![]() |
![]() |
#5 |
Uzman Üye
Üyelik tarihi: May 2010
Mesajlar: 568
Tesekkür: 4.080
276 Mesajina 635 Tesekkür Aldi
Tecrübe Puanı: 26 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]()
Yine namazla ilgili kafamda oluşan sorulara karşılık; hanif bir arkadaşımızın bana göndermiş olduğu bir cevap mailini sizlerle paylaşmak istedim. Umarım faydalı olur.
1- abdest: yüz ve dirseklere kadar kolların yıkanması, başın ve ayakların mesh edilmesi. abdesti yalnızca tuvalete gidip gelmek bozar. Abdestin sırası da farzdır. Yıkanmak abdest yerine geçmez. Ayrıca bu abdest ritüeli tekrardan yerine getirilmelidir. 2- vakit: sabah (fecr) (sabahın alacalı olduğu vakit yani takvimlerde belirtilen imsak ve güneş arasındaki zaman) öğle (vusta): öğle vakti güneşin tepede olduğu vakitten akşam karanlığı çökmeye başlayıncaya kadar olan vakit. (yani öğle namazı vaktinden akşam namazı vakti girinceye kadar ki hilal) akşam (işa) (akşamın alacalı olduğu vakit, yani takvimlerdeki akşam vakti ile yatsı vakti arasında kalan süre) tabi bu takvimlerde yazan süreler milimetrik olmasa gerek. Şahsen ne astronomi ilmim ne de konuyla alakalı alet teçhizat kaynaklarımız kafi olmadığından diyanetin belirlemiş olduğu süreler en sağlam görünüyor... 3- amaç: ALLAH'la randevulaşmak. Kuran okumak, rabbi tespih etmek, o gün işlenmiş günahlardan ötürü tövbe ve istiğfar etmek ve de gerek dünya namına gerekse ahiret namına dua da bulunmak. 4- kıble: Kabe’ye yönelinmeli, olağanüstü koşullarda kıble bulunamıyorsa doğu da batıda ALLAH'ındır diyerek göz ardı edilebilir. Ancak buradan milimetrik bir kıble arayışı içinde kılı kırk yarmamızın zaruri olmadığı ortaya çıkıyor. 5- ses tonu: ne bağırılmalı ne de fısıldanmalı. Ağızdan çıkan sesin en azından kulak tarafından duyulması sağlanmalı. Cemaatle kılınan namazlarda ise rüku ve secde bölümleri de dahil olmak üzere imam hep yüksek sesle olmalı cemaat ise susmalı. 6- tekbir: Tüm komutlar tekbirle verilmelidir. Ancak iftitah tekbirinde elleri kulağa yahut başka yerlere götürmek vs söz konusu bile değildir. Sadece dil ile ve biraz da yüksek bir tonla ALLAHu ekber denilmelidir. 7- kıyam: eller bağlanmadan ayakta durularak Kuran okunmalıdır. Kuran’ın hepsi ALLAH kelamı olduğundan ötürü her bölüm, her ayet sıra vs önemli olmaksızın okunabilir. Namazda okunmayacak süre yoktur. Kitap ele alınarak da okunabilir. Kitabın anahtarı olan fatiha illaki ibadet olan tilavetlerde kilidi açmalıdır. Beraberinde mealde terennüm edilebilir. 8- rükû: kıraat bölümü bitince tekbir getirilip rükuya gidilir. Belli bir süre tesbihat yapılıp tekbir komutuyla direk secdeye gidilir. (burada altın husus rükûdan doğrulup yani tekrardan kıyama gidilip tekbir edilmesi değil direkman secdeye gidilmesidir. Çünkü namazın sırası da farzdır. Ve o da her rekat için kıyam, rüku ve secdedir. Kuran’da hep bu sıralamayla gelir. (semi ALLAHu limen hamide vs gibi uygulamalar da otomatikmen devre dışı kalır. 9- secde: alınlarda secde izi kalacak sürede dua edilmelidir. elbette secde ederek yakınlaş emri doğrultusunda talebin (duanın) en uygun olduğu an secdedir. uzunca hem dünya hem de ahret için dua etmek en makbul şey olsa gerek. Secde deki en kritik husus iki secde değil tek bir secdenin olmasıdır. Secde edip oturmak sonra da tekrar secde etmek namazı bozar. Çünkü namazda oturmak diye bir şey söz konusu bile değildir. 10- birinci rekatı tamamladık. Normal şartlarda namaz 2 rekât olduğundan aynı hareketler bir kez daha yapılıp namaz tamamlanır. 11. namazın tamamlanması: secdeden sonra tekbir komutuyla namaz biter. (oturmak, tahiyyat, selam vs gibi olguların namazla ilgisi yoktur. secde bittiği anda namaz bitmiştir.) 12- namazın ardından, oturarak, yan yatarak, ayakta durarak yani her koşul ve pozisyonda ALLAH'ı tesbih etmemiz (yüceltmemiz) gereklidir. 13- savaş durumunda namaz bir rekâttır. Seferilikde namazı kısaltmak diye bir şey söz konusu değildir. 14- herhangi bir korkunun hasıl olduğu durumlarda yürüyerek, gizlenerek yahut binit üstünde namaz kılınmalıdır. Bu tarz namazlarda kıble de dahil olmak üzere hiçbir şekilsel şart yoktur. Sadece kıraat, dua ve tesbih yapılarak namaz göz ucuyla da olsa eda edilir. 15- cuma namazı: bizzat meşru otoritenin (imamın) yahut ondan yetki almış vekillerin cuma günü öğle namazı vaktinde kıldırdığı cemaatle kılınan normal namazın aynısıdır. kadın erkek her Müslüman’a farzdır. adı konmuş vakit süresince ticaret yapmak, çalışmak, eğlenmek vs haramdır. 16- namazın kazası yoktur. bitkisel hayatta bile olunsa namaz asla terk edilmemelidir. 17- kıraat bölümü müstesna herkes en iyi bildiği dilde rabbine yakarmalıdır. Kuran’ın haricinde anlamadığımız sözleri rabbe sunmak saygısızlıktır. 18- namazda ALLAH'ın huzurunda olununduğunun bilinmesi yani huşu esastır. Kişinin sahip olduğu kültürde saygısızlık olarak kabul edilen ve sözüm ona belli muteberliğe sahip (vali, başbakan, müdür, patron vs) insanların yanında yapamadığı hareketleri (sakız çiğnemek, şeker yemek, geğirmek, yellenmek, sigara içmek saçma sapan vücut hareketleri yapmak, konuşmak, gülmek, kıkırdamak, üçüncü şahıs ve durumlarla muhatap olmak vs) ALLAH'ın huzurunda yapması saygısızlıktır. (farkındaysanız haram, günah yahut namazı bozar demedim ![]() 19- İslam’da tesettür esastır. kadın erkeğin (mahrem olmayan) beraber namaz kılmaları, yahut kadınların erkeğin önünde olmaları caiz değildir. Dolayısıyla erkeklere kadınların imam olması da... 20- Namaza özgü herhangi bir kılık kıyafet yoktur. Ancak Müslüman tırışkadan insanlarla buluşurken gösterdiği kılık kıyafet, temizlik vs gibi hassasiyetlerin binlerce katını rable buluştuğu zaman sergilemelidir. 21- teheccüd: gece kalkıp kuran okumaktır (gecenin üçte birinden fazla üçte ikisinden az) (kuran’la hücceti tamamlamak) yani gece namazı diye bir şey söz konusu değildir. 22- her sabah özel kuran okumak farzdır. 23- kadına ayrı namaz erkeğe ayrı ritüeller diye bir şey söz konusu bile değildir. Mezheplerin uydurmasıdır. Kadın ve erkek aynı şekilde namaz kılmalıdır. Peygamberin sünnetini takip ediyorum diyenlerin kadın peygamber olmadan kadına ayrı namaz icat etmeleri gülünç değil de nedir? Sonuç olarak namaz Kuran’ın en temel emirlerinden birisidir. Özrü, telafisi ve kazası yoktur. Kuran’a göre ancak namaz kılanlar dinde kardeşimizdir, gene yalnızca namaz kılanları uyarabiliriz. Namaza üşene üşene kalkanlar münafıktırlar. Hiç kılmayanların varın hükmünü siz düşünün. Evin reisi olan babaların, ailelerine namazı emretmeleri gerekirse cebren de olsa her vakitte onların başlarında olarak kıldırmaları farzdır. Namaz kılmayan bir insan zahiren Müslüman’ım dese de İslamlığı yoktur. Beynel menzileteyn durumundadır. Kendisine kız verilmez, eşse nikah altında tutulmaz, vela hukukundan beridir. Ve beradır. Kendisiyle velayete dayalı her türlü hukuk rafa kaldırılır beri olunulur… Tabi ki namazı Müslüman gibi kılmak olmazsa olmazdır. Hanif bir Müslüman’ın Sünni gibi yahut Şii gibi namaz kılması ya da onların arkasında kılması düşünülemez. Eğer Kuran’da anlatılan namaz kendisine ulaşmışsa ALLAH’tan değil de kullardan korkarak Sünni gibi kılması yahut utanarak saklanarak gizleyerek namaz kılması münafıklığının en çarpıcı alametidir. İsterse keçe gibi üstüne çullansınlar isterse çetelerini üzerimize salsınlar… Not: kuran deyip mezhepleşmeyi haklı olarak şiddetle eleştirenlerin, her kişiye özel kişi adedince farklı namaz uygulamasına sahip olmalarının İslam’la uzaktan yakından alakası yoktur. Bu vahim durumun arkasında herkesin öyle ya da böyle geçmişinden, çevresinden ön kabullerinden şöyle ya da böyle pek çok şeyi farklı dozlarda namaza bulaştırmalarından ve de bilgi eksikliklerinden kaynaklanmaktadır. Hayatında hiç namaz görmemiş hatta ıssız bir adada yaşamış hay’a bile ayakta dur, dizlerine eğil, ve alın üstü kapan bu arada da kuran oku rabbi tespih et , dua et ve bunları da günde üç defa ve her vakitte iki kere yap dersen yapar. Ama işin içine farklı yanlış bilgiler ve önyargılar girince işin içinden çıkılmaz gibi gözüküyor. Mağara adamı ne iki secde yapar, ne de rükudan sonra tekrar kalkma arzusu gösterir. Ne de elini nerede bağlayacağı spekülasyonlarına girer. Hamdolsun biz 2007 yılından beri bu şekilde namaz kılıyoruz. Ve ALLAHa çok şükür ki dünyanın pek çok farklı bölgesinden (Pakistan, mısır, Suriye, Lübnan, Cezayir, Malezya) tanıştığımız hanif Müslümanların da bu şekilde namaz kılmaları bizi hakkın yolunun tek olduğu ve eğer sistematik bir çalışma yapılınca namaz gibi en kritik konuda bile hiç tanımadan %100’e yakın bir mutabakat sağlanıyorsa her konuda tek İslam’a ulaşmamızın içten bile olmadığını müjdeliyor. Selam,saygı,dua ve muhabbetlerimle |
![]() |
![]() |
Miralay Adli üyeye bu mesaji için Tesekkür Eden 4 Kisi: | bartsimpson (25. July 2012), merdem (7. February 2013), murarslan (1. November 2010), SORUİŞARETİ (11. August 2018) |
Bookmarks |
Etiketler |
bir, ile, ilgili, kaç, namaz, soru |
|
|