu hayren leküm* ve in tekfüru feinne Lillahi ma fiys Semavati vel Ard* ve kânAllahu Aliymen Hakiyma Ey İnsanlar, Elçi size, Rabbinizden gerçeği getirdi. Kendi yararınıza olarak (ona) inanın. Eğer inkâr ederseniz, bilin ki göklerde ve yerde olanlar Allâh'ındır. Allâh bilendir, hüküm ve hikmet sâhibidir. Nisa;174:Ya eyyühenNasu kad caeküm burhanun min Rabbiküm ve enzelna ileyküm nuren mübiyna Ey insanlar, size Rabbinizden delil geldi ve size apaçık bir nur indirdik. Ahzab;21: Lekad kâne leküm fiy Rasûlillahi üsvetün hasenetün limen kâne yercullahe vel yevmel ahıre ve zekerAllahe kesiyra Andolsun Allâh'ın Elçisinde sizin için Allah'a ve âhiret gününe kavuşmaya inanan ve Allâh'ı çok anan kimseler için, (uyulacak) en güzel bir örnek vardır. Ahzab;31:Ve men yaknüt minkünne Lillahi ve RasûliHi ve ta'mel salihan nü'tiha ecreha merreteyni ve a'tedna leha rizkan keriyma Fakat sizden kim Allah'a ve Resulüne itâ'ate devam eder ve yararlı iş yaparsa ona da mükâfâtını iki kez veririz ve onun için bol bir rızık hazırlamışızdır. Ahzab;36:Ve ma kâne li mu’minin ve la mu'minetin iza kadAllahu ve RasûluHu emren en yekûne lehümül hıyeretü min emrihim* ve men ya'sıllahe ve RasûleHu fekad dalle dalalen mübiyna Allâh ve Resulü, bir işte hüküm verdiği zaman, artık inanmış bir erkek ve kadının, o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Kim Allah'a ve Resulüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur. Ahzab;39:Elleziyne yübelliğune risalatillahi ve yahşevneHu ve la yahşevne ehaden illAllah* ve kefa billahi Hasiyba Onlar Allâh'ın mesajlarını duyururlar, Allah'tan korkarlar ve O'ndan başka kimseden korkmazlardı. Hesap görücü olarak Allâh yeter Ahzab;40:Ma kâne Muhammedün eba ehadin min ricaliküm ve lâkin Rasûlellahi ve hatemen Nebîyyiyn* ve kânAllahu bi külli şey'in Aliyma Muhammed, sizin erkeklerinizden birinin babası değil, falat Allâh'ın Elçisi ve peygamberlerin hâtemidir. Allâh her şeyi bilendir. Ahzab;45: Ya eyyühenNebîyyü inna erselnake şahiden ve mübeşşiren ve neziyra Ey peygamber, biz seni şâhid, müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. Ahzab;46: Ve daıyen ilellahi bi izniHi ve siracen müniyra Ve izniyle, Allah'a da'vetçi ve aydınlatıcı bir lamba olarak Ahzab;56: İnnAllahe ve MelaiketeHu yusallune alen Nebîyy* ya eyyühelleziyne amenu sallu aleyhi ve sellimu tesliyma Şu bir gerçek ki, Allah ve melekleri, o Peygamber'e destek verirler/onun şanını yüceltirler. Ey inananlar! Siz de ona destek olun/onun şanını yüceltin ve ona içtenlikle selam verin. Ahzab;57: İnnelleziyne yü'zunAllahe ve RasûleHu leanehümullahu fiyd dünya vel ahireti ve eadde lehüm azâben mühiyna Allâh'ı ve Elçisini incitenler var ya, işte Allâh onlara dünyâda ve âhirette la'net etmiş ve onlar için alçaltıcı bir azâb hazırlamıştır. Muhammed;2:Velleziyne amenu ve amilüs salihati ve amenu bima nüzzile alâ Muhammedin ve Huvel Hakku min Rabbihim, keffere anhüm seyyiatihim ve asleha balehüm İnanıp iyi işler yapanların, Rableri tarafından Muhammed'e indirilen gerçeğe inananların da günâhlarını örtmüş ve hallerini düzeltmiştir. Muhammed;3:Zâlike bi ennelleziyne keferuttebeul batıle ve ennelleziyne amenüttebeul Hakka min Rabbihim* kezâlike yadribullahu lin Nasi emsâlehüm Bu, böyledir: Çünkü inkâr edenler bâtıla uymuşlar; inananlar ise Rablerinden gelen hakka uymuşlardır. İşte Allâh, onların durumlarını, insanlara böyle anlatır. Muhammed;32: İnnelleziyne keferu ve saddu an sebiliyllâhi ve şakkur Rasûle min ba'di ma tebeyyene lehümül hüda, len yedurrullahe şey'a* ve seyuhbitu a'malehüm; Nankörlük edip Allâh yoluna engel olanlar ve kendilerine doğru yol belli olduktan sonra Elçiyi incitenler Allah'a hiçbir zarar veremezler. Allâh onların işlerini boşa çıkaracaktır. Muhammed;33: Ya eyyühelleziyne amenu etıy'ullahe ve etıy'ur Rasûle ve la tubtılu a'maleküm; Ey inananlar, Allah'a itâ'at edin, Elçi'ye itâ'at edin, işlerinizi boşa çıkarmayın. Muhammed;34: İnnelleziyne keferu ve saddu an sebiylillâhi sümme matu ve hüm küffarun felen yağfirAllahu lehüm; Nankörlük edip Allâh yoluna engel olan, sonra kâfir olarak ölenleri Allâh affetmeyecektir. | 
|   |   | 
|  22. September 2008, 01:29 AM | #2 | 
| Site Yöneticisi Üyelik tarihi: Sep 2008 
					Mesajlar: 3.094
				 Tesekkür: 3.632 
		
			
				1.093 Mesajina 2.442 Tesekkür Aldi
			
		
	Tecrübe Puanı: 100000  |   
			
			Fetih;8: inna erselnake şahiden ve mübeşşiran ve neziyra; Biz seni, şâhid, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. Fetih;9: litu’minu billâhi ve RasûliHi ve tuazziruhu ve tüvekkıruh* ve tüsebbihuHu bükreten ve asıyla; Ki Allah'a ve Resulüne inanasınız, O'nu(n dinini) destekleyesiniz. Ona saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih ed(ip şânını yücelt)esiniz... Fetih;10: innelleziyne yübayiuneke innema yübayiunAllah* yedullahi fevka eydiyhim* femen nekese feinnema yenküsü alâ nefsih* ve men evfa Bima ahede aleyhullahe feseyu’tiyhi ecren azıyma; Sana bi'at edenler (İslâm uğrunda ölünceye kadar savaşmak üzere sana söz verenler), gerçekte Allah'a bi'at etmektedirler. Allâh'ın eli, onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdini bozarsa, kendi aleyhine bozmuş olur. Ve kim Allah'a verdiği sözü tutarsa Allâh ona büyük bir mükâfât verecektir. Fetih;17:Leyse alel’ama harecün ve lâ alel’areci harecün ve lâ alelmeriydı harec* ve men yutııllâhe ve RasûleHu yüdhılhü cennatin tecriy min tahtihel’enhar* ve men yetevelle yuazzibhü azâben eliyma Köre güçlük yoktur, topala güçlük yoktur, hastaya güçlük yoktur. (Bunlar savaşa katılmak zorunda değillerdir.) Kim Allah'a ve Elçisine itâ'at ederse (Allâh) onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de yüz çevirirse onu da acı bir azâba uğratır. Fetih;28:Huvelleziy ersele RasûleHu bilhüda ve diynil Hakkı liyuzhirehu aleddiyni küllih* ve kefa billahi şehiyda O, Elçisini hidâyet ve hak dinle gönderdi ki, o(hak di)ni, bütün dinlere üstün kılsın. Şâhid olarak Allah yeter. Mücâdile;5: İnnelleziyne yuhaddunAllahe ve RasûleHu kübitu kema kübitelleziyne min kablihim ve kad enzelna ayatin beyyinat* ve lilkafiriyne 'azâbün mühiyn Allah'a ve Elçisine karşı gelen (onların koyduğu sınırlardan başka sınırlar koymağa kalkan)lar kendilerinden öncekilerin tepelendikleri gibi tepeleneceklerdir! Biz açık açık âyetler indirdik. kâfirler için küçük düşürücü bir azâb vardır. Mücâdile;9:Ya eyyuhelleziyne amenu iza tenaceytum fela tetenacev bil'ismi vel'udvani ve ma'sıyetirRasûli ve tenacev bilBirri vetTakva* vettekullahelleziy ileyHi tuhşerun Ey inananlar, aranızda gizli konuştuğunuz zaman günâh, düşmanlık ve Elçiye karşı gelme üzerinde konuşmayın; iyilik ve takvâ üzerinde konuşun ve huzûruna toplanacağınız Allah'tan korkun. Mücâdile;20: İnnelleziyne yuhaddunAllahe ve RasûleHu ülaike fiyl'ezelliyn Allah'a ve Elçisine düşman olanlar, onlar en alçaklar arasındadırlar. Mücâdile;22: La tecidu kavmen yu'minune billahi velyevmil'ahıri yüvaddune men haddAllahe ve RasûleHu ve lev kânu abaehüm ev ebnaehüm ev ıhvanehüm ev 'aşiyretehüm* ülaike ketebe fiy kulubihimül'iymane ve eyyedehüm biruhın minHu, ve yudhıluhüm cennatin tecriy min tahtihel'enharu halidiyne fiyha* radıyAllahu 'anhüm ve radu 'anHu, ülaike hızbullah* ela inne hızballahi hümülmüflihun Allah'a ve âhiret gününe inanan bir milletin babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabâları da olsa Allah'a ve Elçisine düşman olanlarla dostluk ettiğini görmezsin. Allâh onların kalblerine iman yazmış ve onları kendinden bir ruh ile (kalb nuru veya Kur'ân ile) desteklemiştir. Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedi kalacaklardır. Allâh onlardan râzı olmuş, onlar da O'ndan râzı olmuşlardır. İşte onlar Allâh'ın hizbi(partisi)dir. Muhakkak ki başarıya ulaşacak olanlar, Allâh'ı hizbidir. Haşr;7: Ma efaallahu 'alâ RasûliHi min ehlilkura feLillahi ve lirRasûli ve lizilkurba velyetama velmesakiyni vebnissebiyli, key la yekûne duleten beynel'ağniyai minküm* ve ma atakümurRasûlu fehuzuhu ve ma nehaküm 'anhu fentehu* vettekullah* innAllahe şediydül'ıkab Allah'ın, kentler halkından resulüne zahmetsizce aktardığı mal ve nimetler şunlar içindir: Allah, Peygamber, yakınlar, yetimler, yoksullar, yolda kalmışlar. Bu böyle düzenlenmiştir ki, o mal ve nimetler sizden yalnız zengin olanlar arasında dönüp duran bir kudret aracı olmasın. Resul size ne verdiyse onu alın; sizi neden yasakladıysa ona son verin ve Allah'tan korkun. Hiç kuşkusuz, Allah'ın azabı çok şiddetlidir. Teğabun;12:Ve etıy’ullahe ve etıy'urRasûl* fein tevelleytum feinnema 'alâ RasûliNel belağulmübiyn Allah'a itâ'at edin, Elçiye itâ'at edin. Eğer dönerseniz (bilin ki) Elçimize düşen, açıkça duyurmaktır. Sebe;28:Ve ma erselnake illâ kâffeten linNasi beşiyran ve neziyran ve lâkinne ekseren nasi la ya'lemun Biz seni ancak bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bilmezler. | 
|   |   | 
|  22. September 2008, 01:33 AM | #3 | 
| Site Yöneticisi Üyelik tarihi: Sep 2008 
					Mesajlar: 3.094
				 Tesekkür: 3.632 
		
			
				1.093 Mesajina 2.442 Tesekkür Aldi
			
		
	Tecrübe Puanı: 100000  |   
			
			Tevbe;61:Ve minhümülleziyne yü'zünen Nebîyye ve yekulune huve üzün* kul üzünü hayrin leküm yu'minu billahi ve yu'minu lil mu’miniyne ve rahmetün lilleziyne amenu minküm* velleziyne yü'züne RasûlAllahi lehüm azâbün eliymİçlerinden bazıları da Peygamberi incitirler: "O, (her söyleneni dinleyen) bir kulaktır." derler. De ki: "(O), sizin için hayır kulağıdır. Allah'a inanır, mü'minlere inanır. Sizden inananlar için de (O), bir rahmettir, Allâh'ın Elçisini incitenlere acı bir azâb vardır." Ğaşiye;21: Fezekkir innema ente müzekkir; Öğüt ver, çünkü sen ancak öğüt verensin. Ğaşiye;22: Leste'aleyhim bimusaytır; Onların üzerinde zorlayıcı değilsin. Ğaşiye;23: İlla men tevella ve kefere; Ancak kim yüz çevirir ve inanmazsa, Ğaşiye;24: Feyu'azzibühullahul'azâbel'ekber; Allâh ona en büyük azâbı eder, Enbiya;107-) Ve ma erselnake illâ rahmeten lil alemiyn; Biz seni ancak âlemlere rahmet için gönderdik. Enbiya;108: Kul innema yuha ileyye ennema ilahuküm ilahun vahıd* fehel entüm müslimun; De ki: "Bana, Tanrınız, ancak bir tek Tanrıdır; diye vahyolunur. O'na teslim olacak mısınız? Enbiya;109: Fein tevellev fekul azentüküm alâ seva'* ve in edriy ekariybün em baıydün ma tuadun; Eğer yüz çevirirlerse de ki: "Ben sizin hepinize eşit biçimde açıkladım. Artık tehdidedildiğiniz şeyin yakın mı, yoksa uzak mı olduğunu bilmem." Nur;62:İnnemel mu'minunelleziyne amenu billahi ve RasûliHi ve iza kânu meahu alâ emrin camiın lem yezhebu hatta yeste'zinuh* innelleziyne yeste'zinuneke ülaikelleziyne yu'minune billahi ve RasûliHi, feizeste'zenuke li ba'dı şe'nihim fe'zen limen şi'te minhüm vestağfir lehümullah* innAllahe Ğafurun Rahıym; Mü'minler o kimselerdir ki Allah'a ve Elçisine (gönülden) inanmışlardır. Toplumsal bir iş için Allâh'ın Elçisi ile beraber bulundukları zaman ondan izin almadan gitmezler. (Ey Muhammed), Senden izin alanlar, işte Allah'a ve Elçisine inananlar onlardır. Bazı işleri için senden izin istedikleri zaman onlardan dilediğine izin ver ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allâh çok bağışlayan, çok esirgeyendir. Nur;63: La tec'alu dua’erRasûli beyneküm keduai ba'dıküm ba'da* kad ya'lemullahulleziyne yetesellelune minküm livazâ* fel yahzerilleziyne yuhalifune an emrihi en tusıybehüm fitnetün ev yusıybehüm azâbün eliym; Elçinin çağırmasını, aranızda herhangi birinizin diğerini çağırmasıyla bir tutmayın. Allâh içinizden, birbirinin arkasına gizlenerek sıvışıp gidenleri bilir. Elçinin emrine aykırı davrananlar, kendilerine bir belânın çarpmasından, yahut onlara acı bir azâbın uğramasından sakınsınlar. Hucurat;1 Ya eyyühelleziyne amenu la tukaddimu beyne yedeyillahi ve RasûliHi vettekullah* innAllahe Semiy’un Aliym Ey inananlar, Allâh'ın ve Elçisinin önüne geçmeyin. Allah'tan korkun. Şüphesiz Allâh, işitendir, bilendir. Hucurat;2: Ya eyyühelleziyne amenu la terfeu asvateküm fevka savtin Nebîyyi ve la techeru lehu bil kavli kecehri ba'dıküm li ba'dın en tahbeta a'malüküm ve entüm la teş'urun Ey inananlar, seslerinizi, Peygamberin sesinin üstüne çıkarmayın, birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi, onunla da öyle yüksek sesle konuşmayın; yoksa siz farkında olmadan amelleriniz boşa gider. Kusursuzluk sadece Allah’a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah’tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz | 
|   |   | 
|  22. September 2008, 07:38 AM | #4 | 
| Uzman Üye Üyelik tarihi: Sep 2008 
					Mesajlar: 240
				 Tesekkür: 141 
		
			
				173 Mesajina 604 Tesekkür Aldi
			
		
	Tecrübe Puanı: 18  |   
			
			Ey inananlar, Allâh'ın ve Elçisinin önüne geçmeyin. Allah'tan korkun. Şüphesiz Allâh, işitendir, bilendir. Bu ayeti düşündüm de, Değil elçinin önüne geçmek, kendilerini ilahlaştıran rivayetçilerin halleri gerçekten çetin olacak gibi.. | 
|   |   | 
| TEBYİN Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 3 Kisi: | 
|  | 
| Bookmarks | 
| Etiketler | 
| allahın, resûlune or nebisine, uymak | 
| 
 | 
 |