![]() |
|
![]() |
#1 | |||
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 ![]() ![]() |
![]()
Selamun aleyküm,
Sayın dost1, Yazılarınızı üç kısımda cevaplandırmaya çalışacağım. Bunlardan 1.kısım; salatın bazı vakitler için namazı ifade ettiğinin anlatılması, 2. kısım; kuranın belli bir coğrafya ve zamana hapsedilemeyeceğinin anlatılması, 3.kısım ise salattan, her durumda "mali, zihni destek ve sosyal destek ile eğitim anladığımızda, bunun vakitleri belirten ayetlere göre ters düşeceğine ilişkin açıklamalardan oluşacaktır. 1. KISIM: Alıntı:
Aksi halde, 1- Abdesti; namaz dışında kalan "zihni, mali destek, eğitim, sosyal yardım" şeklindeki salat için gerekli kılmış oluruzki, bu eylemler için abdest istenmesi mantıksızdır. Çünkü, abdestin tarifine baktığımızda, abdestin bir özel şekli (teyemmüm) bizatihi bu şekildeki salata ters düşer. Suyla alınan abdest ise, bu şekildeki salat için gereksiz olur. 2- Savaş anında kısaltılan salatın, namaz olmaması halinde; savaş esnasında zaten yeri olmadığından hiç yapılmaması gerektiği, aksi halde savaş anında zihni, mali destek, eğitim ve sosyal yardım konularının işlenmesinin bizdeki kaba tabirle "dam üstünde saksağan..." durumuna düşüleceğini ve savaşta bulunan kimseler için gereksiz bulunacağını, mantıksız bulunacağını kabul etmek gerekir. Çünkü, a_ namaz dışındaki salat, insanların durumunu ıslah etmek amacıyla insanlar için yapılan eylem olduğundan ve savaşa katılanlar, zaten savaşa katılmakla, insanlar için hayatlarını ortaya koyarak destek vermiş olduklarından, aynı anda bir de mali destek, zihinsel destek, sosyal yardım da bulunmaları imkanı da olamaz, isteğide olamaz ve istekli olmamakta haklıda olurlar. Çünkü; toplum için, insanlar için yapılabilecek en büyük destek zaten yapılmaktadır. b_ Halbuki, savaş esnasındaki kısaltılan salattan anlıyoruzki bu salat tamda namaz denen olgudur. Çünkü, bu anlamda salat, insanlar için yapılan zihni, mali, sosyal yardımlar ve destekler olmaktan çıkıp, rabbimize yapılan bir teslimiyet şeklini almaktadır. Buna, savaşa katılanlar (insanlarda olduğunun aksine) isteksiz olmayacak, rabbe yaptıkları eylem olarak savaş esnasında dahi gerekli bulacaklardır, anlayışla kabul edeceklerdir. Alıntı:
Alıntı:
Oradan inceleyerek, görüşlerime katılmamanız durumunda bunu belirtmenizi rica ederim. Saygı ve selamlarımla... aorskaya Konu aorskaya tarafından (13. November 2012 Saat 09:43 AM ) değiştirilmiştir. |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
#2 | ||||||||
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 ![]() ![]() |
![]()
Selamun aleyküm,
Sayın dost1, Yazılarınızı iki kısımda cevaplandırmaya çalışacağımı bunlardan "1.kısmın; salatın bazı vakitler için namazı ifade ettiğinin anlatılması, 2. kısım ise kuranın belli bir coğrafya ve zamana hapsedilemeyeceğine ilişkin açıklamalardan, 3.kısım ise salattan, her durumda mali, zihni destek ve sosyal destek ile eğitim anladığımızda, bunun vakitleri belirten ayetlere göre ters düşeceğine ilişkin açıklamalardan oluşacağını" söylemiştim. Şimdi 2. kısımla ilgili anlatımlarımı yapmaya çalışıyorum: 2. KISIM: Kuran evrenseldir, ondaki hüküm ve kıssalar belli bir an ve coğrafyada geçsede, o anla sınırlı yada o coğrafyayla sınırlı olmayıp, zaman ve mekan üstü olarak her yeri geldiğinde kıyamete kadar uygulanacak ve olabilecek şeylerdir. Alıntı:
Burada sizin açıklamanıza göre; coğrafi bölge ve zaman şeklinde iki sorun ortaya çıkmaktadır. 1- Din indiği coğrafi bölge şartlarına göre yaşanacaksa, "o coğrafya şartlarını taşımayan hiç bir yerde din yaşamaya gerek yoktur" sonucu çıkar ki bu kuranın yapısına ve rabbimizin isteğine ters bir durum olur. 2- Coğrafyayı bir kenara bırakıp, coğrafyayla kastettiğiniz yerdeki insan hareketliliğini, coğrafyadan bağımsız başka yerlere uygulamaya kalktığımız da o yerdeki hareketlilik zaman bakımından bahsettiğiniz coğrafyadaki zamanda olduğu şekilde hareketlilik olmayabilir. Diğer bir anlatımla; o coğrafyadaki zamanın aynısında, başka coğrafyada insanlar en az hareketli oluyorsa, bu durumda dinin bu hükmü yaşanmayacakmıdır? 3- Şimdi ise, konuya ilişkin sonucu değiştirmeye etkisi olmayacaksa da, kişisel bilgilenmek amacıyla sormak istiyorum; "O coğrafyada, o vakitlerin en hareketli olduğunu neye dayanarak söyeleyebildiğinizi, istatiksel de olsa bir kaynağınız varmıdır?" Alıntı:
1- Mali destek, sosyal yardım için neden en hareketli zamanlar seçilsinki? Aksine, yardımların gizlice verilmesine ilişkin kuranın genel hükümlerine göre, kalabalıktan gizlice vermek daha doğrudur. (size göre değilmidir?) 2- Sonra yardım, destek görecek kimselere zamandan bağımsız, ivedilikle yardım yapılması, desteklenmesi ve toparlanmasının sağlanması gereklidir. Bunun içinde, tarafların ne zaman uygun olursa o zaman desteğin gerçekleşmesi için zamana hapsedilmemesi gerektiği sonucu çıkmaktadır. Alıntı:
1- Uygulama ile ilgili olarak imkan bulunan her zaman yerine daha kısıtlı zamanların düşünülmesindeki yanlışlığı yukarıda anlattım. 2- Karar alınması ve uygulanması bakımından ise, yine ayrışma olacaktır. Örneğin, destek anlamındaki salatlar için organize olacak yapı kamu yönetiminden bir teşekkül ise zaman belirlenebilir. Ancak, halkın organize olacağı bir yapıda ise, halkın destek görüşmeleri için uygun olduğu zamanlar değişebilir. Bu nedenle bu gurup için yine zaman belirlemek yanlış olmaktadır. 3- Kuranda salatın yanında zekatında geçmesi sizin görüşünüzü desteklemesi anlamına gelmez. Aksini düşünüyorsanız açıklama yapmalısınız. Alıntı:
1- İmamların sesli okumalarının (zaten neden sessiz okudukları yerlerde olur, kim icat etmiştir ve amacı nedir, bana göre sessiz okuması doğru değilse de) zamanları neden eğitim-destek anlamındaki salata delil olsunki? Bunun gerekçesini de açıklayabilirmisiniz? 2- Bana göre imamlar zaten bütün okumaları sesli yapmalıdır. Çünkü, namazda onlara uyan vekalet verenlerin olası hatada okumayı düzeltmeleri için bu gereklidir. Bu nedenle, bu kısımdaki iddilarında namaz yerine eğitim-destek anlamındaki salatı kanıtlayamadığını düşünüyorum. Saygı ve selamlarımla... aorskaya Konu aorskaya tarafından (13. November 2012 Saat 10:40 AM ) değiştirilmiştir. |
||||||||
![]() |
![]() |
![]() |
#3 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2010
Mesajlar: 880
Tesekkür: 191
556 Mesajina 1.179 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Mali ve zihni destek ?
Aslında salat bir nevi parti üyesi olmak gibi birşey. Bazı kimseler ile partin hakkında tartışırsın. Bu şekilde partine destek olursun. Kongrelerine katılırsın, destek olursun. Parasal yardım yaparsın destek olursun, Varınla yoğunla çalışırsın, Seni çağırdıkları vakit (ezan), işini gücünü bırakırsın gidersin ve destek olursun. Gittiğin yere de temiz gidersin. Çünkü sen o partiyi temsil etmektesin ve o partinin destekçisisin yani musallinsin. Eğitim programına katılır, yeri geldiğinde eğitimci olursun. Partililer birbirine güvenir ki yardımlaşma içerisindedirler. Yani birbirlerini desteklerler. Şahitlikte de onları şahit tutabilirsin. Günlük değişmelere uygun bir şekilde belli vakitlerde haber ve bilgi alışverişinde bulunursun. Parti programına yeni katkılarda bulunabilirsin..... Eğer bizler özverili bir biçimde rasulün yoluna destek olursak (salat), Rasulünü deteklediği gibi Allah ve melekleri de bizi destekler yani salat ederler. O zaman bizlerde bir program dahilinde hareket edelim. O zaman bizlerde bir hamd ile tesbih edelim. Çünkü programlama alemlerin rabbine mahsustur. Öyleki yer ve göktekiler program dahilinde hareket etmektedir. O zaman bizde programa uyalım. Hamd ? Alıntı:
Konu pramid tarafından (13. November 2012 Saat 11:04 AM ) değiştirilmiştir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
Bu soruma, salatla ilgili ayetleri toplu halde düşünerek cevap ver lütfen. Çünkü vereceğin cevaba göre değişen sorular gelecek ve yukarıda yazdıklarını ona göre ele alıp yorumlayacağım. selamlar, aorskaya |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#5 | ||
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Sep 2010
Mesajlar: 880
Tesekkür: 191
556 Mesajina 1.179 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 25 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
Alıntı:
Salat ise salt namaz değildir. Kuranda ki tespitim benim, salat destek için kuran okumak(insandan Allaha), destek olmak (Allahdan ve meleklerinden insana) ve destek istemektir (dua: Sadece Allaha). Diyoruz ki eğitim eğitim. İnsanlığın temel ihityacı olan eğitimi kuran pas geçer mi hiç ? |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#7 | |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 933
Tesekkür: 110
268 Mesajina 414 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 17 ![]() ![]() |
![]() Alıntı:
Yanlış yazım mı vardır, yoksa salatta; " insanlara destek olmak" yoktur diyemi kabul ediyorsun? selamlar, aorskaya |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#8 | |||||
Site Yöneticisi
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 3.093
Tesekkür: 3.632
1.093 Mesajina 2.442 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 100000 ![]() |
![]()
Selamun Aleykum! Değerli Aorskaya Kardeşim!
Alıntı:
Siz böyle deseniz de Allah ne derse o. Allah da salattan ve salatın ikamesinden sözeder. Salat asla namaz değildir. Ne yazık ki, dil bozulunca din de bozuluyor. Salat Arapçadır. Namaz ise Farsçadır. Bizim dilimiz ise Türkçedir. Ben neden dinimi Arapçadan değil de Farsçadan öğrenmeye çalışayım. "Salat" sözcüğü ile türevlerini türetildikleri kök harflere bakarak kontrol ederseniz salatın namaz olmadığını görürsünüz. Alıntı:
Teyemmüm dediğiniz: Hasta yahut yolculukta [bulunduğu yerin yabancısı] olan yahut tuvaletten gelen yahut cinsel ilişkiye giren ve su bulamayan mü'minlerin, toplum içine çıkacaklarında (eğitim- öğretim, kamu görevi, herhangi bir toplantı vs. katılmak) "fe teyemmemu saıyden tayyiben femsehu/ temiz bir temizleyiciye yönelerek onunla [saıyden tayyiben/temiz temizleyici] yüzlerini ve ellerini ovalayıp silmeleridir. Bir nevi pudra ile ovarak kirlerini, terlerini giderirler. Kirli, terli giderek kimseyi rahatsız etmezler. (o günkü koşulları da dikkate alalım). Alıntı:
Nisa101-104: "Ve yeryüzünde sefere çıktığınız zaman, kâfirlerin; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kimselerin size bir kötülük yapacağından korkarsanız salâttan [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma çalışmanızdan] kısaltmanızda [eğitimi öğretimi kısa kesmenizde] sizin için bir sakınca yoktur. Şüphesiz kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kimseler, sizin için apaçık düşmandırlar. Ve sen seferde olanların içinde bulunup da onlar için eğitim-öğretim verdiğin zaman içlerinden bir kısmı seninle beraber dikilsinler/eğitime katılsınlar. Silâhlarını da yanlarına alsınlar. Bunlar, yeterli bilgi alıp ikna olduklarında arka tarafınıza geçsinler. Sonra eğitim-öğretim almamış diğer bir kısmı gelsin seninle beraber eğitim-öğretim yapsınlar ve tedbirlerini ve silâhlarını alsınlar. Kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kimseler, silâhlarınızdan ve eşyanızdan habersiz durumda olsanız da size ani bir baskın yapsınlar isterler. Eğer size yağmurdan bir eziyet erişir veya hasta olursanız, silâhlarınızı bırakmanızda sizin için bir sakınca yoktur. Tedbirinizi de alın. Şüphesiz Allah, kâfirler; Kendisinin ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kimselere alçaltıcı bir azap hazırlamıştır. Sonra eğitim-öğretimi tamamlayınca, artık Allah'ı ayakta, oturarak, yan yatmışken anın. Sükûnet bulduğunuzda/ güvene erdiğinizde, salâtı ikame edin [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluşturun, ayakta tutun]. Hiç şüphesiz salât [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma görevi], eskiden beri mü’minler üzerine vakti belirlenmiş bir yazgıdır. Ve o düşman toplumu takip etmede gevşeklik göstermeyin. Eğer siz acı çekiyor idiyseniz, artık şüphesiz onlar da sizin acı çektiğiniz gibi acı çekiyorlar. Ve siz, Allah'tan onların ümit edemeyecekleri şeyleri umuyorsunuz. Ve Allah, en iyi bilendir, en iyi yasa koyandır." Kur'an'da geçen "salat" namaz değildir. ancak Kur'an'da Farsçası namaz olan tazarruan yakarış vardır ve farzdır. Şu an ülkemizde terör eylemleri var. Bunu önlemek için de teröristlerle çarpışmak için seferde olan güvenlik güçlerimiz var. (Ordu ve Özel Harekat) Buradaki askerlerimize verilecek olanlar nelerdir? Bunlar mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma ve oradakileri aydınlatma çalışmaları değil midir?Ayette kısaltmanızda [eğitimi öğretimi kısa kesmenizde] sorun yoktur diye sözedilen bu durumdur. İnsanlar özellikle sıkıntılı anlarda yaratıcılarına daha fazla yakarırlar. Bunu belirten çok sayıda ayet vardır. Müslümanlar savaş içerisinde olacaklar. Her an saldırıya uğrama durumu sözkonusu olacak ve Allah'a tazarruan yakarılmayacak. Böyle birşeyi düşünemiyorum. Alıntı:
Tazarruan yakarış dediğimiz namaz,salatlardan önce, yapılacak olan salatın Allah için yapılacağının belirtilmesi için yapılandır. Salat ise insanlar arasında birleşme ve dayanışmayı sağlamaya yönelik her tür zihinsel ve toplumsal destek ve dayanışma olayıdır. Topluca yakarışın arkasından gelen salatın -özellikle de saldırı ihtimali olan sefer halinde olan salatın- ne olduğunu öğrenmek istiyorsanız Peygamberin Bedir,Hendek, Uhud savaşı ile yakın tarihimizdeki Birinci Dünya ve Kurtuluş savaşlarına bakınız. Yapacakları ile ilgili eğitim öğretim ve mali destekten yoksun olan hangi grub başarı sağlayabilir? Her insanın sıkıntılı olduğu an değil midir güvendiklerine yakarışlarının arttığı an. Tazarruan yakarışla başlatılacak olan salatın kişisel beklentilerden çok sadece Allah için yapıldığına vurgu yapılarak başlatılmasını ve ulaşılabilecek sonucu düşünebiliyor musunuz? Alıntı:
Kusursuzluk sadece Allah'a mahsusdur. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. Sevgi,saygı ve muhabbetle. Allah'a emanet olunuz.
__________________
Halil Ay |
|||||
![]() |
![]() |
![]() |
Bookmarks |
Etiketler |
abdest, abdesti, ayrılır, bozar, gereklidir, için, kaça, nedir, neler |
|
|